Ana sayfa
Forumlar
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Neler yeni
Yeni mesajlar
Son aktiviteler
Giriş yap
Kayıt ol
Neler yeni
Ara
Ara
Sadece başlıkları ara
Kullanıcı:
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Menü
Giriş yap
Kayıt ol
Install the app
Yükle
Ana sayfa
Forumlar
İSLAMİ PAYLAŞIMLAR
Kuran-ı Kerim
BAKARA SURESİ - (Türkçe Açıklamalı..)
JavaScript devre dışı. Daha iyi bir deneyim için, önce lütfen tarayıcınızda JavaScript'i etkinleştirin.
Çok eski bir web tarayıcısı kullanıyorsunuz. Bu veya diğer siteleri görüntülemekte sorunlar yaşayabilirsiniz..
Tarayıcınızı güncellemeli veya
alternatif bir tarayıcı
kullanmalısınız.
Konuya cevap cer
Mesaj
<blockquote data-quote="Ekrem" data-source="post: 9921" data-attributes="member: 3"><p><span style="font-family: 'time'"><span style="color: DarkGreen"><span style="font-size: 15px">6. Gerçek şu ki, kâfir olanları (azap ile) korkutsan da korkutmasan da onlar için birdir; iman etmezler. </span></span></span><span style="font-size: 15px"><span style="color: DarkGreen"></span></span></p><p><span style="font-size: 15px"><span style="color: DarkGreen"></span></span> <span style="font-family: 'time'"><span style="color: DarkGreen"><span style="font-size: 15px">7. Allah onların kalplerini ve kulaklarını mühürlemiştir. Onların gözlerine de bir çeşit perde gerilmiştir ve onlar için (dünya ve ahirette) büyük bir azap vardır. </span></span></span><span style="font-size: 15px"><span style="color: DarkGreen"></span></span></p><p><span style="font-size: 15px"><span style="color: DarkGreen"></span></span> <span style="font-family: 'time'"><span style="color: DarkGreen"><span style="font-size: 15px">8. İnsanlardan bazıları da vardır ki, inanmadıkları halde «Allah'a ve ahiret gününe inandık» derler. </span></span></span><span style="font-size: 15px"><span style="color: DarkGreen"></span></span></p><p><span style="font-size: 15px"><span style="color: DarkGreen"></span></span> <span style="font-family: 'time'"><span style="color: DarkGreen"><span style="font-size: 15px">9. Onlar (kendi akıllarınca) güya Allah'ı ve müminleri aldatırlar. Halbuki onlar ancak kendilerini aldatırlar ve bunun farkında değillerdir. </span></span></span><span style="font-size: 15px"><span style="color: DarkGreen"></span></span></p><p><span style="font-size: 15px"><span style="color: DarkGreen"></span></span> <span style="font-family: 'time'"><span style="color: DarkGreen"><span style="font-size: 15px">10. Onların kalblerinde bir hastalık vardır. Allah da onların hastalığını çoğaltmıştır. Söylemekte oldukları yalanlar sebebiyle de onlar için elîm bir azap vardır. </span></span></span><span style="font-size: 15px"><span style="color: DarkGreen"></span></span></p><p><span style="font-size: 15px"><span style="color: DarkGreen"></span></span> <span style="font-family: 'time'"><span style="color: DarkGreen"><span style="font-size: 15px">11. Onlara: Yeryüzünde fesat çıkarmayın, denildiği zaman, «Biz ancak ıslah edicileriz» derler. </span></span></span><span style="font-size: 15px"><span style="color: DarkGreen"></span></span></p><p><span style="font-size: 15px"><span style="color: DarkGreen"></span></span> <span style="font-family: 'time'"><span style="color: DarkGreen"><span