Ana sayfa
Forumlar
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Neler yeni
Yeni mesajlar
Son aktiviteler
Giriş yap
Kayıt ol
Neler yeni
Ara
Ara
Sadece başlıkları ara
Kullanıcı:
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Menü
Giriş yap
Kayıt ol
Install the app
Yükle
Ana sayfa
Forumlar
İSLAMİ PAYLAŞIMLAR
Allah (c.c)
ALLAH C.C'nün ZATİ SIFATLARI
JavaScript devre dışı. Daha iyi bir deneyim için, önce lütfen tarayıcınızda JavaScript'i etkinleştirin.
Çok eski bir web tarayıcısı kullanıyorsunuz. Bu veya diğer siteleri görüntülemekte sorunlar yaşayabilirsiniz..
Tarayıcınızı güncellemeli veya
alternatif bir tarayıcı
kullanmalısınız.
Konuya cevap cer
Mesaj
<blockquote data-quote="Rhodium" data-source="post: 111217" data-attributes="member: 15207"><p>İslam'da "evliyalık" (velayet) kavramı halk arasında sıkça kullanılan, bazı kişilere olağanüstü manevi yetenekler atfeden bir anlayış olarak bilinir. Ancak İslam'ın temel kaynaklarına, yani Kur'an ve sahih hadisler ışığında baktığımızda, bu tür bir "evliyalık" anlayışına dair kesin bir hüküm olmadığını görmekteyiz.</p><p></p><p>1. Kur'an ve Evliyalık:</p><p></p><p>Kur'an-ı Kerim’de “veli” kelimesi, Allah’a yakın olan, O’nun dostu anlamında kullanılır. Ancak bu, belirli kişilere veya zümrelere olağanüstü güçler ya da farklı manevi yetkiler verilmesi anlamına gelmez. Örneğin, şu ayetlerde Allah dostları (evliyaullah) şöyle tanımlanır:</p><p></p><p>"Haberiniz olsun ki Allah’ın dostlarına korku yoktur, onlar mahzun da olacak değillerdir." (Yunus, 62-63)</p><p></p><p>Bu ayette, Allah’ın dostları olarak bahsedilen kişilerin kimler olduğu hemen sonraki ayette açıkça belirtilmiştir: "Onlar, iman edip takvaya ermiş olanlardır." Yani evliya, Allah’ın emir ve yasaklarına uyan, O’na karşı derin bir saygı duyan, samimi müminlerdir. Bu, her Müslümanın ulaşabileceği bir konumdur, herhangi bir şahsa özel bir manevi makam ya da olağanüstü yetki verilmesi anlamına gelmez.</p><p></p><p>2. Peygamberlik ve Evliyalık Ayrımı:</p><p></p><p>İslam inancına göre, peygamberlik (nübüvvet) makamı sona ermiştir. Peygamberlerin, Allah tarafından seçilmiş ve insanlara doğru yolu göstermekle görevli olduğu belirtilmiştir. Bu görevin bitmesiyle birlikte, insanlara Allah’tan vahiy alan veya olağanüstü yetkilere sahip yeni bir dini otoritenin gelmeyeceği netleşmiştir. Evliyalık, peygamberlikle karıştırılmaması gereken bir durumdur. Zira İslam'da sadece peygamberler mucize gösterebilir ve Allah’ın doğrudan mesajını insanlara iletebilir. Bu durum da peygamberlikle sınırlıdır.</p><p></p><p>3. İslam’da Şirk Tehlikesi:</p><p></p><p>İslam'da en büyük günahlardan biri şirktir, yani Allah’a ortak koşmaktır. İnsanlara olağanüstü güçler atfetmek veya onları Allah ile insanlar arasında bir aracı olarak görmek, şirk tehlikesi yaratabilir. Kur'an'da ve sahih hadislerde bu konuda sıkça uyarılar yapılmış ve insanların doğrudan Allah’a yönelmeleri gerektiği vurgulanmıştır. Her Müslüman, Allah’a karşı sorumludur ve arada bir aracının olmasına gerek yoktur:</p><p></p><p>"Allah şüphesiz ki göklerin ve yerin nûrudur." (Nur, 35)</p><p></p><p>Bu ayet, Allah’ın her yerde ve her şeyin kaynağı olduğunu vurgular. Dolayısıyla Allah’a yakınlık, belirli kişilere atfedilen manevi güçlerle değil, her Müslümanın bireysel olarak Allah’a yakınlaşmasıyla gerçekleşir.</p><p></p><p>4. İslam’daki Manevi Yücelik:</p><p></p><p>İslam’da bir kimsenin yüceliği, ancak Allah’a olan bağlılığı, samimiyeti ve takvasıyla ölçülür. Hiçbir insan, diğerlerinden manevi olarak üstün ya da olağanüstü bir statüde değildir. Bu nedenle İslam’da evliyalık makamı gibi insanları yüceltme eğiliminde olan anlayışlar, İslam'ın özüne ters düşebilir. Peygamber Efendimiz (s.a.v.) de vefatına yakın bir dönemde şu uyarıda bulunmuştur:</p><p></p><p>"Benden sonra putperestliğe ve sapıklığa dönmeyin. Ben sadece bir beşerim." (Buhari, Ebu Hureyre’den nakil).</p><p></p><p>Bu hadis de göstermektedir ki İslam'da aşırı yüceltme ve şahısları ilahlaştırma, kesinlikle reddedilir.</p><p></p><p>Sonuç:</p><p></p><p>İslam’da evliyalık, bazı kişilere olağanüstü yetkiler atfedilen bir makam olarak değil, Allah’a iman eden ve O’nun emirlerine uyan her müminin ulaşabileceği bir maneviyat düzeyi olarak anlaşılmalıdır. Kur'an ve hadisler, Allah’tan başkasına olağanüstü yetkiler atfetmeyi ya da aracılar kullanmayı reddeder. Dolayısıyla, İslam'da evliyalığın olmadığı ve her Müslümanın doğrudan Allah’a yönelmesi gerektiği inancı daha tutarlı ve İslam’ın temel prensipleriyle uyumludur.</p></blockquote><p></p>
