Ana sayfa
Forumlar
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Neler yeni
Yeni mesajlar
Son aktiviteler
Giriş yap
Kayıt ol
Neler yeni
Ara
Ara
Sadece başlıkları ara
Kullanıcı:
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Menü
Giriş yap
Kayıt ol
Install the app
Yükle
Ana sayfa
Forumlar
İSLAMİ PAYLAŞIMLAR
İslam ve Osmanlı Tarihi
Muhtelif Konular
Unuttugumuz galıçya
JavaScript devre dışı. Daha iyi bir deneyim için, önce lütfen tarayıcınızda JavaScript'i etkinleştirin.
Çok eski bir web tarayıcısı kullanıyorsunuz. Bu veya diğer siteleri görüntülemekte sorunlar yaşayabilirsiniz..
Tarayıcınızı güncellemeli veya
alternatif bir tarayıcı
kullanmalısınız.
Konuya cevap cer
Mesaj
<blockquote data-quote="ömr-ü diyar" data-source="post: 10238" data-attributes="member: 376"><p>15 bin vatan evladi o topraklara düstü</p><p></p><p> </p><p></p><p>Galiçya , en az Çanakkale kadar seref tablomuzdur. Bitti, tükendi denilen Osmanli, Çanakkale'de nasil Ingiliz ve Fransizlara tarih boyunca unutamayacaklari bir hezimet yasattiysa , Galiçya'da da tüm olumsuz sartlara ragmen Ruslara yenilginin acisini tattirmislardi.</p><p></p><p> </p><p></p><p>Galiçya , Avusturya-Macaristan Imparatorlugu'nun kurulusundan, Ittifak Devletleri'nin Birinci Dünya Savasi'ndaki yenilgilerine kadar, Avusturya tacina bagliydi. Ve bu imparatorlugun bir eyaletiydi. Birinci Dünya savasi basladigi zaman, Galiçya'ya göz koymus bulunan ve uzun zamandir gizli ajanlari vasitasiyla hazirlik yapmis olan Rusya, 1914 Eylülü'nde Dogu Galiçya'yi isgal etmis, 1915 Mayisi'nda ise Alman ve Avusturya hücumu karsisinda çekilmek zorunda kalmisti.</p><p></p><p> </p><p></p><p>Birinci Dünya Savasi sirasinda müttefiklerimize yardim için asker gönderdigimiz Galiçya cephesinde, 33 bin asker ve subaydan meydana gelen 15. Kolordumuz 15 bin sehit ve yarali vermisti. Ruslara karsi savasan ordumuz, her türlü imkansizliga ragmen kahramanca çarpismis ve üzerine düsen görevi layikiyla yerine getirmisti.</p><p></p><p> </p><p></p><p>Ne var ki, Birinci Dünya Savasi'nin, aralarinda bizim de bulundugumuz müttefik devletler cephesinin yenilgisiyle sonuçlanmasi, genel sonucu degistirmemisti.</p><p></p><p> </p><p></p><p>Çanakkale'de, Sina'da, Yemen'de, Kafkasya'da bizlerden fatiha bekleyen sehitlerimiz kadar serefle ve rahmetle anilmayi hak eden, isimleri ve hizmetleri tarihin tozlu sayfalari arasinda kalmis, vefasiz nesiller tarafindan unutulmus Galiçya kahramanlarini hatirlamamiz gerekiyor.</p><p></p><p> </p><p></p><p>Galiçya hatiralari</p><p></p><p> </p><p></p><p>Sair Süleyman Nazif'in Malta Geceleri, Firak-i Irak ve Galiçya adli eserlerinde, 15. Kolordu komutani Yakup Sevki Pasa tarafindan bizzat onaylanmis olan Galiçya kahramanlarinin hikayeleri detayli bir sekilde anlatir.</p><p></p><p> </p><p></p><p>Iste birkaç örnek:</p><p></p><p> </p><p></p><p>77. Alay, 1. Tabur, 2. Bölük</p><p></p><p> </p><p></p><p>Bursali Nurullah oglu Ali</p><p></p><p> </p><p></p><p>17 Eylül savasinda er Ali , bes Rus askeri tarafindan esir edilmistir. Esir olmak, Türk çocugu onurunu en çok yaralayan bir utançti.