Ana sayfa
Forumlar
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Neler yeni
Yeni mesajlar
Son aktiviteler
Giriş yap
Kayıt ol
Neler yeni
Ara
Ara
Sadece başlıkları ara
Kullanıcı:
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Menü
Giriş yap
Kayıt ol
Install the app
Yükle
Ana sayfa
Forumlar
BÖLGELERİMİZ VE ŞEHİRLERİMİZ
Bölgeler ve Şehirler
Doğu Anadolu Bölgesi
Malatya
Malatya kayısısı
JavaScript devre dışı. Daha iyi bir deneyim için, önce lütfen tarayıcınızda JavaScript'i etkinleştirin.
Çok eski bir web tarayıcısı kullanıyorsunuz. Bu veya diğer siteleri görüntülemekte sorunlar yaşayabilirsiniz..
Tarayıcınızı güncellemeli veya
alternatif bir tarayıcı
kullanmalısınız.
Konuya cevap cer
Mesaj
<blockquote data-quote="ceylannur" data-source="post: 30727" data-attributes="member: 1208"><p><span style="font-family: 'Book Antiqua'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: darkgreen">MALATYA KAYISISI</span></span></span></p><p></p><p></p><p><span style="font-family: 'Book Antiqua'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: darkgreen"><strong><strong>Kayısının Tarihçesi;</strong></strong></span></span></span></p><p></p><p><span style="font-family: 'Book Antiqua'"><strong><span style="font-size: 12px"><span style="color: darkgreen">Tarihi kaynaklara göre Türkistan, Orta Asya ve Batı Çin’i içerisine alan çok geniş bir bölgenin kayısının ana vatanı olduğu sanılmaktadır. Günümüzden 5000 yıl gibi çok uzun bir zaman önce kayısı bu bölgede bilinmekte ve tarımı yapılmaktaydı. Büyük İskender’in seferleri sırasında kayısı M.Ö. IV’yy’da Anadolu’ya getirilmiş yetişmesi için uygun iklim ve toprakları Anadolu’da bulunduğundan Anadolu kayısının ikinci vatanı olmuştur. M.Ö. I. Yy’da Roma ve Pers savaşları sırasında Ermeni tüccarlar tarafından önce İtalya’ya sonra da Yunanistan’a götürülmüştür. İtalya ve Yunanistan’dan diğer Avrupa ülkelerine geçişi uzun yıllar almış 13. Yy’da İspanya ve İngiltere, 17. Yy’da da Fransa ve Amerika’ya da götürülmüştür.</span></span></strong></span></p><p></p><p></p><p><strong><span style="font-family: 'Book Antiqua'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: darkgreen">Kayısı, coğrafik olarak dünyanın hemen hemen her yerine dağılmış olsa da daha çok Akdeniz’e yakın olan ülkelerde Avrupa, Orta Asya, Amerika ve Afrika kıtalarına yayılmış ve burada yetişme alanları bulmuştur. Dünya yaş kayısı üretiminde Türkiye birinci sıradadır. Türkiye’yi İspanya, İtalya, birleşik devletler topluluğu, İran Fransa, Yunanistan ve ABD izlemektedir. Bu birinci grup ülkelerin yaş kayısı üretimleri 100 bin tonun üzerindedir. Birinci gruba Fas, Pakistan, Suriye, Çin, Güney Afrika, Macaristan, eski Yugoslavya, Romanya, Avustralya, takip etmektedir.</span></span></span></strong></p><p></p><p><strong><span style="font-family: 'Book Antiqua'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: darkgreen">Dünya yaş kayısı üretiminin yaklaşık % 10-15’inin yapıldığı Türkiye’de 6 kayısı bölgesi bulunmaktadır. Bu bölgeler;</span></span></span></strong></p><p></p><p><strong><span style="font-family: 'Book Antiqua'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: darkgreen">Malatya, Elazığ, Erzincan bölgesi </span></span></span></strong></p><p></p><p><strong><span style="font-family: 'Book Antiqua'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: darkgreen">Kars, Iğdır bölgesi </span></span></span></strong></p><p></p><p><strong><span style="font-family: 'Book Antiqua'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: darkgreen">Akdeniz (Mersin, Mut, Antakya) bölgesi </span></span></span></strong></p><p></p><p><strong><span style="font-family: 'Book Antiqua'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: darkgreen">Marmara Bölgesi </span></span></span></strong></p><p></p><p><strong><span style="font-family: 'Book Antiqua'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: darkgreen">Ege Bölgesi </span></span></span></strong></p><p></p><p><strong><span style="font-family: 'Book Antiqua'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: darkgreen">İç Anadolu Bölgesi </span></span></span></strong></p><p></p><p><strong><span style="font-family: 'Book Antiqua'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: darkgreen">Bu bölgeler içerisinde Malatya, Elazığ, Erzincan bölgesi dışındaki bölgelerin üretimleri sofralık tüketime yöneliktir. Birinci bölgedeki kayısıların çoğunluğu kurutulmakta ve bu bölge dünya kuru kayısı üretiminin yaklaşık % 85-90’ını karşılamaktadır. </span></span></span></strong></p><p></p><p></p><p><strong><span style="font-family: 'Book Antiqua'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: darkgreen">KAYISI BAHÇESİ TESİSİ</span></span></span></strong></p><p></p><p><strong><span style="font-family: 'Book Antiqua'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: darkgreen">Giriş</span></span></span></strong></p><p></p><p><strong><span style="font-family: 'Book Antiqua'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: darkgreen">Kayısı, derin, iyi geçirgen, iyi havalanan, sıcak ve besin maddelerince zengin, kumlu, tınlı, humuslu toprakları seven bir meyvedir. Ağaçlar kuvvetli, büyük, yayvan taç teşkil eder. 8-10 metreye kadar boylanabilir. Kışı soğuk, yazı sıcak iklimlerin meyvesidir. Yaz aylarında nem oranının düşük olması meyvelerin kalitesi için önemlidir. Kayısılar taze, kurutulmuş veya meyve suyu olarak bütün yıl boyunca tüketilebilen meyvelerdendir. Kayısı yetiştiriciliği uzun vadeli ve pahalı bir yatırımdır. Bu sebeple bahçe kurarken çok iyi planlama yapılmalıdır. Yapılacak hata, toprak, para ve emek israfıdır. Bu nedenle, bahçeler kurulmadan önce Tarım Kuruluşlarıyla sıkı işbirliği yapılarak, çalışmalara başlanılmalıdır.</span></span></span></strong></p><p></p><p><strong><span style="font-family: 'Book Antiqua'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: darkgreen">Bahçe Yerinin Seçimi</span></span></span></strong></p><p></p><p><strong><span style="font-family: 'Book Antiqua'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: darkgreen">-İlkbaharın geç donlarından etkilendiği için ova ve çukur yerlerden ziyade yamaç ve sırtlar tercih edilmelidir.</span></span></span></strong></p><p></p><p><strong><span style="font-family: 'Book Antiqua'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: darkgreen">-Güney, güneydoğu ve güneybatı yönlerine dikilmelidir.</span></span></span></strong></p><p></p><p><strong><span style="font-family: 'Book Antiqua'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: darkgreen">-Irmak kenarlarından, soğuk havaların toplandığı veya sis çöken çukur yerlerden kaçınılmalıdır.</span></span></span></strong></p><p></p><p><strong><span style="font-family: 'Book Antiqua'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: darkgreen">-Kayısı, ağır ve çok nemli killi topraklar hariç olmak üzere derin, geçirgen, iyi havalanan, sıcak ve besin maddelerince zengin, ince dokulu, tınlı veya tınlı-kireçli, humuslu topraklarda en iyi şekilde yetişir.</span></span></span></strong></p><p></p><p><strong><span style="font-family: 'Book Antiqua'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: darkgreen">Dikime Hazırlık</span></span></span></strong></p><p></p><p><strong><span style="font-family: 'Book Antiqua'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: darkgreen">Kayısı bahçesi tesis edilecek arazi ilkbaharda krizma edilerek veya derince birkaç kez alt üst etmek suretiyle işlenir, toprak sonbahara kadar dinlenmeye bırakılır. İmkanlar elverirse arazi tesviye edilmelidir. Yamaç araziler, arazinin meyil durumuna göre teraslama yapıldıktan sonra bahçe tesisi yapılmalıdır. Ağır topraklarda dönüme 2-3 ton kadar çiftlik gübresi serpilip sürümle toprağa karıştırılmalıdır.