Ana sayfa
Forumlar
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Neler yeni
Yeni mesajlar
Son aktiviteler
Giriş yap
Kayıt ol
Neler yeni
Ara
Ara
Sadece başlıkları ara
Kullanıcı:
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Menü
Giriş yap
Kayıt ol
Install the app
Yükle
Ana sayfa
Forumlar
İSLAMİ PAYLAŞIMLAR
Hz. Muhammed (s.a.v)
Güle ve Yağmura
JavaScript devre dışı. Daha iyi bir deneyim için, önce lütfen tarayıcınızda JavaScript'i etkinleştirin.
Çok eski bir web tarayıcısı kullanıyorsunuz. Bu veya diğer siteleri görüntülemekte sorunlar yaşayabilirsiniz..
Tarayıcınızı güncellemeli veya
alternatif bir tarayıcı
kullanmalısınız.
Konuya cevap cer
Mesaj
<blockquote data-quote="elifgibi" data-source="post: 54065" data-attributes="member: 149"><p><span style="font-size: 15px">"Çün bastı sipihr-i evvele pa </span></p><p><span style="font-size: 15px">Oldu iki pare bedr-i ra'na</span></p><p><span style="font-size: 15px">Ta halka ıyan ola mücerred</span></p><p><span style="font-size: 15px">Kim devr-i kamer mi, devr-i Ahmed."</span></p><p><span style="font-size: 15px"></span></p><p><span style="font-size: 15px">Râhmet Peygamberi'nden mucize isteyip O'nu zaaf içinde görmek isteyenler, Hak kudretinin tecellisi Peygamberin (s.a.s) eliyle, Ay'ın ikiye ayrıldığını görünce Şems'in ve Kamer'in kimin için yaratıldığını ve devrin kimin devri olduğunu anladılar. Güneş'in, Ay'ın ve Peygamberin Hak katındaki kıymetini idrak edenler "Levlake levlak" sırrına erdiler. Hasetleri kalpleriyle birlikte gözlerini de örtenler "Muhammed'in sihri göklere ulaştı." deyip oradan uzaklaştılar. </span></p><p><span style="font-size: 15px"></span></p><p><span style="font-size: 15px">Ya Resulallah! Âlem, âlemlerin senin için yaratıldığına şahittir. Senin ruhlarda yaptığın inkılâbatı hangi beşer yapabilmiştir? Senin çöllerde açtırdığın fazilet çiçeklerini hangi beşer açtırabilir? Sen sahil-i selamettin; sapkınlık denizine düşen her gemi seninle huzura ulaştı. </span></p><p><span style="font-size: 15px"></span></p><p><span style="font-size: 15px">Sen geldin sanemlerden SAMED'e, kesretten VAHİD'e ulaştık. Sen geldin yokluğun kapısını kapadın. Seninle milk-i bekâdan geldiğimizi, yolunda olursak Dost Cemalini göreceğimizi anladık. Sen geldin toprağa gömülen kız çocuklarının toprağına nedamet gözyaşları döküldü. Sen geldin taş gönüller ilmik ilmik sevgiyle örüldü.Taş gönüller şak oldu. Gönüller hep pak oldu. Sen geldin bilinmezler yumağı çözüldü.</span></p><p><span style="font-size: 15px">Sen geldin dünyadan ukbâ görüldü.</span></p><p><span style="font-size: 15px"></span></p><p><span style="font-size: 15px">Sen geldin, gözlerimiz zatınla hakikate açıldı. Huzuruna gelip birkaç dakika gül kokunuzu alan bedevi, imanın ne olduğunu sormuştu. Sonra da: "İman edenlere ne var ?" deyince, Sen "cennet" deyivermiştin. O cenneti sorup nezihler nezihi paklar pâkı zatınız cenneti anlatırken, o:</span></p><p><span style="font-size: 15px">"Oh oh! Bana cennetteki meyvelerin kokusu geliyor." deyip oracıkta ruhunu Rahmeti Sonsuz olan Zât'a bırakıvermişti...