Necasetten taharet

hüzün

Çalışkan Kardeşimiz
Üyemiz
Katılım
27 Şubat 2011
Mesajlar
413
Tepkime puanı
6
Necasetten taharet

İslâm, kişi temizliğine önem verdiği kadartoplumu da hedef aldığı için çevre temizliğine de büyük öneln vermiştir. Arslan yattığı yerden belli olur sözü, müslüman için geçerli olan bir sözdür. İslâm, imana dönen bir mühtedinin önce kelime-i şehadetin hemen akabinde temizlik (hades ve necis) konusunu şart koşar. Kelime-i şehadetle birlikte içindeki putları yıkan bir mühtedi, necasetten taharetle de yıkılmış bu enkazın ortadan kaldırılmasına dış temizlik ya da iç temizlik sayesinde gayesine ulaştırır.

Bugün içtimai sağlığı tehdit eden ve çeşitli hastalıklara yol açan veya hastalık'mikroplarının üremesine neden olan başlıca sebeplerden birisi de kişi ve çevre temizliğine dikkat edilmemesi sonucudur. İşte İslâm ilk etapta kökten bu sebepleri hail ü fasi eylemekle işe başlayan nezih bir sistemin adıdır. Necasetten taharet, adı üstünde olağan birtemizlik harekâtı olduğu için hep sağlık açısından baktık.

Yukarıda bahsettiğimiz iki temizlik şekline umumî ve diğerine de hususi temizlik diyebiliriz. İslâm, maddi ye manevi kirlerin şart koşulmasını önşart kabul ederken kalp temizliğine de dikkatleri yöneltmiş oluyor. "Namazın ALLAH'ın huzurunda durarak teşekkür borcunu yerine getirmek ve onun iyilik ve nimetlerini istemek için özenip çalışmaktan ibaret olması sebebiyle namaz kılanın gerek kendi arzu ve isteğiyle, gerek başkasının tahrik ve teşvikiyle meydana gelen vesveseler gereğince işlendiği düşünülen kötü amellerden uzuvlarını ve kabule engel olacak kötü huyların hepsinden kalbini tertemiz bir halde bulundurmağa ve bulaşan günah kirlerini tevbe ve pişmanlık suyu ile yıkamağa daha çok dikkat etmesi gerekmektedir.

Namaz için abdest bir diriliştir. Mü'min her abdest alışında yepyeni bir ruh ve hamle ile kulluk görevinin ifasına koşarken cihad ameliyesine işlerlik kazandırmış olacaktır. Abdest İslâm davası uğruna bir sıçrama tahtası olmalıdır. Guslün farz olması gerektiren birçok sebepler ve bu sebepler dahilinde çeşitli hikmetler vardır. Bu sebeplerin en önemlilerinden birisi de, dış sebeplerdir ki insanın hayatıyla orantılıdır. 'Guslün farz olmasını gerektiren bu dış sebepler çocuk meydana getirmektir. Çünkü meni, aşılama ve teşekkül, rahim kanı da gelişme ve beslenme maddesidir.

Bunlar vasıtasıyle meydana gelen çocuklar dindar veya asi olabilip pekçok sebep gerektirir. Bilhassa ehl-i tevhidi've itaatli olanların sayısını artırmak niyetini evlenmeye vesile yapan müslümanlara nisbetle bu sevap bir kat daha artar.

Bundan dolayı gusül boy abdestini yerine getiren mü'min Rabbımıza şöyle dua edecektir: 'Ya Rabbi, ben bu hareketimle sana itaatsiz olabilecek bir çocuğun meydana gelmesine sebep olduğumdan dolayı yıkanıyorum ve işlediğimi kabul ettiğim suçun sebebiyle bu yüce emri yerine getirmeyi tevbe ve istiğfara başlangıç yapıyorum!.'

 
Üst Alt