</span></span></span></strong></p><p><strong><span style="font-family: 'Book Antiqua'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: darkgreen">Dikim Şekilleri</span></span></span></strong></p><p></p><p><strong><span style="font-family: 'Book Antiqua'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: darkgreen">Bahçe tesis edilecek yerin şekli, arazinin meyili, ara ziraatı yapılıp yapılmayacağı gibi durumlar göz önüne alınarak dikim şekillerinden biri tatbik edilir. Ayrıca, toprağın verimlilik derecesi, sulama imkanları ve dikilecek kayısı çeşidine göre aralık verilir.</span></span></span></strong></p><p></p><p><strong><span style="font-family: 'Book Antiqua'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: darkgreen">Kare Şeklinde Dikim</span></span></span></strong></p><p></p><p><strong><span style="font-family: 'Book Antiqua'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: darkgreen">En çok kullanılan dikim şeklidir. Bu usulde dikilen ağaçların sıralar arası ve sıra üzeri mesafeler birbirine eşittir. Bu mesafeler 10x10 veya 12x12 metre olarak uygulanmalıdır. Uygulamada ilk sıra, tarla kenarından itibaren bir aralık boyunun yarısı kadar içeriden işaretlenir. Bir aralık boyu 10 m. bırakılacaksa tarla kenarından 5 m. içeriden ilk işaretleme yeri tespit edilir.</span></span></span></strong></p><p><strong><span style="font-family: 'Book Antiqua'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: darkgreen">Dikdörtgen Şeklinde Dikim</span></span></span></strong></p><p></p><p><strong><span style="font-family: 'Book Antiqua'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: darkgreen">Bu şekilde dikim ara ziraatı yapılmak istenildiğinde tercih edilir. Dikdörtgen şeklinde tesis edilen bahçelerde sıralar arasındaki mesafeler, sıra üzeri mesafelerden daha fazladır. Bu mesafeler toprağın yapısına göre değişmekle beraber ortalama sıra arası 12 m. sıra üzeri 10 m. olarak tesis edilir. </span></span></span></strong></p><p></p><p><strong><span style="font-family: 'Book Antiqua'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: darkgreen">Üçgen Şeklinde Dikim</span></span></span></strong></p><p></p><p><strong><span style="font-family: 'Book Antiqua'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: darkgreen">Üçgen şeklindeki dikim, meyilli ve yamaç araziler için uygundur. Bu usulde bahçe tesis etmek için fidanlar eşkenar üçgenin köşelerine dikilir. Köşeler arasındaki mesafe 8 veya 10 m. olmalıdır.</span></span></span></strong></p><p></p><p><strong><span style="font-family: 'Book Antiqua'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: darkgreen">Fidan Seçimi</span></span></span></strong></p><p></p><p><strong><span style="font-family: 'Book Antiqua'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: darkgreen">-Tercih edilen çeşit ismine doğru olmalıdır.</span></span></span></strong></p><p></p><p><strong><span style="font-family: 'Book Antiqua'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: darkgreen">-Sertifikalı fidanlar dikilmelidir. Bu, ağacın hastalıksız olması için gereklidir.</span></span></span></strong></p><p></p><p><strong><span style="font-family: 'Book Antiqua'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: darkgreen">-Fidanlar bir yaşında olmalıdır.</span></span></span></strong></p><p></p><p><strong><span style="font-family: 'Book Antiqua'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: darkgreen">-Gövde pişkin ve düzgün, gözler iyi teşekkül etmiş olmalıdır.</span></span></span></strong></p><p></p><p><strong><span style="font-family: 'Book Antiqua'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: darkgreen">-Aşı yeri kapanmış, kökleri bol saçak köklü olmalı ve bu saçak kökler dağılmış bulunmalıdır.</span></span></span></strong></p><p></p><p><strong><span style="font-family: 'Book Antiqua'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: darkgreen">-Gövde ve kökler yaralı, bereli olmamalıdır.</span></span></span></strong></p><p></p><p><strong><span style="font-family: 'Book Antiqua'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: darkgreen">-Hastalık ve zararlılardan arındırılmış olmalıdır.</span></span></span></strong></p><p></p><p><strong><span style="font-family: 'Book Antiqua'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: darkgreen">Dikim Zamanı</span></span></span></strong></p><p></p><p><strong><span style="font-family: 'Book Antiqua'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: darkgreen">-Kış soğuklarının fazla olmadığı yerlerde sonbahar dikimi yapılmalıdır. Çünkü;</span></span></span></strong></p><p></p><p><strong><span style="font-family: 'Book Antiqua'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: darkgreen">a)Toprak ve iklim dikime daha uygundur.</span></span></span></strong></p><p></p><p><strong><span style="font-family: 'Book Antiqua'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: darkgreen">b)Kış yağışlarından istifade edip, tutma oranı yüksektir.</span></span></span></strong></p><p></p><p><strong><span style="font-family: 'Book Antiqua'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: darkgreen">c)Erken gelişme sağlanır. </span></span></span></strong></p><p></p><p><strong><span style="font-family: 'Book Antiqua'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: darkgreen">-Mevsim uygun değil, soğuklar fazla ise ilkbahar dikimi yapılmalıdır.</span></span></span></strong></p><p><strong><span style="font-family: 'Book Antiqua'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: darkgreen">Fidanın Dikilmesi</span></span></span></strong></p><p></p><p><strong><span style="font-family: 'Book Antiqua'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: darkgreen">-Fidan dikilecek çukurlar, sonbaharda yağışlardan önce açılmalı ve havalanması sağlanmalıdır.</span></span></span></strong></p><p></p><p><strong><span style="font-family: 'Book Antiqua'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: darkgreen">-Çukurlar 60 cm. genişliğinde ve 60 cm. derinliğinde olmalıdır.</span></span></span></strong></p><p></p><p><strong><span style="font-family: 'Book Antiqua'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: darkgreen">-Çukurlar açılmadan önce toprak işlenir. Toprak hazırlığı bittikten sonra dikim şekline göre işaretlenir ve işaret yerlerine çakılan kazıkların yerlerinde kalmasına dikkat edilir.</span></span></span></strong></p><p></p><p><strong><span style="font-family: 'Book Antiqua'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: darkgreen">-Dikilecek fidanların çukurları açılırken üstten çıkan toprak bir tarafa, alttan çıkan başka bir tarafa yığılarak birbirine karışmaması sağlanır. </span></span></span></strong></p><p></p><p><strong><span style="font-family: 'Book Antiqua'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: darkgreen">-Dikim yapılmadan önce fidanlara mutlaka dikim budaması yapılmalıdır.</span></span></span></strong></p><p></p><p><strong><span style="font-family: 'Book Antiqua'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: darkgreen">-Dikim budaması, kök ve sürgün budaması şeklinde uygulanır.