Ana sayfa
Forumlar
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Neler yeni
Yeni mesajlar
Son aktiviteler
Giriş yap
Kayıt ol
Neler yeni
Ara
Ara
Sadece başlıkları ara
Kullanıcı:
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Menü
Giriş yap
Kayıt ol
Install the app
Yükle
Ana sayfa
Forumlar
İSLAMİ PAYLAŞIMLAR
Sahabe,Tabiin ve Evliyalar
Hanım sahabeler
Ümmü Mübeşşir (r.a)
JavaScript devre dışı. Daha iyi bir deneyim için, önce lütfen tarayıcınızda JavaScript'i etkinleştirin.
Çok eski bir web tarayıcısı kullanıyorsunuz. Bu veya diğer siteleri görüntülemekte sorunlar yaşayabilirsiniz..
Tarayıcınızı güncellemeli veya
alternatif bir tarayıcı
kullanmalısınız.
Konuya cevap cer
Mesaj
<blockquote data-quote="Ekrem" data-source="post: 6889" data-attributes="member: 3"><p style="text-align: center"><em><strong><span style="font-family: 'Garamond'"><span style="font-size: 18px">Ümmü Mübeşşir radıyallahu anha “Ensarlı mümin kadın” diye anılan ve hurma bahçelerine sahib olan bir hanım sahâbî… </span></span></strong></em></p> <p style="text-align: center"><em><strong><span style="font-family: 'Garamond'"><span style="font-size: 18px">Rasûlullah sallallahu aleyhi vesellem Efendimiz’in zaman zaman bahçesine uğrayıp öğle kaylûlesini yaptığı bir bahtiyar hanım… </span></span></strong></em></p> <p style="text-align: center"><em><strong><span style="font-family: 'Garamond'"><span style="font-size: 18px">Efendimizden birkaç hadîs-i şerifin bizlere kadar ulaşmasına vesile olan bir iman eri…</span></span></strong></em></p> <p style="text-align: center"></p> <p style="text-align: center"><em><strong><span style="font-family: 'Garamond'"><span style="font-size: 18px"> O Medîneli olup Berâ ibni Mağrur ’un kızıdır. </span></span></strong></em></p> <p style="text-align: center"><em><strong><span style="font-family: 'Garamond'"><span style="font-size: 18px">Hurma bahçelerine sahib bulunan varlıklı bir aileden. </span></span></strong></em></p> <p style="text-align: center"><em><strong><span style="font-family: 'Garamond'"><span style="font-size: 18px">Bahçe bakım işlerinden anlayan , çalışkan, cömert, sevgi dolu bir hanım. </span></span></strong></em></p> <p style="text-align: center"><em><strong><span style="font-family: 'Garamond'"><span style="font-size: 18px">Bizzat kendisi hurma ağaçlarını sular, onlara çocuğu gibi bakmaktan zevk alırdı.</span></span></strong></em></p> <p style="text-align: center"><em><strong><span style="font-family: 'Garamond'"><span style="font-size: 18px"> Hurmalar olgunlaşınca ilk topladığı turfanda meyveyi Resûl-i Ekrem sallallahu aleyhi vesellem Efendimize gönderirdi. </span></span></strong></em></p> <p style="text-align: center"><em><strong><span style="font-family: 'Garamond'"><span style="font-size: 18px">Efendimiz ikramını alır ve Ümmü Mübeşşir radıyallahu anha’ya dua ederdi. Hatta onu zaman zaman bahçesinde ziyaret ederdi. </span></span></strong></em></p> <p style="text-align: center"><em><strong><span style="font-family: 'Garamond'"><span style="font-size: 18px">Bir seferindeki ziyaretini Cabir ibni Abdullah(r.a.) Ümmü Mübeşşir el-Ensariyye (r.anha) dan şöyle nakleder:</span></span></strong></em></p> <p style="text-align: center"><em><strong><span