Ana sayfa
Forumlar
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Neler yeni
Yeni mesajlar
Son aktiviteler
Giriş yap
Kayıt ol
Neler yeni
Ara
Ara
Sadece başlıkları ara
Kullanıcı:
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Menü
Giriş yap
Kayıt ol
Install the app
Yükle
Ana sayfa
Forumlar
İSLAM VE AİLE
Çocuk Terbiyesi ve eğitimi
Çocuklar için Dini Hikaye ve Fıkralar
İyimser ve Karamsar
JavaScript devre dışı. Daha iyi bir deneyim için, önce lütfen tarayıcınızda JavaScript'i etkinleştirin.
Çok eski bir web tarayıcısı kullanıyorsunuz. Bu veya diğer siteleri görüntülemekte sorunlar yaşayabilirsiniz..
Tarayıcınızı güncellemeli veya
alternatif bir tarayıcı
kullanmalısınız.
Konuya cevap cer
Mesaj
<blockquote data-quote="ömr-ü diyar" data-source="post: 6993" data-attributes="member: 376"><p><strong>İyimser ve Karamsar (Mahir ŞAHİN)</strong></p><p><strong></strong></p><p><strong></strong><strong><span style="color: DarkOrchid"><em><img src="https://www.hercocuk.org/imgsize.php?img=images/articles/118.jpg&w=300" alt="" class="fr-fic fr-dii fr-draggable " style="" /></em></span></strong><strong><span style="color: DarkOrchid"><em></em></span></strong></p><p><strong><span style="color: DarkOrchid"><em>Bir zamanlar bir ülkede yaşayan iki adam varmış.</em></span></strong></p><p><strong><span style="color: DarkOrchid"><em>Bu iki adam, aynı günlerde bir yolculuğa çıkmışlar. </em></span></strong></p><p><strong><span style="color: DarkOrchid"><em>Hem eğlenmek, hem de ticaret yapmak istiyorlarmış. </em></span></strong></p><p><strong><span style="color: DarkOrchid"><em>Ama bu iki adamın birbirlerinden önemli bir farklılığı varmış. </em></span></strong></p><p><strong><span style="color: DarkOrchid"><em>Çünkü birisi varlıkların yaratıcısı ve sahibi olan Allah’a inanıyor, diğeri ise inanmıyormuş.</em></span></strong></p><p><strong><span style="color: DarkOrchid"><em>*</em></span></strong></p><p><strong><span style="color: DarkOrchid"><em>İnançlı olan bir yöne, inançsız olan da diğer bir yöne gitmiş.</em></span></strong></p><p><strong><span style="color: DarkOrchid"><em>İnançsız adam bencilmiş. Yani sadece kendisini düşünür, başkalarına hiç değer vermezmiş. </em></span></strong></p><p><strong><span style="color: DarkOrchid"><em>Üstelik çok da karamsar bir kişiymiş. </em></span></strong></p><p><strong><span style="color: DarkOrchid"><em>Her olayı kötüye yorar, sürekli olumsuz ve üzücü şeylerden söz edermiş.</em></span></strong></p><p><strong><span style="color: DarkOrchid"><em>Zaten, kötümserlik inançsızlığın bir özelliği değim miymiş!</em></span></strong></p><p><strong><span style="color: DarkOrchid"><em>*</em></span></strong></p><p><strong><span style="color: DarkOrchid"><em>Yolculuğu esnasında bu inançsız adamın yolu bir memlekete düşmüş.</em></span></strong></p><p><strong><span style="color: DarkOrchid"><em>Çok kötü bir yermiş burası.</em></span></strong></p><p><strong><span style="color: DarkOrchid"><em>İnsanlara kötülük ve eziyet eden birçok zalim ve zorba adam varmış burada. </em></span></strong></p><p><strong><span style="color: DarkOrchid"><em>Bunlar güçsüz ve zavallı kimselere sürekli olarak işkence ediyorlarmış. </em></span></strong></p><p><strong><span style="color: DarkOrchid"><em>O zavallıların elinden de ağlayıp sızlamaktan başka bir şey gelmiyormuş. </em></span></strong></p><p><strong><span style="color: DarkOrchid"><em>İnançsız adam, gezdiği her yerde hep bu türden çok üzücü ve korkunç durumlar görmüş.