</span></span></span></strong></p><p></p><p><strong><span style="font-family: 'Book Antiqua'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: darkgreen">-Kök budamasında köklerdeki yara yerleri beyaz ve sağlam dokular meydana çıkıncaya kadar kesilir. Çürük, kırık, bereli yerler ayıklanır. Bir biri üzerine binmiş kökler temizlenir.</span></span></span></strong></p><p></p><p><strong><span style="font-family: 'Book Antiqua'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: darkgreen">-Sürgün budamasında gövde üzerindeki yan dalların tümü dipten kesilir. Fidanın durumuna göre de 80-120 cm. den çoban sopası gibi meyilli olarak kesilir.</span></span></span></strong></p><p></p><p><strong><span style="font-family: 'Book Antiqua'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: darkgreen">-Dikim için ilk olarak fidanın dikileceği yerin 15 cm. kadar uzağına ve çukurun işlenmemiş olan toprak kısmına sonradan fidana destek olacak bir herek dikilir. </span></span></span></strong></p><p></p><p><strong><span style="font-family: 'Book Antiqua'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: darkgreen">-Dikim esnasında dikim tahtası kullanılmalıdır.</span></span></span></strong></p><p></p><p><strong><span style="font-family: 'Book Antiqua'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: darkgreen">-Herek dikildikten sonra çukurun dibine (çukurun üst yüzünden alınmış toprağa 1/3 oranında yanmış çiftlik gübresi karıştırılarak hazırlanan) harçla bir tümsek yapılır. Fidan bu tümsek üzerine yerleştirilir. Üzerine çukurun üst kısmına ait olan gübreli toprak konur. Toprak iyice kökler arasına sıkıştırılır. Çukurun dibinden çıkan diğer toprakla da çukur tamamıyla doldurulur ve bu esnada ayakla hafifçe bastırılır. Dikim tahtası kaldırılıp, fidanın etrafında bir sulama çanağı teşkil edilir. Dikimden hemen sonra bolca can suyu verilir. Çanağın üzerine taze gübre serilerek toprakla kapatılır ve bu suretle kuruması önlenmiş olur. </span></span></span></strong></p><p></p><p><strong><span style="font-family: 'Book Antiqua'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: darkgreen">Dikimde dikkat edilecek en önemli husus;</span></span></span></strong></p><p></p><p><strong><span style="font-family: 'Book Antiqua'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: darkgreen">Aşı yerinin toprak hizasından 2-3 parmak yukarıda bulunacak şekilde dikim yapılmasıdır. </span></span></span></strong></p><p></p><p><strong><span style="font-family: 'Book Antiqua'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: darkgreen">KAYISI BAHÇESİ BAKIMI</span></span></span></strong></p><p></p><p><strong><span style="font-family: 'Book Antiqua'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: darkgreen">Meyvecilikte devamlı ve kaliteli mahsul alınabilmesi için bahçe bakımlarının tekniğine uygun olarak yapılması gerekir. Kayısı ağacı, yaz aylarında gelecek yılın tomurcuklarını teşekkül ettirmeye başlar. Normal bakım işlerinin yapılmaması, bir sonraki yılın ürününüolumsuz etkilemektedir. Bu nedenle şartlar ne olursa olsun ağacın sağlığı, bahçenin ömrünün uzun, ürünün bol,kaliteli ve sürekli olması için tüm bakım işlemleri tekniğine uygun olarak tam ve zamanında yapılmalıdır.</span></span></span></strong></p><p></p><p><strong><span style="font-family: 'Book Antiqua'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: darkgreen">Toprak İşleme</span></span></span></strong></p><p> </p><p><strong><span style="font-family: 'Book Antiqua'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: darkgreen">-Sonbaharda yaprak dökümünden sonra bahçe yüzeysel olarak kültüvatör veya küçük bahçe pulluğu ile sürülür.Sürüm imkanı yoksa bel ile işlenir.</span></span></span></strong></p><p></p><p><strong><span style="font-family: 'Book Antiqua'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: darkgreen">-İlkbaharda meyveler fındık büyüklüğüne geldiğinde ve yabancı otların çoğunluğunun çıktığı,yağışların bol olduğu dönemde (Mayıs) sıra araları yine aynı şekilde sürülür ve sulama çanakları ile karıklar hazırlanır.</span></span></span></strong></p><p></p><p><strong><span style="font-family: 'Book Antiqua'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: darkgreen">-Toprak işleme zamanı çok önemli olup,erken toprak işlenmesi yani tam çiçeklenme dönemi sürüm yapılması çiçek ve meyve dökülmesine neden olur.</span></span></span></strong></p><p></p><p><strong><span style="font-family: 'Book Antiqua'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: darkgreen">-Toprak işlenirken ağacın gövdesine ve köklerine zarar verilmemesi için sürüm yüzeysel yapılmalıdır.</span></span></span></strong></p><p></p><p><strong><span style="font-family: 'Book Antiqua'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: darkgreen">-İlkbaharda toprak işlemesi mutlaka, muhtemel don tarihlerinden sonra yapılmalıdır. Çünkü toprak işlemesi yapılmış bahçelerde don zararı, işlenmemiş bahçelerdeki zararaoranla daha fazla olmaktadır.</span></span></span></strong></p><p></p><p><strong><span style="font-family: 'Book Antiqua'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: darkgreen">Budama</span></span></span></strong></p><p></p><p><strong><span style="font-family: 'Book Antiqua'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: darkgreen">-Çoban sopası haline getirilerek (Tepesi 110-120 cm. yükseklikten vurulmuş olarak) dikilen fidanlar,Haziran-Temmuz aylarında 4-5 sürgün bırakılıp diğer sürgünler dipten kesilir.</span></span></span></strong></p><p></p><p><strong><span style="font-family: 'Book Antiqua'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: darkgreen">-İlk dal toprak seviyesinden 50-60 cm. yükseklikte bırakılmalı,bırakıla n dallar ayrı yönlerde,geniş açılı ve birbirinden 15-20 cm. mesafede bulunmalıdır.</span></span></span></strong></p><p></p><p><strong><span style="font-family: 'Book Antiqua'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: darkgreen">-Hasat,mücadele ve bakım işlerinin kolay olması için ağaç mümkün olduğu kadar alçaktan taçlandırılmalıdır.Y üksek taçlı kayısı ağaçları güneş yanıklığına maruz kalmaktadır.</span></span></span></strong></p><p></p><p><strong><span style="font-family: 'Book Antiqua'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: darkgreen">-Sis ve saoğuk havanın toplandığı taban arazilerde,dereve çay kenarlarında tesis edilecek bahçeler yüksek (70-80 cm) taçlandırılmalıdır.</span></span></span></strong></p><p></p><p><strong><span style="font-family: 'Book Antiqua'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: darkgreen">-İlk 2-3 yılda şekil budaması yapılarak şeklini almış ağaçlarda ilerleyen yıllarda budama pek fazla yapılmaz.</span></span></span></strong></p><p></p><p><strong><span style="font-family: 'Book Antiqua'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: darkgreen">-Şiddetli budamalarda ağaç zamk çıkarır ve gelişemez.Bu yüzden sonbaharda ilaçlama öncesi yapraklar dökülmeden önce kuru dalların ve üst üste gelen gereksiz dalların ayıklanması en uygun budama şeklidir.</span></span></span></strong></p><p></p><p><strong><span style="font-family: 'Book Antiqua'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: darkgreen">-Budamadan sonra yara yerleri mutlaka aşı macunu ile kapatılmalıdır.Budam a yapılırken tırnak bırakmadan dipten kesmeye dikkat edilmelidir.