Ahlakın Kökeni nedir?

Durum
Üzgünüz bu konu cevaplar için kapatılmıştır...

S@nem

Kurallara Uymadı
Üyemiz
Katılım
2 Mart 2015
Mesajlar
89
Tepkime puanı
0
Ahlakın kökeni sizce nedir?

İnsanlar ahlak ile donatılmış olarak -evrimsel ahlak- dünyaya geliyor olabilirler mi?

Yoksa ahlak sonradan öğrenilen bir kavram mı?
 

Gönül sızım

Özel Kardeşimiz
Yönetici
Süper Mod
Moderatör
Katılım
26 Temmuz 2011
Mesajlar
19,432
Tepkime puanı
185
Ahlak, yaratılmışın(insan) yaratılış gereği yaratan ının sınırlarını belirlediği olumlu-olumsuz şekillenmiş bir bütün hayatın bakiyesidir.
"Ve inneke le ala huluk ın azıymin.- Sen elbette yüce bir ahlâk üzeresin." kalem 4

Mühim olan yaratılmışlığımızın getirdiklerinden hangilerini tercih ettiğimizdir, iradenin ne yönde kullanıldığıdır.

Ateist gencler ile Felsefe ve psikoloji hakkinda konuşurken ortak bir nokta vardir; Ahlak birey bir kavramdır, insanın doğuştan var olduğu daha sonra da nasil kullanacağini Öğrendiği ,kazandığı ruhi hallerdir.
Bu iyi de olabilir kötüde olabilir. Sadece iyi demek doğru olmaz.. Aslında ahlaksız diye bir şey yoktur, kötü ahlaklı vardır. Kısacası herkes ahlaklıdır, kimisi iyi ahlaklı kimisi ise kötü ahlaklı..

Ahlak;aklın bir getirisidir diye düşünüyorum.
Akılda her bireyde farklı olduğuna göre herkesin kendine göre bir ahlak kuralı vardır.

Ahlak kelimesi Hulk dan gelmektedir yani insanın yaratılış özelliği, bu özelliğine göre insan ilerleyen yıllarında değişken de olabilmektedir,.

ahlakın sadce dine ve dindara özgü olduğunu Kabul etmiyorum.. hangi din yada görüşten olursa olsun, gerekçeleri farklı bile olsa insanların üzerinde uzlaşabileceği hatta uzlaştığı ''iyi'' ve ''kötü'' ler olduğunu düşünüyorum.

De ki: Her insan kendi seciye ve karakterine göre davranır. Kimin daha isabetli olduğunu ise asıl Rabbiniz bilir." (İsra, 17/84)
Yani herkes kendi durum ve mizacına uygun olan yolda hareket eder. Başka bir ifade ile, özel hislerine göre iş yapar. Bu durumda en doğru yola gideni Rabbiniz en iyi
bilendir
 

S@nem

Kurallara Uymadı
Üyemiz
Katılım
2 Mart 2015
Mesajlar
89
Tepkime puanı
0
Aslında ahlaksız diye bir şey yoktur, kötü ahlaklı vardır. Kısacası herkes ahlaklıdır, kimisi iyi ahlaklı kimisi ise kötü ahlaklı..

Toplumsal değer yargılarına uygun olarak hareket edenler ahlaklı, etmeyenler ise ahlaksızdır.

Yani ahlaklı-ahlaksız kavramları toplumdan topluma değişebilir. Ahlak statik bir kavram değildir; gelişir, değişir, görecelidir vb.

Ahlak;aklın bir getirisidir diye düşünüyorum.
Akılda her bireyde farklı olduğuna göre herkesin kendine göre bir ahlak kuralı vardır.

