Ana sayfa
Forumlar
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Neler yeni
Yeni mesajlar
Son aktiviteler
Giriş yap
Kayıt ol
Neler yeni
Ara
Ara
Sadece başlıkları ara
Kullanıcı:
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Menü
Giriş yap
Kayıt ol
Install the app
Yükle
Ana sayfa
Forumlar
İSLAMİ PAYLAŞIMLAR
Hz. Muhammed (s.a.v)
Hadis-i Şerifler
Gıybet hakında hadisler
JavaScript devre dışı. Daha iyi bir deneyim için, önce lütfen tarayıcınızda JavaScript'i etkinleştirin.
Çok eski bir web tarayıcısı kullanıyorsunuz. Bu veya diğer siteleri görüntülemekte sorunlar yaşayabilirsiniz..
Tarayıcınızı güncellemeli veya
alternatif bir tarayıcı
kullanmalısınız.
Konuya cevap cer
Mesaj
<blockquote data-quote="Turab" data-source="post: 1879" data-attributes="member: 2"><p><strong><span style="font-size: 18px"><em><span style="font-family: 'Garamond'">Hz. Ebu Hüreyre RA anlatıyor: “Resûlullah AS buyurdular ki: </span></em></span></strong></p><p><strong><span style="font-size: 18px"><em></em></span></strong></p><p><strong><span style="font-size: 18px"><em><span style="font-family: 'Garamond'"> “Gıybetin ne olduğunu biliyor musunuz?” </span></em></span></strong></p><p><strong><span style="font-size: 18px"><em></em></span></strong></p><p><strong><span style="font-size: 18px"><em><span style="font-family: 'Garamond'"> “Allah ve Resûlü daha iyi bilir!” dediler. Bunun üzerine: </span></em></span></strong></p><p><strong><span style="font-size: 18px"><em><span style="font-family: 'Garamond'"> “Birinizin, kardeşini hoşlanmayacağı şeyle anmasıdır!” açıklamasını yaptı. Orada bulunan bir adam: </span></em></span></strong></p><p><strong><span style="font-size: 18px"><em></em></span></strong></p><p><strong><span style="font-size: 18px"><em><span style="font-family: 'Garamond'"> “Ya benim söylediğim anda varsa, (Bu da mı gıybettir?)” dedi. AS: </span></em></span></strong></p><p><strong><span style="font-size: 18px"><em><span style="font-family: 'Garamond'">“Eğer söylediğin onda varsa gıybetini yapmış oldun. Eğer söylediğin onda yoksa bir de bühtanda (iftirada) bulundun demektir.”</span></em></span></strong></p><p><strong><span style="font-size: 18px"><em></em></span></strong></p><p><strong><span style="font-size: 18px"><em><span style="font-family: 'Garamond'">Ebu Davud, Edeb 40, (4874); Tirmizi, Birr 23, (1935); Müslim, Birr 70, (2589).</span></em></span></strong></p><p><strong><span style="font-size: 18px"><em></em></span></strong></p><p><strong><span style="font-size: 18px"><em><span style="font-family: 'Garamond'">Hz. Aişe RAa anlatıyor: “Ey Allah’ın Resûlü, sana Safiyye’deki şu şu hal yeter!” demiştim. (Bundan memnun kalmadı ve) </span></em></span></strong></p><p><strong><span style="font-size: 18px"><em></em></span></strong></p><p><strong><span style="font-size: 18px"><em><span style="font-family: 'Garamond'"> “Öyle bir kelime sarfettin ki, eğer o denize karıştırılsaydı (denizin suyuna galebe çalıp) ifsad edecekti” buyurdu. Hz. Aişe ilaveten der ki: “Ben Resûlullah AS’a bir insanın (tahkir maksadıyla) taklidini yapmıştım. Bana hemen şunu söyledi:</span></em></span></strong></p><p><strong><span style="font-size: 18px"><em></em></span></strong></p><p><strong><span style="font-size: 18px"><em><span style="font-family: 'Garamond'"> “Ben bir başkasını (kusuru sebebiyle söz veya fiille) taklid etmem. Hatta (buna mukabil) bana, şu şu kadar (pek çok dünyalık) verilse bile!”</span></em></span></strong></p><p><strong><span style="font-size: 18px"><em></em></span></strong></p><p><strong><span style="font-size: 18px"><em><span style="font-family: 'Garamond'">Ebu Davud, Edeb 40, (4875); Tirmizi, Sıfatu’l-Kıyame 52, (2503, 2504).