</p><p></p><p> </p><p></p><p>Olan olmustu, Ali'nin yalniz tüfegi alinmistir. Sesini çikarmaz, torbasinda kalan tek bir bombasini vermemenin yolunu düsünür. Düsmanlarin torbasini aramamasi için Allah'a yakarir ve sessiz bir vaziyet alir. Bes Rus avlarini götürürken, Ali gözettigi firsati bulur, Ruslarin dalginligini firsat bilerek bombasini atar. O kargasalikta can veren Ruslardan birinin tüfegini alarak, bombanin tozu dumani dagilmadin sag kalan iki Rus'u da öldürür ve kaçar.</p><p></p><p> </p><p></p><p>Aksam üzeri Ali arkadaslari ile yemek yerken sunlari söyler:</p><p></p><p> </p><p></p><p>“Degil 5 Moskof, 20 de olsaydi yine o bombayi korkusuzca savururdum. Insanin elinde bir tek bomba oldukça, Moskof'un elinde ucuz can vermek vebaldir.”</p><p></p><p> </p><p></p><p>77. Alay, 1. Tabur, 2. Bölük</p><p></p><p> </p><p></p><p>Kilisli Rasid oglu Abdullah Çavus</p><p></p><p> </p><p></p><p>Abdullah Çavus, Gelibolu Savasi'nda kendisini feda edercesine sehitlik rütbesine yükselen Osman Çavus'un kardesidir. Bu iki kardes ölüme meydan okuyan, düsmanla çarpismayi bir eglence sayan serdengeçtilerdendi.</p><p></p><p> </p><p></p><p>Ruslar, 421 rakamli tepeye, Abdulah Çavus'un bulundugu sipere de saldiriyorlardi. Moskoflarin kendilerinden çok üstün sayida saldirdiklarini görünce, Abdullah düsmani daracik siperler içinde karsilayip dövüsmekten utanip, arkadaslarina seslendi:</p><p></p><p> </p><p></p><p>“Biz Osmanli degil miyiz? Ruslar buraya kadar gelsinler de, biz kadinlar gibi siperde bekleyelim, ayip degil mi? Haydi arkadaslar, erlik zamanidir, sehidlik demidir! Dinini milletini seven benimle birlikte gelsin!”</p><p></p><p> </p><p></p><p>Siperden firlayip, hep birlikte Rus mevzilerine karsi ölümüne bir saldiri baslattilar. Abdullah Çavus, o gün öldürdüklerinin disinda 32 iki Rus'u da esir almisti.</p><p></p><p> </p><p></p><p>62. Alay, 1. Bölük</p><p></p><p> </p><p></p><p>Yozgatli Ismail oglu Basçavus Rifki</p><p></p><p> </p><p></p><p>23 Eylül günü yapilan muharebede yarali tasiyan arabalara rastlayan alay komutani, yarali askerlerinin hatirini sordu. Arabanin birinden basini çikaran bir yigit söyle dedi:</p><p></p><p> </p><p></p><p>Aman efendim, bölük komutani sehit oldu, yardimcisi Bilal Efendi de sehit düstü. Ben de bölüge ancak yarim saat komuta edebildim. Iste yaralandim. Komutansiz kalan bölügüm yalniz kalmasin. Ben saglik bölügünde yarami sardirinca hemen dönerim.”</p><p></p><p> </p><p></p><p>Görevi için hayatini hiçe sayan, kendi yarasindan çok komutansiz kalan bölügüne üzülen bu aslan, esasinda agir yaralanmis olan Yozgatli Ismail oglu Basçavus Rifki idi.