Ana sayfa
Forumlar
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Neler yeni
Yeni mesajlar
Son aktiviteler
Giriş yap
Kayıt ol
Neler yeni
Ara
Ara
Sadece başlıkları ara
Kullanıcı:
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Menü
Giriş yap
Kayıt ol
Install the app
Yükle
Ana sayfa
Forumlar
İSLAMİ PAYLAŞIMLAR
İslam ve Osmanlı Tarihi
Osmanlı Tarihi
Balkanlar Fâtihi Sultan Murad Hüdâvendigâr
JavaScript devre dışı. Daha iyi bir deneyim için, önce lütfen tarayıcınızda JavaScript'i etkinleştirin.
Çok eski bir web tarayıcısı kullanıyorsunuz. Bu veya diğer siteleri görüntülemekte sorunlar yaşayabilirsiniz..
Tarayıcınızı güncellemeli veya
alternatif bir tarayıcı
kullanmalısınız.
Konuya cevap cer
Mesaj
<blockquote data-quote="Ekrem" data-source="post: 15593" data-attributes="member: 3"><p style="margin-left: 20px"><p style="text-align: center"><span style="font-family: 'Arial'"><span style="color: Black"><span style="font-size: 15px"><strong>Balkanlar Fâtihi</strong></span></span></span></p> <p style="text-align: center"> <span style="font-family: 'Times New Roman'"><img src="https://www.sevde.de/OsmanliPad/03.jpg" alt="" class="fr-fic fr-dii fr-draggable " style="" /></span></p> <p style="text-align: center"><span style="color: Black"><strong><span style="font-family: 'Arial'"><span style="font-size: 15px">SULTAN MURAD HÜDÂVENDİGÂR</span></span></strong></span> </p> <p style="text-align: center"></p></p> <p style="margin-left: 20px"></p> <p style="margin-left: 20px"><span style="font-family: 'Times New Roman'"> <span style="font-size: 12px">Orhan Gazi zaferlerle dolu ömrünü ikmal edip beka âlemine göçünce, fetih sancağını oğlu Murad Hüdâvendigâr devir almıştı. Sultan Murad, atasından devraldığı mirasa layık olduğunu göstermiş, Anadolu ve Balkanlardaki fetihleriyle Osmanlı Devletini muhteşem bir imparatorluk haline getirmiştir. 27 yıllık saltanatı müddetince 37 muharebeye iştirak etmiş ve maharetle idare ettiği bu muharebelerin hepsini kazanmıştır. Balkanlar fâtihi olarak tarihe geçen Sultan Murad Hüdâvendigâr 1326'da doğmuştur. Annesi Nilüfer Hatun'dur.</span></span></p> <p style="margin-left: 20px"><span style="font-family: 'Times New Roman'"><span style="font-size: 12px"> Mükemmel bir tahsil gören Şehzade Murad, küçük yaşından itibaren babası Orhan Gazi ile birlikte savaşlara katılmıştır. Kardeşi Şehzade Süleyman'la birlikte Rumeli fütuhatında bulunmuş, kardeşinin vefatı üzerine fetih harekâtını kendisi idare ederek büyük başarılar kazanmıştır.</span></span></p> <p style="margin-left: 20px"><span style="font-family: 'Times New Roman'"><span style="font-size: 12px"> Orhan Gazi'nin 1362'de vefatı üzerine, Devlet ricali tarafından Bursa'ya davet edilmiş ve hükümdar ilan olunmuştur.</span></span></p> <p style="margin-left: 20px"><span style="font-family: 'Times New Roman'"><span style="font-size: 12px"> Bursa'ya giden Murad Gazi'nin Rümelinden ayrılmasını fırsat bilen Bizans kuvvetleri Burgaz, Çorlu ve Malkara'yı ele geçirmiş, Ahiler de ayaklanarak Ankara'yı geri almışlardı.</span></span></p> <p style="margin-left: 20px"><span style="font-family: 'Times New Roman'"><span style="font-size: 12px"> Murad Hüdâvendigâr ilk olarak Devlet idaresini düzene koydu. Ankara'yı tekrar ele geçirdi. İsyan eden kardeşleri Şehzade Halil ile İbrahim'i bertaraf etti.</span></span></p> <p style="margin-left: 20px"><span style="font-family: 'Times New Roman'"><span style="font-size: 12px"> Anadoluda hakimiyyeti tesis ettikten sora yeniden Rumeline geçerek fetih harekâtına başladı. Bizanslıların eline geçmiş olan yerleri geri aldı. Çorlu ve Lüleburgaz'ı 1363'te zaptederek buraya Anadolu'dan göçmenler getirterek yerleştirdi. Bu suretle ele geçirdiği her yerde sağlam temeller atıyor ve oraya kök salıyordu.