Çobançantası - Shepherd's Purse

Ekrem

Yönetici-Admin
Yönetici
Süper Mod
Üyemiz
Katılım
22 Şubat 2011
Mesajlar
9,111
Tepkime puanı
81
Çobançantası - Shepherd's Purse
Çobançantası (Capsella bursa-pastoris L.), yol kenarlarında, çayırlarda, tarlalarda, hendeklerde, bayırlarda ve sebze bahçelerinde yetişen bu çok değerli bitki, rahatsız edici yabani bir ot olarak bilinir. Medik, kuşkuşotu ve Çıngıldaklı Ot olarak da anılır. Düzensiz dişli yapraklar, Kara Hindiba da olduğu gibi, açılmış bir gülü andırırlar. Bitkinin boyu 40 cm kadar uzayabilir. Çiçeklenme zamanı, Marttan Kasıma kadardır. Küçücük kirli beyaz çiçekleri önce bir üzüm salkımı biçimindeyken, daha sonra uzun bir meyve salkımına dönüşür. İncecik saplarının ucunda, dokunulduğunda deri hissini veren, küçük kalp biçiminde meyveler yetişir. Tavuklar, bu kalp biçimindeki çantacıklara karşı özel bir sevgi besler. Kar erimeye başlayıp, don olayı sona erdiğinde, çobançantası yine taze ve yemyeşil olarak ortaya çıkar. Flavonlar, potasyum, peptid ve saponinler içerir.

Kullanım Biçimleri:

Çay Hazırlamak: Bir tatlı kaşığı dolusu bitki, orta boy bir su bardağı dolusu (200gr) kaynar suyla demlenir (kaynatılmaz), 10 dakika demlendikten sonra süzülür. Yukarıda özel olarak belirtilen dozlar dışında genel olarak günde 2-3 bardak yeni demlenmiş çay, aç karnına veya öğün aralarında soğutulmadan içilir.

UYARILAR: Gebelik sürecinde kullanılmamalıdır.
 

Ekrem

Yönetici-Admin
Yönetici
Süper Mod
Üyemiz
Katılım
22 Şubat 2011
Mesajlar
9,111
Tepkime puanı
81
Çoban Çantası,Çoban Çantasının Faydaları
Çoban Çantası (Capsella bursa-pastoris): 40 cm boylarında, beyaz çiçekli, otsu bir bitkidir.

Tanen, saponin, çeşitli flavonlar, organik asitler, reçine, potasyum ve uçucu yağ içerir.

Çoban Çantasının Faydaları ve Etkileri:
Damarları daraltarak kanamayı durdurucu etkisi iç ve dış kanamaları durdurmakta oldukça faydalı olan Çoban Çantası yaralardaki, burun, mide, bağırsaklardaki kanamaları durdurmaya yardımcı olmasının yanında aşırı gelen adet kanamalarını da azaltıcı etkiye sahiptir.
Basur kanamalarında da oturma banyosu iyi gelir.
Varis, karaciğer ve damar şişliklerinde oldukça faydalıdır.
İdrar arttırıcıdır. Kan dolaşımını düzenlemeye yardımcı olur.
Yüksek ve düşük tansiyon şikayetlerinde faydalıdır.
Kas gevşekliğine karşı etkilidir.

Çoban Çantası Nasıl Kullanılır?
Bitkinin kökleri dışındaki kısmı, çiçekleri ile birlikte toplanıp kurutulduktan sonra suda kaynatmak suretiyle çayı hazırlanarak kullanılabileceği gibi çiğ olarak ya da pişirilerek de tüketilebilir.
Tıbbi amaçla daha çok çay olarak tüketilir.
 

