- Katılım
- 22 Şubat 2011
- Mesajlar
- 9,107
- Tepkime puanı
- 81
* Peygamberlerden başka herkes günah işler Allahü teâlâ sevdiği kullarının günahlarının cezasını ahirete bırakmaz Çünkü günah suçtur Karşılığı cezadır Dünyada üç sıkıntı verir:
1- Hastalık verir Sabrederse affeder Sebeplere yapışmak ve geleni Allah’tan bilmek lazımdır
Ve ne maksatla geldiğini bilerek şükretmeli
2- Günahların affı için ikinci yol maddi sıkıntıdır Borçlu olmaktır Borçlarını ödemek için çekilen sıkıntılardır Bu da günahların affına sebeptir
3- İnsanların yalan ve dedikodu ve iftiralarıyla haksız olarak iftiraya uğramaktır
* Âlimlerle beraber olanın ilmi artar Salihlerle beraber olanın, ibadete rağbeti ve günahlardan kaçma arzusu artar
Fasıklarla [açıktan günah işleyenlerle] düşüp kalkanın günah işleme cüreti artar
Zenginlerle düşüp kalkanın dünya sevgisi artar Fakirlerle beraber olanın şükrü artar
* Siz, âdem [yokluk] diyarından, bu varlık âlemine, kendiliğinizden gelmediğiniz gibi, oraya, kendiniz gidemezsiniz
Gördüğünüz gözler, işittiğiniz kulaklar, duygu edindiğiniz organlar, düşündüğünüz zekalar, kullandığınız eller ve ayaklar, geçeceğiniz bütün yollar, girip çıktığınız bütün mahaller, hulasa, rûh ve cesedinize bağlı bütün aletler, sistemler, hepsi Allahü teâlânın mülk ve mahlûkudur
Siz Ondan hiçbir şey gasp edemez, mülk edinemezsiniz! O, hayy ve kayyûmdur
Yani, görür, bilir, işitir ve her var olan şeyi, her an varlıkta durdurmaktadır
Hepsinin idaresinden, hallerinden bir an gafil olmaz
Mülkünü kimseye çaldırmaz Emirlerine uymayanların cezasını vermekten de, aciz kalmaz
Mesela, Ay’da, Merih’te ve diğer yıldızlarda insan olmadığı gibi, bu Arz küresinde de bulunmasaydı, bir şey lazım gelmezdi
Bundan dolayı, büyüklüğünden bir şey eksilmezdi Allahü teâlâ hadis-i kudside buyuruyor ki:
(Önce gelenleriniz, sonra gelenleriniz; küçüğünüz, büyüğünüz; dirileriniz, ölüleriniz; insanlarınız, cinleriniz; en mütteki, itaatli kulum gibi olsanız, büyüklüğüm artmaz Aksine olarak, hepiniz, bana karşı duran, Peygamberlerimi aşağı gören, düşmanım gibi olsanız, ülûhiyyetimden bir şey eksilmez Allahü teâlâ, sizden ganidir, Ona hiçbiriniz lazım değildir Siz ise, var olmanız için ve varlıkta kalabilmeniz için ve her şeyinizle, hep Ona muhtaçsınız) [Seadet-i Ebediyye]
* Bil ki Allahü teâlânın insanlar üzerinde hakları vardır
Gündüz yapılması gereken ibadetin gece, gece yapılması gereken ibadetin de gündüz yapılmasını kabul etmez
Farz borçlarını ödemedikçe, o farzla ilgili nafileleri kabul etmez
Kıyamet gününde mizanın ağır gelmesi için hakka uy ve onu hakim kıl Allahü teâlânın, rahmet ve azap âyetlerini bir arada bildirmesinin sebebi, kulun, korku ile ümit arasında olması içindir Bu vasiyetime uyarsan, ölümden daha sevgili bir şeyin olmaz
Bunlara uymazsan ölümden kötü bir şeyin olmaz Halbuki ölüm muhakkak seni bulacaktır
1- Hastalık verir Sabrederse affeder Sebeplere yapışmak ve geleni Allah’tan bilmek lazımdır
Ve ne maksatla geldiğini bilerek şükretmeli
2- Günahların affı için ikinci yol maddi sıkıntıdır Borçlu olmaktır Borçlarını ödemek için çekilen sıkıntılardır Bu da günahların affına sebeptir
3- İnsanların yalan ve dedikodu ve iftiralarıyla haksız olarak iftiraya uğramaktır
* Âlimlerle beraber olanın ilmi artar Salihlerle beraber olanın, ibadete rağbeti ve günahlardan kaçma arzusu artar
Fasıklarla [açıktan günah işleyenlerle] düşüp kalkanın günah işleme cüreti artar
Zenginlerle düşüp kalkanın dünya sevgisi artar Fakirlerle beraber olanın şükrü artar
* Siz, âdem [yokluk] diyarından, bu varlık âlemine, kendiliğinizden gelmediğiniz gibi, oraya, kendiniz gidemezsiniz
Gördüğünüz gözler, işittiğiniz kulaklar, duygu edindiğiniz organlar, düşündüğünüz zekalar, kullandığınız eller ve ayaklar, geçeceğiniz bütün yollar, girip çıktığınız bütün mahaller, hulasa, rûh ve cesedinize bağlı bütün aletler, sistemler, hepsi Allahü teâlânın mülk ve mahlûkudur
Siz Ondan hiçbir şey gasp edemez, mülk edinemezsiniz! O, hayy ve kayyûmdur
Yani, görür, bilir, işitir ve her var olan şeyi, her an varlıkta durdurmaktadır
Hepsinin idaresinden, hallerinden bir an gafil olmaz
Mülkünü kimseye çaldırmaz Emirlerine uymayanların cezasını vermekten de, aciz kalmaz
Mesela, Ay’da, Merih’te ve diğer yıldızlarda insan olmadığı gibi, bu Arz küresinde de bulunmasaydı, bir şey lazım gelmezdi
Bundan dolayı, büyüklüğünden bir şey eksilmezdi Allahü teâlâ hadis-i kudside buyuruyor ki:
(Önce gelenleriniz, sonra gelenleriniz; küçüğünüz, büyüğünüz; dirileriniz, ölüleriniz; insanlarınız, cinleriniz; en mütteki, itaatli kulum gibi olsanız, büyüklüğüm artmaz Aksine olarak, hepiniz, bana karşı duran, Peygamberlerimi aşağı gören, düşmanım gibi olsanız, ülûhiyyetimden bir şey eksilmez Allahü teâlâ, sizden ganidir, Ona hiçbiriniz lazım değildir Siz ise, var olmanız için ve varlıkta kalabilmeniz için ve her şeyinizle, hep Ona muhtaçsınız) [Seadet-i Ebediyye]
* Bil ki Allahü teâlânın insanlar üzerinde hakları vardır
Gündüz yapılması gereken ibadetin gece, gece yapılması gereken ibadetin de gündüz yapılmasını kabul etmez
Farz borçlarını ödemedikçe, o farzla ilgili nafileleri kabul etmez
Kıyamet gününde mizanın ağır gelmesi için hakka uy ve onu hakim kıl Allahü teâlânın, rahmet ve azap âyetlerini bir arada bildirmesinin sebebi, kulun, korku ile ümit arasında olması içindir Bu vasiyetime uyarsan, ölümden daha sevgili bir şeyin olmaz
Bunlara uymazsan ölümden kötü bir şeyin olmaz Halbuki ölüm muhakkak seni bulacaktır