</span></em></span></strong></p><p><strong><span style="font-size: 18px"><em></em></span></strong></p><p><strong><span style="font-size: 18px"><em><span style="font-family: 'Garamond'">Hz. Enes RA anlatıyor: “Resûlullah AS buyurdular ki: </span></em></span></strong></p><p><strong><span style="font-size: 18px"><em></em></span></strong></p><p><strong><span style="font-size: 18px"><em><span style="font-family: 'Garamond'"> “Mirac gecesinde, bakır tırnakları olan bir kavme uğradım. Bunlarla yüzlerini (ve göğüslerini) tırmalıyorlardı. </span></em></span></strong></p><p><strong><span style="font-size: 18px"><em></em></span></strong></p><p><strong><span style="font-size: 18px"><em><span style="font-family: 'Garamond'"> “Ey Cebrail! Bunlar da kim?” diye sordum. </span></em></span></strong></p><p><strong><span style="font-size: 18px"><em><span style="font-family: 'Garamond'">“Bunlar, dedi, insanların etlerini yiyenler ve ırzlarını (şereflerini) payimal edenlerdir.”</span></em></span></strong></p><p><strong><span style="font-size: 18px"><em></em></span></strong></p><p><strong><span style="font-size: 18px"><em><span style="font-family: 'Garamond'">Ebu Davud, Edeb 40, (4878, 4879).</span></em></span></strong></p><p><strong><span style="font-size: 18px"><em></em></span></strong></p><p><strong><span style="font-size: 18px"><em><span style="font-family: 'Garamond'">Müstevrid RA anlatıyor: “Resûlullah AS buyurdular ki: </span></em></span></strong></p><p><strong><span style="font-size: 18px"><em></em></span></strong></p><p><strong><span style="font-size: 18px"><em><span style="font-family: 'Garamond'"> “Kim bir müslüman(ı gıybet ve şerefini payimal etmek) sebebiyle tek lokma dahi yese, Allah ona mutlaka onun mislini cehennemden tattıracaktır. Kime de müslüman bir kimse(ye yaptığı iftira, gıybet gibi bir) sebeple (mükafaat olarak) bir elbise giydirilirse, Allah Teâla Hazretleri mutlaka, onun bir mislini cehennemden ona giydirecektir. Kim de (malı, makamı olan büyüklerden) bir adam sebebiyle bir makam elde eder (orada salâh ve takva sahibi bilinerek para ve makama konmak için riyakarlıklara girer)se Allah Teâla Hazretleri Kıyamet günü onu mürâiler makamına oturtarak (rezil eder ve mürailere münasib azabla azablandırır.)”</span></em></span></strong></p><p><strong><span style="font-size: 18px"><em></em></span></strong></p><p><strong><span style="font-size: 18px"><em><span style="font-family: 'Garamond'">Ebu Davud, Edeb 40, (4881).</span></em></span></strong></p><p><strong><span style="font-size: 18px"><em></em></span></strong></p><p><strong><span style="font-size: 18px"><em><span style="font-family: 'Garamond'">Sa’id İbnu Zeyd RA anlatıyor: “Resûlullah AS buyurdular ki: </span></em></span></strong></p><p><strong><span style="font-size: 18px"><em></em></span></strong></p><p><strong><span style="font-size: 18px"><em><span style="font-family: 'Garamond'"> “Ribânın en kötüsü, haksız yere müslümanın ırzını (manevi şahsiyetini) rencide etmektir.”</span></em></span></strong></p><p><strong><span style="font-size: 18px"><em></em></span></strong></p><p><strong><span style="font-size: 18px"><em><span style="font-family: 'Garamond'">Ebu Davud, Edeb 40, (4876).</span></em></span></strong></p><p><strong><span style="font-size: 18px"><em></em></span></strong></p><p><strong><span style="font-size: 18px"><em><span style="font-family: 'Garamond'">Muaz İbnu Esed el-Cüheni RA anlatıyor: “Resûlullah AS buyurdular ki: </span></em></span></strong></p><p><strong><span style="font-size: 18px"><em></em></span></strong></p><p><strong><span style="font-size: 18px"><em><span style="font-family: 'Garamond'"> “Kim bir mü’mini bir münafığa (gıybetçiye) karşı himaye ederse, Allah da onun için, Kıyamet günü, etini cehennem ateşinden koruyacak bir melek gönderir. Kim de müslümana kötülenmesini dileyerek bir iftira atarsa, Allah onu, Kıyamet günü, Cehennem köprülerinden birinin üstünde, söylediğinin (günahından paklanıp) çıkıncaya kadar hapseder.”</span></em></span></strong></p><p><strong><span style="font-size: 18px"><em></em></span></strong></p><p><strong><span style="font-size: 18px"><em><span style="font-family: 'Garamond'">Ebu Davud, Edeb 41, (4883).</span></em></span></strong></p></blockquote><p></p>
