- Katılım
- 10 Temmuz 2013
- Mesajlar
- 42
- Tepkime puanı
- 0
Yunus Emre'nin düşünce dünyasında insana verilen değer çok büyüktür. " Adem alem içinde,alem de adem içinde" diyor. Yani adem,bütün alemin özelliklerini içinde taşıyor.Bir insanı öldürmenin alemi öldürmek gibi olduğuyla ilgili ilahi buyruğun nedenlerinden biri budur.
Kuantum fiziğinde de küçük-büyük diye bir şey yoktur,her şey bütüne etki eder. Kuantumun en güzel örneği hologramdır*.Hologramdan koprarılan küçük bir parça bütünü temsil eder. Bütünün özellikleri onun içinde kayıtlıdır.İnsan da öz olarak içinde bütün evreni taşır. O halde bize sıradan görünen bir insan bile değerlidir. Bir insanı siyahi diye ya da benim gibi düşünmüyor diye değersiz görmek hologramik evren bakışına ters düşer.
Bu noktada insanların aklına "Gayriahlaki tavırlar içinde olan insanlara da mı saygı duyacağız?" diye bir soru gelebilir. "Elmas çamura da düşse elmastır" cümlesiyle cevap verebiliriz bu soruya. Müslümanlar için cehennem,o arınma sürecinin adıdır. İnsan cevherinin frekansını bozarsa cevherlikten çıkabilir. Cevheri bozmak da,varoluş anlamından kopmaktır.
Hz. Ali'nin güzel bir sözü vardır: "Mü'min olanlar bizim dinde kardeşimizdir,mümin olmayanlar ise insanlıkta." Buradan,insanlık bağının önemi bir kez daha ortaya çıkıyor. Yunus Emre de benzer şekilde " Yetmiş iki milleti bir görmeyen veli de olsa Hak katında asidir" diyor. Zaten o dönemde Anadolu'da hidayet harketleri kardeşlik teması üzerine yapılıyor ve insanlar topluluklar halinde Müslüman oluyorlar.
İnsanın Allah ile ilişkisinde Allah'ın rahmeti O'nun dostluğunun işareti,itaatimiz de bizim dostluğumuzun işaretidir. Eğer itaat etmiyorsak dostluğumuz sözde kalıyor demektir. Yunus Emre "Aşıklar ruhun dirilmesini nefsin ölümünde buldular" diyor. O,insandaki kötücül duyguların gerçekliğini kabul ediyor,onları yok saymıyor ama bu duyguların önüne geçilmesi gerektiğini belirtiyor
...
* = Laser ışınlarına dayanılarak gerçekleştirilen 3 boyutlu resim işlemi. (3D)
(Alıntıdır--Yunus Terapi)
Kuantum fiziğinde de küçük-büyük diye bir şey yoktur,her şey bütüne etki eder. Kuantumun en güzel örneği hologramdır*.Hologramdan koprarılan küçük bir parça bütünü temsil eder. Bütünün özellikleri onun içinde kayıtlıdır.İnsan da öz olarak içinde bütün evreni taşır. O halde bize sıradan görünen bir insan bile değerlidir. Bir insanı siyahi diye ya da benim gibi düşünmüyor diye değersiz görmek hologramik evren bakışına ters düşer.
Bu noktada insanların aklına "Gayriahlaki tavırlar içinde olan insanlara da mı saygı duyacağız?" diye bir soru gelebilir. "Elmas çamura da düşse elmastır" cümlesiyle cevap verebiliriz bu soruya. Müslümanlar için cehennem,o arınma sürecinin adıdır. İnsan cevherinin frekansını bozarsa cevherlikten çıkabilir. Cevheri bozmak da,varoluş anlamından kopmaktır.
Hz. Ali'nin güzel bir sözü vardır: "Mü'min olanlar bizim dinde kardeşimizdir,mümin olmayanlar ise insanlıkta." Buradan,insanlık bağının önemi bir kez daha ortaya çıkıyor. Yunus Emre de benzer şekilde " Yetmiş iki milleti bir görmeyen veli de olsa Hak katında asidir" diyor. Zaten o dönemde Anadolu'da hidayet harketleri kardeşlik teması üzerine yapılıyor ve insanlar topluluklar halinde Müslüman oluyorlar.
İnsanın Allah ile ilişkisinde Allah'ın rahmeti O'nun dostluğunun işareti,itaatimiz de bizim dostluğumuzun işaretidir. Eğer itaat etmiyorsak dostluğumuz sözde kalıyor demektir. Yunus Emre "Aşıklar ruhun dirilmesini nefsin ölümünde buldular" diyor. O,insandaki kötücül duyguların gerçekliğini kabul ediyor,onları yok saymıyor ama bu duyguların önüne geçilmesi gerektiğini belirtiyor
...
* = Laser ışınlarına dayanılarak gerçekleştirilen 3 boyutlu resim işlemi. (3D)
(Alıntıdır--Yunus Terapi)