Çok eski bir web tarayıcısı kullanıyorsunuz. Bu veya diğer siteleri görüntülemekte sorunlar yaşayabilirsiniz.. Tarayıcınızı güncellemeli veya alternatif bir tarayıcı kullanmalısınız.
Mürşid-İ kamil’in Lüzumu
Günümüzde tasavvuf söz konusu olduğunda
üzerinde konuşulan konulardan birisi de bir mürşidi kâmilin terbiyesinin gerekli olup olmadığı meselesidir. Bazı kimseler
“İnsan tek başına nefsini terbiye edemez mi? Muhakkak bir mürşid bulmak şart mıdır?” diye soruyorlar. Tabi bununla
şart olmadığını ima ediyorlar.
Allahu Zülcelâl Kur’anı Kerim’de şöyle buyurmuştur: “İşte onlar
Allah’ın hidayetine ulaştırdığı kimselerdir; öyleyse sen de onların yoluna uy... ” (En’am; 90); “Onlara güven ve korkuya dair bir haber gelse onu yayarlar
hâlbuki onu peygambere ve emre selahiyetli olanlara havale etselerdi onun ne olduğunu bilirlerdi...” (Nisa; 83) Burada
Hz. Peygamber (sav)’den sonra “emre selahiyetli” tabiri ile ilmi ile amil
işlerin içyüzünü ve İlahi emirleri derinlemesine bilen
yaşayan bir âlime işaret edilmektedir...
Mürşidi kâmilin Vasıfları
İnsanları irşad eden mürşidi kâmillerin bir takım alametleri vardır. Bir mürşidi kâmilde bulunması gereken vasıflar şunlardır:
1- Öncelikle ilmiyle amel eden âlim bir zat olması lazımdır. Allahu Zülcelal’in emir ve nehiylerinin
tasavvuf ve hakikat ilimlerinde derin bir bilgiye sahip olmalıdır. İnsandaki manevi hastalıkların nasıl meydana geldiğini ve bununla nasıl mücadele edileceğini bilmelidir.
2- Dünyaya ve dünya malına rağbet etmeyen bir kimse olmalıdır.
3- Silsile yönünden Peygamber Efendimiz (sav)’e ulaşan
kamil bir mürşidden izin alarak irşada başlamış olmalıdır.
4- Bütün insanlara karşı son derece şefkatli ve merhametlidir.
5- Çok güzel bir ahlaka sahiptir.
6- Her türlü elem ve kederi sükûnetle karşılar.
7- Bütün işlerinde ölçülü davranır ve daima insanlara nasihatte bulunur.
8- Asla boş işlerle vaktini geçirmez. Bütün vaktini ibadet ve taatle
Allah’ın zikri ile
hizmetle ve insanların güzel ahlak sahibi olmaları için uğraşmakla geçirir.