</span></span></p> <p style="margin-left: 20px"><span style="font-family: 'Times New Roman'"><span style="font-size: 12px"> Bu esnada Evranos; Malkara, Keşan ve İpsala'yı, Hacı İlbeyi ise Dedeağacı ve Dimetoka'yı fethetmişti. Daha sonra Edirne'nin fethi kararlaştırıldı. Babaeski ile Pınar Hisar arasındaki Sazlıdere'de Rum ve Bulgar askerlerinden oluşan düşman ordusu perişan edildikten sonra Edirne fazla karşı koyamadı ve teslim oldu.</span></span></p> <p style="margin-left: 20px"><span style="font-family: 'Times New Roman'"><span style="font-size: 12px"> Edirne'nin fethinden sonra fetih hareketleri süratle devam etti. Beylerbeyi Lala Şahin Paşa Filibeyi; Batı Trakya taraflarının fethine memur edilen Evrenos Bey de 1364'te Gümülcine'yi fethetti.</span></span></p> <p style="margin-left: 20px"><span style="font-family: 'Times New Roman'"><span style="font-size: 12px"> Osmanlı Devletinin Balkanlardaki muazzam fetihlerinden telaşa kapılan haçlı dünyası bir ordu teşkil ederek, Edirne'ye doğru yola çıktı. Yüzbin kişilik bu haçlı ordusunu Sırp-Sındığı mevkiinde yakalayan Hacı-İlbeyi on bin kişilik kuvvetiyle üç koldan baskın yaptı ve haçlı ordusunu tamamen imha etti.</span></span></p> <p style="margin-left: 20px"><span style="font-family: 'Times New Roman'"><span style="font-size: 12px"> 1367'de Kara Timurtaş Bey Bulgarlara ait, Kızılağaç ve Yanbolu'yu, Lala Şahin Paşa, Samakov'u, Sultan Murad da, Bulgarların elindeki, Aydos, Karnâbâd, Sözebolu kasabaları ile Bizanslılara ait Hayrebolu şehrini fethetti.</span></span></p> <p style="margin-left: 20px"><span style="font-family: 'Times New Roman'"><span style="font-size: 12px"> 1371'de Çirmen zaferi kazanıldı. Böylce Mekadonya yolları da açılmış oldu. Makedonya ve Trakya'nın bir kısmı fethedildi. Vezir Hayreddin Paşa Kavala, Drama, Zihne ve Serez'i fethetti.</span></span></p> <p style="margin-left: 20px"><span style="font-family: 'Times New Roman'"><span style="font-size: 12px"> 1372'ye doğru Trakya fütuhatı tamamlanmıştı. Bulgaristan krallığı da Osmanlı Devletine bağlanmak mecburiyyetinde kalmıştı. Bu suretle, on yılda Gelibolu'dan Sırbistan'a gelinmiş ve Adriyatik'e kadar nüfuz ve tesir sahası oluşturulmuştur.</span></span></p> <p style="margin-left: 20px"><span style="font-family: 'Times New Roman'"><span style="font-size: 12px"> </span></span><span style="font-family: 'Times New Roman'"><span style="font-size: 12px">1376'da Bursa'ya giden Sultan Murad, Anadolu Beylikleriyle temaslarda bulunarak devletin nüfuzunu arttırmak için teşebbüslerde bulunmuştur. Bu maksatla oğlu Yıldırım Bayezid'e Germiyanoğlu Süleyman Şah'ın kızını aldı. Germiyanoğlu kızına çeyiz olarak Kütahya ve mülkiyatını, Simav, Eğrigöz ve Tavşanlı ile mülkiyatım verdi. Bu suretle Osmanlı</span></span> <span style="font-family: 'Times New Roman'"><span style="font-size: 12px">Devleü Anadolu içlerinde yeni topraklar kazandı.</span></span></p> <p style="margin-left: 20px"><span style="font-family: 'Times New Roman'"><span style="font-size: 12px"> Sultan Murad Anadoludaki temaslarını tamamladıktan sonra tekrar Balkanlara yöneldi. Mükemmel hazırlanmış plan gereğince kararlaştırılan yerler birer birer fethedildi.</span></span></p> <p style="margin-left: 20px"><span style="font-family: 'Times New Roman'"><span style="font-size: 12px"> 1380'de İştip, 1382'de Sofya, 1385'te Manastır ve Ohri fethedildi.</span></span></p> <p style="margin-left: 20px"><span style="font-family: 'Times New Roman'"><span style="font-size: 12px"> Vezir-i Azam Çandarlı Halil Hayreddin Paşa 1385/1386'da Arnavutluk üzerine sefere çıktı. II.Balşa'mn kumandasındaki Arnavutluk ordusunu yenilgiye uğrattı. 