</p><p></p><p> </p><p></p><p>62. Alay, 3. Tabur, 10. Bölük</p><p></p><p> </p><p></p><p>Çineli Ali oglu Mehmed</p><p></p><p> </p><p></p><p>Bölük komutani Mustafa Efendi'ye, 421 rakimli tepenin dogusundaki ve orman içindeki siperleri ele geçiren düsmana karsi saldirmasi emredilmisti. Mustafa Efendi bölügü ile düsman üzerine atildi. Osmanli askerlerinin saldiri silahi daima süngüdür. Süngü sakirtisina karisan Allah Allah sesleri düsmani pek sasirtmis, darmadagin etmisti. Yakayi kurtarabilen Moskoflar kaçmaya baslamislardi. Bu elli kisilik ates parçasi müslüman evladi, bütün siperleri Ruslardan temizleyerek geri almayi basarmislardi.</p><p></p><p> </p><p></p><p>Tam bu sirada, bir düsman sarapneli Mehmed'i gögsünden yaralamis, takatsiz düsürmüstü. Sirtini ara siperine dayayarak arkadaslarina bakan yigit Mehmed , “Bu siperleri biz yaptik, hepimiz ölürüz, yine düsmana vermeyiz!” diye haykiriyor, arkadaslarina cesaret veriyordu.</p><p></p><p> </p><p></p><p>Fakat yigit Mehmed'in yarasi hafif degildi. O vaziyette bile araliksiz, yagmur gibi yagan düsman sarapnalleriyle egleniyor, alay ediyordu.</p><p></p><p> </p><p></p><p>Aslan Mehmed'in son sözü “Yasasin 10. Bölük!” oldu ve ruhunu teslim etti. Bu sipere düsman bir daha ayak basamadi.</p><p></p><p> </p><p></p><p>77. Alay, 2. Tabur, 2. Bölük</p><p></p><p> </p><p></p><p>Kanirtali Mehmed oglu Abdülmecid</p><p></p><p> </p><p></p><p>Bu çavus, düsman isgalindeki bir tepeyi geri almakla görevli bir bölükte agirlik komutani idi. Ruslar tepeden kovulunca, topçulari sürülerini izleme atesinden kurtarmak için yogun atese baslamislardi. O küçük tepe, bir ot yigini gibi alev içinde kalmisti. Durumu gören Abdülmecid Çavus, islâmliga ve onun gerektirdigi azimlilige örnek olacak bir yigitlikle hemen siperin üstüne firlar, arkadaslarina seslenir:</p><p></p><p> </p><p></p><p>“Bakin, iste ben siper üstünde açiktayim. Düsman toplari beni vurmuyor. Biz burada dayanacagiz. Sözümü dinlemeyeni ben vururum!”</p><p></p><p> </p><p></p><p>Kahraman çavus o gün zaferi kazandi. Sonra bir baska sefer bomba saldirisi yaparken yaralandi.</p><p></p><p> </p><p></p><p>Birkaçini aktardigimiz böyle binlerce kahramanin hikayesini Mahmut Sevket Pasa'nin hatiralarindan okumak mümkün.</p><p></p><p> </p><p></p><p>Fatihalar, haritalarda bile yerini zor buldugumuz Galiçya'da sehit olan vatan evladlari için...</p><p></p><p> </p><p></p><p><a href="https://www.semerkanddergisi.com/5919.htm" target="_blank">https://www.semerkanddergisi.com/5919.htm</a></p></blockquote><p></p>
[QUOTE="ömr-ü diyar, post: 10238, member: 376"] 15 bin vatan evladi o topraklara düstü Galiçya , en az Çanakkale kadar seref tablomuzdur. Bitti, tükendi denilen Osmanli, Çanakkale'de nasil Ingiliz ve Fransizlara tarih boyunca unutamayacaklari bir hezimet yasattiysa , Galiçya'da da tüm olumsuz sartlara ragmen Ruslara yenilginin acisini tattirmislardi. Galiçya , Avusturya-Macaristan Imparatorlugu'nun kurulusundan, Ittifak Devletleri'nin Birinci Dünya Savasi'ndaki yenilgilerine kadar, Avusturya tacina bagliydi. Ve bu imparatorlugun bir eyaletiydi. Birinci Dünya savasi basladigi zaman, Galiçya'ya