style="font-size: 15px">12. Şunu bilin ki, onlar bozguncuların ta kendileridir, lâkin anlamazlar. </span></span></span><span style="font-size: 15px"><span style="color: DarkGreen"></span></span></p><p><span style="font-size: 15px"><span style="color: DarkGreen"></span></span> <span style="font-family: 'time'"><span style="color: DarkGreen"><span style="font-size: 15px">13. Onlara: İnsanların iman ettiği gibi siz de iman edin, denildiği vakit «Biz hiç, sefihlerin (akılsız ve ahmak kişilerin) iman ettikleri gibi iman eder miyiz!» derler. Biliniz ki, sefihler ancak kendileridir, fakat bunu bilmezler (veya bilmezlikten gelirler). </span></span></span><span style="font-size: 15px"><span style="color: DarkGreen"></span></span></p><p><span style="font-size: 15px"><span style="color: DarkGreen"></span></span> <span style="font-family: 'time'"><span style="color: DarkGreen"><span style="font-size: 15px">14. (Bu münafıklar) müminlerle karşılaştıkları vakit «(Biz de) iman ettik» derler. (Kendilerini saptıran) şeytanları ile başbaşa kaldıklarında ise: Biz sizinle beraberiz, biz onlarla (müminlerle) sadece alay ediyoruz, derler. </span></span></span><span style="font-size: 15px"><span style="color: DarkGreen"></span></span></p><p><span style="font-size: 15px"><span style="color: DarkGreen"></span></span> <span style="font-family: 'time'"><span style="color: DarkGreen"><span style="font-size: 15px">15. Gerçekte, Allah onlarla istihza (alay) eder de azgınlıklarında onlara fırsat verir, bu yüzden onlar bir müddet başıboş dolaşırlar. </span></span></span><span style="font-size: 15px"><span style="color: DarkGreen"></span></span></p><p><span style="font-size: 15px"><span style="color: DarkGreen"></span></span> <span style="font-family: 'time'"><span style="color: DarkGreen"><span style="font-size: 15px">16. İşte onlar, hidayete karşılık dalâleti satın alanlardır. Ancak onların bu ticareti kazançlı olmamış ve kendileri de doğru yola girememişlerdir. </span></span></span><span style="font-size: 15px"></span></p><p><span style="font-size: 15px"><strong><span style="font-family: 'Verdana'"> </span></strong></span><span style="font-size: 15px"><strong><span style="font-family: 'Verdana'"> <img src="https://www.diyanetvakfi.org.tr/meal/meal%20images/ok.gif" alt="" class="fr-fic fr-dii fr-draggable " style="" /> </span></strong></span> <span style="font-size: 15px"><span style="color: Blue"> Cenab-ı Allah bu sûresinin başında önce yüce kitabı Kur’an’dan, onun müttakîler için bir yol gösterici ve hidayet kaynağı oluşundan, sonra da gayba imandan ve İslâm’ın temelini oluşturan ana vazifelerden söz etmiş ve bu arada insanları inanç yönünden üç guruba ayırmıştır:</span></span></p><p><span style="font-size: 15px"><span style="color: Blue"></span></span> <span style="font-size: 15px"><span style="color: Blue">Birincisi müminlerdir; onların vasıfları ilk beş âyette özetlenmiştir.</span></span></p><p><span style="font-size: 15px"><span style="color: Blue"></span></span> <span style="font-size: 15px"><span style="color: Blue">İkincisi kâfirlerdir; onların durumu da altıncı ve yedinci âyetlerde özetlenmiştir.