</em></span></strong></p><p><strong><span style="color: DarkOrchid"><em>Bütün ülke bir yas yeriymiş adeta. </em></span></strong></p><p><strong><span style="color: DarkOrchid"><em>Her tarafta pek çok cenaze ve ümitsizce ağlaşıp duran öksüz-yetim çocuklar varmış.</em></span></strong></p><p><strong><span style="color: DarkOrchid"><em>*</em></span></strong></p><p><strong><span style="color: DarkOrchid"><em>Gördükleri o kişiyi çok etkiliyor, vicdanı sürekli acı çekiyormuş.</em></span></strong></p><p><strong><span style="color: DarkOrchid"><em>O acıları hissetmemek için, hemen o üzücü ortamı terk ediyormuş.</em></span></strong></p><p><strong><span style="color: DarkOrchid"><em>Fakat nereye giderse gitsin, hep aynı şeylerle karşılaşıyormuş.</em></span></strong></p><p><strong><span style="color: DarkOrchid"><em>Bu durumdan kurtulmak için çok uğraşmış. </em></span></strong></p><p><strong><span style="color: DarkOrchid"><em>Ama uğraşması boşunaymış. </em></span></strong></p><p><strong><span style="color: DarkOrchid"><em>Sonunda içki içip sarhoş olmaktan başka bir çare bulamamış.</em></span></strong></p><p><strong><span style="color: DarkOrchid"><em>*</em></span></strong></p><p><strong><span style="color: DarkOrchid"><em>İnançlı olan diğer adam, güzel ahlaklı, alçak gönüllü bir kimseymiş. </em></span></strong></p><p><strong><span style="color: DarkOrchid"><em>Yani sadece kendisini düşünmez, başkalarına da değer verirmiş. </em></span></strong></p><p><strong><span style="color: DarkOrchid"><em>Ayrıca iyimser bir kişiymiş de. Her şeyin iyi yönlerine bakar, sadece güzel ve mutluluk verici şeylerden söz edermiş.</em></span></strong></p><p><strong><span style="color: DarkOrchid"><em>Zaten, iyimserlik de inancın bir özelliği değil miymiş!</em></span></strong></p><p><strong><span style="color: DarkOrchid"><em>*</em></span></strong></p><p><strong><span style="color: DarkOrchid"><em>İnançlı adam, yolculuğu esnasında çok güzel bir memlekete rast gelmiş.</em></span></strong></p><p><strong><span style="color: DarkOrchid"><em>Burada büyük şenlikler yapıldığını görmüş. </em></span></strong></p><p><strong><span style="color: DarkOrchid"><em>Her tarafta sevinçli insanlar varmış. </em></span></strong></p><p><strong><span style="color: DarkOrchid"><em>Bunlar büyük bir mutluluk içindeymiş.</em></span></strong></p><p><strong><span style="color: DarkOrchid"><em>Buradaki herkes ona sanki dostu ve akrabası gibi görünüyormuş. </em></span></strong></p><p><strong><span style="color: DarkOrchid"><em>Bu inançlı ve iyimser adam hem kendisinin, hem de başkalarının sevinciyle mutlu oluyormuş.</em></span></strong></p><p><strong><span style="color: DarkOrchid"><em>Öte yandan seyahati esnasında çok karlı alışverişler de yapmış. </em></span></strong></p><p><strong><span style="color: DarkOrchid"><em>Ayrıca yaşayıp gördüğü bütün bu güzellikler için Allah'a şükretmeyi de unutmamış.