1386'da, Akçahisar, İşkodra başta olmak üzere bütün Kuzey Arnavutluk fethedildi. Sultan Murad merkezden uzak yerde ordunun Venediklilerle harbe girmesini istemediğinden İşkodra Venediklilere geri verildi.</span></span></p> <p style="margin-left: 20px"><span style="font-family: 'Times New Roman'"><span style="font-size: 12px"> Sultan Murad 1388'de Bulgaristan üzerine sefere çıktı ve Bulgaristan'ın büyük kısmını fethetti.</span></span></p> <p style="margin-left: 20px"><span style="font-family: 'Times New Roman'"><span style="font-size: 12px"> Bütün bu fetihler neticesinde bütün Balkanlar Osmanlı nüfuzuna girmişti. Sultan Murad Batıda fetihlerle meşgulken fırsatı ganimet bilen Karamanoğlu Alâeddin Bey, Osmanlı Devleti aleyhine faaliyetlere başlamıştı. Bunun üzerine Sultan Murad Anadoluya döndü ve süratle Karamanoğlu üzerine yürüdü. 1386'da Konya yakınlarında Karaman kuvvetlerini perişan etti. Bunun üzerine Karaman Beyi, zevcesi Sultan Murad'ın kızı Melek Hatun'u ricacı göndererek affını istedi ve Sultan Murad'm elini öperek özür diledi. Böylece Anadoludaki huzursuzluk da bertaraf edilmiş oldu.</span></span></p> <p style="margin-left: 20px"><span style="font-family: 'Times New Roman'"><span style="font-size: 12px"> </span></span><span style="font-family: 'Times New Roman'"><span style="font-size: 12px">Avrupa'daki Osmanlı fütuhatından dehşete kapılan haçlı dünyası bir araya gelmeye karar vermiş</span></span> <span style="font-family: 'Times New Roman'"><span style="font-size: 12px">ve bu maksatla bir haçlı ordusu teşkil etmişlerdi. Macaristan, Lehistan, Sırbistan, Bosna Krallığı, Eflak, Boğdan, Hırvatistan, Bohemya ve Bulgaristan Krallığından müteşekkil bu büyük ordu ilerlerken, Sultan Murad da beylere ve kumandanlarına haber salarak ordusunu topladı. İki ordu Kosova'da karşı karşıya geldi.</span></span></p> <p style="margin-left: 20px"><span style="font-family: 'Times New Roman'"><span style="font-size: 12px"> Sultan Murad, savaştan bir gün önce yatsı namazını kıldıktan sonra Dergâh-ı İlâhiye el açarak şöyle dua etti:</span></span></p> <p style="margin-left: 20px"><span style="font-family: 'Times New Roman'"><span style="font-size: 12px"> <strong>"Ya Rabbi! Sen ol padişahlar padişahısın ki yeryüzündeki insanların sığınağısın ve bütün kulların ümit kapışısın. İslâm sancağını düşman elinde parçalatma ve bu zayıf, kuvvetsiz kulunu cihan içinde adı kötüye çıkmış bir insan etme..." </strong></span></span></p> <p style="margin-left: 20px"><span style="font-family: 'Times New Roman'"><span style="font-size: 12px">Şanlı padişah'ın dudaklarından daha sonra şu mısra'lar dökülmüştür:</span></span></p> <p style="margin-left: 20px"><span style="font-family: 'Times New Roman'"><span style="font-size: 12px"> <strong> "Âb-i rûyi Habib-i Ekrem için, </strong></span></span></p> <p style="margin-left: 20px"><span style="font-family: 'Times New Roman'"><span style="font-size: 12px"><strong> Kerbelâ'da revan olan dem için, </strong></span></span></p> <p style="margin-left: 20px"><span style="font-family: 'Times New Roman'"><span style="font-size: 12px"><strong> Ehl-i İslama ol muin-u zahir, </strong></span></span></p> <p style="margin-left: 20px"><span style="font-family: 'Times New Roman'"><span style="font-size: 12px"><strong> Dest-i a'dâyi bizden eyle kasîr. </strong></span></span></p> <p style="margin-left: 20px"><span style="font-family: 'Times New Roman'"><span style="font-size: 12px"><strong> Bakma ya Rab, bizim günahımıza, </strong></span></span></p> <p style="margin-left: 20px"><span style="font-family: 'Times New Roman'"><span style="font-size: 12px"><strong> Nazar et