Herşeyde hayır görmek

vaveyla

Çalışkan Kardeşimiz
Üyemiz
Katılım
26 Şubat 2011
Mesajlar
503
Tepkime puanı
10
HERŞEYDE HAYIR GÖRMEK

” Olur ki hoşunuza gitmeyen bir şey, sizin içinhayırlıdır ve olur ki, sevdiğiniz şey de sizin için bir şerdir. Allah bilir de siz bilmezsiniz.” (Bakara :216)

Şöyle geçmişe doğru bir bakıp bugüne kadar yaşadıklarınızı kısaca gözden geçirecek olursanız, uzun yıllara sığan olayların aslında dakikaları aşmadığını görürsünüz. Bir zamanlar çok önemli olduğunu düşündüğünüz, kimi zaman heyecanla kimi zaman endişeyle kimi zaman da merakla beklediğiniz tüm olaylar sizin için artık birer hatıra olmuştur. Tüm bunlardan dünyevi anlamda geriye kalan sadece hafızanızdaki bir kaç hatıradır. Ancak tüm bu zaman dilimi içerisinde sarf etmiş olduğunuz her söz, göstermiş olduğunuz her tavır, aklınızdan geçirdiğiniz her düşünce, Allah Katında sizin adınıza saklanmış durumdadır.

Allah’ın hayatınız üzerindeki mutlak hakimiyetini ve hikmetli yaratışını fark ederek geçirirseniz, karşınıza çıkan tüm olayları hayra yorup, Allah’ın tüm kaderinizi en hayırlı şekilde yarattığının şuuruna varırsınız.
Allah'a iman eden bir insan zahiren terslik veya hata gibi görünen bir olayla karşılaştığında, aslında bunun kendisi için mutlaka en hayırlısı olduğunu bilmelidir. "Aksilik", "terslik", gibi görünen olayları ise ancak ibret gözüyle görüp ders alır. Ne var ki insan kimi zaman aceleci yapısı nedeniyle karşılaştığı olaydaki hayrı hemen görmek isteyebilir. Eğer bunu o an için göremezse, kendisinin zararına olacak şeylerde ısrarcı ve inatçı bir tavır sergileyebilir. Kuran'da insanın bu aceleci yönü şöyle bildirilmiştir:

İnsan hayra dua ettiği gibi, şerre de dua etmektedir. İnsan pek acelecidir. (İsra Suresi, 11)
Genellikle insanlar hayatları boyunca karşı karşıya kaldıkları inişler ve çıkışlar karşısında farklı tepkiler verebilirler. Olaylar arzuladıkları şekilde geliştiği ve menfaatlerine bir zarar gelmediği sürece olumlu tepkiler verir ancak beklenmedik gelişmelerle karşılaştıklarında hemen isyan eden bir tavır içerisine girerler. Olayların sonuçlarına göre bu isyankar tavırları daha da şiddetlenir.
Temelde ortak olan bu karakteri günümüz toplumlarının genelinde görmek mümkündür. Ancak bu insanların bir kısmı memnuniyetsizlikle karşıladıkları bu olaylar karşısında yine de "vardır bir hayır" ya da "hayırdır inşallah" gibi sözler sarf etmeyi de ihmal etmezler. Ancak bu kimselerin bu konuşmaları tamamen bir ağız alışkanlığından ya da toplumda adet haline gelmiş olmasından kaynaklanır. Yoksa büyük çoğunluğu ağızlarıyla söyledikleri gibi yaşadıkları olaylarda gerçekten de bir hayır aramazlar.

Günümüz toplumu insanları sürekli olarak gelecekleri için planlar yaparlar ve bu planlarının her zaman kendi tasarladıkları şekilde gelişmesini beklerler. Bu yüzden de ani gelen bir hastalık veya beklenmedik bir kaza ile karşılaştıklarında bir anda tüm yaşamları alt üst olur. Çünkü kendi yaptıkları planlar içinde hastalık veya kaza gibi bir olaya hiç yer vermemişlerdir.

Bu yüzden de bu insanlar böyle bir durum oluştuğunda hemen isyankar bir tutum içine girerler. "Niye benim başıma böyle bir olay geldi?" gibi kader gerçeğine son derece ters bir davranış gösterirler. Bu mantıkla hareket eden, dinden uzak insanlar için bir hastalık veya kaza anında tevekkül etmek ya da karşılaştıkları olaya hayır gözüyle bakmak mümkün değildir.