Herkesin kendine göre bir ahlak kuralı benimsemesi ne yazık ki mümkün değil. Ahlak kurallarını ortaya koyan ve uygulanmasını sağlayan, hukuk disiplinidir. Mesela insan öldürmek ahlaksız bir iştir. Aklı başında insan bu toplumsal ahlak kuralına uyar. Uymaz ise kanunlarla karşı karşıya kalacağını bilir. Aklın işlevi, ahlaklı davranabilme bilinci ile ilgilidir.


ahlakın sadce dine ve dindara özgü olduğunu Kabul etmiyorum.. hangi din yada görüşten olursa olsun, gerekçeleri farklı bile olsa insanların üzerinde uzlaşabileceği hatta uzlaştığı ''iyi'' ve ''kötü'' ler olduğunu düşünüyorum.
bilendir

Haklısın...

Ahlak herhangi bir dinin ya da ideolojinin getirisi olamayacak kadar değerli bir erdem.

Ahlakın evrimsel kökenleri olduğunu kabul etmemiz gerektiğini bize bilim söylüyor.

Aşağıdaki videodaki deneyde, henüz bilincin gelişmediği dönemde bile bebeklerin bazı davranışları ahlaki değerlerle ilişkilendiriliyor.

https://www.nytimes.com/video/magazine/1247467772000/can-babies-tell-right-from-wrong.html?src=vidm
 

ihvan

Uzman Kardeşimiz
Üyemiz
Katılım
14 Şubat 2015
Mesajlar
1,512
Tepkime puanı
10
Ahlak Arapça'da "hulk" sözcüğünün çoğuludur. Hulk, tabiat, huy ve karakter anlamına gelir. Ahlak da bunların çoğuludur. Elbet ahlak, insanın fiilleriyle de alakalıdır. Çünkü hulk kelimesi, “kendisiyle insanda iyi (hasen) ve kötü (kabih) eylemlerin ortaya çıktığı şeydir" şeklinde tarif edilmiştir.
Elbet her insan, tertemiz bir şekilde yaratılmış ve yine tertemiz bir şekilde dünyaya teşrif edilmiştir. Dolayısıyla insanın temizliği ve masumiyeti doğuştan olmakla beraber insan akıl ve baliğ olduğunda yani "iyi" ve kötü"yü ayırabildiği bir çağa eriştiğinde, "iyi"yi seçmesi de mümkündür, "kötü"yü seçmesi de mümkündür. İyi dediğimiz şeyler bir anlamda, Kur'an'ın ve Sünnet'in iyi gördüğü şeylerdir, kötü dediğimiz şeyler de yine bir anlamda Kur'an'ın ve Sünnet'in kötü gördüğü şeylerdir. İşte insanın fiilleri noktasında "ahlak" da bunu ifade eder. Yani, insan, kelamına dair, ef'aline dair, an, hayat ve yaşamın her safhasına dair Kur'an ve Sünnet'in emir ve nehiyleri ekseninde harfiyyen icra eylediği fiiller o kişinin de "ahlak"ını yansıtacaktır.
Elbet her insanda ahlak olmasına karşın Kur'an ve Sünnet'in ihtiva ettiği olması gereken ahlak ancak iman edenlerin fiillerinde tezahür edecektir.
Mesela, zinadan kaçınmak, zinaya yaklaşmamak ve zinadan uzak durmak "iyi"bir fiildir ve bu hal kişinin iyi yönde ahlakını yansıtır.
Zinadan kaçınmamak, zina etmek ve zinadan uzak durmamak ise kötü bir fiildir ve bu hal kişinin kötü yönde ahlakını yansıtır.
İslam ahlakı bu hal'in insanda iyi ahlak olarak tezahür etmesine büyük önem verirken ve dahi o insanın ahlak ekseninde olmazsa olmazı kılarken,
Bazı sistemler ve değerler bu güzel hale hiç değer vermezler ve zinanın ikamesi ve yaygınlaşması hususunda da resmen gayretli de olurlar.
Örnekleri çoğaltmak mümkündür:
En geniş anlamıyla ahlak, iman eden bir müslümanın Kur'an ve Sünnet merkezli, bütün fiillerini en güzel ve olması gereken haliyle kuşanmasıdır diyebiliriz.
Ahlak ancak ve ancak İslam toplumu ekseninde hayat bulur! Çünkü bir anlamda neyin "iyi" neyin "kötü" olduğunu sadece Allahü Teala belirler. Dolayısıyla, iyi ve kötü'nün ne olduğu noktasında Allahü Teala'yı merkeze almayanlar "ahlak"ı asla kamil manada kuşanamazlar.
Evet ahlak'ın kaynağı Kur'an ve Sünnet'tir...
 