göz koymus bulunan ve uzun zamandir gizli ajanlari vasitasiyla hazirlik yapmis olan Rusya, 1914 Eylülü'nde Dogu Galiçya'yi isgal etmis, 1915 Mayisi'nda ise Alman ve Avusturya hücumu karsisinda çekilmek zorunda kalmisti. Birinci Dünya Savasi sirasinda müttefiklerimize yardim için asker gönderdigimiz Galiçya cephesinde, 33 bin asker ve subaydan meydana gelen 15. Kolordumuz 15 bin sehit ve yarali vermisti. Ruslara karsi savasan ordumuz, her türlü imkansizliga ragmen kahramanca çarpismis ve üzerine düsen görevi layikiyla yerine getirmisti. Ne var ki, Birinci Dünya Savasi'nin, aralarinda bizim de bulundugumuz müttefik devletler cephesinin yenilgisiyle sonuçlanmasi, genel sonucu degistirmemisti. Çanakkale'de, Sina'da, Yemen'de, Kafkasya'da bizlerden fatiha bekleyen sehitlerimiz kadar serefle ve rahmetle anilmayi hak eden, isimleri ve hizmetleri tarihin tozlu sayfalari arasinda kalmis, vefasiz nesiller tarafindan unutulmus Galiçya kahramanlarini hatirlamamiz gerekiyor. Galiçya hatiralari Sair Süleyman Nazif'in Malta Geceleri, Firak-i Irak ve Galiçya adli eserlerinde, 15. Kolordu komutani Yakup Sevki Pasa tarafindan bizzat onaylanmis olan Galiçya kahramanlarinin hikayeleri detayli bir sekilde anlatir. Iste birkaç örnek: 77. Alay, 1. Tabur, 2. Bölük Bursali Nurullah oglu Ali 17 Eylül savasinda er Ali , bes Rus askeri tarafindan esir edilmistir. Esir olmak, Türk çocugu onurunu en çok yaralayan bir utançti. Olan olmustu, Ali'nin yalniz tüfegi alinmistir. Sesini çikarmaz, torbasinda kalan tek bir bombasini vermemenin yolunu düsünür. Düsmanlarin torbasini aramamasi için Allah'a yakarir ve sessiz bir vaziyet alir. Bes Rus avlarini götürürken, Ali gözettigi firsati bulur, Ruslarin dalginligini firsat bilerek bombasini atar. O kargasalikta can veren Ruslardan birinin tüfegini alarak, bombanin tozu dumani dagilmadin sag kalan iki Rus'u da öldürür ve kaçar. Aksam üzeri Ali arkadaslari ile yemek yerken sunlari söyler: “Degil 5 Moskof, 20 de olsaydi yine o bombayi korkusuzca savururdum. Insanin elinde bir tek bomba oldukça, Moskof'un elinde ucuz can vermek vebaldir.” 77. Alay, 1. Tabur, 2. Bölük Kilisli Rasid oglu Abdullah Çavus Abdullah Çavus, Gelibolu Savasi'nda kendisini feda edercesine sehitlik rütbesine yükselen Osman Çavus'un kardesidir. Bu iki kardes ölüme meydan okuyan, düsmanla çarpismayi bir eglence sayan serdengeçtilerdendi. Ruslar, 421 rakamli tepeye, Abdulah Çavus'un bulundugu sipere de saldiriyorlardi. Moskoflarin kendilerinden çok üstün sayida saldirdiklarini görünce, Abdullah düsmani daracik siperler içinde karsilayip dövüsmekten utanip, arkadaslarina seslendi: “Biz Osmanli degil miyiz? Ruslar buraya kadar gelsinler de, biz kadinlar gibi siperde bekleyelim, ayip degil mi? Haydi arkadaslar, erlik zamanidir, sehidlik demidir! Dinini milletini seven benimle birlikte gelsin!” Siperden firlayip, hep birlikte Rus mevzilerine karsi ölümüne bir saldiri baslattilar. Abdullah Çavus, o gün öldürdüklerinin disinda 32 iki Rus'u da esir almisti. 