Ekrem

Yönetici-Admin
Yönetici
Süper Mod
Üyemiz
Katılım
22 Şubat 2011
Mesajlar
9,111
Tepkime puanı
81
Kullanım Biçimleri
Çobançantası (Capsella bursa-pastoris L.) , yol kenarlarında , çayırlarda ,
tarlalarda , hendeklerde , bayırlarda ve sebze bahçelerinde yetişen bu çok değerli bitki , rahatsız edici yabani bir ot olarak bilinir . Medik ve Çıngıldaklı Ot olarak da anılır .Bir yere biraz toprak yığılmaya görsün (özellikle inşaatlarda ) , hemen hemen o gece çobançantası orada boy gösteriverir . Düzensiz dişli yapraklar , Kara Hindiba da olduğu gibi, açılmış bir gülü andırırlar . Bitkinin boyu 40cm kadar uzayabilir . Çiçeklenme zamanı , Marttan Kasıma kadardır . Küçücük kirli beyaz çiçekleri önce bir üzüm salkımı biçimindeyken , daha sonra uzun bir meyve salkımına dönüşür . İncecik saplarının ucunda , dokunulduğunda deri hissini veren , küçük kalp biçiminde meyveler yetişir . Tavuklar , bu kalp biçimindeki çantacıklara karşı özel bir sevgi besler . Kar erimeye başlayıp , don olayı sona erdiğinde , bizim çobançantası yine taze ve yemyeşil olarak ortaya çıkar .
Çobançantası çayı , her tür kanamalarda , günde 2-3 bardak içildiğinde büyük başarılar sağlar . Örneğin , burun , mide , bağırsak , ve düzensiz döl yatağı (rahim) kanamaları .
Bir türlü durdurulamayan yara kanamalarında , bitkinin kaynama suyu şaşırtıcı bir etkiye sahiptir . Şiddetli adet kanamalarında , alışılmış tarihten 8-10 gün önceden başlayarak , günde 2 bardak bitki çayı içilir . Bu çay, ergenlik çağındaki adet kanamalarını düzenlemek için de kullanılır . Menopoz dönemindeki her kadın , 4 hafta boyunca günde 2 bardak içmeli , 3 hafta ara verdikten sonra devre devre yinelemelidir . Bebek emziren genç anneler , memeleri şiştiğinde bir süzgecin içinde buğuda pişirdikleri bitkiyi iki bez arasına yerleştirerek , kompres biçiminde uygulamalıdır . Çobançantası ve atkuyruğu eşit karışımından hazırlanan ve günde 2 bardak içilen çay da , Böbrek kanamalarında özellikle önerilir . Ama bizim çobançantası ( Ökseotu gibi) , kan dolaşımını da düzenleyen bir bitkidir ve alçak tansiyonda olduğu kadar yüksek tansiyonda da önerilir . Ökseotu çayı gece boyunca soğuk suda bekletilerek demlendiği halde , çobançantası çayı haşlanarak demlenir . Tansiyon normale dönene kadar , günde 2 bardak çay içilir . Çobançantası yine öksürükotu gibi , Dölyatağı (Rahim) kanamalarında da etkili bir iyileştirme gücüne sahiptir . Bu tür hastalıklarda da çay , rahatsızlık sona erdiğinde bırakılmalıdır .
Bu çok değerli bitki , yüzeysel kas yapısı hastalıklarının tedavisinde çok önemli bir yardımcıdır . Şifalı bitkilerle ilgili yeni kitaplarda bu konu ile ilgili hiçbir bilgi bulunmaması ise çok şaşırtıcıdır . Tanıdık bir bey yıllar önce bana , çok güzel gravürler ve resimlerle süslü , eski bir şifalı bitki kitabı armağan etmişti . Fakat , günlerimin sabah karanlığından gece yarılarına kadar dolu olması yüzünden , kitaba ancak öylesine bakabilmiştim .
Günün birinde gece yarısına doğru birden uyandım . Sanki , biri birazca omzumu sarsmıştı ! İşte o zaman düşünmeye başladım : “Şifalı bitkilerle ilgili şu kitap eline geçeli altı ay oldu , ama daha bir kere olsun onu dikkatle incelemedim !” Bu düşüncenin etkisiyle iyice kendime gelince de , oturma odasına inip kitabı elime alarak , rahat bir koltuğa oturdum . Kitabı açtığımda , gözüme hemen şu bir kaç satır ilişti : “Eğer organ ve kas erimelerinde hiçbir çare bulunamıyorsa , şu ilaç kullanılmalıdır : İnce kıyıldıktan sonra , 35-40 derecelik konyak içinde 10 gün sıcak bir ortamda bekletilen çobançantası tentürü ile hasta organ günde birkaç kere ovulur ve içten de , günde 4 bardak çobançantası çayı içilir .” Sanki beni yalnızca bu konu hakkındaki o birkaç satır ilgilendiriyormuş gibi , kitabı kapatıp yerine koydum ve yatağa dönerek hemen uyudum . Birkaç gün sonra da Viyana’dan şöyle bir telefon mesajı aldım : “Bana yardım eder misiniz ? 