Ana sayfa
Forumlar
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Neler yeni
Yeni mesajlar
Son aktiviteler
Giriş yap
Kayıt ol
Neler yeni
Ara
Ara
Sadece başlıkları ara
Kullanıcı:
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Menü
Giriş yap
Kayıt ol
Install the app
Yükle
Ana sayfa
Forumlar
BÖLGELERİMİZ VE ŞEHİRLERİMİZ
Bölgeler ve Şehirler
Doğu Anadolu Bölgesi
Hakkari
Hakkari'de anlatılan hikayeler
JavaScript devre dışı. Daha iyi bir deneyim için, önce lütfen tarayıcınızda JavaScript'i etkinleştirin.
Çok eski bir web tarayıcısı kullanıyorsunuz. Bu veya diğer siteleri görüntülemekte sorunlar yaşayabilirsiniz..
Tarayıcınızı güncellemeli veya
alternatif bir tarayıcı
kullanmalısınız.
Konuya cevap cer
Mesaj
<blockquote data-quote="ceylannur" data-source="post: 31174" data-attributes="member: 1208"><p><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'Comic Sans MS'"><span style="color: #ff0000">düşün</span></span></span></p><p><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'Comic Sans MS'"><span style="color: #ff0000"></span>İsa aleyhisselam bir ağacın altında dua eden birini gördü. Dikkatlice baktığında adamın ayakları yürümeyen bir kötürüm olduğunu anladı. İki gözü de görmüyordu. Vücudunda ise baras hastalığı olduğu anlaşılıyordu. Ama adam bütün bunlara rağmen ellerini kaldırmış mutluluktan uçacakmış gibi dua ediyordu: </span></span></p><p><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'Comic Sans MS'">– Ey nice zenginlere vermediği nimeti bana ikram eden Rabbim! Sana ağaçların yaprakları sayısınca şükürler olsun!.. Hazret-i İsa kötürüm adama yaklaştı:</span></span></p><p><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'Comic Sans MS'"></span></span></p><p><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'Comic Sans MS'">– Ayağın yürümüyor, gözün görmüyor. Bedenin de sıhhatli görünmüyor? Buna rağmen çoğu zenginlere verilmeyen nimetlerin sana verildiğini düşünmekte, bunun için de büyük bir mutlulukla şükretmektesin. Hangi nimettir nice zenginlere verilmediği halde sana verilen?</span></span></p><p><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'Comic Sans MS'"></span></span></p><p><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'Comic Sans MS'">Kapalı gözleriyle sesin geldiği yana yönelen kötürüm adam dedi ki:</span></span></p><p><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'Comic Sans MS'"></span></span></p><p><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'Comic Sans MS'">– Efendi! Allah bana öyle bir kalp vermiş ki, o kalple Onu tanıyorum. Öyle de bir dil vermiş ki, o dille de ona şükrediyorum. Halbuki, dünyanın serveti elinde olan nice zenginler var ki, kalbinde Onu tanıma sevinci, dilinde de Ona şükretme mutluluğu yoktur. Ama gel gör ki, ayakları topal, gözleri kör, bedeninde hastalıklar bulunan bu kötürüm adama Rabbim, bu sevgiyi ihsan eylemiş, bu nimetin farkına varma tefekkürünü nasip eylemiş. İşte bunu düşününce kendimi tutamıyor da:</span></span></p><p><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'Comic Sans MS'"></span></span></p><p><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'Comic Sans MS'">– Nice zenginlere vermediği nimeti bana veren Rabbim! Sana ağaçların yaprakları sayısınca şükürler olsun! Diye teşekkürden kendimi alamıyorum.</span></span></p><p><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'Comic Sans MS'"></span></span></p><p><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'Comic Sans MS'">Kafa gözü kapalı da olsa kalp gözü açık olan bu adama yaklaşan İsa aleyhisselam:</span></span></p><p><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'Comic Sans MS'"></span></span></p><p><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'Comic Sans MS'">– Ver şu elini öyle ise! diyerek elinden tutar, eğilerek görmeyen gözlerinden öper.