- Katılım
- 14 Şubat 2015
- Mesajlar
- 1,512
- Tepkime puanı
- 10
Evlenemeyeceklerimiz de olsa (teyze, hala, amca, baba vs.), bir aile içersinde yaşıyorsak, birbirimize karşı "cinsel" ve "edep yerlerimiz" merkezli sınırlarımız vardır, ki bu kelama da havidir. Yani, her türlü kelimeyi ve cümleyi na mahremlerimizin yanında da eda edemeyiz.
İfade ettiğim haramların ve sınırların tamamen kalktığı ve helale dönüştüğü, kadın ve erkek ilişkileri de yok değildir! O da sadece ve sadece "nikah beraberliği"dir. Nikah beraberliği ile karı koca olan insanlar arasında yukarıda ifade etmiş olduğum sınırlar tamamen ortadan kalkar ve karı koca istedikleri şekilde duyguyu ve heyacanı birbirleriyle kuşanabilirler.
Bunu neden ifade ettim bir örnekle arzedeyim:
Yine bir arkadaşım nikahlı hanımından dert yandı. Hemen şunu ifade ettim:
"Beraber mi kalıyorsunuz?"
O da, "Hayır, yanımda annem var, kızkardeşlerim var, abim var, yengem ve çocukları var" dedi.
Ben de birden: "Allahü Ekber" diye nida ettim.
Böyle bir topluluğun bulunduğu bir yerde "helal olan duygusallık" olması gereken halde yaşanabilir mi?
Kimse kusura kalmasın bu hengamede gelin hanımlar psikolojilerini kaybederler, manen hasta olurlar, akıllarını yitirirler ki bu hal erkeğe de yansır. Evlenenler ve çocuklarını evlendirenler dikkat etmelidirler.
Arkadaşa dedim ki, "Git eşine duyguyla sarıl ve ondan özür dile"
Netice:
Meşru bir sebep bulunmadıkça, evlenen erkeğe ve kadına ayrı bir ev tahsis edilmeli ve o evde erkek ve kadın beraber hayatı kuşanmalıdırlar.
Ki İslam'ın emri de, ahlakı da, hayası ve edebi de buna havidir.
Dikkat edelim!
Unutmayalım, haram sınırlarının ekseninde, sınırsız helal ikame edilemez, asla!
Dua ile.
İfade ettiğim haramların ve sınırların tamamen kalktığı ve helale dönüştüğü, kadın ve erkek ilişkileri de yok değildir! O da sadece ve sadece "nikah beraberliği"dir. Nikah beraberliği ile karı koca olan insanlar arasında yukarıda ifade etmiş olduğum sınırlar tamamen ortadan kalkar ve karı koca istedikleri şekilde duyguyu ve heyacanı birbirleriyle kuşanabilirler.
Bunu neden ifade ettim bir örnekle arzedeyim:
Yine bir arkadaşım nikahlı hanımından dert yandı. Hemen şunu ifade ettim:
"Beraber mi kalıyorsunuz?"
O da, "Hayır, yanımda annem var, kızkardeşlerim var, abim var, yengem ve çocukları var" dedi.
Ben de birden: "Allahü Ekber" diye nida ettim.
Böyle bir topluluğun bulunduğu bir yerde "helal olan duygusallık" olması gereken halde yaşanabilir mi?
Kimse kusura kalmasın bu hengamede gelin hanımlar psikolojilerini kaybederler, manen hasta olurlar, akıllarını yitirirler ki bu hal erkeğe de yansır. Evlenenler ve çocuklarını evlendirenler dikkat etmelidirler.
Arkadaşa dedim ki, "Git eşine duyguyla sarıl ve ondan özür dile"
Netice:
Meşru bir sebep bulunmadıkça, evlenen erkeğe ve kadına ayrı bir ev tahsis edilmeli ve o evde erkek ve kadın beraber hayatı kuşanmalıdırlar.
Ki İslam'ın emri de, ahlakı da, hayası ve edebi de buna havidir.
Dikkat edelim!
Unutmayalım, haram sınırlarının ekseninde, sınırsız helal ikame edilemez, asla!
Dua ile.