</em></span></strong></p><p><strong><span style="color: DarkOrchid"><em>“Bu kadar yeter. Artık memleketime döneyim!” diye düşünmüş. </em></span></strong></p><p><strong><span style="color: DarkOrchid"><em>Dönmeye karar vermiş. </em></span></strong></p><p><strong><span style="color: DarkOrchid"><em>Hazırlanıp yola koyulmuş.</em></span></strong></p><p><strong><span style="color: DarkOrchid"><em>*</em></span></strong></p><p><strong><span style="color: DarkOrchid"><em>İyimser adam dönüş yolunda ilerlerken bir yere geldiğinde, kötümser adamla karşılaşmış. </em></span></strong></p><p><strong><span style="color: DarkOrchid"><em>Adamın durumunun çok kötü görünüyormuş.</em></span></strong></p><p><strong><span style="color: DarkOrchid"><em>Bir sure konuşup sohbet etmişler.</em></span></strong></p><p><strong><span style="color: DarkOrchid"><em>İnançlı adam diğerine, niçin böyle bir durumda olduğunu sormuş.</em></span></strong></p><p><strong><span style="color: DarkOrchid"><em>İnançsız adam da bütün yaşadıklarını bir bir anlatmış.</em></span></strong></p><p><strong><span style="color: DarkOrchid"><em>İnançlı adam meseleyi anlamış. </em></span></strong></p><p><strong><span style="color: DarkOrchid"><em>Diğerine:</em></span></strong></p><p><strong><span style="color: DarkOrchid"><em>“Arkadaş! Senin gezdiğin yerleri ben de gezip gördüm. Hiç de öyle bir durum yoktu. </em></span></strong></p><p><strong><span style="color: DarkOrchid"><em>“Halbuki sen deli de değilsin! Niçin böyle davranıp kendine işkence ettin? </em></span></strong></p><p><strong><span style="color: DarkOrchid"><em>“Aslında bütün gördüklerin senin kafandaki yanlış düşüncelerin dışa yansımasından başka bir şey değil. </em></span></strong></p><p><strong><span style="color: DarkOrchid"><em>“Bunun için olanları başka şekilde görmüşsün.</em></span></strong></p><p><strong><span style="color: DarkOrchid"><em>“Sen mutluluğu üzüntü, gülmeyi ağlama sanıyorsun.”</em></span></strong></p><p><strong><span style="color: DarkOrchid"><em>“Aklını başına al, kalbini temizle! </em></span></strong></p><p><strong><span style="color: DarkOrchid"><em>“Böylece bu karanlık perde gözünden kalksın da, gerçeği görebilesin!</em></span></strong></p><p><strong><span style="color: DarkOrchid"><em>“Çünkü biz burada sonsuz derecede adaletli, merhametli, kudretli, şefkatli bir hükümdarla karşı karşıyayız. </em></span></strong></p><p><strong><span style="color: DarkOrchid"><em>“Onun memleketi, senin kuruntularının gösterdiği şekilde olamaz. </em></span></strong></p><p><strong><span style="color: DarkOrchid"><em>“Zaten öyle de değil!” demiş.</em></span></strong></p><p><strong><span style="color: DarkOrchid"><em>*</em></span></strong></p><p><strong><span style="color: DarkOrchid"><em>Bunları duyunca bir anda o zavallı adamın aklı başına gelmiş. </em></span></strong></p><p><strong><span style="color: DarkOrchid"><em>“Evet, galiba ben gerçekten de deli olmuşum. </em></span></strong></p><p><strong><span style="color: DarkOrchid"><em>“Yaptıklarım hiç de akıllıca şeyler değilmiş.” demiş.</em></span></strong></p><p><strong><span style="color: DarkOrchid"><em>Sonra da:</em></span></strong></p><p><strong><span style="color: DarkOrchid"><em>“Sevgili dostum! Beni böyle cehennem gibi bir ortamdan kurtardın.</em></span></strong></p><p><strong><span style="color: DarkOrchid"><em>“Bunun için sana çok teşekkür ederim. Allah senden razı olsun!” demiş.