can-u dilden âhımıza. </strong></span></span></p> <p style="margin-left: 20px"><span style="font-family: 'Times New Roman'"><span style="font-size: 12px"><strong> Mülk-i İslâmı payimal etme, </strong></span></span></p> <p style="margin-left: 20px"><span style="font-family: 'Times New Roman'"><span style="font-size: 12px"><strong> Menzil-i fırka-i dalâl etme. </strong></span></span></p> <p style="margin-left: 20px"><span style="font-family: 'Times New Roman'"><span style="font-size: 12px"><strong> Din yolunda beni şehîd eyle, </strong></span></span></p> <p style="margin-left: 20px"><span style="font-family: 'Times New Roman'"><span style="font-size: 12px"><strong> Âhirette beni saîd eyle.. </strong></span></span></p> <p style="margin-left: 20px"><span style="font-family: 'Times New Roman'"><span style="font-size: 12px"><strong> Keremin çoktur ehl-i İslama </strong></span></span></p> <p style="margin-left: 20px"><span style="font-family: 'Times New Roman'"><span style="font-size: 12px"><strong> Dilerim kim irişe itmama..."</strong></span></span></p> <p style="margin-left: 20px"><span style="font-family: 'Times New Roman'"><span style="font-family: 'Times New Roman'"><span style="font-size: 12px"> Bu muharebe neticesinde Balkanların hâkimiyeti ya Osmanlılarda kalacak veya Haçlıların eline geçecekti. Mağlubiyet halinde Osmanlı Devletinin Anadoludaki durumu da tehlikeye düşecekti.</span></span></span></p> <p style="margin-left: 20px"><span style="font-family: 'Times New Roman'"><span style="font-family: 'Times New Roman'"><span style="font-size: 12px"> 20 Haziran 1389'de Kosova ovasında başlayan muharebe 8 saat bütün şiddetiyle devam etti.</span></span></span></p> <p style="margin-left: 20px"><span style="font-family: 'Times New Roman'"><span style="font-family: 'Times New Roman'"><span style="font-size: 12px"> Osmanlı ordusu bütün kanatlarda Haçlı ordusunu darmadağın etmiş, çembere aldığı düşman ordusunu imha harekâtına başlamıştı. Bu savaş hengâmesinde Sultan Murad'a yaklaşan Miloş isimli bir Sırplı aniden kolundan çıkardığı hançeri Sultan Murad'ın kalbine saplamıştı.</span></span></span></p> <p style="margin-left: 20px"><span style="font-family: 'Times New Roman'"><span style="font-family: 'Times New Roman'"><span style="font-size: 12px"> Sultan Murad, Allah'ın rızasını kazanmak için kendini kurban adamış ve bir gün önceki duasında da bunu taleb etmişti. Muharebenin zaferle neticelendiğini görmüş, fakat kendisi şehid düşmüştü.</span></span></span></p> <p style="margin-left: 20px"><span style="font-family: 'Times New Roman'"><span style="font-family: 'Times New Roman'"><span style="font-size: 12px"> Sultan Murad'ın şehid olması üzerine Yıldırım Beyazıd çağrılarak padişah ilan edildi.</span></span></span></p> <p style="margin-left: 20px"><span style="font-family: 'Times New Roman'"><span style="font-family: 'Times New Roman'"><span style="font-size: 12px"> Şehit padişahın cenazesinin çürümeden Bursa'ya getirilebilmesi için iç organlarının çıkarılması gerekiyordu.</span></span></span></p> <p style="margin-left: 20px"><span style="font-family: 'Times New Roman'"><span style="font-family: 'Times New Roman'"><span style="font-size: 12px"> 20 Haziran 1389'da şehadet şerbetini içen Gazi Hünkârın iç organları Kosova Sahrasına gömüldü. Bugün de "Meşhed-i Hüdâvendigâr" diye bilinen bu mekan ziyaretçilerle dolup taşmaktadır.</span></span></span></p> <p style="margin-left: 20px"><span style="font-family: 'Times New Roman'"><span style="font-family: 'Times New Roman'"><span style="font-size: 12px"> Padişahın cenazesi Bursa'ya nakledilerek Çekirge'deki türbesine defnedildi.