- Katılım
- 26 Temmuz 2011
- Mesajlar
- 19,432
- Tepkime puanı
- 185
HAFTANIN HUTBESİ
Muhterem Mü’minler
Yüce Allah (c.c.) bizleri mükemmel bir varlık olarak yarattı. Hangimizin daha güzel işler yapacağını denemek üzere dünyaya gönderdi.
Göklerde ve yerde ne varsa hepsini bizim hizmetimize sundu...
Bizlere verdiği nimetlerden hesaba çekileceğimizi bildirdi.
Yüce Mevla’mızın ahirette bizleri hesaba çekeceği nimetlerin başında hiç şüphesiz ki çocuklarımız gelmektedir.
Muhterem Müslümanlar!
Geleceğimizin teminatı olan çocuklarımızı şefkatle sevdiğimizi, onlara önem verdiğimizi belirtiriz.
Ancak şefkat ve sevgi yavrularımız için yeterli değildir.
Onları eğitmek, güzel terbiye etmek gibi yerine getirmemiz gereken önemli görevlerimiz bulunmaktadır.
Yüce Rabbimiz Kur'an-ı Kerim'de: "Ey iman edenler! Kendinizi ve çoluk çocuğunuzu, yakıtı insanlar ve taşlar olan ateşten koruyunuz..."buyurmaktadır.
Çocuklarımızı, İslami terbiye ile cehennem ateşinden koruyabiliriz.
Sevgili Peygamberimiz (s.a.v.) çocuklarımıza karşı görevimizi şöyle ifade ediyor: “Çocuklarınıza iyi muamele ediniz. Onları güzel terbiye ediniz.”
Aziz Mü’minler!
Bugün çocuklarımız anne babalarından yeterli ilgiyi göremediklerinden şikâyetçidirler.
Kendilerini -babalarıyla beraber yaşadıkları halde- yetim gibi hisseden çocuk sayısı az değildir.
Maddi ihtiyaçlarını karşılamak çocuklarımız için kâfi gelmemektedir. Onlarla sohbet etmemizi, dertleşmemizi, zamanımızın bir kısmını onlarla paylaşmamızı arzu etmektedirler.
Pek çok genç, anne-babasından yeterli ilgi, sevgi ve şefkati göremediği için bunalıma girmektedir.
Çevre ile ilişkileri takip edilmediği için kumar, alkol, uyuşturucu terör gibi milli, dini ve ahlâkî değerlerimize ters düşen zararlı alışkanlıklara yönelmektedir.
Evladı kötü alışkanlıkların esiri olan bir baba, mutlu olabilir mi?Kendimize soralım: Hayatın yoğun temposu içerisinde akıp giden zamanımızdan kaç dakikamızı çocuklarımıza ayırabiliyoruz?
Bu günün çocukları; sabah işe giden, akşam yorgun olarak eve gelip, kahvesini içen, filmini izleyip, yatağa giren babalarına;
“Babacığım neredesin”, “Benimle ilgilenir misin? diye sormaktadırlar.
Dünyada olup bitenleri anında takip eden pek çok baba, çocuğunun gündeminden habersiz yaşamaktadır.
Başımızı ellerimizin arasına alıp düşünelim; bu yoğun tempoda çocuklarımızı kime emanet ediyoruz?
Çocuklarımızı kim yetiştiriyor? Hâlbuki onları biz eğitmeliyiz.
Bir babanın yerini kim doldurabilir? Çok kıymetli eşyalarımızı en güvenli yerlerde muhafaza ederiz.
Ya Çocuklarımız! Bugün çocuklarını ihmal edenler, yarın çok geç kalmış olabilirler.
Geçen zaman geri gelmez. Kuru ağaç eğilmez.“Ben ilgilenmek istiyorum ama bir türlü boş vakit bulamıyorum, onlar için gece gündüz çalışıyorum” diyorsanız;
Peygamberimizin (s.a.v): “Bir baba evladına iyi bir terbiyeden daha güzel bir miras bırakamaz” hadis-i şerifini hatırlamalısınız.
Hz. Ömer’in (r.a) çocuklara ilgisiz kalan bir zatı vali tayin etmekten vazgeçmesi, çocuklarını ihmal edenleri düşündürmelidir.
Değerli Kardeşlerim!Geleceğimizin teminatı olan yavrularımızla yeterince ilgilenelim. Camilerimizde …… Haziran 2012 tarihinde başlayacak olan Yaz Kur’an kurslarına çocuklarımızı gönderelim.
Çocuklarımıza, kitapların en yücesi Kur'an-ı Kerim'i öğretip, doğru dini bilgileri yerinde ve tadında verelim.
Onları dini, milli ve ahlâkî değerlerimize bağlı, vatan ve millet sevgisiyle yetiştirerek sonsuz huzura ve büyük mükâfata nail olalım.
Hutbemizi bir ayet mealiyle bitiriyorum: “Çocuklarınızın ve mallarınızın, sizin için bir imtihan olduğunu ve büyük mükâfatın, kesinlikle Allah katında bulunduğunu bilin.”