</em></span></strong></p><p><strong><span style="color: DarkOrchid"><em>* * *</em></span></strong></p><p><strong><span style="color: DarkOrchid"><em>Bu masalın bir de gerçek anlamı vardır. </em></span></strong></p><p><strong><span style="color: DarkOrchid"><em>Biz şimdi de ona bakalım:</em></span></strong></p><p><strong><span style="color: DarkOrchid"><em>Önceki adam, bütün varlıkların yaratıcısı ve sahibi olan Allah’ı tanımayan bir kimsedir.</em></span></strong></p><p><strong><span style="color: DarkOrchid"><em>Onun için bir çok kötülük yapıp pek çok günah işlemiştir.</em></span></strong></p><p><strong><span style="color: DarkOrchid"><em>Bu sebeple her şey onun gözüne olduğundan başka görünür. </em></span></strong></p><p><strong><span style="color: DarkOrchid"><em>Onun gözüyle bakıldığında, bu dünya hiç kimsenin zevk almadığı, herkesin üzüntü içinde yaşadığı bir yerdir.</em></span></strong></p><p><strong><span style="color: DarkOrchid"><em>Bütün canlılar sevdiklerinden ayrılmış ve yok oluşun acısıyla ağlayan yetim çocuklara benzer.</em></span></strong></p><p><strong><span style="color: DarkOrchid"><em>Hayvanlar ve insanlar, adına “ölüm” denen bir canavarın pençesiyle parçalanan kimsesiz zavallılardır adeta.</em></span></strong></p><p><strong><span style="color: DarkOrchid"><em>Dağ, deniz gibi büyük varlıklar; ruhsuz, korkunç birer cenazedir.</em></span></strong></p><p><strong><span style="color: DarkOrchid"><em>İşte onu bunlar gibi inançsızlığın getirdiği daha pek çok kötü düşünce ve kabus rahatsız etmiştir.</em></span></strong></p><p><strong><span style="color: DarkOrchid"><em>*</em></span></strong></p><p><strong><span style="color: DarkOrchid"><em>Diğer adam ise, inançlıdır. </em></span></strong></p><p><strong><span style="color: DarkOrchid"><em>Allah'ı tanımakta, varlığını ve gücünü kabul etmektedir. </em></span></strong></p><p><strong><span style="color: DarkOrchid"><em>Onun inancı da gerçeği görmesine yardım eder.</em></span></strong></p><p><strong><span style="color: DarkOrchid"><em>Karamsar adamın aksine her şey onun gözüne güzel görünmektedir. </em></span></strong></p><p><strong><span style="color: DarkOrchid"><em>Şu yaşadığımız dünya, varlıklar için bir eğitim alanı, bir sınav salonu ve bir ibadet yeridir.</em></span></strong></p><p><strong><span style="color: DarkOrchid"><em>Çok acı görünen ölümler ise, adeta bir dersin veya sınavın bitişi gibidir. </em></span></strong></p><p><strong><span style="color: DarkOrchid"><em>Hayattaki görevlerini bitirenler, bu geçici dünyadan sonsuzluk alemine göçerler.</em></span></strong></p><p><strong><span style="color: DarkOrchid"><em>Böylelikle okulda veya askerlikte olduğu gibi eskiler işlerini bitirip yeni gelenlere yer açmış olurlar.</em></span></strong></p><p><strong><span style="color: DarkOrchid"><em>Doğumlar da yeni grupların görev başı yapması demektir. </em></span></strong></p><p><strong><span style="color: DarkOrchid"><em>Aslında bütün canlılar, görevli birer memur ve askerdir.</em></span></strong></p><p><strong><span style="color: DarkOrchid"><em>İşitilen birtakım sesler ise, varlıkların görevlerini neşe içinde yaparken çıkardıkları seslerdir. </em></span></strong></p><p><strong><span style="color: DarkOrchid"><em>Onlar aynı zamanda çıkardıkları bu seslerle yaratıcılarına teşekkür de etmiş olurlar.