Eş olabilme kanunu üzerine muhteşem tespitler

betüll

Yeni Kardeşimiz
Üyemiz
Katılım
5 Şubat 2014
Mesajlar
9
Tepkime puanı
0
Sevgili İslami forumlar ailesi,
Bir ayetin evlilik üzerine neler ifade ettiğini sığ ufkuma biraz olsun derinlik kazandıran bir bakıştan yararlanarak sizinle de paylaşmak istedim.Umarım faydalı olur.
İslam'ın en belirgin özelliklerinden biri, getirmiş olduğu kanunun ayrı ayrı hikmetine işaret etmiş olmasıdır.Mesela İslam sosyal hayatta erkekle kadın arasındaki bağları korumak için bir kanun getirmişse, bizzat bunun gerisinde fıtrat gerçeğiyle, hikmet esaslarıyla ne türden bir alakası varsa onları da muhakkak açıklamıştır.İşte fıtratla ilgili olarak hepimizin bildiği bir ayet.

"Her şeyden 2 çift(erkek ve dişi) yarattık."
(Zariyat,49)

Bu ayetle Alemlerin Sanatkarı, tüm yarattıklarını "çift olma esası"na göre yarattığını açıklayarak sanatının sırrını bizimle paylaşmaktadır.Kainatta gördüğümüz her şey çift çift..Ve buradan eş(çift) olabilmek için 3 prensip ortaya çıkmaktadır:

1)Yüce Allah'ın kainatı üzerinde yarattığı kanunun ve sebep kıldığı yolun pis ve murdar olması, hoşlanılmaz olması asla söz konusu değildir.Çünkü Allah'ın kanununun aslı temizdir, saygındır.Dolayısıyla çift olmak iğrenç görülemez ve çift olmaya giden yol da iğrenç bir yol olmamalı, temiz, saygın ve meşru bir yolda çift olunmalıdır.
2)İster fiil(yapma) ister infial(yapılma) sıfatları olsun bu her iki sıfat için de, mutlaka bu sistemin bir düzen içinde olması gerekmektedir.Dolayısıyla fiil ve infial kainat içerisinde birbirnden üstün değil eşittirler.Failin(yapanın) bizzat fiil olması dolayısıyla münfaile(yapılana), yani erkeğin kadına cinsellik noktasında, bir üstünlüğü yoktur.Bunların ikisi de aynı önem ve gereğe sahiptirler.
Birtakım ahmaklar her ne kadar bu açıdan münfaili fail ,faili münmail konumuna getirmek isteseler de asla başarılı olamayacaklardır.Çünkü gerek sosyal hayatta gerek ailevi hayatta(cinsellik açısından da) kadını erkekleştirmek,erkeği kadınlaştırmak fıtrat kanunuyla savaşmaktır.Ve fıtrat daima galebe çalar.
Nitekim Efendimiz(sav) de:
"Erkeğe benzeyen kadına, kadına benzeyen erkeğe lanet olsun" buyurmaktadır.
3)Elbette fiilin (yapmanın), kabul ve infiale bir bakıma üstünlüğü vardır.Ancak bu üstünlüğün manası fiilde izzet ve şeref vardır, infialde aşağılanma vardır denemez.Bu üstünlük kuvvet ve galebe yani tesir etme bakımındandır.Çünkü bir şeyin diğeri üzerinde bir eylem gerçekleştirmesi onun üzerine galebe çalmak, ondan güçlü olmaktır.
Eğer her ikisi de EŞİT(güç bakımından) olsaydı birinin diğerine galebesi olmaz dolayısıyla da fiil diye bir şey olmazdı.Nasıl ki elimize dikmek için aldığımız bir kumaş iğneyle aynı sertlikte olsa dikemeyiz aynen öyle ki erkek kadından daha güçlü ve etki eden, kadın da erkekten daha narin ve etkilenen olmasaydı Allah'ın çiftler üzerine koyduğu eş olabilme kanunu gerçekleşmeyecekti.Ve İNSAN nesli de yok olup gidecekti.
Bugün kadınla erkeği eş olabilme kanununun aksine eşit iki varlık olarak görmek isteyenler, tıpkı aynı sertlikte iki taşın birbirine değdiğinde birbirini törpülemesi gibi kadın ve erkeğin arasındaki ilişkileri birbirini eritecek bir konuma sokmaktadırlar.Fıtratın ilk prensibi sayılan temiz yoldan meşru evliliği kadının esareti, kadını erkekle aynı sertliğe ulaştırmaları sonucu kolaylıkla gerçekleşen boşanmayı ise marifet sayarak medeniyetimizin temelini çatırdatıyor ve gelecek nesillerimizi bekleyen tehlikeyi hiç kale almıyorlar. Allah'ın kadın ve erkek üzerine yazdığı kanunları hiçe sayarak yaşayanlar ve böyle bir toplumu arzulayanların hepsinden öte dikkate almaları gereken ise, yine bu kanunları koyanın Mahkeme-i Kübra'sında yargılanacakları ve işledikleri cürüme göre ceza kanunları gereği Cehennemi boylayacaklarıdır.
Allah böyle olmaktan ve böylelerinin şerrinden bizi muhafaza etsin..Selametle ...
Merhum Müfessir Ebu'l A'la Mevdudi'nin 'Hicab' adlı eserinden (s.f 261-266) faydalanılmıştır.Allah ondan razı olsun...duaa..
 
Üst Alt