[QUOTE="Turab, post: 1879, member: 2"] [B][SIZE=5][I][FONT=Garamond]Hz. Ebu Hüreyre RA anlatıyor: “Resûlullah AS buyurdular ki: [/FONT] [FONT=Garamond] “Gıybetin ne olduğunu biliyor musunuz?” [/FONT] [FONT=Garamond] “Allah ve Resûlü daha iyi bilir!” dediler. Bunun üzerine: [/FONT] [FONT=Garamond] “Birinizin, kardeşini hoşlanmayacağı şeyle anmasıdır!” açıklamasını yaptı. Orada bulunan bir adam: [/FONT] [FONT=Garamond] “Ya benim söylediğim anda varsa, (Bu da mı gıybettir?)” dedi. AS: [/FONT] [FONT=Garamond]“Eğer söylediğin onda varsa gıybetini yapmış oldun. Eğer söylediğin onda yoksa bir de bühtanda (iftirada) bulundun demektir.”[/FONT] [FONT=Garamond]Ebu Davud, Edeb 40, (4874); Tirmizi, Birr 23, (1935); Müslim, Birr 70, (2589).[/FONT] [FONT=Garamond]Hz. Aişe RAa anlatıyor: “Ey Allah’ın Resûlü, sana Safiyye’deki şu şu hal yeter!” demiştim. (Bundan memnun kalmadı ve) [/FONT] [FONT=Garamond] “Öyle bir kelime sarfettin ki, eğer o denize karıştırılsaydı (denizin suyuna galebe çalıp) ifsad edecekti” buyurdu. Hz. Aişe ilaveten der ki: “Ben Resûlullah AS’a bir insanın (tahkir maksadıyla) taklidini yapmıştım. Bana hemen şunu söyledi:[/FONT] [FONT=Garamond] “Ben bir başkasını (kusuru sebebiyle söz veya fiille) taklid etmem. Hatta (buna mukabil) bana, şu şu kadar (pek çok dünyalık) verilse bile!”[/FONT] [FONT=Garamond]Ebu Davud, Edeb 40, (4875); Tirmizi, Sıfatu’l-Kıyame 52, (2503, 2504).[/FONT] [FONT=Garamond]Hz. Enes RA anlatıyor: “Resûlullah AS buyurdular ki: [/FONT] [FONT=Garamond] “Mirac gecesinde, bakır tırnakları olan bir kavme uğradım. Bunlarla yüzlerini (ve göğüslerini) tırmalıyorlardı. [/FONT] [FONT=Garamond] “Ey Cebrail! Bunlar da kim?” diye sordum. [/FONT] [FONT=Garamond]“Bunlar, dedi, insanların etlerini yiyenler ve ırzlarını (şereflerini) payimal edenlerdir.”[/FONT] [FONT=Garamond]Ebu Davud, Edeb 40, (4878, 4879).[/FONT] [FONT=Garamond]Müstevrid RA anlatıyor: “Resûlullah AS buyurdular ki: [/FONT] [FONT=Garamond] “Kim bir müslüman(ı gıybet ve şerefini payimal etmek) sebebiyle tek lokma dahi yese, Allah ona mutlaka onun mislini cehennemden tattıracaktır. Kime de müslüman bir kimse(ye yaptığı iftira, gıybet gibi bir) sebeple (mükafaat olarak) bir elbise giydirilirse, Allah Teâla Hazretleri mutlaka, onun bir mislini cehennemden ona giydirecektir. Kim de (malı, makamı olan büyüklerden) bir adam sebebiyle bir makam elde eder (orada salâh ve takva sahibi bilinerek para ve makama konmak için riyakarlıklara girer)se Allah Teâla Hazretleri Kıyamet günü onu mürâiler makamına oturtarak (rezil eder ve mürailere münasib azabla azablandırır.)”[/FONT] [FONT=Garamond]Ebu Davud, Edeb 40, (4881).[/FONT] [FONT=Garamond]Sa’id İbnu Zeyd RA anlatıyor: “Resûlullah AS buyurdular ki: [/FONT] [FONT=Garamond] “Ribânın en kötüsü, haksız yere müslümanın ırzını (manevi şahsiyetini) rencide etmektir.”[/FONT] [FONT=Garamond]Ebu Davud, Edeb 40, (4876).[/FONT] [FONT=Garamond]Muaz İbnu Esed el-Cüheni RA anlatıyor: “Resûlullah AS buyurdular ki: [/FONT] [FONT=Garamond] “Kim bir mü’mini bir münafığa (gıybetçiye) karşı himaye ederse, Allah da onun için, Kıyamet günü, etini cehennem ateşinden koruyacak bir melek gönderir. Kim de müslümana kötülenmesini dileyerek bir iftira atarsa, Allah onu, Kıyamet günü, Cehennem köprülerinden birinin üstünde, söylediğinin (günahından paklanıp) çıkıncaya kadar hapseder.”[/FONT] [FONT=Garamond]Ebu Davud, Edeb 41, (4883).[/FONT][/I][/SIZE][/B] [/QUOTE]
Adı
İnsan doğrulaması
Günün ilk namazı hangi namazdır
Cevap yaz
Ana sayfa
Forumlar
İSLAMİ PAYLAŞIMLAR
Hz. Muhammed (s.a.v)
Hadis-i Şerifler
Gıybet hakında hadisler
Üst
Alt