</span></span></p><p><span style="font-size: 15px"><span style="color: Blue"></span></span> <span style="font-size: 15px"><span style="color: Blue">Üçüncüsü, münafıklardır; bunların durumları da geniş bir şekilde ele alınarak 8. âyetten 21. âyete kadar geçen âyetlerde açıklanmıştır.</span></span></p><p><span style="font-size: 15px"><span style="color: Blue"></span></span> <span style="font-size: 15px"><span style="color: Blue">Kur’an, insanlığa doğru yolu göstermek için gönderilmiş bir kitaptır. Bu itibarla ilk önce kendisine muhatap olan insanlığın doğru veya yanlış inanç durumunu bunların getirdiği mesuliyetleri, doğruya veya eğriye inanan insanın dünyada ve ahirette karşılaşacağı neticeleri izah etmiştir.</span></span></p><p><span style="font-size: 15px"></span> <span style="font-family: 'time'"><span style="font-size: 15px">17. Onların (münafıkların) durumu, (karanlık gecede) bir ateş yakan kimse misalidir. O ateş yanıp da etrafını aydınlattığı anda Allah, hemen onların aydınlığını giderir ve onları karanlıklar içinde bırakır; (artık hiçbir şeyi) görmezler. </span></span><span style="font-size: 15px"></span></p><p><span style="font-size: 15px"><strong><span style="font-family: 'Verdana'"><img src="https://www.diyanetvakfi.org.tr/meal/meal%20images/ok.gif" alt="" class="fr-fic fr-dii fr-draggable " style="" /> </span></strong></span> <span style="font-size: 15px">Âyet, münafıkların ilk anda İslâm’ın nurundan aydınlanıp müslüman olmalarını, karanlık gecede yanan meş’aleye ve ondan faydalananlara; sonra hemen küfre dönmelerini de o meş’alenin sönüvermesine ve oradakilerin karanlıkta kalmalarına benzetiyor.</span></p><p><span style="font-size: 15px"></span> <span style="font-family: 'time'"><span style="font-size: 15px">18. Onlar sağırlar, dilsizler ve körlerdir. Bu sebeple onlar geri dönemezler. </span></span><span style="font-size: 15px"></span></p><p><span style="font-size: 15px"></span> <span style="font-family: 'time'"><span style="font-size: 15px">19. Yahut (onların durumu), gökten sağanak halinde boşanan, içinde yoğun karanlıklar, gürültü ve şimşek bulunan yağmur(a tutulmuş kimselerin durumu) gibidir. O münafıklar yıldırımlardan gelecek ölüm korkusuyla parmaklarını kulaklarına tıkarlar. Halbuki Allah, kâfirleri çepeçevre kuşatmıştır. </span></span><span style="font-size: 15px"></span></p><p><span style="font-size: 15px"></span> <span style="font-family: 'time'"><span style="font-size: 15px">20. (O esnada) şimşek sanki gözlerini çıkaracakmış gibi çakar, onlar için etrafı aydınlatınca orada birazcık yürürler, karanlık üzerlerine çökünce de oldukları yerde kalırlar. Allah dileseydi elbette onların kulaklarını sağır, gözlerini kör ederdi. Allah şüphesiz her şeye kadirdir. </span></span><span style="font-size: 15px"></span></p><p><span style="font-size: 15px"></span> <span style="font-family: 'time'"><span style="font-size: 15px">21. Ey insanlar! Sizi ve sizden öncekileri yaratan Rabbinize kulluk ediniz. Umulur ki, böylece korunmuş (Allah'ın azabından kendinizi kurtarmış) olursunuz. </span></span><span style="font-size: 15px"></span></p><p><span style="font-size: 15px"></span> <span style="font-family: 'time'"><span style="font-size: 15px">22. O Rab ki, yeri sizin için bir döşek, göğü de (kubbemsi) bir tavan yaptı. Gökten su indirerek onunla, size besin olsun diye (yerden) çeşitli ürünler çıkardı. Artık bunu