52 yaşında bir hemşireyim ve iki yıl önce erken emekli olmak zorunda kaldım . Kas erimesi yüzünden çaresizim !” Ona hemen yukarıdaki ilacı önerdim . Üç hafta sonra , sağlıklı olarak bana geldiğinde , uykudan uyandırıldığım o gece , kadının , İtalya da San Damiano yöresindeki Meryem ana Kilisesini ziyaret etmek için yolculuk yapmakta olduğunu öğrendim . Dönüş yolunda , durumunun perişanlığını gören bir bey , beni bulmasını tavsiye etmiş ona . Kısa bir süre sonra , hemşire olarak yeniden çalışabilecek kadar güçlendi .
Steyr’den bir başka telefon mesajı : “62 yaşındayım . İç organ kası gevşekliği yüzünden , bağırsak düğümlenmesi nedeniyle ameliyat edildim . Bu yıl sonbaharda yine aynı olay başıma geldi . Göbeğimden kalçalarıma doğru yayılan ve sanki bir testere ile doğrandığımı düşündüren dayanılmaz ağrılar gece gündüz dinmiyordu . Hastanedeki doktorlar , ellerinden hiçbir şey gelmeyeceğini bildirerek , ikinci bir ameliyata taraftar olmadılar .
” Hemen Tanrı armağanı çobançantası aklıma geldi (M.Treben) . Günde 4 bardak arslanpençesi çayı içmesini , dışardan çobançantası tentürü ile masaj yapmasını ve bu tentürden , her bardağa 3 damla olmak üzere , arslanpençesi çayını günde 12 damla katmasını önerdim . Bitki tentürünü hazırlamak için gerekli 10 günlük süre için de , isveç iksiri kompresleri yapmasını önerdim . Bir süre sonra beni yine arayan kadın , hiçbir şikayeti kalmadığını söylediğinde öyle büyük bir mutluluğa kapıldım ki ! Bağırsak düğümlenmesinden eser kalmamış . İç organ kasları yine normal çalışmaya başlamış ve yayılan , dayanılmaz ağrılar dinmiş . Mutluluğumun büyüklüğü nedeniyle telefon başında nutkum tutulup , hiçbir şey söyleyemediğim için , sevincini dile getirmek isteyen kadın , iki gün sonra beni ziyarete geldi . Böyle durumlarda insan yalnızca şunları söyleyebiliyor : Tanrı'nın eczanesinin bitkileri nasıl da yardım ediyor !
Karlstein yakınlarında oturan bir hanım bana (M.Treben) şunları yazmış : “ Bir konferansınızdan sonra , kasık fıtığı hakkında sizden bir tavsiye istemiştim .
Fıtık 10cm uzunluğunda , 3-4cm yüksekliğinde ve genişliğindeydi . Çobançantası kullanmaya başlamadan önce , İsveç İksiri kompresleri uyguluyordum . Sonra , fıtık bölgesine çobançantası tentürü sürmeye başladım ve günde 4 bardak arslanpençesi çayı içtim . Bir çiftçi eşi olduğumdan , kendime pek dikkat edemediğim için , çalışırken korse kullanıyordum . Tedaviye başladığım tarihten 12 gün sonra fıtık tümüyle yok oldu , fakat ağrılar hala sürüyordu . İki ay sonra onlar da kesildi . Fıtığı ameliyatsız tedavi edebilmiştim .” Mittenwald yöresindeki Biyoloji Sanatoryumunun Başhekimi Dr. Erich Röhling , ölümünden bir süre önce beni ziyarete geldiğinde bu mektubu okumuş ve çok etkilenmişti . Bir doktor olarak , söylediğine göre , fıtık yalnızca ameliyatla tedavi edilebilirmiş .
İçten , 4 bardak arslanpençesi çayı ve dıştan , çobançantası tentürü ile ovalanarak , dölyatağı (rahim) sarkması da tedavi edilebilir (buradaki ovalama, vajinanın üstünden başlayarak , dölyatağı bölgesinin üstüne doğru devam etmelidir ) .
Bu tentürün taze bitkiden elde edilmesi gerektiğini özellikle belirtmek isterim . Böylesi ağır kas hastalıklarında ancak taze bitkiler çabuk ve güvenilir bir iyileşme sağlayabilir .
Kullanım Biçimleri :

