Te'vîl,

Durum
Üzgünüz bu konu cevaplar için kapatılmıştır...

Ekrem

Yönetici-Admin
Yönetici
Süper Mod
Üyemiz
Katılım
22 Şubat 2011
Mesajlar
9,111
Tepkime puanı
81
TE'VÎL:
1. Yorumlamak, açıklamak.
Bir müslümanın bir sözü veya bir işi birçok bakımdan kâfir (îmânsız) olacağını gösterse, bir bakımdan ise, kâfir olmıyacağını gösterse, bu bir bakıma göre te'vîl edilmeli ona kâfir dememelidir. (İbn-i Âbidîn)
2. Ehl-i sünnet âlimlerinin, Resûlullah sallallahü aleyhi ve sellemden ve Eshâb-ı kirâmdan bildirdikleri tefsirlere (açıklamalara) bağlı kalarak âyet-i kerîmeleri açıklamak veya bu şekilde yapılan açıklamalar ve îzâhlar.
Tefsîr âlimleri, tefsîre uygun olan te'villeri de tefsîr olarak kabûl etmişlerdir. Bunlara re'y tefsîri denir. Te'vîl, nakle ve din bilgilerine uygun olmazsa, tefsîr değil, yazanın kendi düşüncesi olur. Nitekim hadîs-i şerîfte; "Kur'ân-ı kerîmi kendi görüşü ile açıklayan hatâ etmiştir" buyrulmuştur. Bunun içindir ki, Kur'ân-ı kerîmde mânâsı açık olmayan yerlerden, yalnız akla güvenip, yanlış te'vîl yapılarak yanlış mânâlar çıkarılması netîcesinde yetmiş iki bid'at ve dalâlet fırkası ortaya çıktı (Seyyid Abdülhakîm Arvâsî)
Te'vîllerin doğruluğu tefsîr ile ölçerek anlaşılır. Te'vîl tefsîre uymazsa atılır. Uyarsa alınabilir denildi. (S. Abdülhakîm Arvâsî)
Ehl-i sünnet âlimleri, nassları, zâhirleri üzere almışlardır. Yâni âyet-i kerîmelere ve hadîs-i şerîflere açık olan mânâları vermişler, zarûret olmadıkça, nassları te'vîl etmemişler, bu mânâları değiştirmemişlerdir. Kendi bilgileri ve görüşleri ile h içbir değişiklik yapmamışlardır.Sapık fırkalardan olanlar ve mezhebsizler ise, îmân bilgilerinde ve ibâdetlerde değişiklik yapmaktan çekinmemişlerdir. (Seyyid Abdülhakîm)
 
Durum
Üzgünüz bu konu cevaplar için kapatılmıştır...
Üst Alt