- Katılım
- 18 Şubat 2012
- Mesajlar
- 677
- Tepkime puanı
- 3
- Yaş
- 66
Allahı sevmek, Allah için yaşamak . Onun rızası için. Hz.Ademden sevgili peygamberimize kadar nebi resul ve peygamberlerinin izinden giden kavimler hayatlarında kendi peygamberlerine Besmele kapısında tecelli olan Allah'ın, nasip ettiği ilim kadar nasiplerini alıp hakikata yürümüşlerdir. Bu noktada nübüvveti velayet, insanlık sevgiliye kavuşacağı güne kadar, ilk beden babamız Hz Adem ile ilk akıl Hz Muhamed efendimiz arasında yaşanan yıllar, bir damla suyun nura döndürülüşü. Ve o nur denizinde Allahın Ehad oluşuna kalplerin şahid oluşudur. Neden ,niçin veya, ama ,soyut, somut gibi yüz yıllardır zahir veya batın ilimleri halkiyetin arasında dillerden gönüllere aktarılmış. Salihler aşıklar bu yollarda karınca misali allaha sevdalarını arz etmişlerdir. Her ölçünün arkasında allah sevgisi mevcudiyetini korumuş . Ve o mevcudiyetin yüzü hürmetine El gani olan allahın evliya enbiyaları gönül ateşinde kaynayan kazanlarda hikmet ve fazilete dönmüştür. Şimdi bu noktada bu devrin yaşayan halkiyeti olarak vaktin sahibi bizleriz. Bizlerin arasında yaşanan sıkıntılarda kavrıyamadığımız nokta. Insanın beden arzının ilahi oluşunun arkasındaki sır vardır. Geliş yolunda geçtiği alemleri ve beden arzımızdaki semalardan habersiz olan insan . Bedenindeki mekanların ruhaniyetlerinden sürekli davet alır. Her peygamber kendi ruhaniyetine davet eder. Bizler bu noktada habersiz olduğumuzdan. Bazen kızar Yahya (a.s.)'ın kavmine, bazen göz yaşı döker Yusuf (a.s.)'ın kavmine benzeriz. Benim asıl derdim, düşüncelerim yada allaha olan sevdamda onun rızasını almak yada onun cemalini görme arzusu ile sarıldığım Kur'an ve o Kur'anın indirildiği sevgili peygamberimiz Hz muhammedin kalbi. Demek ki allah kullarına tecelligah olduğunda Besmele kapısında bizlerin kıblesi yada allahın misafir olacağı yer insanların kalbidir. Bu satırları yazmaktaki maksadım . Sizlerin kalplerinize yapacağım bu ziyarette hangi peygamberin ümmeti . Sırtımda Esmaül Hüsnanın hangi hırkası. Ve kalplerinizdeki allahın kıblegahını nasıl ziyaret ve tavaf edeceğimdir. Eğer kesretim sizi yanıltmazsa . Ben ahlakı muhammediyem ile kapıyı çaldığımda sizler aklı muhammediye ile sevgi ve tevazu ile karşılayacağınızdan kalbimde hiç bir şüphem yok. Yazdıklarımız allahın insana nasip ettiğ allahın kıblegahı kalbe yani hakka ziyarettir.