S@nem

Kurallara Uymadı
Üyemiz
Katılım
2 Mart 2015
Mesajlar
89
Tepkime puanı
0
İslam ahlakının kaynağı İslam, hristiyan ahlakının kaynağı İncil'dir.
Evrensel ahlak kuralları ile ne kadar örtüşür din merkezli ahlak anlayışları peki?
 

ihvan

Uzman Kardeşimiz
Üyemiz
Katılım
14 Şubat 2015
Mesajlar
1,512
Tepkime puanı
10
Gülüyorum sadece.
İncil, Allah'ın kelamıdır. Dolayısıyla, neyin "iyi" neyin "kötü" olduğunu Allah belirlemiştir. İşte hayatı "iyi" ve "kötü" eksende kuşanmak yani, belirlenen iyiyi ikame etmek ve belirlenen kötülükten de kaçınmak "ahlak"ın kamil manada yaşanmasını ifade edecektir bu ahlaki yaşamın sahibi de Allahü Teala olacaktır. Çünkü İncil O'ndan vahyedilen bir Kitap'tır.
İncil'in iyi ve kötü olarak ifade ettiği değerler, o günkü hayatta "evrensel" değerleri de ifade ediyordu. Dolayısıyla, "islami ahlaki değerler" evrenseldir.

İslam'ın evrenselliği de Kıyamet'e kadardır ve bütün dünya insanlarına havi niteliktedir. Daha şümullüdür. Dolayısıyla İslami (son din olarak) değerlerin ortaya koyduğu Kur'an ahlakı da Kıyamete kadar evrenselliğini koruyacaktır.

Ahlak, Yaratan'dan asla bağımsız değildir. Neyin iyi ve neyin kötü olduğunu sadece "O" belirler.
Ahlak da öyledir.

NOT

Tahrif edilmiş İncil'e göre "ahlak"ı ifade ediyorsanız ya da "falanların ahlakı" olarak nitelendiriyorsanız, bu batıl bir ifadedir. Çünkü, tahrif edenlerin değer yargıları Allah'ın değer yargılarının hilafınadır zaten.

:) :) :)
 

Gönül sızım

Özel Kardeşimiz
Yönetici
Süper Mod
Moderatör
Katılım
26 Temmuz 2011
Mesajlar
19,432
Tepkime puanı
185
İSLAM DİNİ EVRENSELDİR..
İslam ahlakının kaynağı ile hristiyan ahlakının kaynağı tektir aynıdır..Allah cc. God ,CREATER...
hiçbir din,yada kutsal kitap tamamen tahrif olunmuş değildir.
Emperyalist ve siyonist emellerine doğrudan hayır demeyen 'zararsız' emir ve yasakları uyguluyorlar ama ayak bağı olacak konulardaki dini yükümlülükleri yok sayıyorlar...
tahrif edilmiş veya edilmemiş mühim olan bu değil aslında mühim olan hükümlerinin ortadan kalkması geçmiş anayasanını yeni anaysayla ortadan kalkması gibi...