</span></span></span></p> <p style="margin-left: 20px"><span style="font-family: 'Times New Roman'"><span style="font-family: 'Times New Roman'"><span style="font-size: 12px"> </span></span><span style="font-family: 'Times New Roman'"><span style="font-size: 12px">Sultan Hüdâvendigârın şehâdeti bütün İslâm âleminde üzüntüyle karşılandı. Çünkü şehid padişah, ömrü boyunca İslâmiyeti fethettiği beldelerde hâkim kılmak için çalışmıştı. İslâm âleminin mesele</span></span><span style="font-size: 12px">leriyle yakından ilgilenmiş ve onlarla sıkı dostluk kurmuştu.</span></span></p> <p style="margin-left: 20px"><span style="font-family: 'Times New Roman'"><span style="font-size: 12px"> Saltanatı müddetince zaferden zafere koşan Sultan Murad devletin hudutlarını Anadolu'da ve Rumeli'de çok genişletmiş ve babasından bir beylik halinde aldığı ülkeyi imparatorluk halinde oğullarına bırakmıştır.</span></span></p> <p style="margin-left: 20px"><span style="font-family: 'Times New Roman'"><span style="font-size: 12px"> Adliye, maliye ve orduya ehemmiyet vererek, devrin en mükemmel teşkilatını kurmuştur.</span></span></p> <p style="margin-left: 20px"><span style="font-family: 'Times New Roman'"><span style="font-size: 12px"> Sultan Murad azim ve irade sahibi, vakur, cesur, müşfik, açık sözlü mizacıyla herkes tarafından sevilirdi. En tehlikeli anlarda bile, soğukkanlılığını muhafaza ederek, ne suretle hareket edilmesi icap ettiğini bilirdi. Bütün işleri devlet ricaliyle danıştıktan sonra karara bağlardı. Herhangi mühim bir işte, ileri sürdüğü fikre karşı yapılan itirazları dinler ve münasip olanı tatbik ederdi.</span></span></p> <p style="margin-left: 20px"><span style="font-family: 'Times New Roman'"><span style="font-size: 12px"> <strong>Neşri, </strong>eserinde bu şanlı padişah hakkında şunları söylemektedir:</span></span></p> <p style="margin-left: 20px"><span style="font-family: 'Times New Roman'"><span style="font-size: 12px"> </span><strong> <span style="font-size: 12px">"Gazi Murad Han dahi atası gibi sâhib-i hayr idi, âdil ve kâmil, din-Perver, âlî himmet, fakir-dost, düşkünlere yardımcı, rey ve tedbir sahibi, pehlivan idi. Bütün ömrünü gazaya sarfetmiştir. Nesl-i Osmanîde bu etdüğü gazayı hiçbir padişah etmedi şol kadar himmet ve sahâ-i nefsi var idi ki, hiç bir ahad kapısına gelip, mahrum gitmez idi. Fethedilen beldelerdeki ahaliye mülâyemetle (yumuşaklıkla) hareket ederek etrafındaki tesiri, muhabbete tebdil etti ve bunun neticesinde zaptedilen yerlerdeki halk, kendisine bağlılık göstererek, imparatorun idaresini aramaz oldu."</span></strong></span></p> <p style="margin-left: 20px"></p><p><span style="font-family: 'Times New Roman'"> </span></p></blockquote><p></p>
[QUOTE="Ekrem, post: 15593, member: 3"] [INDENT][CENTER][FONT=Arial][COLOR=Black][SIZE=4][B]Balkanlar Fâtihi[/B][/SIZE][/COLOR][/FONT] [FONT=Times New Roman][IMG]https://www.sevde.de/OsmanliPad/03.jpg[/IMG][/FONT] [COLOR=Black][B][FONT=Arial][SIZE=4]SULTAN MURAD HÜDÂVENDİGÂR[/SIZE][/FONT][/B][/COLOR] [/CENTER] [FONT=Times New Roman] [SIZE=3]Orhan Gazi zaferlerle dolu ömrünü ikmal edip beka âlemine göçünce, fetih sancağını oğlu Murad Hüdâvendigâr devir almıştı. Sultan Murad, atasından devraldığı mirasa layık olduğunu göstermiş, Anadolu ve Balkanlardaki fetihleriyle Osmanlı Devletini muhteşem bir imparatorluk haline getirmiştir. 27 yıllık saltanatı müddetince 37 muharebeye iştirak etmiş ve maharetle idare ettiği bu muharebelerin hepsini kazanmıştır. Balkanlar fâtihi olarak tarihe geçen Sultan Murad Hüdâvendigâr 1326'da doğmuştur. Annesi Nilüfer Hatun'dur.