- Katılım
- 23 Nisan 2011
- Mesajlar
- 3,344
- Tepkime puanı
- 25
Beynim tıpkı bir sorular harmanı,
Kafamda meçhuller, cevabı sisli,
Sarmış, buğulu hüzün dört bir yanı,
Kalbim annemin kalbi gibi hisli.
***
Gezer dururum yorgun ve âvâre,
Her hâlim garipliğime emare,
Düşüncem “veda” diyor bu yerlere.
Hüzünlü gurbet, gurbet, hüzünlü gurbet,
Hüzünlü gurbet, gurbet, ah zalim gurbet.
***
Doğ ey güneş, doğ gönlümün içinden,
Tasayla dolaştığım bu yerlerde,
Bir ses sun o eski bestelerinden,
Şu hüzünlü şafakta perde, perde.
***
Gezer dururum yorgun ve âvâre,
Her hâlim garipliğime emare,
Düşüncem “veda” diyor bu yerlere.
Hüzünlü gurbet, gurbet, hüzünlü gurbet,
Hüzünlü gurbet, gurbet, ah zalim gurbet.
Kafamda meçhuller, cevabı sisli,
Sarmış, buğulu hüzün dört bir yanı,
Kalbim annemin kalbi gibi hisli.
***
Gezer dururum yorgun ve âvâre,
Her hâlim garipliğime emare,
Düşüncem “veda” diyor bu yerlere.
Hüzünlü gurbet, gurbet, hüzünlü gurbet,
Hüzünlü gurbet, gurbet, ah zalim gurbet.
***
Doğ ey güneş, doğ gönlümün içinden,
Tasayla dolaştığım bu yerlerde,
Bir ses sun o eski bestelerinden,
Şu hüzünlü şafakta perde, perde.
***
Gezer dururum yorgun ve âvâre,
Her hâlim garipliğime emare,
Düşüncem “veda” diyor bu yerlere.
Hüzünlü gurbet, gurbet, hüzünlü gurbet,
Hüzünlü gurbet, gurbet, ah zalim gurbet.