Hazırlayan Yusuf ULUSOY
Yağlıdere Müftüsü
Muhterem Mü’minler
Yüce Allah (c.c.) bizleri mükemmel bir varlık olarak yarattı. Hangimizin daha güzel işler yapacağını denemek üzere dünyaya gönderdi.
Göklerde ve yerde ne varsa hepsini bizim hizmetimize sundu...
Bizlere verdiği nimetlerden hesaba çekileceğimizi bildirdi.
Yüce Mevla’mızın ahirette bizleri hesaba çekeceği nimetlerin başında hiç şüphesiz ki çocuklarımız gelmektedir.
Muhterem Müslümanlar!
Geleceğimizin teminatı olan çocuklarımızı şefkatle sevdiğimizi, onlara önem verdiğimizi belirtiriz.
Ancak şefkat ve sevgi yavrularımız için yeterli değildir.
Onları eğitmek, güzel terbiye etmek gibi yerine getirmemiz gereken önemli görevlerimiz bulunmaktadır.
Yüce Rabbimiz Kur'an-ı Kerim'de: "Ey iman edenler! Kendinizi ve çoluk çocuğunuzu, yakıtı insanlar ve taşlar olan ateşten koruyunuz..."buyurmaktadır.
Çocuklarımızı, İslami terbiye ile cehennem ateşinden koruyabiliriz.
Sevgili Peygamberimiz (s.a.v.) çocuklarımıza karşı görevimizi şöyle ifade ediyor: “Çocuklarınıza iyi muamele ediniz. Onları güzel terbiye ediniz.”
Aziz Mü’minler!
Bugün çocuklarımız anne babalarından yeterli ilgiyi göremediklerinden şikâyetçidirler.
Kendilerini -babalarıyla beraber yaşadıkları halde- yetim gibi hisseden çocuk sayısı az değildir.
Maddi ihtiyaçlarını karşılamak çocuklarımız için kâfi gelmemektedir. Onlarla sohbet etmemizi, dertleşmemizi, zamanımızın bir kısmını onlarla paylaşmamızı arzu etmektedirler.
Pek çok genç, anne-babasından yeterli ilgi, sevgi ve şefkati göremediği için bunalıma girmektedir.
Çevre ile ilişkileri takip edilmediği için kumar, alkol, uyuşturucu terör gibi milli, dini ve ahlâkî değerlerimize ters düşen zararlı alışkanlıklara yönelmektedir.
Evladı kötü alışkanlıkların esiri olan bir baba, mutlu olabilir mi?Kendimize soralım: Hayatın yoğun temposu içerisinde akıp giden zamanımızdan kaç dakikamızı çocuklarımıza ayırabiliyoruz?
Bu günün çocukları; sabah işe giden, akşam yorgun olarak eve gelip, kahvesini içen, filmini izleyip, yatağa giren babalarına;
“Babacığım neredesin”, “Benimle ilgilenir misin? diye sormaktadırlar.
Dünyada olup bitenleri anında takip eden pek çok baba, çocuğunun gündeminden habersiz yaşamaktadır.
Başımızı ellerimizin arasına alıp düşünelim; bu yoğun tempoda çocuklarımızı kime emanet ediyoruz?
Çocuklarımızı kim yetiştiriyor? Hâlbuki onları biz eğitmeliyiz.
Bir babanın yerini kim doldurabilir? Çok kıymetli eşyalarımızı en güvenli yerlerde muhafaza ederiz.
Ya Çocuklarımız! Bugün çocuklarını ihmal edenler, yarın çok geç kalmış olabilirler.
Geçen zaman geri gelmez. Kuru ağaç eğilmez.“Ben ilgilenmek istiyorum ama bir türlü boş vakit bulamıyorum, onlar için gece gündüz çalışıyorum” diyorsanız;
Peygamberimizin (s.a.v): “Bir baba evladına iyi bir terbiyeden daha güzel bir miras bırakamaz” hadis-i şerifini hatırlamalısınız.
Hz. Ömer’in (r.a) çocuklara ilgisiz kalan bir zatı vali tayin etmekten vazgeçmesi, çocuklarını ihmal edenleri düşündürmelidir.
Değerli Kardeşlerim!Geleceğimizin teminatı olan yavrularımızla yeterince ilgilenelim. Camilerimizde …… Haziran 2012 tarihinde başlayacak olan Yaz Kur’an kurslarına çocuklarımızı gönderelim.
Çocuklarımıza, kitapların en yücesi Kur'an-ı Kerim'i öğretip, doğru dini bilgileri yerinde ve tadında verelim.
Onları dini, milli ve ahlâkî değerlerimize bağlı, vatan ve millet sevgisiyle yetiştirerek sonsuz huzura ve büyük mükâfata nail olalım.
Hutbemizi bir ayet mealiyle bitiriyorum: “Çocuklarınızın ve mallarınızın, sizin için bir imtihan olduğunu ve büyük mükâfatın, kesinlikle Allah katında bulunduğunu bilin.”
Hazırlayan Yusuf ULUSOY
Yağlıdere Müftüsü