[/SIZE][/FONT] [FONT=Times New Roman][SIZE=3] Mükemmel bir tahsil gören Şehzade Murad, küçük yaşından itibaren babası Orhan Gazi ile birlikte savaşlara katılmıştır. Kardeşi Şehzade Süleyman'la birlikte Rumeli fütuhatında bulunmuş, kardeşinin vefatı üzerine fetih harekâtını kendisi idare ederek büyük başarılar kazanmıştır.[/SIZE][/FONT] [FONT=Times New Roman][SIZE=3] Orhan Gazi'nin 1362'de vefatı üzerine, Devlet ricali tarafından Bursa'ya davet edilmiş ve hükümdar ilan olunmuştur.[/SIZE][/FONT] [FONT=Times New Roman][SIZE=3] Bursa'ya giden Murad Gazi'nin Rümelinden ayrılmasını fırsat bilen Bizans kuvvetleri Burgaz, Çorlu ve Malkara'yı ele geçirmiş, Ahiler de ayaklanarak Ankara'yı geri almışlardı.[/SIZE][/FONT] [FONT=Times New Roman][SIZE=3] Murad Hüdâvendigâr ilk olarak Devlet idaresini düzene koydu. Ankara'yı tekrar ele geçirdi. İsyan eden kardeşleri Şehzade Halil ile İbrahim'i bertaraf etti.[/SIZE][/FONT] [FONT=Times New Roman][SIZE=3] Anadoluda hakimiyyeti tesis ettikten sora yeniden Rumeline geçerek fetih harekâtına başladı. Bizanslıların eline geçmiş olan yerleri geri aldı. Çorlu ve Lüleburgaz'ı 1363'te zaptederek buraya Anadolu'dan göçmenler getirterek yerleştirdi. Bu suretle ele geçirdiği her yerde sağlam temeller atıyor ve oraya kök salıyordu.[/SIZE][/FONT] [FONT=Times New Roman][SIZE=3] Bu esnada Evranos; Malkara, Keşan ve İpsala'yı, Hacı İlbeyi ise Dedeağacı ve Dimetoka'yı fethetmişti. Daha sonra Edirne'nin fethi kararlaştırıldı. Babaeski ile Pınar Hisar arasındaki Sazlıdere'de Rum ve Bulgar askerlerinden oluşan düşman ordusu perişan edildikten sonra Edirne fazla karşı koyamadı ve teslim oldu.[/SIZE][/FONT] [FONT=Times New Roman][SIZE=3] Edirne'nin fethinden sonra fetih hareketleri süratle devam etti. Beylerbeyi Lala Şahin Paşa Filibeyi; Batı Trakya taraflarının fethine memur edilen Evrenos Bey de 1364'te Gümülcine'yi fethetti.[/SIZE][/FONT] [FONT=Times New Roman][SIZE=3] Osmanlı Devletinin Balkanlardaki muazzam fetihlerinden telaşa kapılan haçlı dünyası bir ordu teşkil ederek, Edirne'ye doğru yola çıktı. Yüzbin kişilik bu haçlı ordusunu Sırp-Sındığı mevkiinde yakalayan Hacı-İlbeyi on bin kişilik kuvvetiyle üç koldan baskın yaptı ve haçlı ordusunu tamamen imha etti.[/SIZE][/FONT] [FONT=Times New Roman][SIZE=3] 1367'de Kara Timurtaş Bey Bulgarlara ait, Kızılağaç ve Yanbolu'yu, Lala Şahin Paşa, Samakov'u, Sultan Murad da, Bulgarların elindeki, Aydos, Karnâbâd, Sözebolu kasabaları ile Bizanslılara ait Hayrebolu şehrini fethetti.[/SIZE][/FONT] [FONT=Times New Roman][SIZE=3] 1371'de Çirmen zaferi kazanıldı. Böylce Mekadonya yolları da açılmış oldu. Makedonya ve Trakya'nın bir kısmı fethedildi. Vezir Hayreddin Paşa Kavala, Drama, Zihne ve Serez'i fethetti.[/SIZE][/FONT] [FONT=Times New Roman][SIZE=3] 1372'ye doğru Trakya fütuhatı tamamlanmıştı. Bulgaristan krallığı da Osmanlı Devletine bağlanmak mecburiyyetinde kalmıştı. Bu suretle, on yılda Gelibolu'dan Sırbistan'a gelinmiş ve Adriyatik'e kadar nüfuz ve tesir sahası oluşturulmuştur.[/SIZE][/FONT] [FONT=Times New Roman][SIZE=3] [/SIZE][/FONT][FONT=Times New Roman][SIZE=3]1376'da Bursa'ya giden Sultan Murad, Anadolu Beylikleriyle temaslarda bulunarak devletin nüfuzunu arttırmak için teşebbüslerde bulunmuştur. Bu maksatla oğlu Yıldırım Bayezid'e Germiyanoğlu Süleyman Şah'ın kızını aldı. Germiyanoğlu kızına çeyiz olarak Kütahya ve mülkiyatını, Simav, Eğrigöz ve Tavşanlı ile mülkiyatım verdi. Bu suretle Osmanlı[/SIZE][/FONT][SIZE=3] [/SIZE][FONT=Times New Roman][SIZE=3]Devleü Anadolu içlerinde yeni topraklar kazandı.[/SIZE][/FONT] [FONT=Times New Roman][SIZE=3] Sultan Murad Anadoludaki temaslarını tamamladıktan sonra tekrar Balkanlara yöneldi. Mükemmel hazırlanmış plan gereğince kararlaştırılan yerler birer birer fethedildi.[/SIZE][/FONT] [FONT=Times New Roman][SIZE=3] 1380'de İştip, 1382'de Sofya, 1385'te Manastır ve Ohri fethedildi.