Ana sayfa
Forumlar
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Neler yeni
Yeni mesajlar
Son aktiviteler
Giriş yap
Kayıt ol
Neler yeni
Ara
Ara
Sadece başlıkları ara
Kullanıcı:
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Menü
Giriş yap
Kayıt ol
Install the app
Yükle
Ana sayfa
Forumlar
KÜLTÜR,EDEBİYAT MİZAH
Kim Kimdir?
İslamda İlk Hemşire Kimdir?
JavaScript devre dışı. Daha iyi bir deneyim için, önce lütfen tarayıcınızda JavaScript'i etkinleştirin.
Çok eski bir web tarayıcısı kullanıyorsunuz. Bu veya diğer siteleri görüntülemekte sorunlar yaşayabilirsiniz..
Tarayıcınızı güncellemeli veya
alternatif bir tarayıcı
kullanmalısınız.
Konuya cevap cer
Mesaj
<blockquote data-quote="süreyya58" data-source="post: 17533" data-attributes="member: 1065"><p><span style="color: DarkRed">KİMDİR:</span></p><p></p><p>Rufeyde bint-i Sa'd el-Eslemiyye (r.anhâ), İslâm'da ilk hemşire hanım sahâbîdir. Hazrec kabilesinin boylarından olan Benî Eslem'dendir.Rufeyde (r.anhâ) Yesrib'de doğmuş ve hicretten önce orada yaşamıştır. Âilesi Benî Eslem'in ilk Müslüman olanlarındandır.</p><p></p><p></p><p><span style="color: DarkRed"></span></p><p><span style="color: DarkRed">RUFEYDE (r.anhâ)'NIN İSLAMLA TANIŞMASI:</span></p><p> Rufeyde (r.anhâ) da İslâm Peygamberi Hz. Muhammed (s.a.v.) gelmeden önce diğerleri gibi puta tapanlardan idi.Onun İslâmiyet'le tanışması şu şekilde olmuştur:</p><p> Rufeyde (r.anhâ)'nın eşi Abdullât geçimini hurma satarak sağlayan birisi idi. Hurma satmak için Mekke'ye gittiğinde Mekke halkının sokaklarda, pazarda yeni bir din ve yeni bir peygamberden bahsettiklerini gördü. Ortaya çıkan bu yeni din Abdullât'ın çok ilgisini çekti. Geri döndüğünde bu yeni dinden eşi Rufeyde (r.anhâ)'ya da bahsetti. Rufeyde (r.anhâ) kendi inançlarına ters düşen bu dini ilk önce tepkiyle karşıladı. Çünkü başta babası olmak üzere tüm âilesi putlarla çok alâkalı ve falcılıkla uğraşan kimselerdi.</p><p></p><p> <span style="color: RoyalBlue"> Abdullât baştan beri putlara ve fala karşı inancı zayıf ve bunlara sürekli eleştiriler yönelten birisiydi. Bu yüzden İslâm'ı çok mantıklı ve kendisine yakın buldu. Çok sevdiği eşi Rufeyde (r.anhâ)'nın da kendisiyle aynı şeyleri paylaşmasını istedi. Zamanla Rufeyde (r.anhâ)'nın kalbinde bir yumuşama oldu ve İslâm dini artık ona da çok mantıklı gelmeye başladı. Bunun üzerine bu yeni din hakkında daha ayrıntılı bilgi edinmek için Yesrib pazarına Mus'ab bin Umeyr (r.a.)'ın yanına gittiler.</span></p><p> Abdullât Mus'ab'a: "<strong>Günaydın Mekkeli okutucu Mus'ab bin Umeyr</strong>! dedi.</p><p>Mus'ab tatlı bir gülümsemeyle:<span style="color: DarkRed"> "Yesribli kardeşim, dediğin senin için de olsun... Bundan daha hayırlı ve daha bereketli bir selama ne dersin kardeşim?</span>" dedi.