62. Alay, 1. Bölük Yozgatli Ismail oglu Basçavus Rifki 23 Eylül günü yapilan muharebede yarali tasiyan arabalara rastlayan alay komutani, yarali askerlerinin hatirini sordu. Arabanin birinden basini çikaran bir yigit söyle dedi: Aman efendim, bölük komutani sehit oldu, yardimcisi Bilal Efendi de sehit düstü. Ben de bölüge ancak yarim saat komuta edebildim. Iste yaralandim. Komutansiz kalan bölügüm yalniz kalmasin. Ben saglik bölügünde yarami sardirinca hemen dönerim.” Görevi için hayatini hiçe sayan, kendi yarasindan çok komutansiz kalan bölügüne üzülen bu aslan, esasinda agir yaralanmis olan Yozgatli Ismail oglu Basçavus Rifki idi. 62. Alay, 3. Tabur, 10. Bölük Çineli Ali oglu Mehmed Bölük komutani Mustafa Efendi'ye, 421 rakimli tepenin dogusundaki ve orman içindeki siperleri ele geçiren düsmana karsi saldirmasi emredilmisti. Mustafa Efendi bölügü ile düsman üzerine atildi. Osmanli askerlerinin saldiri silahi daima süngüdür. Süngü sakirtisina karisan Allah Allah sesleri düsmani pek sasirtmis, darmadagin etmisti. Yakayi kurtarabilen Moskoflar kaçmaya baslamislardi. Bu elli kisilik ates parçasi müslüman evladi, bütün siperleri Ruslardan temizleyerek geri almayi basarmislardi. Tam bu sirada, bir düsman sarapneli Mehmed'i gögsünden yaralamis, takatsiz düsürmüstü. Sirtini ara siperine dayayarak arkadaslarina bakan yigit Mehmed , “Bu siperleri biz yaptik, hepimiz ölürüz, yine düsmana vermeyiz!” diye haykiriyor, arkadaslarina cesaret veriyordu. Fakat yigit Mehmed'in yarasi hafif degildi. O vaziyette bile araliksiz, yagmur gibi yagan düsman sarapnalleriyle egleniyor, alay ediyordu. Aslan Mehmed'in son sözü “Yasasin 10. Bölük!” oldu ve ruhunu teslim etti. Bu sipere düsman bir daha ayak basamadi. 77. Alay, 2. Tabur, 2. Bölük Kanirtali Mehmed oglu Abdülmecid Bu çavus, düsman isgalindeki bir tepeyi geri almakla görevli bir bölükte agirlik komutani idi. Ruslar tepeden kovulunca, topçulari sürülerini izleme atesinden kurtarmak için yogun atese baslamislardi. O küçük tepe, bir ot yigini gibi alev içinde kalmisti. Durumu gören Abdülmecid Çavus, islâmliga ve onun gerektirdigi azimlilige örnek olacak bir yigitlikle hemen siperin üstüne firlar, arkadaslarina seslenir: “Bakin, iste ben siper üstünde açiktayim. Düsman toplari beni vurmuyor. Biz burada dayanacagiz. Sözümü dinlemeyeni ben vururum!” Kahraman çavus o gün zaferi kazandi. Sonra bir baska sefer bomba saldirisi yaparken yaralandi. Birkaçini aktardigimiz böyle binlerce kahramanin hikayesini Mahmut Sevket Pasa'nin hatiralarindan okumak mümkün. Fatihalar, haritalarda bile yerini zor buldugumuz Galiçya'da sehit olan vatan evladlari için... [url]https://www.semerkanddergisi.com/5919.htm[/url] [/QUOTE]
Adı
İnsan doğrulaması
Günün ilk namazı hangi namazdır
Cevap yaz
Ana sayfa
Forumlar
İSLAMİ PAYLAŞIMLAR
İslam ve Osmanlı Tarihi
Muhtelif Konular
Unuttugumuz galıçya
Üst
Alt