style="font-family: 'Garamond'"><span style="font-size: 18px"> “Ben hurma bahçemizde olduğum bir gün Rasûlullah sallallahu aleyhi vesellem efendimiz çıkageldi. </span></span></strong></em></p> <p style="text-align: center"><em><strong><span style="font-family: 'Garamond'"><span style="font-size: 18px">Bana yönelerek şöyle dedi: “-Bu ağaçları kim dikti. Müslüman mı, yoksa kâfir mi?..” diye sordu. Ben hemen:</span></span></strong></em></p> <p style="text-align: center"><em><strong><span style="font-family: 'Garamond'"><span style="font-size: 18px"> - Müslüman Ya Rasûlallah! deyince şu hadîs-i şerîfi îrâd buyurdular:</span></span></strong></em></p> <p style="text-align: center"><em><strong><span style="font-family: 'Garamond'"><span style="font-size: 18px"> “-Bir müslüman bir ağaç diker veya bir şey eker de; ondan herhangi bir insan veya bir hayvan yer istifade ederse o yenen şeyler o kimse hakkında sadaka olur.” (Müslim, Müsâkat, 8)</span></span></strong></em></p> <p style="text-align: center"></p> <p style="text-align: center"><em><strong><span style="font-family: 'Garamond'"><span style="font-size: 18px"> Ümmü Mübeşşir (r.anha) ashâb-ı şeceredendir. </span></span></strong></em></p> <p style="text-align: center"><em><strong><span style="font-family: 'Garamond'"><span style="font-size: 18px">Rasûlullah sallallahu aleyhi vesellem Efendimize bir ağaç altında biat etmiştir. </span></span></strong></em></p> <p style="text-align: center"><em><strong><span style="font-family: 'Garamond'"><span style="font-size: 18px">Bir gün bu ağaç altında Hazreti Hafsa annemizle otururlarken oraya İki Cihan Güneşi efendimiz gelmişti. </span></span></strong></em></p> <p style="text-align: center"><em><strong><span style="font-family: 'Garamond'"><span style="font-size: 18px">Burada aralarında geçen bir hâdiseyi Cabir ibni Abdullah(r.a.) yine Ümmü Mübeşşir (r.anha) dan şöyle nakletmektedir:</span></span></strong></em></p> <p style="text-align: center"><em><strong><span style="font-family: 'Garamond'"><span style="font-size: 18px"> “Ümmü Mübeşşir (r.anha) Rasûlullah sallallahu aleyhi vesellem Efendimizin, Hazreti Hafsa (r.anha)’nın yanında şöyle dediğini işitmiştir:</span></span></strong></em></p> <p style="text-align: center"><em><strong><span style="font-family: 'Garamond'"><span style="font-size: 18px"> “- İnşaallah şu ağacın altında biat eden, ashâb-ı şecereden hiç kimse cehenneme girmeyecek” buyurdu.</span></span></strong></em></p> <p style="text-align: center"><em><strong><span style="font-family: 'Garamond'"><span style="font-size: 18px"> Bu söz üzerine aklına bir soru takılan Hazreti Hafsa (r.anha) annemiz Resûl-i Ekrem sallallahu aleyhi vesellem Efendimize:</span></span></strong></em></p> <p style="text-align: center"><em><strong><span style="font-family: 'Garamond'"><span style="font-size: 18px"> -Peki ya Rasûlallah Cenab-ı Hak âyet-i celîlesinde: “ İçinizden hiçbiri istisna edilmemek üzere mutlaka</span></span></strong></em></p> <p style="text-align: center"><em><strong><span style="font-family: 'Garamond'"><span style="font-size: 18px"> herkes cehenneme uğrayacaktır.” (Meryem 19/71) buyuruyor. </span></span></strong></em></p> <p style="text-align: center"><em><strong><span style="font-family: 'Garamond'"><span style="font-size: 18px"> Bu nasıl olacak? dedi.