</span></span></span></strong></p><p></p><p><strong><span style="font-family: 'Book Antiqua'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: darkgreen">Sulama</span></span></span></strong></p><p></p><p><strong><span style="font-family: 'Book Antiqua'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: darkgreen">-Toprak yapısına,yağış durumuna göre değişmekle beraber yaz içerisinde Malatya bölgesinde 3-5 defa sulama yapılmalıdır.Bu sulamaların zamanları;</span></span></span></strong></p><p></p><p><strong><span style="font-family: 'Book Antiqua'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: darkgreen">Birinci sulama çağala devresinde, </span></span></span></strong></p><p></p><p><strong><span style="font-family: 'Book Antiqua'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: darkgreen">İkinci sulama hasattan 15 gün önce, </span></span></span></strong></p><p></p><p><strong><span style="font-family: 'Book Antiqua'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: darkgreen">Üçüncü sulama hasattan hemen sonra, </span></span></span></strong></p><p></p><p><strong><span style="font-family: 'Book Antiqua'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: darkgreen">Dördüncü sulama Ağustos ayında, </span></span></span></strong></p><p></p><p><strong><span style="font-family: 'Book Antiqua'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: darkgreen">Beşinci sulama Eylül ayında yapılmalıdır. </span></span></span></strong></p><p></p><p><strong><span style="font-family: 'Book Antiqua'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: darkgreen">-Ağacın sağlığı için suyun ağaç gövdesine değmemesine dikkat edilmelidir.</span></span></span></strong></p><p></p><p><strong><span style="font-family: 'Book Antiqua'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: darkgreen">-Sulama sabahın erken saatlerinde veya akşam,gece yapılmalıdır.</span></span></span></strong></p><p></p><p><strong><span style="font-family: 'Book Antiqua'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: darkgreen">-Suyun dengesiz verilmesi meyvelerde çatlamalara,dökülmel ere ve kalite bozukluğuna yol açar.Ağır topraklarda suyun göllenip,zamklaşma ve kök çürüklüğü gibi hastalıklara yo açmaması için sulama suyunun kontrollü verilmesi gereklidir.</span></span></span></strong></p><p></p><p><strong><span style="font-family: 'Book Antiqua'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: darkgreen">-Ağacın kök boğazı çevresine 50 cm kadar yarıçaplı küçük bir çanak,ağaç tacı izdüşümü genişliğinde ikinci bir çanak açılır ve su bu iki çanağın arasına verilir.</span></span></span></strong></p><p></p><p><strong><span style="font-family: 'Book Antiqua'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: darkgreen">Gübreleme</span></span></span></strong></p><p></p><p><strong><span style="font-family: 'Book Antiqua'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: darkgreen">-En uygun gübreleme toprak ve yaprak analizi sonucu elde edilen bilgilere göre yapılan gübrelemedir.Bu nedenle 2-3 yılda bir toprak tahlili yapılmalıdır.</span></span></span></strong></p><p></p><p><strong><span style="font-family: 'Book Antiqua'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: darkgreen">-2-3 yılda bir sonbahardadekara 2-3 ton yanmış çiftlik gübresi (Hayvan Gübresi) verilmelidir. Çünkü hayvan gübresi toprağın havalanmasını,su tutmasını ve topraktaki küçük canlıların faaliyetlerini olumlu yönde etkiler ve toprağın verimliliğini artırır. Gübrenin yanmış olması özellikle gereklidir. Gübre verildikten sonra toprağa karıştırılmalıdır.</span></span></span></strong></p><p></p><p><strong><span style="font-family: 'Book Antiqua'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: darkgreen">-Ticari gübre kullanımı da yine analiz sonucuna göre eksik bitki besin maddelerinin karşılanması amacıyla yapılmalıdır.</span></span></span></strong></p><p></p><p><strong><span style="font-family: 'Book Antiqua'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: darkgreen">-Azotlu gübre kullanımında kullanılacak gübre miktarının yarısı Şubat-Mart aylarında,diğer yarısı da Mayıs-Haziran aylarında verilmeli,kullanılan gübre tırmık veya çapa ile toprağa hafifçe karıştırılmalıdır.</span></span></span></strong></p><p></p><p><strong><span style="font-family: 'Book Antiqua'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: darkgreen">-Fosforlu gübreler erken ilkbahar veya sonbaharda verilmeli,ağaç taç izdüşümündeki daire çevresine 15-20 cm. derinlikte ve 15-20 cm. genişliğinde açılacak hendeğe verilmeli ve üzeri kapatılmalıdır.</span></span></span></strong></p><p></p><p><strong><span style="font-family: 'Book Antiqua'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: darkgreen">Malatya’da En Çok Yetiştirilen Bazı Kayısı Çeşitleri ve Özellikleri</span></span></span></strong></p><p></p><p><strong><span style="font-family: 'Book Antiqua'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: darkgreen">Malatya’da üretilen kayısı çeşitlerinin başında Hacıhaliloğlu çeşidi gelir. Malatya’da üretilen kayısının % 90’ına yakını bu çeşitten yapılmaktadır. Son yıllarda Kabaaşı, Soğancı çeşitlerinin de yaygınlaştığı görülmektedir. </span></span></span></strong></p><p></p><p><strong><span style="font-family: 'Book Antiqua'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: darkgreen">Ayrıca Hasanbey, Çöloğlu, Çataloğlu, Şekerpare, Yeğen, Hacıkız, Paşamişmişi ve Turfanda diğer önemli Malatya kayısılarındandır. Bu çeşitlerden Hacıhaliloğlu, Kabaaşı, Soğancı ve Çataloğlu kurutmalığa elverişli, diğerleri ise sofralık çeşitlerdir. Kurutmalık çeşitleri diğerlerinden ayıran en önemli özellik, kuru madde oranlarının yüksek oluşudur. Bu çeşitlerde kurumadde oranı % 24-30 arasında değişmektedir. Diğerlerinde bu oran genellikle % 18-20’ye çıkmaktadır.</span></span></span></strong></p><p></p><p><strong><span style="font-family: 'Book Antiqua'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: darkgreen">Kurutmalık çeşitlerden Hacıhaliloğlu, Soğancı, Çataloğlu ve Kabaaşı orta irilikte meyve oluşturmaktadır.</span></span></span></strong></p><p></p><p><strong><span style="font-family: 'Book Antiqua'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: darkgreen">Kayısı çekirdeği kabuk ve içten meydana gelmiştir. Meyve ağırlığının % 12’sini oluşturur. Çekirdek içi bileşim olarak Glikozit, Amigdalin, Nişasta, Yağ ve benzeri maddelerden meydana gelmiştir. Acı çekirdek ilaç ve kozmetik sanayiinde; tatlı çekirdek ise gıda sanayiinde kullanılmaktadır. Çekirdek içi (tohum) alındıktan sonra, geriye kalan kabuk yakacak olarak kullanılmaktadır.</span></span></span></strong></p><p><strong><span style="font-family: 'Book Antiqua'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: darkgreen">Kayısının Besin Değeri ve İnsan Sağlığına Yararları</span></span></span></strong></p><p></p><p><strong><span style="font-family: 'Book Antiqua'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: darkgreen">Kayısı ihtiva organik ve anorganik maddeler vasıtasıyla insan sağlığına olumlu etkilere sahip bir meyvedir. Kayısı yüksek miktarda şeker, nişasta, protein, pektin, pektoz selüloz, organik maddeler, vitamin A.B.B2, C,E,P, PP, Folik asit, az miktarda K20, C03, P205, CO, daha az miktarda Na20, Ca0, mg0, Fe03, C1 ve eseri miktarda Zn, A1 ve eseri miktarda Zn, A1 ve Cu içermektedir. Kayısı minerallerden potasyum ve vitaminlerden B karoten yönünden çok zengindir. Vitamin A vücudu ve organları saran epitel doku ve gözün sağlığı, kemiklerin ve dişlerin gelişimi ile sağlığı, kemiklerin ve dişlerin gelişimi ile sağlığı, endokrin bezlerinin çalışması için elzemdir. 