[/SIZE][/FONT] [FONT=Times New Roman][SIZE=3] Vezir-i Azam Çandarlı Halil Hayreddin Paşa 1385/1386'da Arnavutluk üzerine sefere çıktı. II.Balşa'mn kumandasındaki Arnavutluk ordusunu yenilgiye uğrattı. 1386'da, Akçahisar, İşkodra başta olmak üzere bütün Kuzey Arnavutluk fethedildi. Sultan Murad merkezden uzak yerde ordunun Venediklilerle harbe girmesini istemediğinden İşkodra Venediklilere geri verildi.[/SIZE][/FONT] [FONT=Times New Roman][SIZE=3] Sultan Murad 1388'de Bulgaristan üzerine sefere çıktı ve Bulgaristan'ın büyük kısmını fethetti.[/SIZE][/FONT] [FONT=Times New Roman][SIZE=3] Bütün bu fetihler neticesinde bütün Balkanlar Osmanlı nüfuzuna girmişti. Sultan Murad Batıda fetihlerle meşgulken fırsatı ganimet bilen Karamanoğlu Alâeddin Bey, Osmanlı Devleti aleyhine faaliyetlere başlamıştı. Bunun üzerine Sultan Murad Anadoluya döndü ve süratle Karamanoğlu üzerine yürüdü. 1386'da Konya yakınlarında Karaman kuvvetlerini perişan etti. Bunun üzerine Karaman Beyi, zevcesi Sultan Murad'ın kızı Melek Hatun'u ricacı göndererek affını istedi ve Sultan Murad'm elini öperek özür diledi. Böylece Anadoludaki huzursuzluk da bertaraf edilmiş oldu.[/SIZE][/FONT] [FONT=Times New Roman][SIZE=3] [/SIZE][/FONT][FONT=Times New Roman][SIZE=3]Avrupa'daki Osmanlı fütuhatından dehşete kapılan haçlı dünyası bir araya gelmeye karar vermiş[/SIZE][/FONT][SIZE=3] [/SIZE][FONT=Times New Roman][SIZE=3]ve bu maksatla bir haçlı ordusu teşkil etmişlerdi. Macaristan, Lehistan, Sırbistan, Bosna Krallığı, Eflak, Boğdan, Hırvatistan, Bohemya ve Bulgaristan Krallığından müteşekkil bu büyük ordu ilerlerken, Sultan Murad da beylere ve kumandanlarına haber salarak ordusunu topladı. İki ordu Kosova'da karşı karşıya geldi.[/SIZE][/FONT] [FONT=Times New Roman][SIZE=3] Sultan Murad, savaştan bir gün önce yatsı namazını kıldıktan sonra Dergâh-ı İlâhiye el açarak şöyle dua etti:[/SIZE][/FONT] [FONT=Times New Roman][SIZE=3] [B]"Ya Rabbi! Sen ol padişahlar padişahısın ki yeryüzündeki insanların sığınağısın ve bütün kulların ümit kapışısın. İslâm sancağını düşman elinde parçalatma ve bu zayıf, kuvvetsiz kulunu cihan içinde adı kötüye çıkmış bir insan etme..." [/B][/SIZE][/FONT] [FONT=Times New Roman][SIZE=3]Şanlı padişah'ın dudaklarından daha sonra şu mısra'lar dökülmüştür:[/SIZE][/FONT] [FONT=Times New Roman][SIZE=3] [B] "Âb-i rûyi Habib-i Ekrem için, [/B][/SIZE][/FONT] [FONT=Times New Roman][SIZE=3][B] Kerbelâ'da revan olan dem için, [/B][/SIZE][/FONT] [FONT=Times New Roman][SIZE=3][B] Ehl-i İslama ol muin-u zahir, [/B][/SIZE][/FONT] [FONT=Times New Roman][SIZE=3][B] Dest-i a'dâyi bizden eyle kasîr. [/B][/SIZE][/FONT] [FONT=Times New Roman][SIZE=3][B] Bakma ya Rab, bizim günahımıza, [/B][/SIZE][/FONT] [FONT=Times New Roman][SIZE=3][B] Nazar et can-u dilden âhımıza. [/B][/SIZE][/FONT] [FONT=Times New Roman][SIZE=3][B] Mülk-i İslâmı payimal etme, [/B][/SIZE][/FONT] [FONT=Times New Roman][SIZE=3][B] Menzil-i fırka-i dalâl etme. [/B][/SIZE][/FONT] [FONT=Times New Roman][SIZE=3][B] Din yolunda beni şehîd eyle, [/B][/SIZE][/FONT] [FONT=Times New Roman][SIZE=3][B] Âhirette beni saîd eyle.. [/B][/SIZE][/FONT] [FONT=Times New Roman][SIZE=3][B] Keremin çoktur ehl-i İslama [/B][/SIZE][/FONT] [FONT=Times New Roman][SIZE=3][B] Dilerim kim irişe itmama..."[/B][/SIZE][/FONT] [FONT=Times New Roman][SIZE=3][/SIZE][FONT=Times New Roman][SIZE=3] Bu muharebe neticesinde Balkanların hâkimiyeti ya Osmanlılarda kalacak veya Haçlıların eline geçecekti. Mağlubiyet halinde Osmanlı Devletinin Anadoludaki durumu da tehlikeye düşecekti.[/SIZE][/FONT][/FONT] [FONT=Times New Roman][FONT=Times New Roman][SIZE=3] 20 Haziran 1389'de Kosova ovasında başlayan muharebe 8 saat bütün şiddetiyle devam etti.