Ah istanbul

ceylannur

Uzman Kardeşimiz
Üyemiz
Katılım
2 Eylül 2011
Mesajlar
3,869
Tepkime puanı
37
ah istanbul
Ah istanbul, beni inciten şehir

kalbimin kırık kalpli kızı

başımda sevda yellerinin estiği

yüreğimin buz kestiği şehir



sevda burcunda değil kalbim

yak bir mum

umutsuz, ışıksız kaldım

şarkılarda dokunur oldu

hüzün hüzün üstüne

yağmur yağmur üstüne

şemsiyemde yok



ah İstanbul, beni inciten şehir

gençliğimin ince sızısı

öksüz çoçuklar geziyor şimdi içimde yalınayak

kanadı kırık güvercinler

hasretim üşüyor, yüreğim çırılçıplak



ne hüznümü paylaşacak bir yakınım var artık

ne günahımı yakaracak bir tanrım

ben bu kimsesizliğimi alıp kimlere gideyim

bütün dinlerden kovuldum



elifi solmuş bir gül şimdi

düşlerimi yasladığım sahiller

karanlık yüzlü adamlar külhan sokaklarında

çekip gitmiş yorgo'lar, jozej'ler, dimitri'ler

yarım kalmış düşleri beyoğlunun

kaldırımlarda parçalanmış bir gül

ve solgun anılardır şimdi yerlerde sürüklenen



bütün yıldızların sönük

denizin kirlenmiş

nerede o güzel kokuların İstanbul

sevgilimin saçlarında taşıdığı bahar



yüreğimi sırtıma vurup

bilki çok uzak ülkelerden geldim

acıyla iki çığlık arasında bırakma beni

bilirim hiç bir kıyıya çıkamam artık

martılar da öldü



denizini yitiren bir martıyım ben

gözlerim yalnızlığın hüzün teknesi fırtınalarda

bir yanı zifir kıyılarımın bir yanı zehir

hiç bir limana çıkamam artık

ey der yakarım yüreğimi

yalnız balıklar görsün

yalnız balıklar öpsün diye gözyaşlarımı



ah İstanbul, beni inciten şehir

sevdiğim kız da yok artık

yakamda taşıdığım karanfil de

ben bu yanlızlığımı alıp nerelere gideyim


nuri can
 
Üst Alt