</em></span></strong></p><p><strong><span style="color: DarkOrchid"><em>O inançlı kişiye göre her bir varlık, Allah'ın görevlendirdiği sevimli bir dosttur. </em></span></strong></p><p><strong><span style="color: DarkOrchid"><em>Aynı zamanda her bir varlık, içinde pek çok bilime ait çok önemli sırların ve formüllerin bulunduğu son derece ilgi çekici birer kitaptır.</em></span></strong></p></blockquote><p></p>
[QUOTE="ömr-ü diyar, post: 6993, member: 376"] [B]İyimser ve Karamsar (Mahir ŞAHİN) [/B][B][COLOR=DarkOrchid][I][IMG]https://www.hercocuk.org/imgsize.php?img=images/articles/118.jpg&w=300[/IMG][/I][/COLOR][/B][B][COLOR=DarkOrchid][I] Bir zamanlar bir ülkede yaşayan iki adam varmış. Bu iki adam, aynı günlerde bir yolculuğa çıkmışlar. Hem eğlenmek, hem de ticaret yapmak istiyorlarmış. Ama bu iki adamın birbirlerinden önemli bir farklılığı varmış. Çünkü birisi varlıkların yaratıcısı ve sahibi olan Allah’a inanıyor, diğeri ise inanmıyormuş. * İnançlı olan bir yöne, inançsız olan da diğer bir yöne gitmiş. İnançsız adam bencilmiş. Yani sadece kendisini düşünür, başkalarına hiç değer vermezmiş. Üstelik çok da karamsar bir kişiymiş. Her olayı kötüye yorar, sürekli olumsuz ve üzücü şeylerden söz edermiş. Zaten, kötümserlik inançsızlığın bir özelliği değim miymiş! * Yolculuğu esnasında bu inançsız adamın yolu bir memlekete düşmüş. Çok kötü bir yermiş burası. İnsanlara kötülük ve eziyet eden birçok zalim ve zorba adam varmış burada. Bunlar güçsüz ve zavallı kimselere sürekli olarak işkence ediyorlarmış. O zavallıların elinden de ağlayıp sızlamaktan başka bir şey gelmiyormuş. İnançsız adam, gezdiği her yerde hep bu türden çok üzücü ve korkunç durumlar görmüş. Bütün ülke bir yas yeriymiş adeta. Her tarafta pek çok cenaze ve ümitsizce ağlaşıp duran öksüz-yetim çocuklar varmış. * Gördükleri o kişiyi çok etkiliyor, vicdanı sürekli acı çekiyormuş. O acıları hissetmemek için, hemen o üzücü ortamı terk ediyormuş. Fakat nereye giderse gitsin, hep aynı şeylerle karşılaşıyormuş. Bu durumdan kurtulmak için çok uğraşmış. Ama uğraşması boşunaymış. Sonunda içki içip sarhoş olmaktan başka bir çare bulamamış. * İnançlı olan diğer adam, güzel ahlaklı, alçak gönüllü bir kimseymiş. Yani sadece kendisini düşünmez, başkalarına da değer verirmiş. Ayrıca iyimser bir kişiymiş de. Her şeyin iyi yönlerine bakar, sadece güzel ve mutluluk verici şeylerden söz edermiş. Zaten, iyimserlik de inancın bir özelliği değil miymiş! * İnançlı adam, yolculuğu esnasında çok güzel bir memlekete rast gelmiş. Burada büyük şenlikler yapıldığını görmüş. Her tarafta sevinçli insanlar varmış. Bunlar büyük bir mutluluk içindeymiş. Buradaki herkes ona sanki dostu ve akrabası gibi görünüyormuş. Bu inançlı ve iyimser adam hem kendisinin, hem de başkalarının sevinciyle mutlu oluyormuş. Öte yandan seyahati esnasında çok karlı alışverişler de yapmış. Ayrıca yaşayıp gördüğü bütün bu güzellikler için Allah'a şükretmeyi de unutmamış. “Bu kadar yeter. Artık memleketime döneyim!” diye düşünmüş. Dönmeye karar vermiş. Hazırlanıp yola koyulmuş. * İyimser adam dönüş yolunda ilerlerken bir yere geldiğinde, kötümser adamla karşılaşmış. Adamın