bile bile Allah'a şirk koşmayın. </span></span><span style="font-size: 15px"></span></p><p><span style="font-size: 15px"></span> <span style="font-family: 'time'"><span style="font-size: 15px">23. Eğer kulumuza indirdiklerimizden herhangi bir şüpheye düşüyorsanız, haydi onun benzeri bir sûre getirin, eğer iddianızda doğru iseniz Allah'tan gayri şahitlerinizi (yardımcılarınızı) da çağırın. </span></span><span style="font-size: 15px"></span></p><p><span style="font-size: 15px"></span> <span style="font-family: 'time'"><span style="font-size: 15px">24. Bunu yapamazsanız -ki elbette yapamayacaksınız- yakıtı, insan ve taş olan cehennem ateşinden sakının. Çünkü o ateş kâfirler için hazırlanmıştır. </span></span><span style="font-size: 15px"></span></p><p><span style="font-size: 15px"></span> <span style="font-family: 'time'"><span style="font-size: 15px">25. İman edip iyi davranışlarda bulunanlara, içinden ırmaklar akan cennetler olduğunu müjdele! O cennetlerdeki bir meyveden kendilerine rızık olarak yedirildikçe: Bundan önce dünyada bize verilenlerdendir bu, derler. Bu rızıklar onlara (bazı yönlerden dünyadakine) benzer olarak verilmiştir. Onlar için cennette tertemiz eşler de vardır. Ve onlar orada ebedî kalıcılardır. </span></span><span style="font-size: 15px"></span></p><p><span style="font-size: 15px"><strong><span style="font-family: 'Verdana'"> <img src="https://www.diyanetvakfi.org.tr/meal/meal%20images/ok.gif" alt="" class="fr-fic fr-dii fr-draggable " style="" /> </span></strong></span> <span style="font-size: 15px"> Bu âyette, dünyada müslüman olup güzel işler yapan ve gerçekten mümin olarak ahirete göçen kimselerin alacakları mükâfatlar anlatılmış, orada cennetliklere verilen nimetlerin dünyadakilere benzediğine işaret edilmiştir. Ancak, ahiret nimetlerinin dünyadakilerle aynı olduğu düşünülmemelidir. Nitekim, Buhârî’nin «Bedü’l-halk» bahsinde rivayet ettiği bir hadiste «Cennet ehline gözlerin görmediği, kulakların işitmediği, kalplerden bile geçmeyen nimetler verilir» denilmiştir.</span></p><p><span style="font-size: 15px"></span> <span style="font-family: 'time'"><span style="font-size: 15px"></span></span></p><p><span style="font-family: 'time'"><span style="font-size: 15px"></span></span></p></blockquote><p></p>
[QUOTE="Ekrem, post: 9921, member: 3"] [FONT=time][COLOR=DarkGreen][SIZE=4]6. Gerçek şu ki, kâfir olanları (azap ile) korkutsan da korkutmasan da onlar için birdir; iman etmezler. [/SIZE][/COLOR][/FONT][SIZE=4][COLOR=DarkGreen] [/COLOR][/SIZE] [FONT=time][COLOR=DarkGreen][SIZE=4]7. Allah onların kalplerini ve kulaklarını mühürlemiştir. Onların gözlerine de bir çeşit perde gerilmiştir ve onlar için (dünya ve ahirette) büyük bir azap vardır. [/SIZE][/COLOR][/FONT][SIZE=4][COLOR=DarkGreen] [/COLOR][/SIZE] [FONT=time][COLOR=DarkGreen][SIZE=4]8. İnsanlardan bazıları da vardır ki, inanmadıkları halde «Allah'a ve ahiret gününe inandık» derler. [/SIZE][/COLOR][/FONT][SIZE=4][COLOR=DarkGreen] [/COLOR][/SIZE] [FONT=time][COLOR=DarkGreen][SIZE=4]9. Onlar (kendi akıllarınca) güya Allah'ı ve müminleri aldatırlar. Halbuki onlar ancak kendilerini aldatırlar ve bunun farkında değillerdir. [/SIZE][/COLOR][/FONT][SIZE=4][COLOR=DarkGreen] [/COLOR][/SIZE] [FONT=time][COLOR=DarkGreen][SIZE=4]10. Onların