Çay hazırlamak : Yarım veya bir tatlı kaşığı dolusu ince kıyılmış bitki , orta boy bir su bardağı dolusu kaynar suyla haşlanır , 10 dakika demlendikten sonra süzülür .

Banyolar :
Oturma Banyosu
Tam banyo için, gerekli bitkiler geceden soğuk suya koyulur . Bir banyo için bir kova dolusu (6-8 litre) taze bitki veya 200 gr kurutulmuş bitki gereklidir . Ertesi gün bu miktar ısıtılır (kaynatılmaz) ve süzüldükten sonra banyo suyuna eklenir (küvet) . Banyo süresi 20 dakikadır. Kalp ve göğüs bölgesi suyun dışında kalmalıdır . Ilık ya da sıcak su ile belirtilen sınırları aşmayacak şekilde doldurulmuş küvete bitki suyunu süzüp boşalttıktan sonra 20 dakika süreyle oturmalısınız. Bu esnada ilgili sayfalarda belirtilen bitki çayını da yudum yudum içebilirsiniz. Banyodan sonra kurulanılmaz ve durulanılmaz. Bir bornozun içinde , sıcak yatakta bir saat kadar yatarak dinlenilir.

Yarım banyo için, yarım kova (3-4 litre) taze bitki veya 100 gr kurutulmuş bitki gereklidir. Yarım banyonun hazırlanışı ve uygulanışı da aynı tam banyo gibidir. Ancak, banyo suyu böbreklerin üstüne kadar çıkmalıdır . Yarım banyo süresi de 20 dakikadır. Banyodan sonra kurulanılmaz ve bir bornozun içinde , sıcak yatakta bir saat kadar yatarak dinlenilir. İlgili sayfalardaki bitki özelliklerine uygun önerilere dikkat edilmesi gerekir.
Buğu (Buhar) Kompresi : İki avuç dolusu ince kıyılmış taze bitki , içine su kaynayan bir kabın üstündeki süzgece koyulur ve kapağı kapatılır . Buğuda yumuşayan bitkiler bir bezin arasına yerleştirilerek , hasta bölgeye uygulanır .