200-250 gram kayısı diyeti yeteri kadar yağ içeriyorsa günlük vitamin A tüketiminin 1/3’ünü karşılayabilir. Ayrıca kayısının sodyumca fakir, potasyumca zengin oluşu bazı özel diyetlerin düzenlenmesinde yardımcı olabilir. Sodyum ve potasyum vücut sıvılarının kozmatik basıncı ve asit baz dengesi için gereklidir. Vücutta sodyum birikimi ödemlere yolaçar. Potasyum yetersizliğinde glikojen yetersizliği görülür. Kayısı Sodyumun kısıtlanmış diyetlerde mesela konjestif kalp yetmezliğinde, böbrek hastalıklarında, asit toplanması gereken hepatit sirozda ve uzun süre kartikosteroit tedavi gören kişilerde kolaylıkla kullanılabilir.</span></span></span></strong></p><p></p><p><strong><span style="font-family: 'Book Antiqua'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: darkgreen">Kayısıdan elde edilen ürünler</span></span></span></strong></p><p></p><p><strong><span style="font-family: 'Book Antiqua'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: darkgreen">Minimal işlenmiş kayısı </span></span></span></strong></p><p></p><p><strong><span style="font-family: 'Book Antiqua'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: darkgreen">Dondurulmuş kayısı </span></span></span></strong></p><p></p><p><strong><span style="font-family: 'Book Antiqua'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: darkgreen">Kayısı konservesi, pulpu ve nektarı </span></span></span></strong></p><p></p><p><strong><span style="font-family: 'Book Antiqua'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: darkgreen">Kayısı meşrubatları, kayısı pulp konsantresi </span></span></span></strong></p><p></p><p><strong><span style="font-family: 'Book Antiqua'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: darkgreen">Kayısı jöle, reçel, marmelatı ve kreması </span></span></span></strong></p><p></p><p><strong><span style="font-family: 'Book Antiqua'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: darkgreen">Yeşil kayısı turşusu ve kayısı pestili </span></span></span></strong></p><p></p><p><strong><span style="font-family: 'Book Antiqua'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: darkgreen">Toz ve kuru kayısı (çir, gün kurusu ve patik) </span></span></span></strong></p><p></p><p><strong><span style="font-family: 'Book Antiqua'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: darkgreen">Kıyılmış ve doğranmış kuru kayısı ürünleri </span></span></span></strong></p><p></p><p><strong><span style="font-family: 'Book Antiqua'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: darkgreen">Ekstruzyon kayısı mamulatı ve kayısı şekerlemeleri </span></span></span></strong></p><p></p><p><strong><span style="font-family: 'Book Antiqua'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: darkgreen">Kayısı ekstraktı ve esansı </span></span></span></strong></p><p></p><p><strong><span style="font-family: 'Book Antiqua'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: darkgreen">Kayısı pasta, kek, dondurma ve gofret türü mamulatı </span></span></span></strong></p><p></p><p><strong><span style="font-family: 'Book Antiqua'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: darkgreen">Kayısı Hasadı, Kurutulması ve Pazarlaması</span></span></span></strong></p><p></p><p><strong><span style="font-family: 'Book Antiqua'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: darkgreen">1. Hasat: Kayısı ağaçlarında en uygun hasat elle toplama şeklinde olup, meyvelerin zarar görmemesi ve bir olgunlukta toplanmasını sağlar.</span></span></span></strong></p><p></p><p><strong><span style="font-family: 'Book Antiqua'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: darkgreen">Silkeleyerek hasatta, ağaç altına branda serilse bile meyvelerin zedelenmesini ve aynı olgunlukta toplanması sağlanamaz. Çırparak hasatta yukarıda anılan zarara ilaveten dalların ve meyve gözlerinin büyük ölçüde zarar görmesine yol açar. Son zamanlarda yurt dışından ithal edilerek Malatya’da geliştirilen örümcek ağı görünümünde olan brandaya silkelemek suretiyle meyvelerin zarar görmesinin önlenmesi yanında işgücü ve zaman tasarrufu da sağlanmıştır.</span></span></span></strong></p><p></p><p><strong><span style="font-family: 'Book Antiqua'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: darkgreen">2. Kurutma: Kuruma süresini kısaltmak, tabii rengi korumak, böceklenmeyi önlemek ve muhafaza süresini artırmak ***esiyle yapılan kükürtleyerek kurutma, toplam üretimin % 80’inden daha fazlasını oluşturmaktadır. Doğrudan toprağa, betona ve bez sergilere serilerek tabii olarak kurutulan ürünler, toplam üretimin yaklaşık % 10’unu oluşturmaktadır.</span></span></span></strong></p><p></p><p><strong><span style="font-family: 'Book Antiqua'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: darkgreen">3. Pazarlama: Malatya nüfusunun % 60’ının geçim kaynağını oluşturan kayısının % 95’i ihraç edilmekte olup, bu ülkelerin başında ABD ile Avrupa başta gelmektedir. Dünyada üretilen kuru kayısının % 65-80’ini Malatya kayısısı teşkil eder</span></span></span></strong></p><p></p><p></p><p><span style="font-family: 'Book Antiqua'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: darkgreen"><img src="https://www.islamiforumlar.net/resimler/resim2/malatyakaysisi.jpg" alt="" class="fr-fic fr-dii fr-draggable " style="" /></span></span></span></p></blockquote><p></p>
[QUOTE="ceylannur, post: 30727, member: 1208"] [FONT=Book Antiqua][SIZE=3][COLOR=darkgreen]MALATYA KAYISISI[/COLOR][/SIZE][/FONT] [FONT=Book Antiqua][SIZE=3][COLOR=darkgreen][B][B]Kayısının Tarihçesi;[/B][/B][/COLOR][/SIZE][/FONT] [FONT=Book Antiqua][B][SIZE=3][COLOR=darkgreen]Tarihi kaynaklara göre Türkistan, Orta Asya ve Batı Çin’i içerisine alan çok geniş bir bölgenin kayısının ana vatanı olduğu sanılmaktadır. Günümüzden 5000 yıl gibi çok uzun bir zaman önce kayısı bu bölgede bilinmekte ve tarımı yapılmaktaydı. Büyük İskender’in seferleri sırasında kayısı M.Ö. IV’yy’da Anadolu’ya getirilmiş yetişmesi için uygun iklim ve toprakları Anadolu’da bulunduğundan Anadolu kayısının ikinci vatanı olmuştur. M.Ö. I. Yy’da Roma ve Pers savaşları sırasında Ermeni tüccarlar tarafından önce İtalya’ya sonra da Yunanistan’a götürülmüştür. İtalya ve Yunanistan’dan diğer Avrupa ülkelerine geçişi uzun yıllar almış 13. Yy’da İspanya ve İngiltere, 17. Yy’da da Fransa ve Amerika’ya da götürülmüştür.[/COLOR][/SIZE][/B][/FONT] [B][FONT=Book Antiqua][SIZE=3][COLOR=darkgreen]Kayısı, coğrafik olarak dünyanın hemen hemen her yerine dağılmış olsa da daha çok Akdeniz’e yakın olan ülkelerde Avrupa, Orta Asya, Amerika ve Afrika kıtalarına yayılmış ve burada yetişme alanları bulmuştur. Dünya yaş kayısı üretiminde Türkiye birinci sıradadır. Türkiye’yi İspanya, İtalya, birleşik devletler topluluğu, İran Fransa, Yunanistan ve ABD izlemektedir. Bu birinci grup ülkelerin yaş kayısı üretimleri 100 bin tonun üzerindedir. Birinci gruba Fas, Pakistan, Suriye, Çin, Güney Afrika, Macaristan, eski Yugoslavya, Romanya, Avustralya, takip etmektedir.