Her vakit ah eden, sabrın aşkında dirilmeyen!

Mustafa CİLASUN

Süper Kardeşimiz
Üyemiz
Katılım
1 Nisan 2011
Mesajlar
709
Tepkime puanı
0
Nihayet akşam olmuştu
Solgun umudumla yolunu beklediğim babam
Fevkalade yorgun bir halin sağnağında nefes alıyordu

Ne bakacak takati
Ve ne de bana nazar edecek gözlerinde feri
Yılgınlığın kadrine teslim olmuş perişan kişiliği sancıydı

Ömrünü vakfetmişti
Gece gündüz demeden vardiyaya kilitlendi
Başını sokacağı, bacasını tüttüreceği bir ev nihayetti

Lakin kifayet etmiyordu
Mutfak fakirlikten acıyla dem vuruyordu
Kurulan sofrada bir baş soğan, haşlanmış patates vardı

Ekmek karın doyurandı
Hüzün her nefesi kuşatıyor lakin susuyordu
Evladının gözelerine bakamayacak kadarda solgun soluktu

Annem hep sokranırdı
Keşkelere mütemadiyen itibar ederdi
Sabrın ikliminde nefeslenmeyen ve kanaati bilmeyen kandı

Babam adamlıkta kalan
Anam nisa kimliğinin edebini hiçe sayandı
Benim nazarımda babam haklıydı, anam nedametle yaşayandı

Ne kadar çalışsa da
Mesaiye kalmak için yarışsa da olmuyordu
Annem konu komşunun varlıklarını babama hınçla haykırıyordu

O vakit annem
Hiç istemediğim halde gözümde küçülüyor
Aile saadetini hiçliyor, babama hiç samimi destek vermiyordu

Çok üzülüyordum
Çare adına hiç bir şey bilmiyordum
Ama içime işleyen hicranı yıllara sâri olarak acıyla demliyordum



Mustafa CİLASUN
 
Üst Alt