İslamda İlimler Açısından Kalbin Durumu

İLiM DiLeNcİsİ

Rüyalar aleminden
Süper Mod
Katılım
10 Haziran 2011
Mesajlar
709
Tepkime puanı
42
İlimler Açısından Kalbin Durumu

Kalb ayna gibidir; günahlarla kararır, hayırlarla cilala*nır. Ayna parlak olduğu ve üzerinde perde bulunmadığı zaman, karşısındaki eşyanın suretleri ona aksedip içine yerleştikleri gibi, kalb de küfür ve günahkârlığın karanlığı ve kirliliğiyle örtülmediği zaman, ilgilendiği ve alâka duy*duğu eşyanın hakikatleri ona aksedip içine girerler. Bu da o şeylerin bilgisinin kalpte hasıl olması sonucunu doğurur. Bu bilginin onda hâsıl olması için kalbin parlak olması, bil*giye talip olması ve konuya yönelip teveccüh ve dikkat, göstermesi lâzımdır. Bu şartlar gerçekleşmediği takdirde, ters çevrilen ayna olayında da olduğu gibi, bir şey görmek anlamak ve bilmek mümkün değildir. Bu sebeple, Kur'ân-ı Kerim'de şöyle buyurulmuştur:

"Bizim yolumuzda cihad edenlere yollarımızı göstere*ceğiz." (Ankebût, 69) Bu âyetteki cihadın bir mânası da doğru bilgiyi aramak ve bunun için cehd ve çaba göstermektir. Bunun kadar önemli olan diğer bir şart da bilgiyi olduğu gibi ka*bul etmeye niyetli ve istekli olmaktır. Bu ise şartlanmışlıktan, bir mezhep veya görüşün taassubundan hâli olmak ve gerçekleri peşin kabuller veya dünyevî mülâhazalarla de*ğiştirmeye kalkmamak demektir.

Kalb hakikatlere ilgi duymadığı zaman, onlardan ha*bersiz kalır. Bu yüzdendir ki, dünya ilimlerinde çok bilgili olan pek çok insan, din ilimlerinde câhillerden daha mah*rumdurlar. Çünkü bilgi ilgi ister. Bunda şaşılacak bir şey de yoktur. İnsan bakmadığı zaman, önündeki koca kâinatı bi*le görmez. Görmediği şeyi de bilmez. Allah Teâlâ şöyle bu*yurmuştur:

"Göklerde ve yerde nice âyetler (deliller, dersler ve ib*retler) vardır. Fakat onlar bu âyetlerden yüz çevirip geçi*yorlar." (Yûsuf, 105)

Allah Rasûlü (as), "Her çocuk, İs*lâm fıtratıyla dünyaya gelir. Fakat anne ve babası onu tel*kinlerle kendi dinlerine çekerler." buyurmuştur. (Müttefekun aleyh) Bu ha*diste sözü edilen İslâm fıtratı, İslâm’ı kabul etmek için şart olan kalbin sağlık ve temizliğidir. Anne ve babaların telkin*leri, genel olarak da çocuklara verilen yanlış bilgi ve eğitim onların kalplerini bozucu ve kirletici etkiler yaparlar. Bun*dan sonra da bu insanlar temiz fıtrat dini olan İslâm’a karşı hasım ve düşman hâline gelirler. Allah Rasûlü (as) bir hadis-i şerifte de şöyle buyurmuştur:

"Şeytanlar, insanların kalpleri etrafında yığılıp onları örtmezlerse, bu kalpler göklerin melekûtunu (derinlikleri*ni) görebilirler." (Geçti) Buradaki şeytanlardan maksat, sadece ilk akla gelen cinnî şeytanlar değildir; onlar gibi kalplerle hakikatlerin arasına girip perde oluşturmaya çalışan bütün unsurlar da buna dâhildir.

Allah Teâlâ şöyle buyurmuştur: "Allah, bir insana hi*dayet vermek isterse, onun kalbini İslâm’ı kabul edecek şe*kilde açıp genişletir. Bir insanı saptırmak isterse de, onun kalbini daraltıp oksijensiz kalmış gibi sıkıştırır." (En'âm, 125)

Allah Rasûlü (as) şöyle buyurmuş*tur: "İnsanların en hayırlısı, kalbi temiz ve pâk olan; kal*binde hile, zulüm, hıyanet, kin ve hased bulunmayan kim*sedir."
 
Üst Alt