Çocuklarda Tırnak yeme alışkanlığı

ferit

Çalışkan Kardeşimiz
Üyemiz
Katılım
25 Şubat 2011
Mesajlar
365
Tepkime puanı
21
Tırnak yeme alışkanlığı

Tırnak yeme alışkanlığını çoğunlukla 3-4 yaşlarından önce başlamaz. (Çok ender olarak 5 aylık gibi erken bir dönemde görülebilir). Çocukların %33'ünde tırnak yeme davranışı görülür. Bu oran erken ergenlik cağına kadar sürer. Ergenlik çağına doğru çocukların hemen hemen yarısı tırnak yeme davranışı gösterir.. Ayıca tırnak yiyen çocukların ailelerinin çoğunda tırnak yiyenlere rastlanmaktadır. Bunun için de tırnak yemenin bir taklit olduğu ve büyükleri taklit etmek suretiyle öğrenildiği ileri sürülmektedir

Tırnak Yeme Alışkanlığının Nedenleri:
Tırnak yeme, çocuğun yaşamında hangi dönemde ortaya çıkmış olursa olsun kesinlikle bir uyum ve davranış bozukluğu olarak kabul edilmeli ve mutlaka altında yatan sebepler tespit edilerek ortadan kaldırılmalıdır. Tırnak yeme davranışı incelendiğinde, daha çok belirli bir grup sebepten kaynaklandığı gözlemlenmektedir. Bu sebepler aşağıdaki maddelerde gruplandırılmıştır.

- Üzüntü ve sıkıntı duyguları

- Gerilim ve kaygı duyguları

- Öfke ve saldırganlık duyguları

- Korku

- Değersizlik ve güvensizlik duyguları

- Aile içi iletişim sorunları

Tırnak yeme bir güvensizlik belirtisi olarak kabul edilir. Aile içinde aşırı baskılı ve otoriter bir eğitimin uygulanması ve bu çocuğun sürekli azarlanarak eleştirilmesi, kıskançlık, yeterli ilgi ve sevgi görememe sıkıntı ve gerginlik başlıca nedenlerdir.

Örneğin, herhangi bir sebepten dolayı anne – babasına kızan, onlara karşı öfke duyan çocuk tırnak yeme davranışını sergileyebilir. Okulda arkadaşlarına kendini doğru biçimde ifade edemeyen çocuk bu sebeple kaygılanabilir ve bu sıkıntısını tırnak yiyerek ifade edebilir. Çok sevdiği köpeğini kaybeden çocuk, üzüntüsü nedeniyle bu davranışa yönelebilir. Bunun dışında, öğretmeninden veya ailesinden korkan ve cezalandırılma kaygısı taşıyan çocuk tırnak yiyebilir. Aile içinde yaşanan huzursuzluklar, boşanma ve ayrılıklarda sorunun ortaya çıkmasına katkıda bulunabilir. Ayrıca, kendine güveni olmayan çocuklarda tırnak yeme davranışı daha çok gözlemlenmektedir

Anne – babanın yaşantısı da önemli bir etkendir. Anne baba geçimsizlikleri, anne babanın sık sık kavga etmesi, ailedeki sorunlar çocuklarda tırnak yeme gibi davranışlara neden olur. Bunun yanı sıra anne babanın aşırı kaygılı olması çocuğu aşırı derecede koruyup kollaması ayrıca anne babanın çocuklar arasında ayrım yapması çocuklar arasında kıskançlığa yol açar. Bu da dolaylı şekilde kendini tırnak yeme olarak gösterir.

Tırnak Yeme Alışkanlığına Karşı Alınacak Önlemeler:
En etkili tedavi yöntemi, 3-4 yaşlarına kadar bu alışkanlığın anne ve baba tarafından görmezlikten gelinmesidir. Çocuğun bu alışkanlığı kazanmasının neden olan etkenler saptanarak konuya çözüm getirilebilir. Ancak çocuğun kendisini güvensiz hissetmesi halinde bu alışkanlığa yeniden başladığı görülür. Çocuğun gururunu okşayarak, tırnak yemenin onu ne denli çirkin yapabileceği telaşsız biçimde anlatılmalıdır. Özellikle kız çocukları için manikür malzemesi alınarak tırnaklarının manikürlü ve yenmiş biçimleri onlara gösterilmelidir. Daha sonra bu alışkanlık devam ederse:

Çocuğun gerginlik ve uyumsuzluk nedenleri iyice araştırılmalı ve bunlar saptanarak çözüm getirilmeli

Çocukları korku, kaygı yaratacak durumlardan uzak tutmak gerekir.

Küçük çocukların kaygı, korku verici televizyon filmlerini izlemeleri, kavgalı olaylarda bulunmaları çocuğu heyecanlandıracağı için sakıncalıdır.

Çocuğun ilgisi başka yöne de çekilebilir. Televizyon izlerken onun ağzını çiğneyecek bir şeyle meşgul etmek tırnak yemenin yerine geçebilir.

