- Katılım
- 25 Temmuz 2011
- Mesajlar
- 7,319
- Tepkime puanı
- 117
Dükkana giren yoksul görünümlü kadın,ürkek adımlarla bakkalın yanına yaklaştı ve sordu: "şey,birkaç şey alsam hesaba yazarmısınız? Kocam çok hasta ve işe gidemiyor.Yedi çocuğum var ve karınları aç."
Bakkal kadını tanımıyordu,belli ki bu gecekondu mahallesine yeni taşınmışlardı.Veresiye vermekten bıkan adam,kadını tersledi ve dükkandan çıkıp gitmesini istedi.
Kadın önce kapıya doğru bir iki adım attı,sonra durdu ve döndü. "Lütfen!" diyebildi kırık bir sesle."Çocuklarım aç olmasa bunu istemezdim.Size borcumu en kısa zmanda öderim,korkmayın."
Ama bakkalın cevabı yine olumsuzdu.Kadını tanımıyordu,kendisinde hesapları yoktu ve tanımadığı insanlara asla güvenmezdi.
O sırada tezgahın yanında duran bir başka müşteri bakkalla kadın arasındaki konuşmaları dinliyordu.Bakkala dönen adam,kadın ne isterse vermesini,parayı kendisinin ödeyeceğini söyledi.
Bakkal bu teklif karşısında utandı,çünkü böyle birşeyi aslında kendisinin düşünmesi gerekiyordu.Gelgelelim,para hırsı bunu yapmasına izin vermiyordu.Adamın bu sözleri üzerine kadına döndü ve alaycı bir edayla sordu:
"Alışveriş listen var mı?"
"Evet"
"ıyi.Bu listeyi terazinin bir kefesine koy.Listenin ağırlığınca yiyeceği diğer kefete koyup sana bedava vereceğim."Aklınca,kadını bu şekilde utandırmayı ve dükkanından uzaklaştırmayı planlamıştı.
Kadın başı önüne eğik halde elini cüzdanına soktu ve üzerine birşeyler yazılı kağıt parçasını çıkarıp terazinin bir kefesine usulca bıraktı.
Bakkal daha ilk ekmekte kağıdın bulunduğu kefenin havaya kalkacağını ve bir ekmekle kadını başından savacağını düşünüyordu.Ama umduğu olmadı.Kaçtane ekmek koyduysa denge bozulmadı,kağıdın bulunduğu kefe hep aşağıdaydı.şeker,un,pirinç,vs. koyuyor ama durum değişmiyordu.Bakkal ne yapacağını şaşırmış,sadece"ınanmıyorum,inanmıyorum"diyebiliyo rdu.Bakkal diğer kefeyi tepeleme doldurmasına rağmen,kağıt parçasının bulunduğu kefe hep ağır basıyordu.
Nihayet,kefede yer kalmayınca bakkal durdu ve merakla kağıt parçasına uzattı elini.şaşkınlığı şimdi ikiye katlanmıştı.Çünkü elinde tuttuğu bir alışveriş listesi değil,kısacık bir duaydı ve şöyle diyordu:
"Allah ım!ıhtiyaçlarımızı bilen ve onları merhametiyle karşılayabilecek yalnızca Sensin."
Bu dua terazinin diğer kefesindeki kilolarca eşyadan daha ağır gelmişti ve öyle görünüyoki,tonlarca koyulsa yine durum değişmeyecekti.
Bakkal teraziden aldığı eşyaları kadına uzattı ve utanç içide sessizce başını önüne eğdi.Kadın teşekkür edip dışarı çıktı.
Bakkalın ve müşterinin bir mucize diye baktığı olayın sırrı ise daha sonra anlaşıldı.Terazi,ilahi bir planın gereği olsa gerek,BOZULMUşTU!
ALINTI
Bakkal kadını tanımıyordu,belli ki bu gecekondu mahallesine yeni taşınmışlardı.Veresiye vermekten bıkan adam,kadını tersledi ve dükkandan çıkıp gitmesini istedi.
Kadın önce kapıya doğru bir iki adım attı,sonra durdu ve döndü. "Lütfen!" diyebildi kırık bir sesle."Çocuklarım aç olmasa bunu istemezdim.Size borcumu en kısa zmanda öderim,korkmayın."
Ama bakkalın cevabı yine olumsuzdu.Kadını tanımıyordu,kendisinde hesapları yoktu ve tanımadığı insanlara asla güvenmezdi.
O sırada tezgahın yanında duran bir başka müşteri bakkalla kadın arasındaki konuşmaları dinliyordu.Bakkala dönen adam,kadın ne isterse vermesini,parayı kendisinin ödeyeceğini söyledi.
Bakkal bu teklif karşısında utandı,çünkü böyle birşeyi aslında kendisinin düşünmesi gerekiyordu.Gelgelelim,para hırsı bunu yapmasına izin vermiyordu.Adamın bu sözleri üzerine kadına döndü ve alaycı bir edayla sordu:
"Alışveriş listen var mı?"
"Evet"
"ıyi.Bu listeyi terazinin bir kefesine koy.Listenin ağırlığınca yiyeceği diğer kefete koyup sana bedava vereceğim."Aklınca,kadını bu şekilde utandırmayı ve dükkanından uzaklaştırmayı planlamıştı.
Kadın başı önüne eğik halde elini cüzdanına soktu ve üzerine birşeyler yazılı kağıt parçasını çıkarıp terazinin bir kefesine usulca bıraktı.
Bakkal daha ilk ekmekte kağıdın bulunduğu kefenin havaya kalkacağını ve bir ekmekle kadını başından savacağını düşünüyordu.Ama umduğu olmadı.Kaçtane ekmek koyduysa denge bozulmadı,kağıdın bulunduğu kefe hep aşağıdaydı.şeker,un,pirinç,vs. koyuyor ama durum değişmiyordu.Bakkal ne yapacağını şaşırmış,sadece"ınanmıyorum,inanmıyorum"diyebiliyo rdu.Bakkal diğer kefeyi tepeleme doldurmasına rağmen,kağıt parçasının bulunduğu kefe hep ağır basıyordu.
Nihayet,kefede yer kalmayınca bakkal durdu ve merakla kağıt parçasına uzattı elini.şaşkınlığı şimdi ikiye katlanmıştı.Çünkü elinde tuttuğu bir alışveriş listesi değil,kısacık bir duaydı ve şöyle diyordu:
"Allah ım!ıhtiyaçlarımızı bilen ve onları merhametiyle karşılayabilecek yalnızca Sensin."
Bu dua terazinin diğer kefesindeki kilolarca eşyadan daha ağır gelmişti ve öyle görünüyoki,tonlarca koyulsa yine durum değişmeyecekti.
Bakkal teraziden aldığı eşyaları kadına uzattı ve utanç içide sessizce başını önüne eğdi.Kadın teşekkür edip dışarı çıktı.
Bakkalın ve müşterinin bir mucize diye baktığı olayın sırrı ise daha sonra anlaşıldı.Terazi,ilahi bir planın gereği olsa gerek,BOZULMUşTU!
ALINTI