Gözlerimi açtım

elifgibi

Uzman Kardeşimiz
Üyemiz
Katılım
28 Mart 2011
Mesajlar
2,125
Tepkime puanı
26
Yaşamak ''bir daha '' değil

Gözlerimi açtım. Yapışkan göz kapaklarının ardında uyuşuk bir bedenin içinde buldum kendimi. Gün doğmuştu. Sabahın tazeliği kaybolmuştu. Seher vaktinin çiğleri kurumuştu. Fecrin cıvıltıları susmuş şehir homurtuları başlamıştı. Güneş benden önce uyanmıştı

Nasıl da imrenirim böylesi vakitlerde , güneşin henüz doğmadığı yerlerde olanlara. Şimdiki pişmanlığımı alıp yanıma , Atlas okyanusunun ucunda bir ıssız adaya atmak isterdim kendimi. Henüz güneşin doğmadığı o yerde , heyecanla sabah namazı vaktini bekleyenlerden olmak için neler vermezdim. Şimdi haritanın o yerinde olamakla , öylesine tatlı bir bekleyişin kagramanı olacaktım ki... Öylesine kârlı bir secdenin eşiğinde duracaktım ki...Öylesine derin bir huzurun eşiğine baş koyacaktım ki...

Kaçırdım. Bir daha yetişemeyeceğim kadar uzakta artık bugünün seher vakti. Hüsran...''Göçtü kervan , kaldık dağlar başında...'' Sofra kaldırıldı. Dostlar dağıldı. Kutlu alışveriş tezgahı toplandı. Gül tazeliğini yitirdi.Kuşlar lâl oldu. Bir daha içinde olamayacağım o vaktin. Asla o vaktin secde edeni olamayacağım. Herkesi uykuda bırakıp alnını sonsuz bir uyanıklıkla secdeye koyanlara eşlik edenlerden sayılmayacağım. O vaktin uyanığı yazılmayacağım ebediyen. Geç kaldım. Sanki şimdi vaktin sahtesine kaldım. Sanki varlığın kucağından kovuldum. Üvey oğluyum vaktin. Sığlaşıyor her şey. Kazaya uğruyor namaz. Secde uzağında kalıyor alnım. Seccadem beni tanımıyor gibi. Gövdemin değdiği yerler soğuk. Çırpındıkça yanan ir pervane gibi yüreğim. Coştukça kül oluyor. Yakınlık vaad etmiyor hiçbir köşe.

Bir yanım ağlıyorken, diğer yanım susturmaya çalışıyor. Bir yanım kanarken diğeri kabuk bağlıyor. Savunmam hazır : '' Bir sabahı kaçırmaktan ne çıkar? Nasılsa dün kaçırmamıştın. Önceki gün de. Bu sabah olmadıysa yarın sabah var... Üzülecek ne var!'' Ama ''hayatımın olayı bu'' diyor içimden daha cılız bir ses. '' Ya şimdi ya hiç...''
'' Şimdi'' o kadar sahici ki, '' sonralar '' da '' önceler '' de hiçe iniyor onun sahiciliği karşısında. Şimdi diyebildiğim dünün kopyası değil. Şimdi diye yaşadığım yarının gölgesi,müsveddesi , denemesi değil. Bana '' bugün'' ümü veren , hiç yoktan veriyor. Hç ummadığım halde veriyor. Hiç hak etmediğim halde hediye ediyor. '' Bugün dünkü nefeslerinin kopyasıyla idare et! '' demiyor.Bugün , yine ama yeniden çalışıyor kalbim. Kanım terütaze bir heyecanla dolanıyor. '' Yarın nasılsa sana rızık vereceğim, bugünkü suyunu , ekmeğini, nefesini yarına erteliyorum. Bana biraz vade tanı '' demiyor. '' Günlerce baktın gözlerinle , bugünde görmesen ne çıkar!'' sıradanlığıyla muhatap olmuyor bana . Bugünde ilk defa görüyorum. Dün de ilk defa gördüm.Yerın da ilk defa görüyor olacağım.

Bugün dudağım orjinal.Dünkü dudağın note tasdikli fotokopisi ile konuşmuyorum. Bugün yüzüm taptaze. Yarın da yüzüm olacak nasılsa diye, yüzümü aynalardan saklınmaya kalkmıyorum. Bugün sözüm yine bi'tane. İlk defa konuşuyorum.Bugün parmaklarım olması gereken yerde. Eskiz değil parmak uçlarım. Deneme yanılma ile ayar ediyor değilim sözlerimi. Eğreti değil saçlarım.İlk defa olurcasına taze. Bir defalığına olurcasına sıradışı. Bir daha hiç gelmeyecekmiş gibi - ki gelmeyecek - olağanüstü ve özenli.Hep yine.Hepyeni.Hep yeniden.

Göğün altında biricik varlığım. Her ana, el üstünde tutuluyorum. Her an, özenilmiş bir varlığın göğsüne ağırlanıyorum.Her saat başı baş köşeye oturtuluyorum.Yedekte bekletilmiyorum.Asil ve özgün nefesler alıp veriyorum.
Şimdi kaçırdığım, sabahlardan bir sabah değil, hayatımın biricik sabahı.Bir daha gelmeyecek. Bir daha gidilmeyecek.Bir daha tekrarlanmayacak. Gelirse ve gidebilirsem , bir başka sabahım daha olacak belki. İçinde sonsuz teşekkürlşe duracağım taze bir sabah. Eşiğine tanımsız bir minnetle baş koyacağım yeni bir sabah.'' Bir sabah daha'' değil, sadece ''bir sabah...'' Biricik sabah. Bi'tane sabah...
Hiç kimseye , hiçbir şeye '' bir daha '' muhatap olmayacağımı bilerek , bir kereliğine muhatap olanlara ne mutlu.Varlığın orjinal.Yüzün orjinal.Söün orjinal.Bakışın orjinal.Sadece bir kere.Ne daha önce oldu böylesi, ne de daha sonra tekrarlanacak. Bir kere varsın.Bir daha olmayacaksın şimdinin içinde...
Öyleyse özen borçluyum secdeye.Öyleyse, özen borçluyum sevdiklerime.Öyleyse, özen borçluyum kendime. Sadece bir kereliğine...
Senai Demirci
 
Üst Alt