durumunun çok kötü görünüyormuş. Bir sure konuşup sohbet etmişler. İnançlı adam diğerine, niçin böyle bir durumda olduğunu sormuş. İnançsız adam da bütün yaşadıklarını bir bir anlatmış. İnançlı adam meseleyi anlamış. Diğerine: “Arkadaş! Senin gezdiğin yerleri ben de gezip gördüm. Hiç de öyle bir durum yoktu. “Halbuki sen deli de değilsin! Niçin böyle davranıp kendine işkence ettin? “Aslında bütün gördüklerin senin kafandaki yanlış düşüncelerin dışa yansımasından başka bir şey değil. “Bunun için olanları başka şekilde görmüşsün. “Sen mutluluğu üzüntü, gülmeyi ağlama sanıyorsun.” “Aklını başına al, kalbini temizle! “Böylece bu karanlık perde gözünden kalksın da, gerçeği görebilesin! “Çünkü biz burada sonsuz derecede adaletli, merhametli, kudretli, şefkatli bir hükümdarla karşı karşıyayız. “Onun memleketi, senin kuruntularının gösterdiği şekilde olamaz. “Zaten öyle de değil!” demiş. * Bunları duyunca bir anda o zavallı adamın aklı başına gelmiş. “Evet, galiba ben gerçekten de deli olmuşum. “Yaptıklarım hiç de akıllıca şeyler değilmiş.” demiş. Sonra da: “Sevgili dostum! Beni böyle cehennem gibi bir ortamdan kurtardın. “Bunun için sana çok teşekkür ederim. Allah senden razı olsun!” demiş. * * * Bu masalın bir de gerçek anlamı vardır. Biz şimdi de ona bakalım: Önceki adam, bütün varlıkların yaratıcısı ve sahibi olan Allah’ı tanımayan bir kimsedir. Onun için bir çok kötülük yapıp pek çok günah işlemiştir. Bu sebeple her şey onun gözüne olduğundan başka görünür. Onun gözüyle bakıldığında, bu dünya hiç kimsenin zevk almadığı, herkesin üzüntü içinde yaşadığı bir yerdir. Bütün canlılar sevdiklerinden ayrılmış ve yok oluşun acısıyla ağlayan yetim çocuklara benzer. Hayvanlar ve insanlar, adına “ölüm” denen bir canavarın pençesiyle parçalanan kimsesiz zavallılardır adeta. Dağ, deniz gibi büyük varlıklar; ruhsuz, korkunç birer cenazedir. İşte onu bunlar gibi inançsızlığın getirdiği daha pek çok kötü düşünce ve kabus rahatsız etmiştir. * Diğer adam ise, inançlıdır. Allah'ı tanımakta, varlığını ve gücünü kabul etmektedir. Onun inancı da gerçeği görmesine yardım eder. Karamsar adamın aksine her şey onun gözüne güzel görünmektedir. Şu yaşadığımız dünya, varlıklar için bir eğitim alanı, bir sınav salonu ve bir ibadet yeridir. Çok acı görünen ölümler ise, adeta bir dersin veya sınavın bitişi gibidir. Hayattaki görevlerini bitirenler, bu geçici dünyadan sonsuzluk alemine göçerler. Böylelikle okulda veya askerlikte olduğu gibi eskiler işlerini bitirip yeni gelenlere yer açmış olurlar. Doğumlar da yeni grupların görev başı yapması demektir. Aslında bütün canlılar, görevli birer memur ve askerdir. İşitilen birtakım sesler ise, varlıkların görevlerini neşe içinde yaparken çıkardıkları seslerdir. Onlar aynı zamanda çıkardıkları bu seslerle yaratıcılarına teşekkür de etmiş olurlar. O inançlı kişiye göre her bir varlık, Allah'ın görevlendirdiği sevimli bir dosttur. Aynı zamanda her bir varlık, içinde pek çok bilime ait çok önemli sırların ve formüllerin bulunduğu son derece ilgi çekici birer kitaptır.[/I][/COLOR][/B] [/QUOTE]
Adı
İnsan doğrulaması
Günün ilk namazı hangi namazdır
Cevap yaz
Ana sayfa
Forumlar
İSLAM VE AİLE
Çocuk Terbiyesi ve eğitimi
Çocuklar için Dini Hikaye ve Fıkralar
İyimser ve Karamsar
Üst
Alt