</span></p><p><span style="font-size: 15px"></span></p><p><span style="font-size: 15px">Ey Yaratanın en sevdiği! Âlemlerin sahibi, sizi "Âlemlere rahmet" olarak tanıttı. Sen geldin çorak gönüllerde fevvareler yükseldi. Telâş içinde yavrusunu arayan bir kadını elinizle işaret edip "Bu kadın, yavrusunu ateşe atar mı?" sorusunun ardından "Hayır ya Resulallah!" diyen arkadaşlarına "Allah (c.c) bu kadından daha merhametlidir." diyerek merhametin sonsuz ummanlarına işaret ettiniz. Belki,</span></p><p><span style="font-size: 15px">kendi ifadesiyle kemter Yunus, zatınızın merhamet tasvirleriyle çoştu da:</span></p><p><span style="font-size: 15px"></span></p><p><span style="font-size: 15px">"Ömer Bin Hattap ile çok adl-ü dad işledik</span></p><p><span style="font-size: 15px">Oğlu<img src="data:image/gif;base64,R0lGODlhAQABAIAAAAAAAP///yH5BAEAAAAALAAAAAABAAEAAAIBRAA7" class="smilie smilie--sprite smilie--sprite22" alt="(y)" title="Thumbs up (y)" loading="lazy" data-shortname="(y)" />la fısk içre haddeylenen benem." deyiverdi.</span></p><p><span style="font-size: 15px"></span></p><p><span style="font-size: 15px">Evet sen rahmet limanıydın gemiler hep sana yanaştı. Amcanızın (r.a) ciğerlerini deşenler bile sonra size koştu sizinle huzura ulaştı. Peygamber huzurdu, peygamber barıştı.</span></p><p><span style="font-size: 15px"></span></p><p><span style="font-size: 15px">Sen yoktun âlem karaydı, kapkaraydı. İmansızlık, şirk gönüllerde yaraydı.</span></p><p><span style="font-size: 15px">Üstünlük soydaydı, güçteydi paradaydı. Habbab, demirciydi, Bilal köleydi, Selman Farisiydi, Musab asildi. Fakat üstünlük artık yalnız takva ileydi.</span></p><p><span style="font-size: 15px"></span></p><p><span style="font-size: 15px">Sen yoktun beyaz, siyaha belâydı. Siyah olmak karaydı.</span></p><p><span style="font-size: 15px">Sen geldin siyah-beyaz silindi bütün renkler kul oldu. Bütün yüzler nur doldu.</span></p><p><span style="font-size: 15px"></span></p><p><span style="font-size: 15px">Sen geldin peygamberler bir oldu. Kitap bir oldu. Kıble bir oldu. Sen geldin mânâ bir oldu, madde bir oldu. Zatınızı anlatmak, övmek ne mümkün sizi hakkıyla öven sadece Allah (c.c) oldu. </span></p><p><span style="font-size: 15px"></span></p><p><span style="font-size: 15px"></span></p><p><span style="font-size: 15px">Tahir Taner</span></p><p><span style="font-size: 15px"></span></p><p><span style="font-size: 15px"></span></p><p><span style="font-size: 15px"></span></p></blockquote><p></p>