Tevbe suresi ayet 30:
Yahudiler, "Üzeyr Allah'ın oğludur" dediler. Hırıstiyanlar ise, "İsa Mesih Allah'ın oğludur" dediler.
Bu onların ağızlarıyla söyledikleri (gerçeği yansıtmayan) sözleridir. Onların bu sözleri daha önce inkar etmiş kimselerin söylediklerine benziyor.
Allah onlara Hidayet versin, Nasıl da haktan çevriliyorlar!
ben bir cok İncil okudum bir İncil ,diğer İncili tutmuyor, her biri farklı şeyler yaziyor Ya Hu..

Kur’an’da, tevhid inancı ve iman esasları ile ilgili hükümler, yaşanan zamana ve mekana bağlı olmayan, her zaman ve mekanda geçerli olacak evrensel hükümlerdir.
Kur’an, her coğrafyada yaşamış, yaşayan ve yaşayacak bütün insanlara hitap eder.

Kur’an’nın eksiği, fazlası yoktur. (En’am38) Bu durum, İslam’ın evrensellik özelliği gereğidir. Yaradan’ın kullarına lutfettiği, esneklik, kolaylık, tanıdığı serbestlik alanıdır.

İnsanların bu konulardaki tercihleri dinleştirilemez.
Hiç kimse veya hiç bir ekol bu konularda herkes sadece bana tabii olmalı diyemez.

İslam dini, robotların hafızalarına program yüklenmesi gibi, insanların beyinlerine Kur’an hükümlerinin yüklenmesini ve bizden robotlar gibi yaşamamızı istemez.
Temel hükümlere bağlı kalarak aklımızla, özgür irademizle, çalışarak, değer üreterek sorunlarımıza uygun çözümler üretmemizi ister.
Bildirilen temel hükümler; Aklı, mantığı, vicdanı olan hiç kimsenin hiç bir zaman ve mekanda itiraz edemeyeceği hükümlerdir.

Örneğin: Adaletle hükmetmek,ahlakli olmak, hiç şüphesiz her zaman ve mekan şartlarında her yöneticinin uyması gereken temel ilke olmalıdır. İnsanlar tarafından hangi sistem tercih edilirse edilsin, yönetimin detaylarla ilgili tercihleri ne olursa olsun; Adil olmaları, adaletle hükmetmeleri Allah’ın temel hükmü ve aklın vicdanın insan onurunun gereğidir.

Ahlak, Yaratan'dan asla bağımsız değildir. bizi bizden iyi bilen, anlayan,ruhsal durumumuzu yaradan kendinden nefes veren ,Neyin iyi ve neyin kötü olduğunu sadece "O" belirler...
psikolojik sorunu olan insanlar ,genellikle ahlak ve vicdandan uzak kalan insancıklardır..
 

Gönül sızım

Özel Kardeşimiz
Yönetici
Süper Mod
Moderatör
Katılım
26 Temmuz 2011
Mesajlar
19,432
Tepkime puanı
185
Ahlak kavramı evrensel olmasına rağmen zamana, coğrafyaya, yüzyıllar içinde oluşmuş medeniyetlerin farklılıklarına göre, insan zihninde ,kendi kalıbına göre ve duyusal olarak farklı çağrışımlar meydana getirmiş, getirmeye çalışmış ve çalışıyoruz...

İnsan ahlak üzerine düşünür, konuşur, tartışır, yazar ve onu sistemleştirir. Aslen,Ahlak yaşanan, sadece yaşanması gereken vicdani değerli bir şeyken, insan onun üzerine düşünerek ahlak felsefesi denilen "ürünü" meydana getirmiştir.
Ahlak'ın en temel kaynağı Kur’an ve Sünnet’tir.
Ahlakla amaçlanan şey insanın onurunu korumak ve mutluluk elde etmek gibi bir faydadır. Bunun için ahlakın, tekrar edilen bir takım pratiklerle " kişiden kolaylıkla çıkacak bir hale gelen" bir meleke haline gelmesi gerekir.

"Ne irfandır veren ahlaka yükseklik, ne vicdandır;
Fazilet hissi insanlarda Allah korkusundandır."


