Cacabey (Medresesi) Cami:
Kırşehir kent merkezinde bulunan medrese Selçuklu döneminde Kılıçaslanoğlu Keyhüsrev zamanında Kırşehir beyi Cacaoğlu Emir Nurettin tarafından 1272 yılında bir gözlem evi medrese olarak yaptırılmıştır. Eser sonradan camiye çevrilmiştir. Birkaç kez onarılmış olup minaresindeki mavi çiniler nedeniyle halk arasında “Cıncıklı” camii adı ile tanınmaktadır. Medrese kesme taştan yapılmış olup kare planlıdır. Kuzeyindeki giriş kapısı işlemelidir, yapıdan ayrı olan tuğladan yapılmış çinili ve tek şerefeli minaresi ilk önce gözlem yeri olarak kullanıldığını göstermektedir. Cacabey camiinin sol bitişiğinde Cacabey’e ait bir türbe bulunmaktadır, 1272 yılında kesme taştan yaptırılmıştır, kapısı lacivert üzerine beyaz çiniler ve yazılarla bezenmiştir. Pencere kenarları ise taş süslemelidir. Türbeye camii içerisinde bulunan bir salondan merdivenden geçilerek girilmektedir. Türbeyi içi çinilerle süslü olan ve içten kubbeli çokgen piramit biçiminde bir külah örtmektedir.
Lala (Lale) Camii:
İl merkezinde, Melik Gazi Kümbetinin hemen yanındadır. Caminin mimari tarzı, 13. yüzyılda kervansaray veya darphane olarak yaptırıldığı kanısını uyandırmaktadır.
Alaaddin Camii:
Alaaddin Keykubat tarafından 1230 yılında yaptırılmıştır. Camii şehrin ortasında bulunan kale üzerindedir, Selçuklu mimari tarzında yapılmıştır, 1893 yılında tümden yıkılarak Mutasarrıf Arif bey tarafından yeniden yaptırılmıştır. Kapısındaki işlemeleri taşların Melik Muzafferüddin Behram Şaha ait medresenin taşları olduğu sanılmaktadır. Camii kesme taştan yapılmıştır, tek şerefeli minaresi vardır.
Kapucu Camii :
Osmanlılar döneminde Kapucu Mehmet Paşa tarafından yaptırıldığı söylenmektedir. Şehir merkezinde bulunmaktadır.
Çarşı Camii :
1864 yılında Hüseyin bey adında bir kişi tarafından mescit şeklinde minaresiz olarak yaptırılmıştır. Kare planlı ibadet alanı ağaç bindirme tekniği ile yapılmış “ kırlangıç tavan” denilen çatı örtmektedir. İlgi çekici bu örtü sistemine sadece Erzurum ve Manisa’daki tarihi camii’lerde rastlanılmaktadır.