[QUOTE="elifgibi, post: 54065, member: 149"] [SIZE=4]"Çün bastı sipihr-i evvele pa Oldu iki pare bedr-i ra'na Ta halka ıyan ola mücerred Kim devr-i kamer mi, devr-i Ahmed." Râhmet Peygamberi'nden mucize isteyip O'nu zaaf içinde görmek isteyenler, Hak kudretinin tecellisi Peygamberin (s.a.s) eliyle, Ay'ın ikiye ayrıldığını görünce Şems'in ve Kamer'in kimin için yaratıldığını ve devrin kimin devri olduğunu anladılar. Güneş'in, Ay'ın ve Peygamberin Hak katındaki kıymetini idrak edenler "Levlake levlak" sırrına erdiler. Hasetleri kalpleriyle birlikte gözlerini de örtenler "Muhammed'in sihri göklere ulaştı." deyip oradan uzaklaştılar. Ya Resulallah! Âlem, âlemlerin senin için yaratıldığına şahittir. Senin ruhlarda yaptığın inkılâbatı hangi beşer yapabilmiştir? Senin çöllerde açtırdığın fazilet çiçeklerini hangi beşer açtırabilir? Sen sahil-i selamettin; sapkınlık denizine düşen her gemi seninle huzura ulaştı. Sen geldin sanemlerden SAMED'e, kesretten VAHİD'e ulaştık. Sen geldin yokluğun kapısını kapadın. Seninle milk-i bekâdan geldiğimizi, yolunda olursak Dost Cemalini göreceğimizi anladık. Sen geldin toprağa gömülen kız çocuklarının toprağına nedamet gözyaşları döküldü. Sen geldin taş gönüller ilmik ilmik sevgiyle örüldü.Taş gönüller şak oldu. Gönüller hep pak oldu. Sen geldin bilinmezler yumağı çözüldü. Sen geldin dünyadan ukbâ görüldü. Sen geldin, gözlerimiz zatınla hakikate açıldı. Huzuruna gelip birkaç dakika gül kokunuzu alan bedevi, imanın ne olduğunu sormuştu. Sonra da: "İman edenlere ne var ?" deyince, Sen "cennet" deyivermiştin. O cenneti sorup nezihler nezihi paklar pâkı zatınız cenneti anlatırken, o: "Oh oh! Bana cennetteki meyvelerin kokusu geliyor." deyip oracıkta ruhunu Rahmeti Sonsuz olan Zât'a bırakıvermişti... Ey Yaratanın en sevdiği! Âlemlerin sahibi, sizi "Âlemlere rahmet" olarak tanıttı. Sen geldin çorak gönüllerde fevvareler yükseldi. Telâş içinde yavrusunu arayan bir kadını elinizle işaret edip "Bu kadın, yavrusunu ateşe atar mı?" sorusunun ardından "Hayır ya Resulallah!" diyen arkadaşlarına "Allah (c.c) bu kadından daha merhametlidir." diyerek merhametin sonsuz ummanlarına işaret ettiniz. Belki, kendi ifadesiyle kemter Yunus, zatınızın merhamet tasvirleriyle çoştu da: "Ömer Bin Hattap ile çok adl-ü dad işledik Oğlu(y)la fısk içre haddeylenen benem." deyiverdi. Evet sen rahmet limanıydın gemiler hep sana yanaştı. Amcanızın (r.a) ciğerlerini deşenler bile sonra size koştu sizinle huzura ulaştı. Peygamber huzurdu, peygamber barıştı. Sen yoktun âlem karaydı, kapkaraydı. İmansızlık, şirk gönüllerde yaraydı. Üstünlük soydaydı, güçteydi paradaydı. Habbab, demirciydi, Bilal köleydi, Selman Farisiydi, Musab asildi. Fakat üstünlük artık yalnız takva ileydi. Sen yoktun beyaz, siyaha belâydı. Siyah olmak karaydı. Sen geldin siyah-beyaz silindi bütün renkler kul oldu. Bütün yüzler nur doldu. Sen geldin peygamberler bir oldu. Kitap bir oldu. Kıble bir oldu. Sen geldin mânâ bir oldu, madde bir oldu. Zatınızı anlatmak, övmek ne mümkün sizi hakkıyla öven sadece Allah (c.c) oldu. Tahir Taner [/SIZE] [/QUOTE]
Adı
İnsan doğrulaması
Günün ilk namazı hangi namazdır
Cevap yaz
Ana sayfa
Forumlar
İSLAMİ PAYLAŞIMLAR
Hz. Muhammed (s.a.v)
Güle ve Yağmura
Üst
Alt