[/COLOR][/SIZE][/FONT][/B] [B][FONT=Book Antiqua][SIZE=3][COLOR=darkgreen]Dünya yaş kayısı üretiminin yaklaşık % 10-15’inin yapıldığı Türkiye’de 6 kayısı bölgesi bulunmaktadır. Bu bölgeler;[/COLOR][/SIZE][/FONT][/B] [B][FONT=Book Antiqua][SIZE=3][COLOR=darkgreen]Malatya, Elazığ, Erzincan bölgesi [/COLOR][/SIZE][/FONT][/B] [B][FONT=Book Antiqua][SIZE=3][COLOR=darkgreen]Kars, Iğdır bölgesi [/COLOR][/SIZE][/FONT][/B] [B][FONT=Book Antiqua][SIZE=3][COLOR=darkgreen]Akdeniz (Mersin, Mut, Antakya) bölgesi [/COLOR][/SIZE][/FONT][/B] [B][FONT=Book Antiqua][SIZE=3][COLOR=darkgreen]Marmara Bölgesi [/COLOR][/SIZE][/FONT][/B] [B][FONT=Book Antiqua][SIZE=3][COLOR=darkgreen]Ege Bölgesi [/COLOR][/SIZE][/FONT][/B] [B][FONT=Book Antiqua][SIZE=3][COLOR=darkgreen]İç Anadolu Bölgesi [/COLOR][/SIZE][/FONT][/B] [B][FONT=Book Antiqua][SIZE=3][COLOR=darkgreen]Bu bölgeler içerisinde Malatya, Elazığ, Erzincan bölgesi dışındaki bölgelerin üretimleri sofralık tüketime yöneliktir. Birinci bölgedeki kayısıların çoğunluğu kurutulmakta ve bu bölge dünya kuru kayısı üretiminin yaklaşık % 85-90’ını karşılamaktadır. [/COLOR][/SIZE][/FONT][/B] [B][FONT=Book Antiqua][SIZE=3][COLOR=darkgreen]KAYISI BAHÇESİ TESİSİ[/COLOR][/SIZE][/FONT][/B] [B][FONT=Book Antiqua][SIZE=3][COLOR=darkgreen]Giriş[/COLOR][/SIZE][/FONT][/B] [B][FONT=Book Antiqua][SIZE=3][COLOR=darkgreen]Kayısı, derin, iyi geçirgen, iyi havalanan, sıcak ve besin maddelerince zengin, kumlu, tınlı, humuslu toprakları seven bir meyvedir. Ağaçlar kuvvetli, büyük, yayvan taç teşkil eder. 8-10 metreye kadar boylanabilir. Kışı soğuk, yazı sıcak iklimlerin meyvesidir. Yaz aylarında nem oranının düşük olması meyvelerin kalitesi için önemlidir. Kayısılar taze, kurutulmuş veya meyve suyu olarak bütün yıl boyunca tüketilebilen meyvelerdendir. Kayısı yetiştiriciliği uzun vadeli ve pahalı bir yatırımdır. Bu sebeple bahçe kurarken çok iyi planlama yapılmalıdır. Yapılacak hata, toprak, para ve emek israfıdır. Bu nedenle, bahçeler kurulmadan önce Tarım Kuruluşlarıyla sıkı işbirliği yapılarak, çalışmalara başlanılmalıdır.[/COLOR][/SIZE][/FONT][/B] [B][FONT=Book Antiqua][SIZE=3][COLOR=darkgreen]Bahçe Yerinin Seçimi[/COLOR][/SIZE][/FONT][/B] [B][FONT=Book Antiqua][SIZE=3][COLOR=darkgreen]-İlkbaharın geç donlarından etkilendiği için ova ve çukur yerlerden ziyade yamaç ve sırtlar tercih edilmelidir.[/COLOR][/SIZE][/FONT][/B] [B][FONT=Book Antiqua][SIZE=3][COLOR=darkgreen]-Güney, güneydoğu ve güneybatı yönlerine dikilmelidir.[/COLOR][/SIZE][/FONT][/B] [B][FONT=Book Antiqua][SIZE=3][COLOR=darkgreen]-Irmak kenarlarından, soğuk havaların toplandığı veya sis çöken çukur yerlerden kaçınılmalıdır.[/COLOR][/SIZE][/FONT][/B] [B][FONT=Book Antiqua][SIZE=3][COLOR=darkgreen]-Kayısı, ağır ve çok nemli killi topraklar hariç olmak üzere derin, geçirgen, iyi havalanan, sıcak ve besin maddelerince zengin, ince dokulu, tınlı veya tınlı-kireçli, humuslu topraklarda en iyi şekilde yetişir.[/COLOR][/SIZE][/FONT][/B] [B][FONT=Book Antiqua][SIZE=3][COLOR=darkgreen]Dikime Hazırlık[/COLOR][/SIZE][/FONT][/B] [B][FONT=Book Antiqua][SIZE=3][COLOR=darkgreen]Kayısı bahçesi tesis edilecek arazi ilkbaharda krizma edilerek veya derince birkaç kez alt üst etmek suretiyle işlenir, toprak sonbahara kadar dinlenmeye bırakılır. İmkanlar elverirse arazi tesviye edilmelidir. Yamaç araziler, arazinin meyil durumuna göre teraslama yapıldıktan sonra bahçe tesisi yapılmalıdır. Ağır topraklarda dönüme 2-3 ton kadar çiftlik gübresi serpilip sürümle toprağa karıştırılmalıdır.[/COLOR][/SIZE][/FONT][/B] [B][FONT=Book Antiqua][SIZE=3][COLOR=darkgreen]Dikim Şekilleri[/COLOR][/SIZE][/FONT][/B] [B][FONT=Book Antiqua][SIZE=3][COLOR=darkgreen]Bahçe tesis edilecek yerin şekli, arazinin meyili, ara ziraatı yapılıp yapılmayacağı gibi durumlar göz önüne alınarak dikim şekillerinden biri tatbik edilir. Ayrıca, toprağın verimlilik derecesi, sulama imkanları ve dikilecek kayısı çeşidine göre aralık verilir.[/COLOR][/SIZE][/FONT][/B] [B][FONT=Book Antiqua][SIZE=3][COLOR=darkgreen]Kare Şeklinde Dikim[/COLOR][/SIZE][/FONT][/B] [B][FONT=Book Antiqua][SIZE=3][COLOR=darkgreen]En çok kullanılan dikim şeklidir. Bu usulde dikilen ağaçların sıralar arası ve sıra üzeri mesafeler birbirine eşittir. Bu mesafeler 10x10 veya 12x12 metre olarak uygulanmalıdır. Uygulamada ilk sıra, tarla kenarından itibaren bir aralık boyunun yarısı kadar içeriden işaretlenir. Bir aralık boyu 10 m. bırakılacaksa tarla kenarından 5 m. içeriden ilk işaretleme yeri tespit edilir.[/COLOR][/SIZE][/FONT][/B] [B][FONT=Book Antiqua][SIZE=3][COLOR=darkgreen]Dikdörtgen Şeklinde Dikim[/COLOR][/SIZE][/FONT][/B] [B][FONT=Book Antiqua][SIZE=3][COLOR=darkgreen]Bu şekilde dikim ara ziraatı yapılmak istenildiğinde tercih edilir. Dikdörtgen şeklinde tesis edilen bahçelerde sıralar arasındaki mesafeler, sıra üzeri mesafelerden daha fazladır. Bu mesafeler toprağın yapısına göre değişmekle beraber ortalama sıra arası 12 m. sıra üzeri 10 m. olarak tesis edilir. [/COLOR][/SIZE][/FONT][/B] [B][FONT=Book Antiqua][SIZE=3][COLOR=darkgreen]Üçgen Şeklinde Dikim[/COLOR][/SIZE][/FONT][/B] [B][FONT=Book Antiqua][SIZE=3][COLOR=darkgreen]Üçgen şeklindeki dikim, meyilli ve yamaç araziler için uygundur. Bu usulde bahçe tesis etmek için fidanlar eşkenar üçgenin köşelerine dikilir. Köşeler arasındaki mesafe 8 veya 10 m. olmalıdır.[/COLOR][/SIZE][/FONT][/B] [B][FONT=Book Antiqua][SIZE=3][COLOR=darkgreen]Fidan Seçimi[/COLOR][/SIZE][/FONT][/B] [B][FONT=Book Antiqua][SIZE=3][COLOR=darkgreen]-Tercih edilen çeşit ismine doğru olmalıdır.[/COLOR][/SIZE][/FONT][/B] [B][FONT=Book Antiqua][SIZE=3][COLOR=darkgreen]-Sertifikalı fidanlar dikilmelidir. Bu, ağacın hastalıksız olması için gereklidir.[/COLOR][/SIZE][/FONT][/B] [B][FONT=Book Antiqua][SIZE=3][COLOR=darkgreen]-Fidanlar bir yaşında olmalıdır.[/COLOR][/SIZE][/FONT][/B] [B][FONT=Book Antiqua][SIZE=3][COLOR=darkgreen]-Gövde pişkin ve düzgün, gözler iyi teşekkül etmiş olmalıdır.[/COLOR][/SIZE][/FONT][/B] [B][FONT=Book Antiqua][SIZE=3][COLOR=darkgreen]-Aşı yeri kapanmış, kökleri bol saçak köklü olmalı ve bu saçak kökler dağılmış bulunmalıdır.[/COLOR][/SIZE][/FONT][/B] [B][FONT=Book Antiqua][SIZE=3][COLOR=darkgreen]-Gövde ve kökler yaralı, bereli olmamalıdır.[/COLOR][/SIZE][/FONT][/B] [B][FONT=Book Antiqua][SIZE=3][COLOR=darkgreen]-Hastalık ve zararlılardan arındırılmış olmalıdır.[/COLOR][/SIZE][/FONT][/B] [B][FONT=Book Antiqua][SIZE=3][COLOR=darkgreen]Dikim Zamanı[/COLOR][/SIZE][/FONT][/B] [B][FONT=Book Antiqua][SIZE=3][COLOR=darkgreen]-Kış soğuklarının fazla olmadığı yerlerde sonbahar dikimi yapılmalıdır. Çünkü;[/COLOR][/SIZE][/FONT][/B] [B][FONT=Book Antiqua][SIZE=3][COLOR=darkgreen]a)Toprak ve iklim dikime daha uygundur.[/COLOR][/SIZE][/FONT][/B] [B][FONT=Book Antiqua][SIZE=3][COLOR=darkgreen]b)Kış yağışlarından istifade edip, tutma oranı yüksektir.[/COLOR][/SIZE][/FONT][/B] [B][FONT=Book Antiqua][SIZE=3][COLOR=darkgreen]c)Erken gelişme sağlanır. [/COLOR][/SIZE][/FONT][/B] [B][FONT=Book Antiqua][SIZE=3][COLOR=darkgreen]-Mevsim uygun değil, soğuklar fazla ise ilkbahar dikimi yapılmalıdır.[/COLOR][/SIZE][/FONT][/B] [B][FONT=Book Antiqua][SIZE=3][COLOR=darkgreen]Fidanın Dikilmesi[/COLOR][/SIZE][/FONT][/B] [B][FONT=Book Antiqua][SIZE=3][COLOR=darkgreen]-Fidan dikilecek çukurlar, sonbaharda yağışlardan önce açılmalı ve havalanması sağlanmalıdır.[/COLOR][/SIZE][/FONT][/B] [B][FONT=Book Antiqua][SIZE=3][COLOR=darkgreen]-Çukurlar 60 cm. genişliğinde ve 60 cm. derinliğinde olmalıdır.[/COLOR][/SIZE][/FONT][/B] [B][FONT=Book Antiqua][SIZE=3][COLOR=darkgreen]-Çukurlar açılmadan önce toprak işlenir. Toprak hazırlığı bittikten sonra dikim şekline göre işaretlenir ve işaret yerlerine çakılan kazıkların yerlerinde kalmasına dikkat edilir.[/COLOR][/SIZE][/FONT][/B] [B][FONT=Book Antiqua][SIZE=3][COLOR=darkgreen]-Dikilecek fidanların çukurları açılırken üstten çıkan toprak bir tarafa, alttan çıkan başka bir tarafa yığılarak birbirine karışmaması sağlanır. [/COLOR][/SIZE][/FONT][/B] [B][FONT=Book Antiqua][SIZE=3][COLOR=darkgreen]-Dikim yapılmadan önce fidanlara mutlaka dikim budaması yapılmalıdır.[/COLOR][/SIZE][/FONT][/B] [B][FONT=Book Antiqua][SIZE=3][COLOR=darkgreen]-Dikim budaması, kök ve sürgün budaması şeklinde uygulanır.