Sevgili Peygamberimiz(sav.) “Ben güzel ahlakı tamamlamak için gönderildim.” buyuruyor.
İşte O’nun hayatı ortada. Kim buna itiraz edebilir ki? O ahlakî yüceliğe kim erişebilir ki?
Çünkü o, canlı bir Kur’an’dı. İşte Kur’an ve ortaya koyduğu ahlak. İnsanlık, ister itiraf etsin, ister etmesin, erdem adına ne biliyorsa O’ndan öğrenmiştir...
 

S@nem

Kurallara Uymadı
Üyemiz
Katılım
2 Mart 2015
Mesajlar
89
Tepkime puanı
0
Evrensel ahlak kurallarini modern hukuk koyar.
Din yasalarinin hakim oldugu bir yerde hak ve ozgurluklerden bahsedilemez.
Cunku bu kurallar herkesi, geneli kapsamaz, bu yuzden din temelli kuraklar evrensel ozellik tasimaz.
Tek cozum olarak, dini metinlerden arinmis bir ahlak sistemi benimsenmelidir.
 

Gönül sızım

Özel Kardeşimiz
Yönetici
Süper Mod
Moderatör
Katılım
26 Temmuz 2011
Mesajlar
19,432
Tepkime puanı
185
Modern uygarlık için evrensel ahlak, hiçbir zaman var olamamıştır. Onun yerini alan şey yasalardır.ve yasalar değişgendir...
Böyle bir dünyada ahlak, uyumluluk ve (yasaya) uygun davranış olarak tanımlanmıştır.
ahlaki yargılar ancak mutlak doğru ve nesnel temelde, fakat daha da önemlisi evrensel olarak var olabilir. Ahlaki kurallar da bağlayıcılıklarını bu evrensel doğruluklarından alırlar.

Ahlak ile hukuk arasında, toplumsal hayat düzenini inşa etme yükümlülükleri yönüyle örtüşme vardır. O zaman, hukuk ile ahlak arasındaki ilişki nedir ve(ya) nasıl olmalıdır şeklinde bir soruyla karşı karşıya kalırız.

Din insan merkezlidir..vahyin muhatabı insandır ..vahyin merkezinde insan vardır.
ahlak insanın kendisiyle olan bir sorumluluğu olduğu gibi, bir diğer yönüyle de topluma karşı olan bir sorumluluğudur...

İnsanlar hukukla bir yere kadar terbiye edilebilir. Aslolan, insanların kendi kendilerini kontrol edebilmeleridir. Bu da ahlaki bir duyarlılıktan başka bir şey değildir.
İnsanın iç dünyasında bu nizamı kurmadan toplumsal ahlakı, adaleti ve toplumsal barışı gerçekleştirmek boş bir hayaldir.


"Ne irfandır veren ahlaka yükseklik, ne vicdandır;
Fazilet hissi insanlarda Allah korkusundandır."
 

S@nem

Kurallara Uymadı
Üyemiz
Katılım
2 Mart 2015
Mesajlar
89
Tepkime puanı
0
Empati yetenegin varsa, kendinizi karsinizdakinin yerine koyabiliyorsaniz, ahlaki niteliklerle donatilmissiniz demektir.

Ben bu insana zarar verirsem dogru davranmis olmam demem icin herhangi bir dogmatik bilgiye ihtiyacim yoktur. Sadece empati kurmam yeterli.

Ayna noronlar ahlakli davranmamizi sagliyorlar. Bilim insanlari, psikopat ve kotu insanlarda ayna noronlarin islevsiz oldugunu ortaya koymustur.
 