[QUOTE="Rhodium, post: 111217, member: 15207"] İslam'da "evliyalık" (velayet) kavramı halk arasında sıkça kullanılan, bazı kişilere olağanüstü manevi yetenekler atfeden bir anlayış olarak bilinir. Ancak İslam'ın temel kaynaklarına, yani Kur'an ve sahih hadisler ışığında baktığımızda, bu tür bir "evliyalık" anlayışına dair kesin bir hüküm olmadığını görmekteyiz. 1. Kur'an ve Evliyalık: Kur'an-ı Kerim’de “veli” kelimesi, Allah’a yakın olan, O’nun dostu anlamında kullanılır. Ancak bu, belirli kişilere veya zümrelere olağanüstü güçler ya da farklı manevi yetkiler verilmesi anlamına gelmez. Örneğin, şu ayetlerde Allah dostları (evliyaullah) şöyle tanımlanır: "Haberiniz olsun ki Allah’ın dostlarına korku yoktur, onlar mahzun da olacak değillerdir." (Yunus, 62-63) Bu ayette, Allah’ın dostları olarak bahsedilen kişilerin kimler olduğu hemen sonraki ayette açıkça belirtilmiştir: "Onlar, iman edip takvaya ermiş olanlardır." Yani evliya, Allah’ın emir ve yasaklarına uyan, O’na karşı derin bir saygı duyan, samimi müminlerdir. Bu, her Müslümanın ulaşabileceği bir konumdur, herhangi bir şahsa özel bir manevi makam ya da olağanüstü yetki verilmesi anlamına gelmez. 2. Peygamberlik ve Evliyalık Ayrımı: İslam inancına göre, peygamberlik (nübüvvet) makamı sona ermiştir. Peygamberlerin, Allah tarafından seçilmiş ve insanlara doğru yolu göstermekle görevli olduğu belirtilmiştir. Bu görevin bitmesiyle birlikte, insanlara Allah’tan vahiy alan veya olağanüstü yetkilere sahip yeni bir dini otoritenin gelmeyeceği netleşmiştir. Evliyalık, peygamberlikle karıştırılmaması gereken bir durumdur. Zira İslam'da sadece peygamberler mucize gösterebilir ve Allah’ın doğrudan mesajını insanlara iletebilir. Bu durum da peygamberlikle sınırlıdır. 3. İslam’da Şirk Tehlikesi: İslam'da en büyük günahlardan biri şirktir, yani Allah’a ortak koşmaktır. İnsanlara olağanüstü güçler atfetmek veya onları Allah ile insanlar arasında bir aracı olarak görmek, şirk tehlikesi yaratabilir. Kur'an'da ve sahih hadislerde bu konuda sıkça uyarılar yapılmış ve insanların doğrudan Allah’a yönelmeleri gerektiği vurgulanmıştır. Her Müslüman, Allah’a karşı sorumludur ve arada bir aracının olmasına gerek yoktur: "Allah şüphesiz ki göklerin ve yerin nûrudur." (Nur, 35) Bu ayet, Allah’ın her yerde ve her şeyin kaynağı olduğunu vurgular. Dolayısıyla Allah’a yakınlık, belirli kişilere atfedilen manevi güçlerle değil, her Müslümanın bireysel olarak Allah’a yakınlaşmasıyla gerçekleşir. 4. İslam’daki Manevi Yücelik: İslam’da bir kimsenin yüceliği, ancak Allah’a olan bağlılığı, samimiyeti ve takvasıyla ölçülür. Hiçbir insan, diğerlerinden manevi olarak üstün ya da olağanüstü bir statüde değildir. Bu nedenle İslam’da evliyalık makamı gibi insanları yüceltme eğiliminde olan anlayışlar, İslam'ın özüne ters düşebilir. Peygamber Efendimiz (s.a.v.) de vefatına yakın bir dönemde şu uyarıda bulunmuştur: "Benden sonra putperestliğe ve sapıklığa dönmeyin. Ben sadece bir beşerim." (Buhari, Ebu Hureyre’den nakil). Bu hadis de göstermektedir ki İslam'da aşırı yüceltme ve şahısları ilahlaştırma, kesinlikle reddedilir. Sonuç: İslam’da evliyalık, bazı kişilere olağanüstü yetkiler atfedilen bir makam olarak değil, Allah’a iman eden ve O’nun emirlerine uyan her müminin ulaşabileceği bir maneviyat düzeyi olarak anlaşılmalıdır. Kur'an ve hadisler, Allah’tan başkasına olağanüstü yetkiler atfetmeyi ya da aracılar kullanmayı reddeder. Dolayısıyla, İslam'da evliyalığın olmadığı ve her Müslümanın doğrudan Allah’a yönelmesi gerektiği inancı daha tutarlı ve İslam’ın temel prensipleriyle uyumludur. [/QUOTE]
Adı
İnsan doğrulaması
Günün ilk namazı hangi namazdır
Cevap yaz
Ana sayfa
Forumlar
İSLAMİ PAYLAŞIMLAR
Allah (c.c)
ALLAH C.C'nün ZATİ SIFATLARI
Üst
Alt