[/SIZE][/FONT][/FONT] [FONT=Times New Roman][FONT=Times New Roman][SIZE=3] Osmanlı ordusu bütün kanatlarda Haçlı ordusunu darmadağın etmiş, çembere aldığı düşman ordusunu imha harekâtına başlamıştı. Bu savaş hengâmesinde Sultan Murad'a yaklaşan Miloş isimli bir Sırplı aniden kolundan çıkardığı hançeri Sultan Murad'ın kalbine saplamıştı.[/SIZE][/FONT][/FONT] [FONT=Times New Roman][FONT=Times New Roman][SIZE=3] Sultan Murad, Allah'ın rızasını kazanmak için kendini kurban adamış ve bir gün önceki duasında da bunu taleb etmişti. Muharebenin zaferle neticelendiğini görmüş, fakat kendisi şehid düşmüştü.[/SIZE][/FONT][/FONT] [FONT=Times New Roman][FONT=Times New Roman][SIZE=3] Sultan Murad'ın şehid olması üzerine Yıldırım Beyazıd çağrılarak padişah ilan edildi.[/SIZE][/FONT][/FONT] [FONT=Times New Roman][FONT=Times New Roman][SIZE=3] Şehit padişahın cenazesinin çürümeden Bursa'ya getirilebilmesi için iç organlarının çıkarılması gerekiyordu.[/SIZE][/FONT][/FONT] [FONT=Times New Roman][FONT=Times New Roman][SIZE=3] 20 Haziran 1389'da şehadet şerbetini içen Gazi Hünkârın iç organları Kosova Sahrasına gömüldü. Bugün de "Meşhed-i Hüdâvendigâr" diye bilinen bu mekan ziyaretçilerle dolup taşmaktadır.[/SIZE][/FONT][/FONT] [FONT=Times New Roman][FONT=Times New Roman][SIZE=3] Padişahın cenazesi Bursa'ya nakledilerek Çekirge'deki türbesine defnedildi.[/SIZE][/FONT][/FONT] [FONT=Times New Roman][FONT=Times New Roman][SIZE=3] [/SIZE][/FONT][FONT=Times New Roman][SIZE=3]Sultan Hüdâvendigârın şehâdeti bütün İslâm âleminde üzüntüyle karşılandı. Çünkü şehid padişah, ömrü boyunca İslâmiyeti fethettiği beldelerde hâkim kılmak için çalışmıştı. İslâm âleminin mesele[/SIZE][/FONT][SIZE=3]leriyle yakından ilgilenmiş ve onlarla sıkı dostluk kurmuştu.[/SIZE][/FONT] [FONT=Times New Roman][SIZE=3] Saltanatı müddetince zaferden zafere koşan Sultan Murad devletin hudutlarını Anadolu'da ve Rumeli'de çok genişletmiş ve babasından bir beylik halinde aldığı ülkeyi imparatorluk halinde oğullarına bırakmıştır.[/SIZE][/FONT] [FONT=Times New Roman][SIZE=3] Adliye, maliye ve orduya ehemmiyet vererek, devrin en mükemmel teşkilatını kurmuştur.[/SIZE][/FONT] [FONT=Times New Roman][SIZE=3] Sultan Murad azim ve irade sahibi, vakur, cesur, müşfik, açık sözlü mizacıyla herkes tarafından sevilirdi. En tehlikeli anlarda bile, soğukkanlılığını muhafaza ederek, ne suretle hareket edilmesi icap ettiğini bilirdi. Bütün işleri devlet ricaliyle danıştıktan sonra karara bağlardı. Herhangi mühim bir işte, ileri sürdüğü fikre karşı yapılan itirazları dinler ve münasip olanı tatbik ederdi.[/SIZE][/FONT] [FONT=Times New Roman][SIZE=3] [B]Neşri, [/B]eserinde bu şanlı padişah hakkında şunları söylemektedir:[/SIZE][/FONT] [FONT=Times New Roman][SIZE=3] [/SIZE][B] [SIZE=3]"Gazi Murad Han dahi atası gibi sâhib-i hayr idi, âdil ve kâmil, din-Perver, âlî himmet, fakir-dost, düşkünlere yardımcı, rey ve tedbir sahibi, pehlivan idi. Bütün ömrünü gazaya sarfetmiştir. Nesl-i Osmanîde bu etdüğü gazayı hiçbir padişah etmedi şol kadar himmet ve sahâ-i nefsi var idi ki, hiç bir ahad kapısına gelip, mahrum gitmez idi. Fethedilen beldelerdeki ahaliye mülâyemetle (yumuşaklıkla) hareket ederek etrafındaki tesiri, muhabbete tebdil etti ve bunun neticesinde zaptedilen yerlerdeki halk, kendisine bağlılık göstererek, imparatorun idaresini aramaz oldu."[/SIZE][/B][/FONT] [FONT=Times New Roman][/FONT][/INDENT][FONT=Times New Roman] [/FONT] [/QUOTE]
Adı
İnsan doğrulaması
Günün ilk namazı hangi namazdır
Cevap yaz
Ana sayfa
Forumlar
İSLAMİ PAYLAŞIMLAR
İslam ve Osmanlı Tarihi
Osmanlı Tarihi
Balkanlar Fâtihi Sultan Murad Hüdâvendigâr
Üst
Alt