Zahir bizim çölümüz, biz de onun şehriyiz.”

süreyya58

Süper Kardeşimiz
Üyemiz
Katılım
30 Temmuz 2011
Mesajlar
1,199
Tepkime puanı
16
“Çöl halkından Zahir adında bir adam vardı. Zahir Peygamberimiz’e (asm) her gelişinde kendi yetiştirdiği ürünlerden hediyeler getirirdi. Şehirden çöle döneceği zaman da, Peygamber Efendimiz (asm) ihtiyacı olan şeylerle onun heybesini doldururdu. Gelen hediyelere bu şekilde karşılık verdikten sonra da şöyle buyururdu:

“Zahir bizim çölümüz, biz de onun şehriyiz.”

Peygamberimiz (asm) Zahir’i çok severdi. Halbuki Zahir hiç de güzel değildi. Fizikî olarak son derece çirkin bir adamdı.

Bir gün pazarda çölden getirdiği malları satmaya çalıştığı bir sırada Peygamber Efendimiz (asm) gitti, sessizce yaklaştı, Zahir’i arkasından kucakladı ve elleriyle gözlerini kapadı.

Zahir tutanın kim olduğunu göremiyordu. “Tutan kimse bıraksın.”diye çabalamaya başladı. Bu arada göz ucuyla arkasından tutanın Efendimiz (asm) olduğunu anlayınca sırtını Peygamberimiz’in (asm) göğsüne iyice dayamaya başladı.

Zahir’in bu neşeli hareketinden hoşlanan Peygamber Efendimiz (asm) yüksek sesle:

“Bu köleyi satıyorum, var mı alan?” diye seslenmeye başladı.

Zahir boynu bükük, mahzun bir halde:

“ Ya Resulullah, benim gibi değersiz bir köleye kuruş veren olmaz. ” deyince Peygamber Efendimiz (asm):

“Hayır, ya Zahir! Sen Allah katında hiç de değersiz değilsin.” buyurdu.

(İmam Tirmizi, Şemail)[/CENTER]
 
Üst Alt