Çobançantası Tentürü :Tentür Hazırlamak

Tentürler , 35-40 derece alkol içerikli damıtılmış içkilerin veya aynı derecede etil alkolün kullanımı ile elde edilirler . Bir şişe veya ağzı kapanabilir bir kavanoz , ince kıyılmış bitkilerle gevşekce doldurulur (Kuru bitkiler için kavanozun 1/5'i, taze bitkiler için kavanozun 2/5'i) ve üstüne alkollü içki veya etil alkol eklenir . Sıvı , bitkilerin üstüne çıkmalı ve kavanozun çalkalanacak kadarlık bir kısmı boş kalmalıdır. Ağzı iyice kapatılan şişe veya kavanoz , 14 gün güneşte bekletilir ve her gün 2-3 kez çalkalanır . Süre sonunda ince delikli bir süzgeç veya tülbentle birkaç kez süzülür. ve bitki posasının suyu sıkılır. 1-2 gün bekledikten sonra bir kez daha süzülür ve koyu renkli şişelere aktarılır. Elde edilen bu başlangıç tentürü, serin bir ortamda saklandığında, kullanım süresi 2-3 yıl civarındadır. Tentürler , içten doğrudan veya çaya ve suya eklenerek , dıştan da kompres veya friksiyon (sürülme) biçiminde kullanılırlar . Örnek : İsveç iksiri

Tentürün İnceltilerek Güçlendirilmesi :

Bazı bitki tentürlerinin kullanımında yukarıda açıklanan başlangıç tentürü tercih edilir. Ama tentürler genellikle inceltilip-güçlendirilerek kullanılr.

İnceltme-Güçlendirme Yöntemi :

1 ölçü başlangıç tentürü, 9 ölçü 30-35 derecelik etil alkol-su karışımı ile koyu renkli küçük bir şişede inceltilir ve iyice çalkalanır. Elde edilen tentür, desimal ölçüye göre; D1 ' dir ve şişenin üstüne, kullanılan bitkinin adı, tentür yapımının tarihi ve incelti derecesi ( D1 ) bilgilerini içeren bir etiket yapıştırılır. D1 inceltisinden alınan 1 ölçü, aynen yukarıdaki gibi 9 ölçü etil alkol-su karışımıyla inceltilirse D2 inceltisi elde edilir. Böylece devam edilerek , kullanımı önerilen incelti derecesine ulaşılır. (D3, D4,D5,D6 ... gibi)

Homeopaty biliminde (tentür ile tedavi) 2 yüzyıl boyunca yapılan sürekli araştırmalar ve insan üzerinde yapılan deneylerle, hangi hastalıklara karşı hangi bitkisel, hayvansal veya mineral tentürün, hangi incelti derecesinde, hiç bir yan etki yapmadan başarılı olabileceği kesinlikle saptanmıştır. Homeopaty (Homeopathic- Homeopathie-Homöopathi) yöntemleriyle yapılacak tedavilerde, konu literatüründe yerini almış olan bu incelti derecelerine ve kullanım dozajlarına mutlaka uyulmalıdır. Bazı hastalıklara karşı çok yüksek incelti dereceleri (Örnek : D30 gibi) önerildiğinde, konunun yabancısı olan kişiler şaşkınlığa kapılabilirler, ama bu tespitler kesinlikle doğrudur çünkü tentürlerin etkinlikleri genelde inceldikçe artar!

Tentürler, kullanım miktarları göz önüne alındığında, bitki çaylarından çok daha etkilidirler. Alkol almak istemeyen veya kesin alkol yasağı altında olan kişiler için sıcak su karışımı idealdir, çünkü alkol sıcak suyun içerinde kısa bir sürede uçar ve geriye yalnızca bitkisel etken maddeler kalır. Tentürler ayrıca, tam veya yarım banyolara eklenerek de kullanılabilir..

NOT : Tüm bu bilgiler "Şifalı Bitkiler" bölümünde önerilen değişik bitkilerin kullanımı için referans olarak verilmiştir.

Kaynaklar:
1-"Gesundheit aus der Apotheke Gottes" "Tanrı'nın Eczanesinden Saglık" , Maria Treben
2-Türkiye'de Bitkilerle Tedavi , Prof.Dr. Turhan Baytop, I .U Eczacılık Fak.
 
Üst Alt