Ana sayfa
Forumlar
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Neler yeni
Yeni mesajlar
Son aktiviteler
Giriş yap
Kayıt ol
Neler yeni
Ara
Ara
Sadece başlıkları ara
Kullanıcı:
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Menü
Giriş yap
Kayıt ol
Install the app
Yükle
Ana sayfa
Forumlar
İSLAMİ PAYLAŞIMLAR
İlmihal/Fıkıh
İşitme engellilerde şer'i mes'uliyet var mı
JavaScript devre dışı. Daha iyi bir deneyim için, önce lütfen tarayıcınızda JavaScript'i etkinleştirin.
Çok eski bir web tarayıcısı kullanıyorsunuz. Bu veya diğer siteleri görüntülemekte sorunlar yaşayabilirsiniz..
Tarayıcınızı güncellemeli veya
alternatif bir tarayıcı
kullanmalısınız.
Konuya cevap cer
Mesaj
<blockquote data-quote="Ekrem" data-source="post: 46791" data-attributes="member: 3"><p><strong>şitme engellilerde şer'i mes'uliyet var mı? Böyle kimselerin işiten insanlar gibi mes'ul olmadığı söyleniyor?</strong></p><p></p><p> <strong>- İslam’da teklif-i malayutak / kişinin gücünün üstünde bir yükümlülük yoktur.</strong> Bu sebeple, özürlü insanların sorumluluğu da kendi güçleri dahilinde olmaktadır. Konuşamayan bir insandan namazda fatiha okumasını isteyemezsiniz. İşitme engelli olan bir kimseden de -işiten insanlar gibi- Allah’ın emir ve yasaklarını ders veren / vazeden bir hocayı dinlemesini isteyemezsiniz. Ancak, anne-babası mümkün olduğunca işitme engelli çocuklarına okuma yazmayı öğretmeli, dini bilgilerini kitaptan öğrenmesini sağlamalıdır. Özellikle namaz, oruç gibi ibadetleri bir şekilde yerine getirmesine çaba sarf etmelidirler. Bunlar yapılmadığı takdirde, kendisinin değil anne-babasının, ailesinin sorumluluğu olacaktır. </p><p></p><p>Özetlersek, herkesin sorumluluğu, kendi gücüyle, yapabilme kapasitesiyle orantılıdır. İşitme engellisi de yapabileceği her şeyden sorumludur. Zaten bu durum, ibadet etmeye engel bir durum değildir. Yalnız işitme yoluyla öğrenmesinde problem vardır. Bunu da ailesinin desteğiyle -sınırlı da olsa, asgari bilgileri kendilerin uygun olan yollarla öğrenerek- çözmesi mümkündür. Bu imkânın kıtlığı nispetinde sorumluluğu da azalır.</p><p></p><p>- İslam alimlerinin büyük çoğunluğuna göre,<strong> iman; dil ile ikrar, kalp ile tasdikten ibarettir.</strong> Dil problemi olanın kalp ile tasdik etmesi yeterlidir. Aslında, kalp ile tasdik bir anlamda yeterli olabilir. Nitekim, İmam Maturidî bu görüştedir. (bk. Şerhu’t-Tahaviye, 2/275-şamile)</p><p></p><p>Böyle bir iman kişiyi Allah katında mümin yapar. Fakat, kişinin dünyada bir mümin olarak muamele görmesi için, diliyle de bu imanının varlığını ilan etmelidir. Sadece diliyle ikrar edip de kalbiyle iman etmeyen münafık olur, dünyada mümin muamelesi görse de ahirette kâfir muamelesi görecektir. Nitekim Peygamberimiz (a.s.m) bazı münafıklara hitaben <strong>“Ey kalplarine iman girmeyen, yalnız dilleriyle iman eden topluluk!” </strong>diye buyurmuştur. (krş Bakıllanî, el-İnsaf, 1/18-şamile). Kur’an’da da buna benzer ifadeler vardır. </p><p></p><p>Ayrıca Malikî, Şafii ve Hanbelîlere göre, amel etmek de -temel esası olmasa da- imanın tamamlayıcı bir unsurudur. Bunlara göre mükemmel bir imanın tam tarifi şöyledir: Dil ile ikrar, kalp ile tasdik ve organlarla amel etmektir. (bk.Şerhu’t-Tahaviye,2/275-şamile)</p><p></p><p>(Alıntı)</p></blockquote><p></p>