kalblerinde bir hastalık vardır. Allah da onların hastalığını çoğaltmıştır. Söylemekte oldukları yalanlar sebebiyle de onlar için elîm bir azap vardır. [/SIZE][/COLOR][/FONT][SIZE=4][COLOR=DarkGreen] [/COLOR][/SIZE] [FONT=time][COLOR=DarkGreen][SIZE=4]11. Onlara: Yeryüzünde fesat çıkarmayın, denildiği zaman, «Biz ancak ıslah edicileriz» derler. [/SIZE][/COLOR][/FONT][SIZE=4][COLOR=DarkGreen] [/COLOR][/SIZE] [FONT=time][COLOR=DarkGreen][SIZE=4]12. Şunu bilin ki, onlar bozguncuların ta kendileridir, lâkin anlamazlar. [/SIZE][/COLOR][/FONT][SIZE=4][COLOR=DarkGreen] [/COLOR][/SIZE] [FONT=time][COLOR=DarkGreen][SIZE=4]13. Onlara: İnsanların iman ettiği gibi siz de iman edin, denildiği vakit «Biz hiç, sefihlerin (akılsız ve ahmak kişilerin) iman ettikleri gibi iman eder miyiz!» derler. Biliniz ki, sefihler ancak kendileridir, fakat bunu bilmezler (veya bilmezlikten gelirler). [/SIZE][/COLOR][/FONT][SIZE=4][COLOR=DarkGreen] [/COLOR][/SIZE] [FONT=time][COLOR=DarkGreen][SIZE=4]14. (Bu münafıklar) müminlerle karşılaştıkları vakit «(Biz de) iman ettik» derler. (Kendilerini saptıran) şeytanları ile başbaşa kaldıklarında ise: Biz sizinle beraberiz, biz onlarla (müminlerle) sadece alay ediyoruz, derler. [/SIZE][/COLOR][/FONT][SIZE=4][COLOR=DarkGreen] [/COLOR][/SIZE] [FONT=time][COLOR=DarkGreen][SIZE=4]15. Gerçekte, Allah onlarla istihza (alay) eder de azgınlıklarında onlara fırsat verir, bu yüzden onlar bir müddet başıboş dolaşırlar. [/SIZE][/COLOR][/FONT][SIZE=4][COLOR=DarkGreen] [/COLOR][/SIZE] [FONT=time][COLOR=DarkGreen][SIZE=4]16. İşte onlar, hidayete karşılık dalâleti satın alanlardır. Ancak onların bu ticareti kazançlı olmamış ve kendileri de doğru yola girememişlerdir. [/SIZE][/COLOR][/FONT][SIZE=4] [B][FONT=Verdana] [/FONT][/B][/SIZE][SIZE=4][B][FONT=Verdana] [IMG]https://www.diyanetvakfi.org.tr/meal/meal%20images/ok.gif[/IMG] [/FONT][/B][/SIZE] [SIZE=4][COLOR=Blue] Cenab-ı Allah bu sûresinin başında önce yüce kitabı Kur’an’dan, onun müttakîler için bir yol gösterici ve hidayet kaynağı oluşundan, sonra da gayba imandan ve İslâm’ın temelini oluşturan ana vazifelerden söz etmiş ve bu arada insanları inanç yönünden üç guruba ayırmıştır: [/COLOR][/SIZE] [SIZE=4][COLOR=Blue]Birincisi müminlerdir; onların vasıfları ilk beş âyette özetlenmiştir. [/COLOR][/SIZE] [SIZE=4][COLOR=Blue]İkincisi kâfirlerdir; onların durumu da altıncı ve yedinci âyetlerde özetlenmiştir. [/COLOR][/SIZE] [SIZE=4][COLOR=Blue]Üçüncüsü, münafıklardır; bunların durumları da geniş bir şekilde ele alınarak 8. âyetten 21. âyete kadar geçen âyetlerde açıklanmıştır. [/COLOR][/SIZE] [SIZE=4][COLOR=Blue]Kur’an, insanlığa doğru yolu göstermek için gönderilmiş bir kitaptır. Bu itibarla ilk önce kendisine muhatap olan insanlığın doğru veya yanlış inanç durumunu bunların getirdiği mesuliyetleri, doğruya veya eğriye inanan insanın dünyada ve ahirette karşılaşacağı neticeleri izah etmiştir.