Gönül sızım

Özel Kardeşimiz
Yönetici
Süper Mod
Moderatör
Katılım
26 Temmuz 2011
Mesajlar
19,432
Tepkime puanı
185
Din yasalarinin hakim oldugu bir yerde hak ve ozgurluklerden bahsedilemez.
.
Din yasalarının olmadığı yerde sanki hak ve özgürlüklerden bahsediliyor...nerde O dünya..... ABD özgürlükler ülkesinde yaşıyorum... sırıtık.:,

Din yasalarının olmadığı yerde sanki hak ve özgürlüklerden bahsediliyor.
Cinayetten sonra teslim olan katil zanlısı Craig Stephen Hicks'in sosyal medya üzerinden yaptığı açıklamalarda kendini "ateist" olarak tanımlaması ve din karşıtı söylemlerde bulunması ise olayın, kurbanların Müslüman kimlikleri nedeniyle gerçekleşmiş olabileceği şüphesini doğurduğu belirtilmişti. Cinayet, sosyal medyada da tüm dünyadan Müslümanların tepkisini çekmişti.


https://www.islamiforumlar.net/guncel-haber-bilgi/35980-amerikada-yine-bir-zenci-cinayeti.html

https://www.islamiforumlar.net/gonul-sizim/36945-chapel-hill-katliami-neden-yanki-bulmadi.html
 

Gönül sızım

Özel Kardeşimiz
Yönetici
Süper Mod
Moderatör
Katılım
26 Temmuz 2011
Mesajlar
19,432
Tepkime puanı
185
Nisa Suresi
(58) Allah size, emanetleri mutlaka ehline vermenizi ve insanlar arasında hükmettiğiniz zaman adaletle hükmetmenizi emrediyor. Doğrusu Allah, bununla size ne güzel öğüt veriyor! Şüphesiz ki Allah hakkıyla işitendir, hakkıyla görendir.

Nisa Suresi
(135) Ey iman edenler! Kendiniz, ana babanız ve en yakınlarınızın aleyhine de olsa Allah için şahitlik yaparak adaleti titizlikle ayakta tutan kimseler olun. (Şahitlik ettikleriniz) zengin veya fakir de olsalar (adaletten ayrılmayın). Çünkü Allah ikisine de daha yakındır. (Onları sizden çok kayırır.) Öyle ise adaleti yerine getirmede nefsinize uymayın. Eğer (şahitlik ederken gerçeği) çarpıtırsanız veya (şahitlikten) çekinirseniz (bilin ki) şüphesiz Allah yaptıklarınızdan hakkıyla haberdardır.

Maide Suresi
(8) Ey iman edenler! Allah için hakkı titizlikle ayakta tutan, adalet ile şahitlik eden kimseler olun. Bir topluma olan kininiz sizi adaletsizliğe itmesin. Adil olun. Bu, Allah'a karşı gelmekten sakınmaya daha yakındır. Allah'a karşı gelmekten sakının. Şüphesiz Allah yaptıklarınızdan hakkıyla haberdardır.

Hud Suresi
(85) "Ey kavmim! Ölçüyü ve tartıyı adaletle tam yapın. İnsanların eşyalarını (mallarını ve haklarını) eksiltmeyin. Yeryüzünde bozgunculuk yaparak karışıklık çıkarmayın."

Hud Suresi
(112) Öyle ise emrolunduğun gibi dosdoğru ol. Beraberindeki tövbe edenler de dosdoğru olsunlar. Hak ve adalet ölçülerini aşmayın. Şüphesiz O yaptıklarınızı hakkıyla görür.
Rahman Suresi
(9) Tartıyı adaletle yapın, teraziyi eksik tutmayın.
 

S@nem

Kurallara Uymadı
Üyemiz
Katılım
2 Mart 2015
Mesajlar
89
Tepkime puanı
0
Ateistlerin cogunlukta oldugu ulkelere bakin.
Kanada, Isvicre, Japonya'da mi suc orani fazla yoksa ortadogu'da mi?
Sonuc ortada...
 

Gönül sızım

Özel Kardeşimiz
Yönetici
Süper Mod
Moderatör
Katılım
26 Temmuz 2011
Mesajlar
19,432
Tepkime puanı
185
Ateistlerin cogunlukta oldugu ulkelere bakin.
Kanada, Isvicre, Japonya'da mi suc orani fazla yoksa ortadogu'da mi?
Sonuc ortada...