</span></span></strong></em></p> <p style="text-align: center"><em><strong><span style="font-family: 'Garamond'"><span style="font-size: 18px"> Fahr-i Kâinat sallallahu aleyhi vesellem Efendimiz: “- Teâlâ şöyle de buyurdu” diyerek bir sonraki âyeti okudu. </span></span></strong></em></p> <p style="text-align: center"><em><strong><span style="font-family: 'Garamond'"><span style="font-size: 18px">Meâlen: “Sonra müttakî olanları kurtarırız da zâlimleri dizleri üstü bırakırız.” (Meryem 19/72)</span></span></strong></em></p> <p style="text-align: center"></p> <p style="text-align: center"><em><strong><span style="font-family: 'Garamond'"><span style="font-size: 18px"> Akabinde de buradaki “cehenneme varmaktan” maksadın sırattan geçerken cehennemin yanından geçmek mânâsına geldiğini, yoksa içine girmek demek olmadığını açıkladı. (Müslim, Fedâilü’s-sahâbe, 163)</span></span></strong></em></p> <p style="text-align: center"></p> <p style="text-align: center"><em><strong><span style="font-family: 'Garamond'"><span style="font-size: 18px"> Ümmü Mübeşşir (r.anha) akıllı , kendine güvenli bir hanımdı.</span></span></strong></em></p> <p style="text-align: center"><em><strong><span style="font-family: 'Garamond'"><span style="font-size: 18px">Bir gün Rasûlullah sallallahu aleyhi vesellem Efendimizi bir topluluğa fitnelerin yaklaştığına dair bilgi verirken görmüştü. </span></span></strong></em></p> <p style="text-align: center"><em><strong><span style="font-family: 'Garamond'"><span style="font-size: 18px">Söylediklerini işitince şöyle bir soru sormuştu:</span></span></strong></em></p> <p style="text-align: center"><em><strong><span style="font-family: 'Garamond'"><span style="font-size: 18px"> “- Ya Rasûlallah! O fitne devrinde insanların en hayırlısı kimdir?”</span></span></strong></em></p> <p style="text-align: center"><em><strong><span style="font-family: 'Garamond'"><span style="font-size: 18px"> Resûl-i Ekrem sallallahu aleyhi vesellem Efendimiz bu soruya şöyle cevap vermiştir:</span></span></strong></em></p> <p style="text-align: center"><em><strong><span style="font-family: 'Garamond'"><span style="font-size: 18px"> “- Kendisine ait üç beş koyun ile birlikte Rabbisine ibadet eden, namazını kılan,zekatını veren ve insanların şerrinden uzaklaşan kimsedir.” (Tirmizi, Fiten, 15/2177)</span></span></strong></em></p> <p style="text-align: center"></p> <p style="text-align: center"><em><strong><span style="font-family: 'Garamond'"><span style="font-size: 18px"> Ümmü Mübeşşir (r.anha)’dan en çok hadis rivayet eden râvi Cabir ibni Abdullah (r.a.)’dır.</span></span></strong></em></p> <p style="text-align: center"><em><strong><span style="font-family: 'Garamond'"><span style="font-size: 18px"> O Rasûlullah sallallahu aleyhi vesellem Efendimizden rivayetle Ümmü Mübeşşir (r. anha)’nın şöyle söylediğini nakleder:</span></span></strong></em></p> <p style="text-align: center"><em><strong><span style="font-family: 'Garamond'"><span style="font-size: 18px"> “- Ben Neccaroğullarının bahçelerinden bir bahçede idim. </span></span></strong></em></p> <p style="text-align: center"><em><strong><span