- Katılım
- 14 Şubat 2015
- Mesajlar
- 1,512
- Tepkime puanı
- 10
Hoşgörü nedir? Hoşgörü nasıl olmalıdır?
Bizim bildiğimiz kadarıyla bu kelimeyi, "Ötekinin, inancına, dinine, yaşayış ve hayatına müdahele etmemek, onu olduğu gibi kabüllenmektir" şeklinde tarif etmek mümkündür. Naçizane benim anladığım budur.
Tarif güzel de "pratik hayat", "pratik yaşam", "insanın değerleri" bu anlayışı "sınırsız" bir şekilde muhataplarına arzeder mi?
"Arzeder" dersek yalan konuşmuş oluruz. Muhataplarımızı kandırmış oluruz.
Çünkü her bir "DEĞER" sadece ve sadece kendi "değerlerine" müsade eder, hiçbir "değer" kendi değerlerinin hilafına muhataplarına özgürlük ya da hoşgörü tanımaz.
Bu hal, iman eden için de aynıdır, iman etmeyen için de aynıdır, ateist ya da laik biri için de aynıdır.
Aslında bunları konuşmak dahi yersizdir. Teknolojik aygıtların elimizin altında olduğu bir çağdayız, tanımadığımız ve bilmediğimiz devletler, insanlar yoktur, onların yönetimlerini bilmeyenimiz yoktur ama halan bu konular "sütten çıkmış ak kaşık" gibi falancalar tarafından hep gündeme getirilir.
Geçen gün bir Laik ne dedi duymayanımız yoktur:
"Biz din özgürlüğünden yanayız! Ama insanlar bunu "özelinde" yaşasın, özelinde kuşansın...!"
Ne demek istedi? Açıklayayım:
"Yani bizler sınırsız din özgürlüğünden yana değiliz. Örtünecek misin, evinde, camiinde bunu yaparsın. Memuriyette, kurumda, iş yerinde, askeriyende, adalet bakanlığında vs. bunu kuşanamazsın..! Buna yasak koyarım! Kuşanırsan da hesabını dürerim..!"
Hani laikler hoşgörüden yanaydı ama ne kadar "değerleri" kadar..! Değerlerinin müsade ettiği kadar..!
Doğru haklılar..! Bak bendeniz bunu makul görüyorum. Ama bu laikler kendilerini öyle bulunmaz Hint kumaşı gibi lanse ediyorlar ki, hoşgörüyü, özgürlüğü "sınırsız" bir şekilde muhataplarına arzetmişler gibi bir söylemin içersinde bulunuyorlar ki, yalancı, sahtekar oldukları da alenen sırıtıyor.
İslam da sınırsız özgürlük tanımaz, sınırsız hoşgörü tanımaz! Yani bir müslüman ben namaz kılmam, oruç tutmam, zekat vermem diyemez. Dahası ben kumar oynarım, kumarhane işletirim, zina ederim, umumhane ticareti yaparım diyemez, İslam hiçbir şekilde böyle bir hoşgörüyü muhataplarına tanımaz, asla..!!!
Netice:
Dünyada hiçbir yerde ve mekanda özgürlükler ve hoşgörü sınırsız bir şekilde yaşanmaz ve hiçbir "değer" de buna müsade etmez asla..!
Zaten, dünyada bunun hilafına söz söyleyen de yoktur. Ama bizim laikperestlerimiz müstesna..! İşte bundan dolayı tüm dünya bunlara gülüyor ya..!!!
Selamlarımla.
Bizim bildiğimiz kadarıyla bu kelimeyi, "Ötekinin, inancına, dinine, yaşayış ve hayatına müdahele etmemek, onu olduğu gibi kabüllenmektir" şeklinde tarif etmek mümkündür. Naçizane benim anladığım budur.
Tarif güzel de "pratik hayat", "pratik yaşam", "insanın değerleri" bu anlayışı "sınırsız" bir şekilde muhataplarına arzeder mi?
"Arzeder" dersek yalan konuşmuş oluruz. Muhataplarımızı kandırmış oluruz.
Çünkü her bir "DEĞER" sadece ve sadece kendi "değerlerine" müsade eder, hiçbir "değer" kendi değerlerinin hilafına muhataplarına özgürlük ya da hoşgörü tanımaz.
Bu hal, iman eden için de aynıdır, iman etmeyen için de aynıdır, ateist ya da laik biri için de aynıdır.
Aslında bunları konuşmak dahi yersizdir. Teknolojik aygıtların elimizin altında olduğu bir çağdayız, tanımadığımız ve bilmediğimiz devletler, insanlar yoktur, onların yönetimlerini bilmeyenimiz yoktur ama halan bu konular "sütten çıkmış ak kaşık" gibi falancalar tarafından hep gündeme getirilir.
Geçen gün bir Laik ne dedi duymayanımız yoktur:
"Biz din özgürlüğünden yanayız! Ama insanlar bunu "özelinde" yaşasın, özelinde kuşansın...!"
Ne demek istedi? Açıklayayım:
"Yani bizler sınırsız din özgürlüğünden yana değiliz. Örtünecek misin, evinde, camiinde bunu yaparsın. Memuriyette, kurumda, iş yerinde, askeriyende, adalet bakanlığında vs. bunu kuşanamazsın..! Buna yasak koyarım! Kuşanırsan da hesabını dürerim..!"
Hani laikler hoşgörüden yanaydı ama ne kadar "değerleri" kadar..! Değerlerinin müsade ettiği kadar..!
Doğru haklılar..! Bak bendeniz bunu makul görüyorum. Ama bu laikler kendilerini öyle bulunmaz Hint kumaşı gibi lanse ediyorlar ki, hoşgörüyü, özgürlüğü "sınırsız" bir şekilde muhataplarına arzetmişler gibi bir söylemin içersinde bulunuyorlar ki, yalancı, sahtekar oldukları da alenen sırıtıyor.
İslam da sınırsız özgürlük tanımaz, sınırsız hoşgörü tanımaz! Yani bir müslüman ben namaz kılmam, oruç tutmam, zekat vermem diyemez. Dahası ben kumar oynarım, kumarhane işletirim, zina ederim, umumhane ticareti yaparım diyemez, İslam hiçbir şekilde böyle bir hoşgörüyü muhataplarına tanımaz, asla..!!!
Netice:
Dünyada hiçbir yerde ve mekanda özgürlükler ve hoşgörü sınırsız bir şekilde yaşanmaz ve hiçbir "değer" de buna müsade etmez asla..!
Zaten, dünyada bunun hilafına söz söyleyen de yoktur. Ama bizim laikperestlerimiz müstesna..! İşte bundan dolayı tüm dünya bunlara gülüyor ya..!!!
Selamlarımla.