Kader gerçeğini kavrayamamış olan bu insanlar, başlarına gelen bir hastalığın sebebi olarak yalnızca virüsleri veya mikropları görürler. Yine aynı şekilde bir trafik kazası geçirdiklerinde, bunun tek sebebinin kötü araba kullanan bir insan olduğunu zannederler. Halbuki gerçek böyle değildir. Hastalığa sebep olan her mikroorganizma, veya insana zarar veren her araç, her insan Allah'ın sebep olarak yarattığı varlıklardır. Ve bu varlıkların hiçbiri başıboş değildir; tümü ancak ve ancak Allah'ın kontrolü ile hareket etmektedirler. Çünkü kader bir bütün olarak yaratılır. Ve sonsuz kudret sahibi Allah'a teslim olan, O'nun sonsuz Aklına ve Rahmetine güvenip dayanan insan için hastalık da, kaza da, musibet de sonu hayırla bitecek geçici imtihanlardır.

Önemli olan, Allah'a iman eden, O'nun yaratmış olduğu kadere teslim olan insanların bu tür zorluk ve hastalık anlarında gösterecekleri güzel ahlaktır. Hastalıklar ve kazalar, müminlerin sabırlarını ve ahlaklarının güzelliğini gösterebilecekleri bir dönem ve Allah'a yakınlaşmak için çok önemli imtihan ve fırsattır. Allah Kuran'da zorluklar karşısında gösterilecek sabrın önemini bir Kuran ayetinde şöyle belirtir.

Her nefis ölümü tadıcıdır. Biz sizi, şerle de, hayırla da deneyerek imtihan ediyoruz ve siz Bize döndürüleceksiniz. (Enbiya Suresi,35)

Oysa ki hastalık insana aciz olduğunu ve Allah'a muhtaç olduğunu hatırlatır.Hastalıkla birlikte sağlıklı olmanın, Allah’ın bir lütfu ve nimeti olduğu daha iyi anlaşılır. İnsan ciddi bir hastalıkta dünyanın geçiciliğini, ölümü ve ahireti daha çok düşünür hale gelebilir ve İnsanın Allah'a olan duası ve yakınlığı artar. Allah’tan gelen hayır ve hikmetin kesintisiz devam ettiğini bilir. Bu hakikati kavramak dünyada mümin için büyük bir nimettir.
 

The-Muslim

Katılımcı Kardeşimiz
Üyemiz
Katılım
3 Kasım 2011
Mesajlar
47
Tepkime puanı
1
uzun zaman önce okuduğum hayır hakkına geçen birkıssayı anlatmak istiyorum..hpsinden önce sabır insşallah..