style="font-family: 'Garamond'"><span style="font-size: 18px">İçerisinde o kabileden Cahiliye döneminde ölmüş olan birtakım kimselere ait mezarlar bulunuyordu. </span></span></strong></em></p> <p style="text-align: center"><em><strong><span style="font-family: 'Garamond'"><span style="font-size: 18px">Rasûlullah sallallahu aleyhi vesellem efendimiz yanıma geldi. </span></span></strong></em></p> <p style="text-align: center"><em><strong><span style="font-family: 'Garamond'"><span style="font-size: 18px">Onların azap gördüklerini duyunca dışarı çıktı ve :</span></span></strong></em></p> <p style="text-align: center"><em><strong><span style="font-family: 'Garamond'"><span style="font-size: 18px"> “-Kabir azabından ’a sığının” buyurdu.</span></span></strong></em></p> <p style="text-align: center"><em><strong><span style="font-family: 'Garamond'"><span style="font-size: 18px"> Ben kendisine:</span></span></strong></em></p> <p style="text-align: center"><em><strong><span style="font-family: 'Garamond'"><span style="font-size: 18px"> “-Ey ’ın Rasûlü! Onlar kabirlerinde azap görüyorlar mı?” diye sordum.</span></span></strong></em></p> <p style="text-align: center"><em><strong><span style="font-family: 'Garamond'"><span style="font-size: 18px"> İki Cihan Güneşi Efendimiz:</span></span></strong></em></p> <p style="text-align: center"><em><strong><span style="font-family: 'Garamond'"><span style="font-size: 18px"> “-Evet, hayvanların tümünün duyduğu bir azap görüyorlar” diye buyurdu. </span></span></strong></em></p> <p style="text-align: center"><em><strong><span style="font-family: 'Garamond'"><span style="font-size: 18px">(Ahmed b. Hanbel, Müsned, c. 6, s. 362)</span></span></strong></em></p> <p style="text-align: center"></p> <p style="text-align: center"><em><strong><span style="font-family: 'Garamond'"><span style="font-size: 18px"> Ümmü Mübeşşir (r.anha) hakkında kaynaklarda fazla bir bilgiye rastlanmamaktadır. </span></span></strong></em></p> <p style="text-align: center"><em><strong><span style="font-family: 'Garamond'"><span style="font-size: 18px">Bu sebebten onu şahsiyeti ile ilgili bilgilerden ziyade , rivayet ettiği hadislerle anlatmak durumunda kaldık.</span></span></strong></em></p> <p style="text-align: center"><em><strong><span style="font-family: 'Garamond'"><span style="font-size: 18px"> ondan razı olsun.</span></span></strong></em></p> <p style="text-align: center"><em><strong><span style="font-family: 'Garamond'"><span style="font-size: 18px"> Rabbımız cümlemizi şefaatlerine nâil eylesin. Âmin.</span></span></strong></em></p> <p style="text-align: center"></p></blockquote><p></p>
[QUOTE="Ekrem, post: 6889, member: 3"] [CENTER][I][B][FONT=Garamond][SIZE=5]Ümmü Mübeşşir radıyallahu anha “Ensarlı mümin kadın” diye anılan ve hurma bahçelerine sahib olan bir hanım sahâbî… [/SIZE][/FONT][/B][/I] [I][B][FONT=Garamond][SIZE=5]Rasûlullah sallallahu aleyhi vesellem Efendimiz’in zaman zaman bahçesine uğrayıp öğle kaylûlesini yaptığı bir bahtiyar hanım… [/SIZE][/FONT][/B][/I] [I][B][FONT=Garamond][SIZE=5]Efendimizden birkaç hadîs-i şerifin bizlere kadar ulaşmasına vesile olan bir iman eri…[/SIZE][/FONT][/B][/I] [I][B][FONT=Garamond][SIZE=5] O Medîneli olup Berâ ibni Mağrur ’un kızıdır. [/SIZE][/FONT][/B][/I] [I][B][FONT=Garamond][SIZE=5]Hurma bahçelerine sahib bulunan varlıklı bir aileden. [/SIZE][/FONT][/B][/I] [I][B][FONT=Garamond][SIZE=5]Bahçe bakım işlerinden anlayan , çalışkan, cömert, sevgi dolu bir hanım. [/SIZE][/FONT][/B][/I] [I][B][FONT=Garamond][SIZE=5]Bizzat kendisi hurma ağaçlarını sular, onlara çocuğu gibi bakmaktan zevk alırdı.