</span></span></p><p><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'Comic Sans MS'"></span></span></p><p><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'Comic Sans MS'">Peygamberin dudaklarının değdiği gözler anında açılır. Karşısındakinin İsa aleyhisselam olduğunu görünce heyecanlanan adam:</span></span></p><p><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'Comic Sans MS'"></span></span></p><p><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'Comic Sans MS'">– Sen şu ölüleri dirilten, hastalara şifalar bahşeden mucizelerin sahibi Peygamber değil misin? der. İsa Peygamber:</span></span></p><p><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'Comic Sans MS'"></span></span></p><p><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'Comic Sans MS'">– Belli olmuyor mu? deyince:</span></span></p><p><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'Comic Sans MS'"></span></span></p><p><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'Comic Sans MS'">– Gözlerimden belli oluyor da ayaklarımdan henüz belli değil, der. Tebessüm eden Hz. İsa:</span></span></p><p><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'Comic Sans MS'"></span></span></p><p><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'Comic Sans MS'">– Sen hele bir ayağa kalkmayı dene! Deyince, silkinen kötürüm adam dimdik ayağa kalkar.</span></span></p><p><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'Comic Sans MS'"></span></span></p><p><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'Comic Sans MS'">Ayakları üzerine dikilebildiğini anlayınca söylediği ilk sözü şu olur:</span></span></p><p><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'Comic Sans MS'"></span></span></p><p><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'Comic Sans MS'">– Ey Allahın Nebisi, sendeki bu mucizeler de O’ndan değil mi? Öyle ise izin ver de geç kalmayayım, O’na şükredeyim, diyerek hemen yere iner, başını secdeye koyar ve der ki:</span></span></p><p><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'Comic Sans MS'"></span></span></p><p><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'Comic Sans MS'">– Rabbim! Seni tanıyan bir kalple, şükreden bir dil nimetinin şükrünü yapmaktan acizken, şimdi gören bir çift gözle, yürüyen iki de ayak da lütfettin. Artık bilemiyorum nasıl şükretmem gerekiyor bu eşsiz nimetler karşısında?</span></span></p><p><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'Comic Sans MS'"></span></span></p><p><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'Comic Sans MS'">Bu sırada çevreden toplanan halk, gösterdiği bu mucizelerden dolayı İsa aleyhisselamın elini öpmek isterler. Ama Allahın Nebisi işaret eder:</span></span></p><p><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'Comic Sans MS'"></span></span></p><p><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'Comic Sans MS'">– Benim değil secdedeki şu kötürüm adamın elini öpün!..</span></span></p><p><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'Comic Sans MS'"></span></span></p><p><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'Comic Sans MS'">Derler ki:</span></span></p><p><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'Comic Sans MS'"></span></span></p><p><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'Comic Sans MS'">– Onu secdeye indiren nimetlere biz baştan beri sahibiz. Ama hiç birimiz onun duyduğu gibi bir mutluluk duymadık.</span></span></p><p><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'Comic Sans MS'"></span></span></p><p><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'Comic Sans MS'">– Öyle ise, der, tefekkür edin, siz de düşünün.</span></span></p><p><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'Comic Sans MS'"></span></span></p><p><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'Comic Sans MS'">Sözünü şöyle bağlar Allahın Nebi’si:</span></span></p><p><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'Comic Sans MS'"></span></span></p><p><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'Comic Sans MS'">– Düşünen sahip olduğu nimetin farkına varır. Düşünmeyen ise kendisini mahrumiyette sanır!</span></span></p><p><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'Comic Sans MS'"></span></span></p><p><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'Comic Sans MS'"><span style="color: red">hesaplaşma</span></span></span></p><p><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'Comic Sans MS'">Hz. Musa Cebrail’e Ya Cebrail, hesaplaşma hep öbür dünyada mı olacak. Bu dünyada hesaplaşma yok mu? Diye sormuş. </span></span></p><p><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'Comic Sans MS'"></span></span></p><p><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'Comic Sans MS'">Cebrail de ’Ya Musa, Yarın vahadaki su kuyusunun yakınında bulunan kayanın arkasına saklan ve olacakları seyret. Sakın olaylara karışma!’ demiş.</span></span></p><p><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'Comic Sans MS'"></span></span></p><p><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'Comic Sans MS'">Hz. Musa kayanın arkasına saklanmış ve olanları seyre koyulmuş.</span></span></p><p><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'Comic Sans MS'"></span></span></p><p><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'Comic Sans MS'">Önce bir süvari gelmiş. Kıyafetinden ve atının koşumlarından zengin birisi olduğu anlaşılıyormuş. Kuyudan su içmiş ve giderken altın kesesini düşürmüş.</span></span></p><p><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'Comic Sans MS'">Sonra bir kıyafetinden fakir olduğu anlaşılan delikanlı gelmiş. Altın kesesini bulmuş ve almış. Suyunu içip gitmiş.</span></span></p><p><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'Comic Sans MS'"></span></span></p><p><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'Comic Sans MS'">Daha sonra gözleri görmeyen yaşlı biri gelmiş. O ara süvari altın kesesini düşürdüğünün farkına varmış ve gittiği yolu takip ederek kuyuya kadar gelmiş. Keseyi bulamamış. Yaşlı adamdan şüphelenerek “keseyi sen buldun, ver kesemi” dese de yaşlı adam “benim gözlerim görmüyor, senin keseni nasıl göreyim” diyerek, keseyi almadığını beyan etmiş.</span></span></p><p><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'Comic Sans MS'"></span></span></p><p><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'Comic Sans MS'">Ancak süvari tüm parasını kaybetmenin üzüntüsüyle yaşlı adama yüklenmiş. Tutuşmuşlar bir kava. Nihayet süvari kılıcını çekmiş ve yaşlı adamın kafasını kesmiş. Üstünü başını aramış ancak bir şey bulamamış. Atına binip uzaklaşmış. </span></span></p><p><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'Comic Sans MS'">Hz. Musa “Ya Cebrail, ben adalet yerini bulacak diye beklerken, daha kötüsü oldu keseyi delikanlı aldı, kör adam canından olurken, süvari hem paradan oldu, kem de katil oldu. Bu nasıl hesaplaşma?”</span></span></p><p><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'Comic Sans MS'"></span></span></p><p><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'Comic Sans MS'">“Ya Musa. Dediğim gibi bu bir hesaplaşmaydı. Olayda gördüğün âmâ ile süvarinin babası daha önce eşkıyalık yaparak delikanlının babasının bir kese altınını çaldılar. Ancak süvarinin babası parayı oğluna vererek âmâ’nın hakkını vermediği için kavga ettiler ve süvarinin babası âmâ’nın gözünü oymuş, o da onu öldürmüştü.</span></span></p><p><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'Comic Sans MS'"></span></span></p><p><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'Comic Sans MS'">Şimdi ise para sahibine gitti. Hırsızların ikisi de canından oldu. Çalıntı haram parayla yaşayan da katil oldu!</span></span></p><p><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'Comic Sans MS'"></span></span></p><p><span style="font-size: 15px"><span style="font-family: 'Comic Sans MS'">“HİÇ BİR HAKSIZLIK KARŞILIKSIZ KALMAZ”</span></span></p></blockquote><p></p>
[QUOTE="ceylannur, post: 31174, member: 1208"] [SIZE=4][FONT=Comic Sans MS][COLOR=#ff0000]düşün [/COLOR]İsa aleyhisselam bir ağacın altında dua eden birini gördü. Dikkatlice baktığında adamın ayakları yürümeyen bir kötürüm olduğunu anladı. İki gözü de görmüyordu. Vücudunda ise baras hastalığı olduğu anlaşılıyordu. Ama adam bütün bunlara rağmen ellerini kaldırmış mutluluktan uçacakmış gibi dua ediyordu: – Ey nice zenginlere vermediği nimeti bana ikram eden Rabbim! Sana ağaçların yaprakları sayısınca şükürler olsun!.. Hazret-i İsa kötürüm adama yaklaştı: – Ayağın yürümüyor, gözün görmüyor. Bedenin de sıhhatli görünmüyor? Buna rağmen çoğu zenginlere verilmeyen nimetlerin sana verildiğini düşünmekte, bunun için de büyük bir mutlulukla şükretmektesin. Hangi nimettir nice zenginlere verilmediği halde sana verilen? Kapalı gözleriyle sesin geldiği yana yönelen kötürüm adam dedi ki: – Efendi! Allah bana öyle bir kalp