[/COLOR][/SIZE][/FONT][/B] [B][FONT=Book Antiqua][SIZE=3][COLOR=darkgreen]-Kök budamasında köklerdeki yara yerleri beyaz ve sağlam dokular meydana çıkıncaya kadar kesilir. Çürük, kırık, bereli yerler ayıklanır. Bir biri üzerine binmiş kökler temizlenir.[/COLOR][/SIZE][/FONT][/B] [B][FONT=Book Antiqua][SIZE=3][COLOR=darkgreen]-Sürgün budamasında gövde üzerindeki yan dalların tümü dipten kesilir. Fidanın durumuna göre de 80-120 cm. den çoban sopası gibi meyilli olarak kesilir.[/COLOR][/SIZE][/FONT][/B] [B][FONT=Book Antiqua][SIZE=3][COLOR=darkgreen]-Dikim için ilk olarak fidanın dikileceği yerin 15 cm. kadar uzağına ve çukurun işlenmemiş olan toprak kısmına sonradan fidana destek olacak bir herek dikilir. [/COLOR][/SIZE][/FONT][/B] [B][FONT=Book Antiqua][SIZE=3][COLOR=darkgreen]-Dikim esnasında dikim tahtası kullanılmalıdır.[/COLOR][/SIZE][/FONT][/B] [B][FONT=Book Antiqua][SIZE=3][COLOR=darkgreen]-Herek dikildikten sonra çukurun dibine (çukurun üst yüzünden alınmış toprağa 1/3 oranında yanmış çiftlik gübresi karıştırılarak hazırlanan) harçla bir tümsek yapılır. Fidan bu tümsek üzerine yerleştirilir. Üzerine çukurun üst kısmına ait olan gübreli toprak konur. Toprak iyice kökler arasına sıkıştırılır. Çukurun dibinden çıkan diğer toprakla da çukur tamamıyla doldurulur ve bu esnada ayakla hafifçe bastırılır. Dikim tahtası kaldırılıp, fidanın etrafında bir sulama çanağı teşkil edilir. Dikimden hemen sonra bolca can suyu verilir. Çanağın üzerine taze gübre serilerek toprakla kapatılır ve bu suretle kuruması önlenmiş olur. [/COLOR][/SIZE][/FONT][/B] [B][FONT=Book Antiqua][SIZE=3][COLOR=darkgreen]Dikimde dikkat edilecek en önemli husus;[/COLOR][/SIZE][/FONT][/B] [B][FONT=Book Antiqua][SIZE=3][COLOR=darkgreen]Aşı yerinin toprak hizasından 2-3 parmak yukarıda bulunacak şekilde dikim yapılmasıdır. [/COLOR][/SIZE][/FONT][/B] [B][FONT=Book Antiqua][SIZE=3][COLOR=darkgreen]KAYISI BAHÇESİ BAKIMI[/COLOR][/SIZE][/FONT][/B] [B][FONT=Book Antiqua][SIZE=3][COLOR=darkgreen]Meyvecilikte devamlı ve kaliteli mahsul alınabilmesi için bahçe bakımlarının tekniğine uygun olarak yapılması gerekir. Kayısı ağacı, yaz aylarında gelecek yılın tomurcuklarını teşekkül ettirmeye başlar. Normal bakım işlerinin yapılmaması, bir sonraki yılın ürününüolumsuz etkilemektedir. Bu nedenle şartlar ne olursa olsun ağacın sağlığı, bahçenin ömrünün uzun, ürünün bol,kaliteli ve sürekli olması için tüm bakım işlemleri tekniğine uygun olarak tam ve zamanında yapılmalıdır.[/COLOR][/SIZE][/FONT][/B] [B][FONT=Book Antiqua][SIZE=3][COLOR=darkgreen]Toprak İşleme[/COLOR][/SIZE][/FONT][/B] [B][FONT=Book Antiqua][SIZE=3][COLOR=darkgreen]-Sonbaharda yaprak dökümünden sonra bahçe yüzeysel olarak kültüvatör veya küçük bahçe pulluğu ile sürülür.Sürüm imkanı yoksa bel ile işlenir.[/COLOR][/SIZE][/FONT][/B] [B][FONT=Book Antiqua][SIZE=3][COLOR=darkgreen]-İlkbaharda meyveler fındık büyüklüğüne geldiğinde ve yabancı otların çoğunluğunun çıktığı,yağışların bol olduğu dönemde (Mayıs) sıra araları yine aynı şekilde sürülür ve sulama çanakları ile karıklar hazırlanır.[/COLOR][/SIZE][/FONT][/B] [B][FONT=Book Antiqua][SIZE=3][COLOR=darkgreen]-Toprak işleme zamanı çok önemli olup,erken toprak işlenmesi yani tam çiçeklenme dönemi sürüm yapılması çiçek ve meyve dökülmesine neden olur.[/COLOR][/SIZE][/FONT][/B] [B][FONT=Book Antiqua][SIZE=3][COLOR=darkgreen]-Toprak işlenirken ağacın gövdesine ve köklerine zarar verilmemesi için sürüm yüzeysel yapılmalıdır.[/COLOR][/SIZE][/FONT][/B] [B][FONT=Book Antiqua][SIZE=3][COLOR=darkgreen]-İlkbaharda toprak işlemesi mutlaka, muhtemel don tarihlerinden sonra yapılmalıdır. Çünkü toprak işlemesi yapılmış bahçelerde don zararı, işlenmemiş bahçelerdeki zararaoranla daha fazla olmaktadır.[/COLOR][/SIZE][/FONT][/B] [B][FONT=Book Antiqua][SIZE=3][COLOR=darkgreen]Budama[/COLOR][/SIZE][/FONT][/B] [B][FONT=Book Antiqua][SIZE=3][COLOR=darkgreen]-Çoban sopası haline getirilerek (Tepesi 110-120 cm. yükseklikten vurulmuş olarak) dikilen fidanlar,Haziran-Temmuz aylarında 4-5 sürgün bırakılıp diğer sürgünler dipten kesilir.[/COLOR][/SIZE][/FONT][/B] [B][FONT=Book Antiqua][SIZE=3][COLOR=darkgreen]-İlk dal toprak seviyesinden 50-60 cm. yükseklikte bırakılmalı,bırakıla n dallar ayrı yönlerde,geniş açılı ve birbirinden 15-20 cm. mesafede bulunmalıdır.[/COLOR][/SIZE][/FONT][/B] [B][FONT=Book Antiqua][SIZE=3][COLOR=darkgreen]-Hasat,mücadele ve bakım işlerinin kolay olması için ağaç mümkün olduğu kadar alçaktan taçlandırılmalıdır.Y üksek taçlı kayısı ağaçları güneş yanıklığına maruz kalmaktadır.[/COLOR][/SIZE][/FONT][/B] [B][FONT=Book Antiqua][SIZE=3][COLOR=darkgreen]-Sis ve saoğuk havanın toplandığı taban arazilerde,dereve çay kenarlarında tesis edilecek bahçeler yüksek (70-80 cm) taçlandırılmalıdır.[/COLOR][/SIZE][/FONT][/B] [B][FONT=Book Antiqua][SIZE=3][COLOR=darkgreen]-İlk 2-3 yılda şekil budaması yapılarak şeklini almış ağaçlarda ilerleyen yıllarda budama pek fazla yapılmaz.[/COLOR][/SIZE][/FONT][/B] [B][FONT=Book Antiqua][SIZE=3][COLOR=darkgreen]-Şiddetli budamalarda ağaç zamk çıkarır ve gelişemez.Bu yüzden sonbaharda ilaçlama öncesi yapraklar dökülmeden önce kuru dalların ve üst üste gelen gereksiz dalların ayıklanması en uygun budama şeklidir.[/COLOR][/SIZE][/FONT][/B] [B][FONT=Book Antiqua][SIZE=3][COLOR=darkgreen]-Budamadan sonra yara yerleri mutlaka aşı macunu ile kapatılmalıdır.Budam a yapılırken tırnak bırakmadan dipten kesmeye dikkat edilmelidir.[/COLOR][/SIZE][/FONT][/B] [B][FONT=Book Antiqua][SIZE=3][COLOR=darkgreen]Sulama[/COLOR][/SIZE][/FONT][/B] [B][FONT=Book Antiqua][SIZE=3][COLOR=darkgreen]-Toprak yapısına,yağış durumuna göre değişmekle beraber yaz içerisinde Malatya bölgesinde 3-5 defa sulama yapılmalıdır.Bu sulamaların zamanları;[/COLOR][/SIZE][/FONT][/B] [B][FONT=Book Antiqua][SIZE=3][COLOR=darkgreen]Birinci sulama çağala devresinde, [/COLOR][/SIZE][/FONT][/B] [B][FONT=Book Antiqua][SIZE=3][COLOR=darkgreen]İkinci sulama hasattan 15 gün önce, [/COLOR][/SIZE][/FONT][/B] [B][FONT=Book Antiqua][SIZE=3][COLOR=darkgreen]Üçüncü sulama hasattan hemen sonra, [/COLOR][/SIZE][/FONT][/B] [B][FONT=Book Antiqua][SIZE=3][COLOR=darkgreen]Dördüncü sulama Ağustos ayında, [/COLOR][/SIZE][/FONT][/B] [B][FONT=Book Antiqua][SIZE=3][COLOR=darkgreen]Beşinci sulama Eylül ayında yapılmalıdır. [/COLOR][/SIZE][/FONT][/B] [B][FONT=Book Antiqua][SIZE=3][COLOR=darkgreen]-Ağacın sağlığı için suyun ağaç gövdesine değmemesine dikkat edilmelidir.[/COLOR][/SIZE][/FONT][/B] [B][FONT=Book Antiqua][SIZE=3][COLOR=darkgreen]-Sulama sabahın erken saatlerinde veya akşam,gece yapılmalıdır.[/COLOR][/SIZE][/FONT][/B] [B][FONT=Book Antiqua][SIZE=3][COLOR=darkgreen]-Suyun dengesiz verilmesi meyvelerde çatlamalara,dökülmel ere ve kalite bozukluğuna yol açar.Ağır topraklarda suyun göllenip,zamklaşma ve kök çürüklüğü gibi hastalıklara yo açmaması için sulama suyunun kontrollü verilmesi gereklidir.[/COLOR][/SIZE][/FONT][/B] [B][FONT=Book Antiqua][SIZE=3][COLOR=darkgreen]-Ağacın kök boğazı çevresine 50 cm kadar yarıçaplı küçük bir çanak,ağaç tacı izdüşümü genişliğinde ikinci bir çanak açılır ve su bu iki çanağın arasına verilir.[/COLOR][/SIZE][/FONT][/B] [B][FONT=Book Antiqua][SIZE=3][COLOR=darkgreen]Gübreleme[/COLOR][/SIZE][/FONT][/B] [B][FONT=Book Antiqua][SIZE=3][COLOR=darkgreen]-En uygun gübreleme toprak ve yaprak analizi sonucu elde edilen bilgilere göre yapılan gübrelemedir.Bu nedenle 2-3 yılda bir toprak tahlili yapılmalıdır.