[/SIZE][/FONT][/B][/I] [I][B][FONT=Garamond][SIZE=5] Hurmalar olgunlaşınca ilk topladığı turfanda meyveyi Resûl-i Ekrem sallallahu aleyhi vesellem Efendimize gönderirdi. [/SIZE][/FONT][/B][/I] [I][B][FONT=Garamond][SIZE=5]Efendimiz ikramını alır ve Ümmü Mübeşşir radıyallahu anha’ya dua ederdi. Hatta onu zaman zaman bahçesinde ziyaret ederdi. [/SIZE][/FONT][/B][/I] [I][B][FONT=Garamond][SIZE=5]Bir seferindeki ziyaretini Cabir ibni Abdullah(r.a.) Ümmü Mübeşşir el-Ensariyye (r.anha) dan şöyle nakleder:[/SIZE][/FONT][/B][/I] [I][B][FONT=Garamond][SIZE=5] “Ben hurma bahçemizde olduğum bir gün Rasûlullah sallallahu aleyhi vesellem efendimiz çıkageldi. [/SIZE][/FONT][/B][/I] [I][B][FONT=Garamond][SIZE=5]Bana yönelerek şöyle dedi: “-Bu ağaçları kim dikti. Müslüman mı, yoksa kâfir mi?..” diye sordu. Ben hemen:[/SIZE][/FONT][/B][/I] [I][B][FONT=Garamond][SIZE=5] - Müslüman Ya Rasûlallah! deyince şu hadîs-i şerîfi îrâd buyurdular:[/SIZE][/FONT][/B][/I] [I][B][FONT=Garamond][SIZE=5] “-Bir müslüman bir ağaç diker veya bir şey eker de; ondan herhangi bir insan veya bir hayvan yer istifade ederse o yenen şeyler o kimse hakkında sadaka olur.” (Müslim, Müsâkat, 8)[/SIZE][/FONT][/B][/I] [I][B][FONT=Garamond][SIZE=5] Ümmü Mübeşşir (r.anha) ashâb-ı şeceredendir. [/SIZE][/FONT][/B][/I] [I][B][FONT=Garamond][SIZE=5]Rasûlullah sallallahu aleyhi vesellem Efendimize bir ağaç altında biat etmiştir. [/SIZE][/FONT][/B][/I] [I][B][FONT=Garamond][SIZE=5]Bir gün bu ağaç altında Hazreti Hafsa annemizle otururlarken oraya İki Cihan Güneşi efendimiz gelmişti. [/SIZE][/FONT][/B][/I] [I][B][FONT=Garamond][SIZE=5]Burada aralarında geçen bir hâdiseyi Cabir ibni Abdullah(r.a.) yine Ümmü Mübeşşir (r.anha) dan şöyle nakletmektedir:[/SIZE][/FONT][/B][/I] [I][B][FONT=Garamond][SIZE=5] “Ümmü Mübeşşir (r.anha) Rasûlullah sallallahu aleyhi vesellem Efendimizin, Hazreti Hafsa (r.anha)’nın yanında şöyle dediğini işitmiştir:[/SIZE][/FONT][/B][/I] [I][B][FONT=Garamond][SIZE=5] “- İnşaallah şu ağacın altında biat eden, ashâb-ı şecereden hiç kimse cehenneme girmeyecek” buyurdu.[/SIZE][/FONT][/B][/I] [I][B][FONT=Garamond][SIZE=5] Bu söz üzerine aklına bir soru takılan Hazreti Hafsa (r.anha) annemiz Resûl-i Ekrem sallallahu aleyhi vesellem Efendimize:[/SIZE][/FONT][/B][/I] [I][B][FONT=Garamond][SIZE=5] -Peki ya Rasûlallah Cenab-ı Hak âyet-i celîlesinde: “ İçinizden hiçbiri istisna edilmemek üzere mutlaka[/SIZE][/FONT][/B][/I] [I][B][FONT=Garamond][SIZE=5] herkes cehenneme uğrayacaktır.” (Meryem 19/71) buyuruyor. [/SIZE][/FONT][/B][/I] [I][B][FONT=Garamond][SIZE=5] Bu nasıl olacak? dedi.