- Katılım
- 14 Şubat 2015
- Mesajlar
- 1,512
- Tepkime puanı
- 10
Ayet açıktır aslında:
"Erkeğin kadının üzerinde ne kadar hakları varsa, kadının da erkeğin üzerinde o kadar hakları vardır" şeklinde.
Bir aile içerisinde erkeğin de kadının da görevleri bellidir. İslam bunu değerlerinde ifade etmiştir.
Bu görevlerin ikamesinde, olumlu ya da olumsuz; hüzünlü ya da sevinçli haller olabilir. Hatta, bilinmez, erkek de kadın da bir asabiyetin içerisinde olabilirler karşılıklı.
Hangi bir estantaneyi ifade etseniz de aile içersinde vuku bulan, önemli olan kadının da erkeğin de yukarıdaki ayetin ışığında hareket etmeleridir.
Dolayısıyla, ifade ettiğimiz hususlar sadece erkekler nezdinde olan şeyler değildir. Kadın da insandır ve erkeğin içerisinde bulunduğu hali de kuşanabilir mümkündür, muhtemeldir!
Burada önemli olan, birinin diğerine o an ki itaatidir ya da sessizliğidir ya da mutedilliğidir.
Olabilir ya, erkek asabidir, sinirlenmiştir, hüzünlenmiştir, normal değildir, olmaması gereken bir eylemin ya da bir kelamın içerisindedir.
Kadının mutedil olması, itaatkar olması, bu hali kaldırması istenen bir durumdur ve ahlakını da bu şekilde kuşanmalıdır.
Lakin, sadece erkekler bu halde olmazlar yeri gelir ki kadın da bu hali kuşanabilir. Normaldir çünkü o da insandır.
Bu durumda da erkek mutedil olmalı, itaatkar olmalı ve onun da bu hali kaldırması istenen bir durumdur! O da ahlakını bu güzellikte kuşanmalıdır.
Ben erkeğim buna hakkım vardır kadının hakkı yoktur demek ne kadar ahlaki değilse;
Ben kadınım buna hakkım vardır erkeğin hakkı yoktur demek de o kadar ahlaki değildir!
Netice:
Erkekler de kadınlar da karşılıklı eşit haklara sahiptir!
Bu güzellikleri ikame edenlere selam olsun.
"Erkeğin kadının üzerinde ne kadar hakları varsa, kadının da erkeğin üzerinde o kadar hakları vardır" şeklinde.
Bir aile içerisinde erkeğin de kadının da görevleri bellidir. İslam bunu değerlerinde ifade etmiştir.
Bu görevlerin ikamesinde, olumlu ya da olumsuz; hüzünlü ya da sevinçli haller olabilir. Hatta, bilinmez, erkek de kadın da bir asabiyetin içerisinde olabilirler karşılıklı.
Hangi bir estantaneyi ifade etseniz de aile içersinde vuku bulan, önemli olan kadının da erkeğin de yukarıdaki ayetin ışığında hareket etmeleridir.
Dolayısıyla, ifade ettiğimiz hususlar sadece erkekler nezdinde olan şeyler değildir. Kadın da insandır ve erkeğin içerisinde bulunduğu hali de kuşanabilir mümkündür, muhtemeldir!
Burada önemli olan, birinin diğerine o an ki itaatidir ya da sessizliğidir ya da mutedilliğidir.
Olabilir ya, erkek asabidir, sinirlenmiştir, hüzünlenmiştir, normal değildir, olmaması gereken bir eylemin ya da bir kelamın içerisindedir.
Kadının mutedil olması, itaatkar olması, bu hali kaldırması istenen bir durumdur ve ahlakını da bu şekilde kuşanmalıdır.
Lakin, sadece erkekler bu halde olmazlar yeri gelir ki kadın da bu hali kuşanabilir. Normaldir çünkü o da insandır.
Bu durumda da erkek mutedil olmalı, itaatkar olmalı ve onun da bu hali kaldırması istenen bir durumdur! O da ahlakını bu güzellikte kuşanmalıdır.
Ben erkeğim buna hakkım vardır kadının hakkı yoktur demek ne kadar ahlaki değilse;
Ben kadınım buna hakkım vardır erkeğin hakkı yoktur demek de o kadar ahlaki değildir!
Netice:
Erkekler de kadınlar da karşılıklı eşit haklara sahiptir!
Bu güzellikleri ikame edenlere selam olsun.