</p><p> Abdullât: <strong>Hangi selam ey Mus'ab?</strong>" diye sordu.</p><p> Mus'ab (r.a.): "Kardeşim! Şöyle dersin: 'Es-selâmu aleyke ve rahmetullâhi ve berakâtuhû' dedi.</p><p> Abdullât: <strong>"Selam, rahmet, bereket, ne güzel selam ve ne güzel sevgi ve dostluk!"</strong> dedi.</p><p> Mus'ab (r.a.): <strong>"Kardeşim! Bu bize sevgiyi, dostluğu ve güzel konuşmayı öğreten dinimiz İslâm'ın selamıdır." </strong>dedi ve böylelikle Rufeyde (r.anhâ) ve Abdullât, dinimizde ilk olarak selamlaşmanın güzelliğini ve önemini öğrendiler.</p><p> Mus'ab (r.a.), Rufeyde (r.anhâ) ve eşi Abdullât'a İslâm dininin güzelliklerinden bahsetmeye devam etti. Rufeyde (r.anhâ) bu konuşmaları sükut içerisinde dinledikten sonra kendi mesleği olan sağlıkla ilgili sorular sormaya başladı.</p><p> Rufeyde (r.anhâ) Mus'ab'a şu soruyu yöneltti: <strong>"İslâm'da bizim tıp ve tedaviyle uğraşmamız uygun mudur?"</strong> dedi.</p><p> Mus'ab (r.a.) Rufeyde (r.anhâ)'nın sorusuna karşılık şu cevabı verdi:<strong> "Bu en yüce, en soylu ve insanlara en faydalı meslek ve görevdir. İslâm bu soylu ve şerefli mesleği hurafelerden ve batıl olan şeylerden arındırmak için gelmiştir."</strong> dedi.</p><p> Rufeyde (r.anhâ)'nın duymuş olduğu bu cevap onu çok etkiledi.</p><p> Rufeyde (r.anhâ) ve eşi Abdullât'ın bundan sonraki soruları İslâm'a nasıl gireriz yönünde oldu ve kelime-i şehâdet getirerek Müslüman oldular.</p><p>Abdullât kalbini kelime-i şehâdetle putlardan arındırdıktan sonra 'Lât'un kulu' anlamına gelen '<strong>Abdullât'</strong> ismi yerine 'ALLAH'ın kulu' anlamına gelen '<strong>Abdullah' </strong>ismini aldı. Daha sonra Abdullah (r.a.) bir müşrik tarafından </p><p>şehit edilmiştir.</p><p>devamı glecek inş...</p><p><span style="color: DarkRed">not:konu biraz uzun olduğu için kolay okunması açından bölüm bölüm eklemeyi uygun gördüm.</span></p></blockquote><p></p>
[QUOTE="süreyya58, post: 17533, member: 1065"] [COLOR="DarkRed"]KİMDİR:[/COLOR] Rufeyde bint-i Sa'd el-Eslemiyye (r.anhâ), İslâm'da ilk hemşire hanım sahâbîdir. Hazrec kabilesinin boylarından olan Benî Eslem'dendir.Rufeyde (r.anhâ) Yesrib'de doğmuş ve hicretten önce orada yaşamıştır. Âilesi Benî Eslem'in ilk Müslüman olanlarındandır. [COLOR="DarkRed"] RUFEYDE (r.anhâ)'NIN İSLAMLA TANIŞMASI:[/COLOR] Rufeyde (r.anhâ) da İslâm Peygamberi Hz. Muhammed (s.a.v.) gelmeden önce diğerleri gibi puta tapanlardan idi.Onun İslâmiyet'le tanışması şu şekilde olmuştur: Rufeyde (r.anhâ)'nın eşi Abdullât geçimini hurma satarak sağlayan birisi idi. Hurma satmak için Mekke'ye gittiğinde Mekke halkının sokaklarda, pazarda yeni bir din ve yeni bir peygamberden bahsettiklerini gördü. Ortaya çıkan bu yeni din Abdullât'ın çok ilgisini çekti. Geri döndüğünde bu yeni dinden eşi Rufeyde (r.anhâ)'ya da bahsetti. Rufeyde (r.anhâ) kendi