Merhaba İnancımızda ve kültürümüzde insan ve insana ait şeyler kutsaldır. İnsana yönelik dedikodu, iftira, zulüm, hakaret, hakir görme,
hakkını gasbetmek ve sövmek, alay etmek gibi şeyler günah sayılmıştır.
insanı aşağılayıp, hor görmek ve dışlamak, gönlünü incitmek günahtır. Yunus : “Yaratılanı severiz yaratandan ötürü” bir başka sözünde de:
“Bir gönül kırdın ise kıldığın namaz, namaz değil” demiştir.
Hz. Peygamber, mü’mini tarif ederken elinden. Dilinden ve kendisinden her yönden emin olunan kimse, diye tanımlamıştır.
Kutsal kitabımız Kur’ân-ı Kerim kul hakkı üzerinde önemle durmaktadır.
Allah’ın emir ve yasaklarının hemen hemen dörrte üçü kul hakkı ile ilgilidir.
Bu sebeple, Allah’a kulluk, yalnızca belli ibadetleri yerine getirmek değil, aynı zamanda insan haklarına da büyük saygı duymaktır.
Aksi takdirde insanların bir arada kardeşçe yaşamaları, devletler kurmaları mümkün olmaz.
Toplumun kaynaşması, kötülüklerden uzak, kardeşçe yaşayışın sağlanması için kul haklarına saygılı olmak o kadar önemlidir ki,
Allah her türlü günahı affettiği halde, kul hakkını affetmiyor.
İhanet etmek,(esini aldatmak) utandırmak, küçümseme, mala ve cana zarar vermek, alış verişte aldatmak,iftira etmek, arkasından konuşmak, laf taşımak,dedikodu yapmak,
kul hakkını zedeleyen davranışlardandır.
Peygamberimez: “İnsanlara merhamet etmeyen kimseye Allah da merhamet etmez.” buyurur.