mümin bir ülkede yaşayan ve yanında bulunan vezirinin krala verdiği hayırlı birders inşallah..
Kral ne zaman sıkıntıya düşse veziri hep aynı cümlelerle kralı rahatlatırmış.''üzülmeyin kralım vardır bundada bir hayır zira mevla neylerse güzel eyler'' der hepde sonunda kötü gibi görünen işin sonunda hayır çıkınca kral vezire dönüp ewet vezir yine sonu hayır oldu der.bir gün sarayın bahçesinde kral ok talimi yaparken okun tutulan arka tarafı kralın parmağını sıyırıyor ve parmağı koparıyor.kral hayatında ilk defa bu denli büyük bi fiziksel acı tatmıştır veziri herzamanki vakarlı haliyle yaklaşıp kralım hemen tedavi edelim diyince kral acınında verdiği sinirle terslemiş veziri.vezir kralın kadere kazaya lanet içeen cümlelerine şahit olunca kralımüzülmeyin hezeyana kapılmayın zira bundada bi hayır vardır ''neylerse rahman eyler,o eylerse güzel eyler'' diyince kral bunda ne hayı olacak görmüyomusun parmağım gitti diyip veziri zindana attırmış.
aradan bir zaman geçiyor kral tüm saray ekanı ile ülkenin ırak köşesinde bir ormana ava çıkıyor ilk kez geldikleri bu yerde onları etle beslenen bir kabile esir alıyor.kabile inancına göre her gün bir insanı taptıkları put için kurban edip yemek gerekiyordu.sırayla kralla beraber giden herkezi katlediyor kabile sıra krala geldiğinde parmağının kopuk olduğunu görüp kurban için uygun olmadığını söyleyip gönderiyolar.kral düşünceli ve korku içinde saraya ulaştığında hemen veziri çağırtıyor ve olayları anlatıyor sonundada ewet vezirin sen haklı çıktın bu kopuk parmak hayatımı kurtardı bundada büyük bi hayır varmış özür dilerim dedi ve ekledi benim anlamadığım şu peki sen bunca zaman zindanda kaldın snein için bu işin hayrı nerde vezir herzmanki vakarlı edasıyla tebessüm edip;kralım eğer o an sinirlenip beni zindana atmasaydınız bende sizinle beraber diğer tüm vezirleriniz ve size yakınların geldiği gibi ava gelecektim haliyle benide yakalayacaklardı,benimde sizin gibi kopuk bi parmağım olmadığı için bende şu an sizinle beraber nefes alıyo olmayacaktım.....ayet ile başlayan bu konuyu yine ayeti kerimyele devam etmek isterim inşallah..
Olur ki hoşunuza gitmeyen bir şey, sizin içinhayırlıdır ve olur ki, sevdiğiniz şey de sizin için bir şerdir. bilir de siz bilmezsiniz.” (Bakara :216)
 

Turab

Teknik Ekip
Yönetici
Admin
Katılım
22 Şubat 2011
Mesajlar
7,021
Tepkime puanı
425
Allah razı olsun konuyu gayet iyi özetleyen bir kıssadır bu,forumdada öykü-hikaye-kıssa bölümünde var sanırım...sonuç Herşeyi Hakkıyla bilen Allah c.c dır. biz ise sadece işin yüzeysel kısmına göre davranırız...Olmadı diye yakındığımız şeylere gün gelir olmadı diye memnun oluruz...
 

The-Muslim

Katılımcı Kardeşimiz
Üyemiz
Katılım
3 Kasım 2011
Mesajlar
47
Tepkime puanı
1
acizliğimiz o kadar büyük ki kimi zaman o hayrı anlayabilecek kadar göremeyebiliyoruz..rabbül alemin hayırlı kullarından eylesin inşallah.
 

Gönül sızım

Özel Kardeşimiz
Yönetici
Süper Mod
Moderatör
Katılım
26 Temmuz 2011
Mesajlar
19,432
Tepkime puanı
185

Kuran'da, "Hiç şüphesiz, Biz herşeyi kader ile yarattık" (Kamer Suresi, 49) ayetiyle de bildirildiği gibi Allah herşeyi belirli bir plan ve hikmet doğrultusunda yaratmaktadır. Allah'ın bu sonsuz güç ve üstünlüğüne karşılık insan ise son derece sınırlı ve aciz bir varlıktır.
 

Gönül sızım

Özel Kardeşimiz
Yönetici
Süper Mod
Moderatör
Katılım
26 Temmuz 2011
Mesajlar
19,432
Tepkime puanı
185
Olur ki hoşunuza gitmeyen bir şey, sizin için hayırlıdır ve olur ki, sevdiğiniz şey de sizin için bir şerdir. Allah bilir de siz bilmezsiniz.” (Bakara :216)

Kuran'da, "Hiç şüphesiz, Biz herşeyi kader ile yarattık" (Kamer Suresi, 49) ayetiyle de bildirildiği gibi Allah herşeyi belirli bir plan ve hikmet doğrultusunda yaratmaktadır...
Allah'ın bu sonsuz güç ve üstünlüğüne karşılık insan ise son derece sınırlı ve aciz bir varlıktır...

Bugun Ana Vatandaki Ablam ile tel da gorustugumde bir sey Soyledi.. ve ardindan Yahuu Bu nasil olur Aklim almiyor..
hic bir akla mantiga uymuyor..
deyince bende dedim ki.. Ablacigim Rabbimin Hikmet ve takdirinden Sual olunmaz.. enn iyi kabullen Rabbine Teslim ol..ve rahatta er...
 
Üst Alt