inançlarına ters düşen bu dini ilk önce tepkiyle karşıladı. Çünkü başta babası olmak üzere tüm âilesi putlarla çok alâkalı ve falcılıkla uğraşan kimselerdi. [COLOR="RoyalBlue"] Abdullât baştan beri putlara ve fala karşı inancı zayıf ve bunlara sürekli eleştiriler yönelten birisiydi. Bu yüzden İslâm'ı çok mantıklı ve kendisine yakın buldu. Çok sevdiği eşi Rufeyde (r.anhâ)'nın da kendisiyle aynı şeyleri paylaşmasını istedi. Zamanla Rufeyde (r.anhâ)'nın kalbinde bir yumuşama oldu ve İslâm dini artık ona da çok mantıklı gelmeye başladı. Bunun üzerine bu yeni din hakkında daha ayrıntılı bilgi edinmek için Yesrib pazarına Mus'ab bin Umeyr (r.a.)'ın yanına gittiler.[/COLOR] Abdullât Mus'ab'a: "[B]Günaydın Mekkeli okutucu Mus'ab bin Umeyr[/B]! dedi. Mus'ab tatlı bir gülümsemeyle:[COLOR="DarkRed"] "Yesribli kardeşim, dediğin senin için de olsun... Bundan daha hayırlı ve daha bereketli bir selama ne dersin kardeşim?[/COLOR]" dedi. Abdullât: [B]Hangi selam ey Mus'ab?[/B]" diye sordu. Mus'ab (r.a.): "Kardeşim! Şöyle dersin: 'Es-selâmu aleyke ve rahmetullâhi ve berakâtuhû' dedi. Abdullât: [B]"Selam, rahmet, bereket, ne güzel selam ve ne güzel sevgi ve dostluk!"[/B] dedi. Mus'ab (r.a.): [B]"Kardeşim! Bu bize sevgiyi, dostluğu ve güzel konuşmayı öğreten dinimiz İslâm'ın selamıdır." [/B]dedi ve böylelikle Rufeyde (r.anhâ) ve Abdullât, dinimizde ilk olarak selamlaşmanın güzelliğini ve önemini öğrendiler. Mus'ab (r.a.), Rufeyde (r.anhâ) ve eşi Abdullât'a İslâm dininin güzelliklerinden bahsetmeye devam etti. Rufeyde (r.anhâ) bu konuşmaları sükut içerisinde dinledikten sonra kendi mesleği olan sağlıkla ilgili sorular sormaya başladı. Rufeyde (r.anhâ) Mus'ab'a şu soruyu yöneltti: [B]"İslâm'da bizim tıp ve tedaviyle uğraşmamız uygun mudur?"[/B] dedi. Mus'ab (r.a.) Rufeyde (r.anhâ)'nın sorusuna karşılık şu cevabı verdi:[B] "Bu en yüce, en soylu ve insanlara en faydalı meslek ve görevdir. İslâm bu soylu ve şerefli mesleği hurafelerden ve batıl olan şeylerden arındırmak için gelmiştir."[/B] dedi. Rufeyde (r.anhâ)'nın duymuş olduğu bu cevap onu çok etkiledi. Rufeyde (r.anhâ) ve eşi Abdullât'ın bundan sonraki soruları İslâm'a nasıl gireriz yönünde oldu ve kelime-i şehâdet getirerek Müslüman oldular. Abdullât kalbini kelime-i şehâdetle putlardan arındırdıktan sonra 'Lât'un kulu' anlamına gelen '[B]Abdullât'[/B] ismi yerine 'ALLAH'ın kulu' anlamına gelen '[B]Abdullah' [/B]ismini aldı. Daha sonra Abdullah (r.a.) bir müşrik tarafından şehit edilmiştir. devamı glecek inş... [COLOR="DarkRed"]not:konu biraz uzun olduğu için kolay okunması açından bölüm bölüm eklemeyi uygun gördüm.[/COLOR] [/QUOTE]
Adı
İnsan doğrulaması
Günün 3 rekat olan son namazı nedir?
Cevap yaz
Ana sayfa
Forumlar
KÜLTÜR,EDEBİYAT MİZAH
Kim Kimdir?
İslamda İlk Hemşire Kimdir?
Üst
Alt