[QUOTE="Ekrem, post: 46791, member: 3"] [B]şitme engellilerde şer'i mes'uliyet var mı? Böyle kimselerin işiten insanlar gibi mes'ul olmadığı söyleniyor?[/B] [B]- İslam’da teklif-i malayutak / kişinin gücünün üstünde bir yükümlülük yoktur.[/B] Bu sebeple, özürlü insanların sorumluluğu da kendi güçleri dahilinde olmaktadır. Konuşamayan bir insandan namazda fatiha okumasını isteyemezsiniz. İşitme engelli olan bir kimseden de -işiten insanlar gibi- Allah’ın emir ve yasaklarını ders veren / vazeden bir hocayı dinlemesini isteyemezsiniz. Ancak, anne-babası mümkün olduğunca işitme engelli çocuklarına okuma yazmayı öğretmeli, dini bilgilerini kitaptan öğrenmesini sağlamalıdır. Özellikle namaz, oruç gibi ibadetleri bir şekilde yerine getirmesine çaba sarf etmelidirler. Bunlar yapılmadığı takdirde, kendisinin değil anne-babasının, ailesinin sorumluluğu olacaktır. Özetlersek, herkesin sorumluluğu, kendi gücüyle, yapabilme kapasitesiyle orantılıdır. İşitme engellisi de yapabileceği her şeyden sorumludur. Zaten bu durum, ibadet etmeye engel bir durum değildir. Yalnız işitme yoluyla öğrenmesinde problem vardır. Bunu da ailesinin desteğiyle -sınırlı da olsa, asgari bilgileri kendilerin uygun olan yollarla öğrenerek- çözmesi mümkündür. Bu imkânın kıtlığı nispetinde sorumluluğu da azalır. - İslam alimlerinin büyük çoğunluğuna göre,[B] iman; dil ile ikrar, kalp ile tasdikten ibarettir.[/B] Dil problemi olanın kalp ile tasdik etmesi yeterlidir. Aslında, kalp ile tasdik bir anlamda yeterli olabilir. Nitekim, İmam Maturidî bu görüştedir. (bk. Şerhu’t-Tahaviye, 2/275-şamile) Böyle bir iman kişiyi Allah katında mümin yapar. Fakat, kişinin dünyada bir mümin olarak muamele görmesi için, diliyle de bu imanının varlığını ilan etmelidir. Sadece diliyle ikrar edip de kalbiyle iman etmeyen münafık olur, dünyada mümin muamelesi görse de ahirette kâfir muamelesi görecektir. Nitekim Peygamberimiz (a.s.m) bazı münafıklara hitaben [B]“Ey kalplarine iman girmeyen, yalnız dilleriyle iman eden topluluk!” [/B]diye buyurmuştur. (krş Bakıllanî, el-İnsaf, 1/18-şamile). Kur’an’da da buna benzer ifadeler vardır. Ayrıca Malikî, Şafii ve Hanbelîlere göre, amel etmek de -temel esası olmasa da- imanın tamamlayıcı bir unsurudur. Bunlara göre mükemmel bir imanın tam tarifi şöyledir: Dil ile ikrar, kalp ile tasdik ve organlarla amel etmektir. (bk.Şerhu’t-Tahaviye,2/275-şamile) (Alıntı) [/QUOTE]
Adı
İnsan doğrulaması
Günün ilk namazı hangi namazdır
Cevap yaz
Ana sayfa
Forumlar
İSLAMİ PAYLAŞIMLAR
İlmihal/Fıkıh
İşitme engellilerde şer'i mes'uliyet var mı
Üst
Alt