vermiş ki, o kalple Onu tanıyorum. Öyle de bir dil vermiş ki, o dille de ona şükrediyorum. Halbuki, dünyanın serveti elinde olan nice zenginler var ki, kalbinde Onu tanıma sevinci, dilinde de Ona şükretme mutluluğu yoktur. Ama gel gör ki, ayakları topal, gözleri kör, bedeninde hastalıklar bulunan bu kötürüm adama Rabbim, bu sevgiyi ihsan eylemiş, bu nimetin farkına varma tefekkürünü nasip eylemiş. İşte bunu düşününce kendimi tutamıyor da: – Nice zenginlere vermediği nimeti bana veren Rabbim! Sana ağaçların yaprakları sayısınca şükürler olsun! Diye teşekkürden kendimi alamıyorum. Kafa gözü kapalı da olsa kalp gözü açık olan bu adama yaklaşan İsa aleyhisselam: – Ver şu elini öyle ise! diyerek elinden tutar, eğilerek görmeyen gözlerinden öper. Peygamberin dudaklarının değdiği gözler anında açılır. Karşısındakinin İsa aleyhisselam olduğunu görünce heyecanlanan adam: – Sen şu ölüleri dirilten, hastalara şifalar bahşeden mucizelerin sahibi Peygamber değil misin? der. İsa Peygamber: – Belli olmuyor mu? deyince: – Gözlerimden belli oluyor da ayaklarımdan henüz belli değil, der. Tebessüm eden Hz. İsa: – Sen hele bir ayağa kalkmayı dene! Deyince, silkinen kötürüm adam dimdik ayağa kalkar. Ayakları üzerine dikilebildiğini anlayınca söylediği ilk sözü şu olur: – Ey Allahın Nebisi, sendeki bu mucizeler de O’ndan değil mi? Öyle ise izin ver de geç kalmayayım, O’na şükredeyim, diyerek hemen yere iner, başını secdeye koyar ve der ki: – Rabbim! Seni tanıyan bir kalple, şükreden bir dil nimetinin şükrünü yapmaktan acizken, şimdi gören bir çift gözle, yürüyen iki de ayak da lütfettin. Artık bilemiyorum nasıl şükretmem gerekiyor bu eşsiz nimetler karşısında? Bu sırada çevreden toplanan halk, gösterdiği bu mucizelerden dolayı İsa aleyhisselamın elini öpmek isterler. Ama Allahın Nebisi işaret eder: – Benim değil secdedeki şu kötürüm adamın elini öpün!.. Derler ki: – Onu secdeye indiren nimetlere biz baştan beri sahibiz. Ama hiç birimiz onun duyduğu gibi bir mutluluk duymadık. – Öyle ise, der, tefekkür edin, siz de düşünün. Sözünü şöyle bağlar Allahın Nebi’si: – Düşünen sahip olduğu nimetin farkına varır. Düşünmeyen ise kendisini mahrumiyette sanır! [COLOR=red]hesaplaşma[/COLOR] Hz. Musa Cebrail’e Ya Cebrail, hesaplaşma hep öbür dünyada mı olacak. Bu dünyada hesaplaşma yok mu? Diye sormuş. Cebrail de ’Ya Musa, Yarın vahadaki su kuyusunun yakınında bulunan kayanın arkasına saklan ve olacakları seyret. Sakın olaylara karışma!’ demiş. Hz. Musa kayanın arkasına saklanmış ve olanları seyre koyulmuş. Önce bir süvari gelmiş. Kıyafetinden ve atının koşumlarından zengin birisi olduğu anlaşılıyormuş. Kuyudan su içmiş ve giderken altın kesesini düşürmüş. Sonra bir kıyafetinden fakir olduğu anlaşılan delikanlı gelmiş. Altın kesesini bulmuş ve almış. Suyunu içip gitmiş. Daha sonra gözleri görmeyen yaşlı biri gelmiş. O ara süvari altın kesesini düşürdüğünün farkına varmış ve gittiği yolu takip ederek kuyuya kadar gelmiş. Keseyi bulamamış. Yaşlı adamdan şüphelenerek “keseyi sen buldun, ver kesemi” dese de yaşlı adam “benim gözlerim görmüyor, senin keseni nasıl göreyim” diyerek, keseyi almadığını beyan etmiş. Ancak süvari tüm parasını kaybetmenin üzüntüsüyle yaşlı adama yüklenmiş. Tutuşmuşlar bir kava. Nihayet süvari kılıcını çekmiş ve yaşlı adamın kafasını kesmiş. Üstünü başını aramış ancak bir şey bulamamış. Atına binip uzaklaşmış. Hz. Musa “Ya Cebrail, ben adalet yerini bulacak diye beklerken, daha kötüsü oldu keseyi delikanlı aldı, kör adam canından olurken, süvari hem paradan oldu, kem de katil oldu. Bu nasıl hesaplaşma?” “Ya Musa. Dediğim gibi bu bir hesaplaşmaydı. Olayda gördüğün âmâ ile süvarinin babası daha önce eşkıyalık yaparak delikanlının babasının bir kese altınını çaldılar. Ancak süvarinin babası parayı oğluna vererek âmâ’nın hakkını vermediği için kavga ettiler ve süvarinin babası âmâ’nın gözünü oymuş, o da onu öldürmüştü. Şimdi ise para sahibine gitti. Hırsızların ikisi de canından oldu. Çalıntı haram parayla yaşayan da katil oldu! “HİÇ BİR HAKSIZLIK KARŞILIKSIZ KALMAZ”[/FONT][/SIZE] [/QUOTE]
Adı
İnsan doğrulaması
Günün ilk namazı hangi namazdır
Cevap yaz
Ana sayfa
Forumlar
BÖLGELERİMİZ VE ŞEHİRLERİMİZ
Bölgeler ve Şehirler
Doğu Anadolu Bölgesi
Hakkari
Hakkari'de anlatılan hikayeler
Üst
Alt