ABD ,Kanada da vs. özgürlükler ülkesinde zenci, siyah Müsliman isen ya da onlar gibi bembeyaz değilsen yaşamaya bile Hakkın yok...kurban olduğum Adalet, ahlak ,insanlik nerdesin...?
Çocuk koruma servisinde çalışmaktayim bebeklerini tecavüz ediyorlar, Japonyada, Çinde Bebek Çorbasini bilirmisiniz...?hy..


https://www.islamiforumlar.net/isla...582-ateist-ve-mantiksal-cevap-arayanlara.html
 

S@nem

Kurallara Uymadı
Üyemiz
Katılım
2 Mart 2015
Mesajlar
89
Tepkime puanı
0
Kotuden ornek olmaz, kotu her yerde var... Ateist degilim, ornekler bana geliyor galiba... :)
 

Gönül sızım

Özel Kardeşimiz
Yönetici
Süper Mod
Moderatör
Katılım
26 Temmuz 2011
Mesajlar
19,432
Tepkime puanı
185
Kotuden ornek olmaz, kotu her yerde var... Ateist degilim, ornekler bana geliyor galiba... :)

Sizin,ateist olmanız yada olmamanız bana fark etmez,size fark eder!! .:tamam:.
Only ALLAH can judge people!!insanlari sadece Allah cc. yargılayabilir...ben sadece doğruyu Hakkı söylerim gerisi Allah cc. kerim ..

islamiforumlar.net ailesinde Edep ile gelen izzet ile gider...
Herkesin kendine giden yolu,kendine özgüdür..
herkes ancak kendince kendi aklı ve idrakı,ilmince islamiforumlar.net ailesinden hissesini alır..
hissesini almak da iman,ilim, ahlak,akıl idrak seviyesi ile Bağlantılı........
Allah cc. var, ve insanlar ona gitmiyorsa, bu gitmeyenlerin tercihi....
 

ihvan

Uzman Kardeşimiz
Üyemiz
Katılım
14 Şubat 2015
Mesajlar
1,512
Tepkime puanı
10
Evrensel ahlak kurallarini modern hukuk koyar.
Din yasalarinin hakim oldugu bir yerde hak ve ozgurluklerden bahsedilemez.
Cunku bu kurallar herkesi, geneli kapsamaz, bu yuzden din temelli kuraklar evrensel ozellik tasimaz.
Tek cozum olarak, dini metinlerden arinmis bir ahlak sistemi benimsenmelidir.

Cidden siz bizimle dalga mı geçiyorsunuz şaka mı yapıyorsunuz anlayamadım! Lakin şu kadarını söyliyeyim, her "DEĞER" kendi değerlerine müsaade eder. Ve o değer yargılarına göre de "ahlak" ortaya koyar, bak buna katılıyorum gocunmuyorum da. Dolayısıyla, İslam da sadece kendi değer yargılarına müsaade eder, başkasına etmez.
Mesela, İslam iyiyi ve kötüyü tanzim ederken,
Alkol kullanımını, ticaretini, aracılığını, satışını, imalatını kötü görür ve yasaklar ve asla buna müsaade etmez..
Yine İslam, zinayı, beyaz kadın ticaretini, umumhanede kadınların erkeklere pazarlanmasını kötü görür ve yasaklar ve asla buna da müsaade etmez.
İşte bunlardan kaçınmak Müslümanın iyi ve güzel bulunan ahlakını yansıtır.
Acaba modern sistemler İslam'ın bu tutumuna ne der? Saygıyla karşılar mı? Elbet karşılamaz! Modern sistemler de, İslam'ın haram ve helallerinin hilafına değerlerini tanzim eder ve İslam'ı ve Müslümanları her daim ikrah altında tutar. Dolayısıyla, alkol ve beyaz kadın ticareti ve her türlü zina ve fuhuş modern sistemlerde bir emir gibi uygulanır. Ve İslam'a asla yaşam hakkı da tanınmaz.
Çünkü her "DEĞER" kendi mantalitesini ikame edecektir. Diğerini de yok edecektir.
Elbet İslam da böyledir, o da kendi değerlerini ikame edecek kendi değerlerinin hilafına hiçbir şeye ise müsaade etmeyecektir.

