- Katılım
- 2 Eylül 2011
- Mesajlar
- 3,869
- Tepkime puanı
- 37
Arapça - Türkçe Hadis-i Şerif Serisi 1
اَلدِّينُ النَّصِيحَةُ قُلْنَا لِمَنْ يَا رَسُولَ اللَّهِ ؟ قَالَ لِلَّهِ وَلِكِتَابِهِ وَلِرَسُولِهِ وَلأئِمَّةِ الْمُسْلِمِينَ وَعَامَّتِهِمْ
* ALLAH Rasûlü Din nasihattır samimiyettir buyurdu. Kime Yâ Rasûlallah? diye sorduk. O da Allaha, Kitabına, Peygamberine, Müslümanların yöneticilerine ve bütün müslümanlara diye cevap verdi *
[Müslim, İmân]
اَلإِسْلاَمُ حُسْنُ الْخُلُقِ
* İslâm, güzel ahlâktır *
[Kenzül Ummâl]
مَنْ لاَ يَرْحَمِ النَّاسَ لاَ يَرْحَمْهُ اللَّهُ
* İnsanlara merhamet etmeyene ALLAH merhamet etmez *
[Müslim - Tirmizî]
يَسِّرُوا وَلاَ تُعَسِّرُوا وَبَشِّرُوا وَلاَ تُنَفِّرُوا
* Kolaylaştırınız, güçleştirmeyiniz, müjdeleyiniz, nefret ettirmeyiniz *
[Buhârî – Müslim]
إنَّ مِمَّا أدْرَكَ النَّاسُ مِنْ كَلاَمِ النُّبُوَّةِ
إذَا لَمْ تَسْتَحِ فَاصْنَعْ مَا شِئْتَ
* İnsanların Peygamberlerden öğrendikleri sözlerden biri de Utanmadıktan sonra dilediğini yap! Sözüdür *
[Buhârî – EbuDâvûd]
اَلدَّالُّ عَلىَ الْخَيْرِ كَفَاعِلِهِ
* Hayra vesile olan, hayrı yapan gibidir *
[ Tirmizî ]
لاَ يُلْدَغُ اْلمُؤْمِنُ مِنْ جُحْرٍ مَرَّتَيْنِ
* Mümin, bir delikten iki defa sokulmaz.Mümin, iki defa aynı yanılgıya düşmez *
[Buhârî – Müslim]
اِتَّقِ اللَّهَ حَـيْثُمَا كُنْتَ وَأتْبِـعِ السَّـيِّـئَةَ الْحَسَنَةَ تَمْحُهَا
وَخَالِقِ النَّاسَ بِخُلُقٍ حَسَنٍ
* Nerede olursan ol Allaha karşı gelmekten sakın yaptığın kötülüğün arkasından bir iyilik yap ki bu onu yok etsin. İnsanlara karşı güzel ahlakın gereğine göre davran *
[Tirmizî]
إنَّ اللَّهَ تَعَالى يُحِبُّ إذَا عَمِلَ أحَدُكُمْ عَمَلاً أنْ يُتْقِنَهُ
* ALLAH, sizden birinizin yaptığı işi, ameli ve görevi sağlam ve iyi yapmasından hoşnut olur *
[Taberânî – Mucemül Evsat – Beyhakî]
اَلإِيمَانُ بِضْعٌ وَسَبْعُونَ شُعْبَةً أفْضَلُهَا قَوْلُ لاَ إِلهَ إِلاَّاللَّهُ وَأدْنَاهَا إِمَاطَةُ اْلأذَى عَنِ الطَّرِيقِ وَالْحَيَاءُ شُعْبَةٌ مِنَ اْلإِيـمَانِ
* İman, yetmiş küsur derecedir. En üstünü Lâ ilâhe illallah Allahtan başka ilah yoktur sözüdür, en düşük derecesi de rahatsız edici bir şeyi yoldan kaldırmaktır. Haya da imandandır *
[Buhârî – Müslim]
مَنْ رَأَى مِنْكُمْ مُنْكَرًا فَلْيُغَيِّرْهُ بِيَدِهِ فَإِنْ لَمْ يَسْتَطِـعْ فَبِلِسَانِهِ فَإِنْ لَمْ يَسْتَطِـعْ فَبِقَلْبِهِ وَذَلِكَ أضْعَفُ اْلإِيـمَانِ
* Kim kötü ve çirkin bir iş görürse onu eliyle düzeltsin eğer buna gücü yetmiyorsa diliyle düzeltsin buna da gücü yetmezse, kalben karşı koysun. Bu da imanın en zayıf derecesidir *
[Müslim - Ebû Dâvûd]
عَيْنَانِ لاَ تَمَسُّهُمَا النَّارُ عَيْنٌ بَـكَتْ مِنْ خَشْيَةِ اللَّهِ وَعَيْنٌ
بَاتَتْ تَحْرُسُ فِي سَبِيلِ اللَّهِ
* İki göz vardır ki, cehennem ateşi onlara dokunmaz ALLAH korkusundan ağlayan göz, bir de gecesini ALLAH yolunda, nöbet tutarak geçiren göz *
[Tirmizî ]