[/COLOR][/SIZE][/FONT][/B] [B][FONT=Book Antiqua][SIZE=3][COLOR=darkgreen]-2-3 yılda bir sonbahardadekara 2-3 ton yanmış çiftlik gübresi (Hayvan Gübresi) verilmelidir. Çünkü hayvan gübresi toprağın havalanmasını,su tutmasını ve topraktaki küçük canlıların faaliyetlerini olumlu yönde etkiler ve toprağın verimliliğini artırır. Gübrenin yanmış olması özellikle gereklidir. Gübre verildikten sonra toprağa karıştırılmalıdır.[/COLOR][/SIZE][/FONT][/B] [B][FONT=Book Antiqua][SIZE=3][COLOR=darkgreen]-Ticari gübre kullanımı da yine analiz sonucuna göre eksik bitki besin maddelerinin karşılanması amacıyla yapılmalıdır.[/COLOR][/SIZE][/FONT][/B] [B][FONT=Book Antiqua][SIZE=3][COLOR=darkgreen]-Azotlu gübre kullanımında kullanılacak gübre miktarının yarısı Şubat-Mart aylarında,diğer yarısı da Mayıs-Haziran aylarında verilmeli,kullanılan gübre tırmık veya çapa ile toprağa hafifçe karıştırılmalıdır.[/COLOR][/SIZE][/FONT][/B] [B][FONT=Book Antiqua][SIZE=3][COLOR=darkgreen]-Fosforlu gübreler erken ilkbahar veya sonbaharda verilmeli,ağaç taç izdüşümündeki daire çevresine 15-20 cm. derinlikte ve 15-20 cm. genişliğinde açılacak hendeğe verilmeli ve üzeri kapatılmalıdır.[/COLOR][/SIZE][/FONT][/B] [B][FONT=Book Antiqua][SIZE=3][COLOR=darkgreen]Malatya’da En Çok Yetiştirilen Bazı Kayısı Çeşitleri ve Özellikleri[/COLOR][/SIZE][/FONT][/B] [B][FONT=Book Antiqua][SIZE=3][COLOR=darkgreen]Malatya’da üretilen kayısı çeşitlerinin başında Hacıhaliloğlu çeşidi gelir. Malatya’da üretilen kayısının % 90’ına yakını bu çeşitten yapılmaktadır. Son yıllarda Kabaaşı, Soğancı çeşitlerinin de yaygınlaştığı görülmektedir. [/COLOR][/SIZE][/FONT][/B] [B][FONT=Book Antiqua][SIZE=3][COLOR=darkgreen]Ayrıca Hasanbey, Çöloğlu, Çataloğlu, Şekerpare, Yeğen, Hacıkız, Paşamişmişi ve Turfanda diğer önemli Malatya kayısılarındandır. Bu çeşitlerden Hacıhaliloğlu, Kabaaşı, Soğancı ve Çataloğlu kurutmalığa elverişli, diğerleri ise sofralık çeşitlerdir. Kurutmalık çeşitleri diğerlerinden ayıran en önemli özellik, kuru madde oranlarının yüksek oluşudur. Bu çeşitlerde kurumadde oranı % 24-30 arasında değişmektedir. Diğerlerinde bu oran genellikle % 18-20’ye çıkmaktadır.[/COLOR][/SIZE][/FONT][/B] [B][FONT=Book Antiqua][SIZE=3][COLOR=darkgreen]Kurutmalık çeşitlerden Hacıhaliloğlu, Soğancı, Çataloğlu ve Kabaaşı orta irilikte meyve oluşturmaktadır.[/COLOR][/SIZE][/FONT][/B] [B][FONT=Book Antiqua][SIZE=3][COLOR=darkgreen]Kayısı çekirdeği kabuk ve içten meydana gelmiştir. Meyve ağırlığının % 12’sini oluşturur. Çekirdek içi bileşim olarak Glikozit, Amigdalin, Nişasta, Yağ ve benzeri maddelerden meydana gelmiştir. Acı çekirdek ilaç ve kozmetik sanayiinde; tatlı çekirdek ise gıda sanayiinde kullanılmaktadır. Çekirdek içi (tohum) alındıktan sonra, geriye kalan kabuk yakacak olarak kullanılmaktadır.[/COLOR][/SIZE][/FONT][/B] [B][FONT=Book Antiqua][SIZE=3][COLOR=darkgreen]Kayısının Besin Değeri ve İnsan Sağlığına Yararları[/COLOR][/SIZE][/FONT][/B] [B][FONT=Book Antiqua][SIZE=3][COLOR=darkgreen]Kayısı ihtiva organik ve anorganik maddeler vasıtasıyla insan sağlığına olumlu etkilere sahip bir meyvedir. Kayısı yüksek miktarda şeker, nişasta, protein, pektin, pektoz selüloz, organik maddeler, vitamin A.B.B2, C,E,P, PP, Folik asit, az miktarda K20, C03, P205, CO, daha az miktarda Na20, Ca0, mg0, Fe03, C1 ve eseri miktarda Zn, A1 ve eseri miktarda Zn, A1 ve Cu içermektedir. Kayısı minerallerden potasyum ve vitaminlerden B karoten yönünden çok zengindir. Vitamin A vücudu ve organları saran epitel doku ve gözün sağlığı, kemiklerin ve dişlerin gelişimi ile sağlığı, kemiklerin ve dişlerin gelişimi ile sağlığı, endokrin bezlerinin çalışması için elzemdir. 200-250 gram kayısı diyeti yeteri kadar yağ içeriyorsa günlük vitamin A tüketiminin 1/3’ünü karşılayabilir. Ayrıca kayısının sodyumca fakir, potasyumca zengin oluşu bazı özel diyetlerin düzenlenmesinde yardımcı olabilir. Sodyum ve potasyum vücut sıvılarının kozmatik basıncı ve asit baz dengesi için gereklidir. Vücutta sodyum birikimi ödemlere yolaçar. Potasyum yetersizliğinde glikojen yetersizliği görülür. Kayısı Sodyumun kısıtlanmış diyetlerde mesela konjestif kalp yetmezliğinde, böbrek hastalıklarında, asit toplanması gereken hepatit sirozda ve uzun süre kartikosteroit tedavi gören kişilerde kolaylıkla kullanılabilir.[/COLOR][/SIZE][/FONT][/B] [B][FONT=Book Antiqua][SIZE=3][COLOR=darkgreen]Kayısıdan elde edilen ürünler[/COLOR][/SIZE][/FONT][/B] [B][FONT=Book Antiqua][SIZE=3][COLOR=darkgreen]Minimal işlenmiş kayısı [/COLOR][/SIZE][/FONT][/B] [B][FONT=Book Antiqua][SIZE=3][COLOR=darkgreen]Dondurulmuş kayısı [/COLOR][/SIZE][/FONT][/B] [B][FONT=Book Antiqua][SIZE=3][COLOR=darkgreen]Kayısı konservesi, pulpu ve nektarı [/COLOR][/SIZE][/FONT][/B] [B][FONT=Book Antiqua][SIZE=3][COLOR=darkgreen]Kayısı meşrubatları, kayısı pulp konsantresi [/COLOR][/SIZE][/FONT][/B] [B][FONT=Book Antiqua][SIZE=3][COLOR=darkgreen]Kayısı jöle, reçel, marmelatı ve kreması [/COLOR][/SIZE][/FONT][/B] [B][FONT=Book Antiqua][SIZE=3][COLOR=darkgreen]Yeşil kayısı turşusu ve kayısı pestili [/COLOR][/SIZE][/FONT][/B] [B][FONT=Book Antiqua][SIZE=3][COLOR=darkgreen]Toz ve kuru kayısı (çir, gün kurusu ve patik) [/COLOR][/SIZE][/FONT][/B] [B][FONT=Book Antiqua][SIZE=3][COLOR=darkgreen]Kıyılmış ve doğranmış kuru kayısı ürünleri [/COLOR][/SIZE][/FONT][/B] [B][FONT=Book Antiqua][SIZE=3][COLOR=darkgreen]Ekstruzyon kayısı mamulatı ve kayısı şekerlemeleri [/COLOR][/SIZE][/FONT][/B] [B][FONT=Book Antiqua][SIZE=3][COLOR=darkgreen]Kayısı ekstraktı ve esansı [/COLOR][/SIZE][/FONT][/B] [B][FONT=Book Antiqua][SIZE=3][COLOR=darkgreen]Kayısı pasta, kek, dondurma ve gofret türü mamulatı [/COLOR][/SIZE][/FONT][/B] [B][FONT=Book Antiqua][SIZE=3][COLOR=darkgreen]Kayısı Hasadı, Kurutulması ve Pazarlaması[/COLOR][/SIZE][/FONT][/B] [B][FONT=Book Antiqua][SIZE=3][COLOR=darkgreen]1. Hasat: Kayısı ağaçlarında en uygun hasat elle toplama şeklinde olup, meyvelerin zarar görmemesi ve bir olgunlukta toplanmasını sağlar.[/COLOR][/SIZE][/FONT][/B] [B][FONT=Book Antiqua][SIZE=3][COLOR=darkgreen]Silkeleyerek hasatta, ağaç altına branda serilse bile meyvelerin zedelenmesini ve aynı olgunlukta toplanması sağlanamaz. Çırparak hasatta yukarıda anılan zarara ilaveten dalların ve meyve gözlerinin büyük ölçüde zarar görmesine yol açar. Son zamanlarda yurt dışından ithal edilerek Malatya’da geliştirilen örümcek ağı görünümünde olan brandaya silkelemek suretiyle meyvelerin zarar görmesinin önlenmesi yanında işgücü ve zaman tasarrufu da sağlanmıştır.[/COLOR][/SIZE][/FONT][/B] [B][FONT=Book Antiqua][SIZE=3][COLOR=darkgreen]2. Kurutma: Kuruma süresini kısaltmak, tabii rengi korumak, böceklenmeyi önlemek ve muhafaza süresini artırmak ***esiyle yapılan kükürtleyerek kurutma, toplam üretimin % 80’inden daha fazlasını oluşturmaktadır. Doğrudan toprağa, betona ve bez sergilere serilerek tabii olarak kurutulan ürünler, toplam üretimin yaklaşık % 10’unu oluşturmaktadır.[/COLOR][/SIZE][/FONT][/B] [B][FONT=Book Antiqua][SIZE=3][COLOR=darkgreen]3. Pazarlama: Malatya nüfusunun % 60’ının geçim kaynağını oluşturan kayısının % 95’i ihraç edilmekte olup, bu ülkelerin başında ABD ile Avrupa başta gelmektedir. Dünyada üretilen kuru kayısının % 65-80’ini Malatya kayısısı teşkil eder[/COLOR][/SIZE][/FONT][/B] [FONT=Book Antiqua][SIZE=3][COLOR=darkgreen][IMG]https://www.islamiforumlar.net/resimler/resim2/malatyakaysisi.jpg[/IMG][/COLOR][/SIZE][/FONT] [/QUOTE]
Adı
İnsan doğrulaması
Günün ilk namazı hangi namazdır
Cevap yaz
Ana sayfa
Forumlar
BÖLGELERİMİZ VE ŞEHİRLERİMİZ
Bölgeler ve Şehirler
Doğu Anadolu Bölgesi
Malatya
Malatya kayısısı
Üst
Alt