NOT

İslam'ın diğer sistemlerden evrenselliği ve önemi şuraya havidir. İslam Devletine cizye veren ehl-i kitabın neferlerinin can, mal, nesil, akıl ve din emniyetleri garanti altına alınır ve ibadet etme hürriyeti, değerlerine göre yaşama hürriyeti kendilerine tevdi edilir.
Kafirlerden, müşriklerden, münafıklardan cizye alınamaz çünkü bunlar zaten İslam ve O'nun değerleriyle savaş halindedir.

NOT

Ahlak, iyi ve kötü fiilleri ortaya koyan bir disiplindir. Bu disiplinin kaynağı da Kur'an ve Sünnet'tir. İşte bu "evrensel" bir çıkışın ve "evrensel" bir anlayışın tezahürüdür. Bu algı İslam'a gönül verenlerin algısıdır! Dua ile.
 

ihvan

Uzman Kardeşimiz
Üyemiz
Katılım
14 Şubat 2015
Mesajlar
1,512
Tepkime puanı
10
Evrensel ahlak kurallarini modern hukuk koyar.

(Bu ifadeniz görece bir ifadedir. Bana göre de evrensel ahlak kurallarını ancak Kur'an tanzim eder. Ve Kur'an'ı en iyi yaşayan, uygulayan ve beyan eden tanzim eder ki O da Allah'ın Rasülü'dür..!)

Din yasalarinin hakim oldugu bir yerde hak ve ozgurluklerden bahsedilemez.

(Mesela? Neden özgürlüklerden bahsedilemez. Size bir soru: Bir Müslüman erkek: "Ben kumar oynamak ya da alkol kullanmak istiyorum" diyebilir mi bunların özgürlüğünü isteyebilir mi? Evet, dini yasaların olduğu bir yerde ancak özgürlüklerden bahsedilebilir.)


Cunku bu kurallar herkesi, geneli kapsamaz, bu yuzden din temelli kuraklar evrensel ozellik tasimaz.

(Adı üzerinde İslam dini, elbet İslam'a inanan bütün Müslümanları İslami değerler ve ahlak bağlar niteliktedir. Evrenseldir ve her Müslümanı bağlar!!!)


Tek cozum olarak, dini metinlerden arinmis bir ahlak sistemi benimsenmelidir.


(Bu ifaden senin anlayışına göre doğrudur. Ben Kitab'a da Peygamber'e de iman ediyor, ve diyorum ki: Dini metinlerden arınmış bir ahlak ahlak değildir bu hal şeytanın maskarası olmaktır. Ahlak dini metinlerle, Kur'an'la ve sünnetle örtüşür niteliktedir..!)
 

S@nem

Kurallara Uymadı
Üyemiz
Katılım
2 Mart 2015
Mesajlar
89
Tepkime puanı
0
Evrensel ahlak kurallarini
Size bir soru: Bir Müslüman erkek: "Ben kumar oynamak ya da alkol kullanmak istiyorum" diyebilir mi bunların özgürlüğünü isteyebilir mi? Evet, dini yasaların olduğu bir yerde ancak özgürlüklerden bahsedilebilir.

Üzgünüm, benim evrensel ahlak anlayışım insanları müslüman, Musevi, hristiyan diye ayırmıyor. Bu yüzden bir yorum yapamayacağım.
 
Durum
Üzgünüz bu konu cevaplar için kapatılmıştır...
Üst Alt