Çocuğa zaman verilmeli fazla zorlanmamalı

Çocuğu azarlamak, korkutmak, ceza vermek gibi zorlayıcı yöntemlerin uygulanması yararlı olmamaktadır. Hatta kimi zaman daha ağır duygusal problemlerin çıkmasına neden olabilir

Güven duygusunun gelişmesini sağlamalı
Çocuğa yenmemiş tırnağın güzel olduğu fazla üzerinde durmadan anlatılmalıdır.Tırnak yeme davranışı gerek çocuklukta gerekse ergenlik döneminde çok sık karşılaşılan bir sorun olduğu için hem anne – babalar tarafından hem de tüm toplum tarafından çok kanıksanmış bir davranış olarak görülür. Yalnızca çocukluk ve ergenlik döneminde değil, yetişkinlik döneminde de bu davranışı sergileyen, devam ettiren birçok insan vardır. Ancak bu davranışın çocukluk ve ergenlik döneminde yeterince önemsenmeyerek giderilmesi yetişkinlik dönemi de dahil birçok sıkıntıya yol açabilir. Örneğin, okul veya iş hayatında, tırnağını yediğini gizlemeye çalışan, ancak bu davranışı bırakamadığı için de daha fazla gerginlik yaşayan birçok insan vardır. Sadece bu durum bile kişide gerilim, suçluluk ve öfke (engellenmeye bağlı olarak) duygularına yol açabilir. Bu nedenle davranış iyice kalıplaşmadan, erken dönemde kalıcı bir çözüm bulunmalıdır. Tüm uyum bozukluklarında olduğu gibi, sorunun ortaya çıkmasına sebep olan faktörleri bulup, onları ortadan kaldırmak en kalıcı ve doğru çözümü sağlar.

Aileler bu davranışın kendiliğinden kaybolmasını beklerler, ancak kendiliğinden geçmez. Ancak ve ancak buna neden olan sebepler ortadan kaldırıldığında geçer.

Anne – babalara, uzun süren tırnak yeme davranışıyla karşılaştıklarında, bunun altında yatan psikolojik faktörlerin neler olabileceğini öğrenmek ve gerekli önlemleri alabilmek için bir psikologdan yardım almalarını öneriyoruz.

Uyum ve davranış bozukluğu geliştiren çocukların anne-babalarının hatalı tutumları aşağıdaki gibi özetlenebilir;

1. Anne-babalar çocuklarının bilinçli olarak belirli davranışları yaptıklarını düşünerek sorunu görmezden gelir veya davranışı ve çocuğu baskı altına almaya çalışır. Oysa, çocukların çok büyük bir çoğunluğu, bilinçli olarak bu davranışları sergilemez. Çevrelerine bir mesaj vermek için, yani rahatsız oldukları durumları ifade etmek için bunu yaparlar.

2. Anne-babalar sorunu gidermek için, davranışı yapan çocuğu küçük düşürücü, aşağılayıcı ve suçlayıcı tavırlar sergilerler. Bazı aileler sorunu gidermek için çeşitli ceza yöntemlerine, hatta şiddete bile başvurmaktadırlar. Mastürbasyon yapan çocuğa ceza vermek, parmağını emen çocuğun ağzına biber sürmek ve altını ıslatan çocuğu deşifre etmek bu tip tutumlara örnek olarak verilebilir. Ailelerin, cezadan ve suçlayıcı tavırlardan uzak durmaları gerekir. Bu tip baskıcı tutumlar sorunu artırmaktan başka bir işe yaramaz.

3. Bazı aileler ise, sorunu kendi haline bırakıp, kendiliğinden geçmesini beklerler. Oysa, uyum ve davranış bozuklukları kendiliğinden geçmez, mutlaka bu bozukluğun altında yatan sebepler ortadan kaldırıldıktan sonra geçer. Zaman içinde kendiliğinden geçen inatlaşma, parmak emme, alt ıslatma vb. Sorunlar yukarıda sözünü ettiğimiz normal dönemsel sorunlardır. Uyum bozukluğu olarak ortaya çıkan davranışlar ise ileriki yaşlarda ortadan kalkmış gibi gözükse bile ya yeni bir sorun olarak, ya da tekrarlanarak karşımıza çıkar. Örneğin, parmak emme davranışı okul yıllarında tırnak yeme veya öz-güven eksikliği olarak yeniden belirebilir. Alt ıslatma davranışı olan 3 ve 4 yaşlarında iki çocuğu ele alalım; 3 yaşındaki çocuğun sorunu 6 ay içinde kendiliğinden geçebilir, çünkü bu yaşta görülen bu davranış normaldir; ancak 4 yaşındaki çocuğun davranışı kendiliğinden geçmez, çünkü bu bir uyum bozukluğudur.

Uyum ve Davranış Bozukluklarının Tedavisi
Ailelerin uyum ve davranış bozuklukları konusunda çok bilinçli ve dikkatli olmaları, böyle bir sorundan şüphelendiklerinde bir uzmana başvurmaktan çekinmemeleri gerekir. Psikologlar, anne-baba ve çocukla yapılan ayrı ayrı görüşmelerle sorunun sebeplerini tespit ederler. Çocuğun yaş dönemine, sorunun çeşidine ve şiddetine göre aileye gerekli önerilerde bulunur ve gerek görürlerse çocukla belirli bir süre düzenli olarak görüşerek sorunun ortadan kalkmasını sağlarlar. Ailelerin de amacı uzmanların amacıyla paralel olmalıdır; amaç, davranış bozukluğunu ortadan kaldırmaya çalışmak değil, bu bozukluğu ortaya çıkaran sebepleri ortadan kaldırmaya çalışmak olmalıdır.
 
Üst Alt