[/COLOR] [/SIZE] [FONT=time][SIZE=4]17. Onların (münafıkların) durumu, (karanlık gecede) bir ateş yakan kimse misalidir. O ateş yanıp da etrafını aydınlattığı anda Allah, hemen onların aydınlığını giderir ve onları karanlıklar içinde bırakır; (artık hiçbir şeyi) görmezler. [/SIZE][/FONT][SIZE=4] [B][FONT=Verdana][IMG]https://www.diyanetvakfi.org.tr/meal/meal%20images/ok.gif[/IMG] [/FONT][/B][/SIZE] [SIZE=4]Âyet, münafıkların ilk anda İslâm’ın nurundan aydınlanıp müslüman olmalarını, karanlık gecede yanan meş’aleye ve ondan faydalananlara; sonra hemen küfre dönmelerini de o meş’alenin sönüvermesine ve oradakilerin karanlıkta kalmalarına benzetiyor. [/SIZE] [FONT=time][SIZE=4]18. Onlar sağırlar, dilsizler ve körlerdir. Bu sebeple onlar geri dönemezler. [/SIZE][/FONT][SIZE=4] [/SIZE] [FONT=time][SIZE=4]19. Yahut (onların durumu), gökten sağanak halinde boşanan, içinde yoğun karanlıklar, gürültü ve şimşek bulunan yağmur(a tutulmuş kimselerin durumu) gibidir. O münafıklar yıldırımlardan gelecek ölüm korkusuyla parmaklarını kulaklarına tıkarlar. Halbuki Allah, kâfirleri çepeçevre kuşatmıştır. [/SIZE][/FONT][SIZE=4] [/SIZE] [FONT=time][SIZE=4]20. (O esnada) şimşek sanki gözlerini çıkaracakmış gibi çakar, onlar için etrafı aydınlatınca orada birazcık yürürler, karanlık üzerlerine çökünce de oldukları yerde kalırlar. Allah dileseydi elbette onların kulaklarını sağır, gözlerini kör ederdi. Allah şüphesiz her şeye kadirdir. [/SIZE][/FONT][SIZE=4] [/SIZE] [FONT=time][SIZE=4]21. Ey insanlar! Sizi ve sizden öncekileri yaratan Rabbinize kulluk ediniz. Umulur ki, böylece korunmuş (Allah'ın azabından kendinizi kurtarmış) olursunuz. [/SIZE][/FONT][SIZE=4] [/SIZE] [FONT=time][SIZE=4]22. O Rab ki, yeri sizin için bir döşek, göğü de (kubbemsi) bir tavan yaptı. Gökten su indirerek onunla, size besin olsun diye (yerden) çeşitli ürünler çıkardı. Artık bunu bile bile Allah'a şirk koşmayın. [/SIZE][/FONT][SIZE=4] [/SIZE] [FONT=time][SIZE=4]23. Eğer kulumuza indirdiklerimizden herhangi bir şüpheye düşüyorsanız, haydi onun benzeri bir sûre getirin, eğer iddianızda doğru iseniz Allah'tan gayri şahitlerinizi (yardımcılarınızı) da çağırın. [/SIZE][/FONT][SIZE=4] [/SIZE] [FONT=time][SIZE=4]24. Bunu yapamazsanız -ki elbette yapamayacaksınız- yakıtı, insan ve taş olan cehennem ateşinden sakının. Çünkü o ateş kâfirler için hazırlanmıştır. [/SIZE][/FONT][SIZE=4] [/SIZE] [FONT=time][SIZE=4]25. İman edip iyi davranışlarda bulunanlara, içinden ırmaklar akan cennetler olduğunu müjdele! O cennetlerdeki bir meyveden kendilerine rızık olarak yedirildikçe: Bundan önce dünyada bize verilenlerdendir bu, derler. Bu rızıklar onlara (bazı yönlerden dünyadakine) benzer olarak verilmiştir. Onlar için cennette tertemiz eşler de vardır. Ve onlar orada ebedî kalıcılardır. [/SIZE][/FONT][SIZE=4] [B][FONT=Verdana] [IMG]https://www.diyanetvakfi.org.tr/meal/meal%20images/ok.gif[/IMG] [/FONT][/B][/SIZE] [SIZE=4] Bu âyette, dünyada müslüman olup güzel işler yapan ve gerçekten mümin olarak ahirete göçen kimselerin alacakları mükâfatlar anlatılmış, orada cennetliklere verilen nimetlerin dünyadakilere benzediğine işaret edilmiştir. Ancak, ahiret nimetlerinin dünyadakilerle aynı olduğu düşünülmemelidir. Nitekim, Buhârî’nin «Bedü’l-halk» bahsinde rivayet ettiği bir hadiste «Cennet ehline gözlerin görmediği, kulakların işitmediği, kalplerden bile geçmeyen nimetler verilir» denilmiştir. [/SIZE] [FONT=time][SIZE=4] [/SIZE][/FONT][SIZE=4][/SIZE] [/QUOTE]
Adı
İnsan doğrulaması
Günün ilk namazı hangi namazdır
Cevap yaz
Ana sayfa
Forumlar
İSLAMİ PAYLAŞIMLAR
Kuran-ı Kerim
BAKARA SURESİ - (Türkçe Açıklamalı..)
Üst
Alt