[/SIZE][/FONT][/B][/I] [I][B][FONT=Garamond][SIZE=5] Fahr-i Kâinat sallallahu aleyhi vesellem Efendimiz: “- Teâlâ şöyle de buyurdu” diyerek bir sonraki âyeti okudu. [/SIZE][/FONT][/B][/I] [I][B][FONT=Garamond][SIZE=5]Meâlen: “Sonra müttakî olanları kurtarırız da zâlimleri dizleri üstü bırakırız.” (Meryem 19/72)[/SIZE][/FONT][/B][/I] [I][B][FONT=Garamond][SIZE=5] Akabinde de buradaki “cehenneme varmaktan” maksadın sırattan geçerken cehennemin yanından geçmek mânâsına geldiğini, yoksa içine girmek demek olmadığını açıkladı. (Müslim, Fedâilü’s-sahâbe, 163)[/SIZE][/FONT][/B][/I] [I][B][FONT=Garamond][SIZE=5] Ümmü Mübeşşir (r.anha) akıllı , kendine güvenli bir hanımdı.[/SIZE][/FONT][/B][/I] [I][B][FONT=Garamond][SIZE=5]Bir gün Rasûlullah sallallahu aleyhi vesellem Efendimizi bir topluluğa fitnelerin yaklaştığına dair bilgi verirken görmüştü. [/SIZE][/FONT][/B][/I] [I][B][FONT=Garamond][SIZE=5]Söylediklerini işitince şöyle bir soru sormuştu:[/SIZE][/FONT][/B][/I] [I][B][FONT=Garamond][SIZE=5] “- Ya Rasûlallah! O fitne devrinde insanların en hayırlısı kimdir?”[/SIZE][/FONT][/B][/I] [I][B][FONT=Garamond][SIZE=5] Resûl-i Ekrem sallallahu aleyhi vesellem Efendimiz bu soruya şöyle cevap vermiştir:[/SIZE][/FONT][/B][/I] [I][B][FONT=Garamond][SIZE=5] “- Kendisine ait üç beş koyun ile birlikte Rabbisine ibadet eden, namazını kılan,zekatını veren ve insanların şerrinden uzaklaşan kimsedir.” (Tirmizi, Fiten, 15/2177)[/SIZE][/FONT][/B][/I] [I][B][FONT=Garamond][SIZE=5] Ümmü Mübeşşir (r.anha)’dan en çok hadis rivayet eden râvi Cabir ibni Abdullah (r.a.)’dır.[/SIZE][/FONT][/B][/I] [I][B][FONT=Garamond][SIZE=5] O Rasûlullah sallallahu aleyhi vesellem Efendimizden rivayetle Ümmü Mübeşşir (r. anha)’nın şöyle söylediğini nakleder:[/SIZE][/FONT][/B][/I] [I][B][FONT=Garamond][SIZE=5] “- Ben Neccaroğullarının bahçelerinden bir bahçede idim. [/SIZE][/FONT][/B][/I] [I][B][FONT=Garamond][SIZE=5]İçerisinde o kabileden Cahiliye döneminde ölmüş olan birtakım kimselere ait mezarlar bulunuyordu. [/SIZE][/FONT][/B][/I] [I][B][FONT=Garamond][SIZE=5]Rasûlullah sallallahu aleyhi vesellem efendimiz yanıma geldi. [/SIZE][/FONT][/B][/I] [I][B][FONT=Garamond][SIZE=5]Onların azap gördüklerini duyunca dışarı çıktı ve :[/SIZE][/FONT][/B][/I] [I][B][FONT=Garamond][SIZE=5] “-Kabir azabından ’a sığının” buyurdu.[/SIZE][/FONT][/B][/I] [I][B][FONT=Garamond][SIZE=5] Ben kendisine:[/SIZE][/FONT][/B][/I] [I][B][FONT=Garamond][SIZE=5] “-Ey ’ın Rasûlü! Onlar kabirlerinde azap görüyorlar mı?” diye sordum.[/SIZE][/FONT][/B][/I] [I][B][FONT=Garamond][SIZE=5] İki Cihan Güneşi Efendimiz:[/SIZE][/FONT][/B][/I] [I][B][FONT=Garamond][SIZE=5] “-Evet, hayvanların tümünün duyduğu bir azap görüyorlar” diye buyurdu. [/SIZE][/FONT][/B][/I] [I][B][FONT=Garamond][SIZE=5](Ahmed b. Hanbel, Müsned, c. 6, s. 362)[/SIZE][/FONT][/B][/I] [I][B][FONT=Garamond][SIZE=5] Ümmü Mübeşşir (r.anha) hakkında kaynaklarda fazla bir bilgiye rastlanmamaktadır. [/SIZE][/FONT][/B][/I] [I][B][FONT=Garamond][SIZE=5]Bu sebebten onu şahsiyeti ile ilgili bilgilerden ziyade , rivayet ettiği hadislerle anlatmak durumunda kaldık.[/SIZE][/FONT][/B][/I] [I][B][FONT=Garamond][SIZE=5] ondan razı olsun.[/SIZE][/FONT][/B][/I] [I][B][FONT=Garamond][SIZE=5] Rabbımız cümlemizi şefaatlerine nâil eylesin. Âmin.[/SIZE][/FONT][/B][/I] [/CENTER] [/QUOTE]
Adı
İnsan doğrulaması
Günün ilk namazı hangi namazdır
Cevap yaz
Ana sayfa
Forumlar
İSLAMİ PAYLAŞIMLAR
Sahabe,Tabiin ve Evliyalar
Hanım sahabeler
Ümmü Mübeşşir (r.a)
Üst
Alt