Ana sayfa
Forumlar
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Neler yeni
Yeni mesajlar
Son aktiviteler
Giriş yap
Kayıt ol
Neler yeni
Ara
Ara
Sadece başlıkları ara
Kullanıcı:
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Menü
Giriş yap
Kayıt ol
Install the app
Yükle
Ana sayfa
Forumlar
İSLAMİ PAYLAŞIMLAR
İlmihal/Fıkıh
Ihtikar (Karaborsacılık)
JavaScript devre dışı. Daha iyi bir deneyim için, önce lütfen tarayıcınızda JavaScript'i etkinleştirin.
Çok eski bir web tarayıcısı kullanıyorsunuz. Bu veya diğer siteleri görüntülemekte sorunlar yaşayabilirsiniz..
Tarayıcınızı güncellemeli veya
alternatif bir tarayıcı
kullanmalısınız.
Konuya cevap cer
Mesaj
<blockquote data-quote="nasuhl" data-source="post: 98305" data-attributes="member: 9875"><p>İnsan ve hayvan yiyeceklerinde ihtikâr (karaborsacılık) mekruh olur. Şehirdeki ihtikâr, şehir ahalisine zarar verir. İhtikâr, kıtlık için yiyeceği hapsetmektir. İhtikâr, on şeyde olur: </p><p><strong>Buğday, arpa, hurma, üzüm, darı (mısır), yağ, zeytinyağı, peynir, ceviz.</strong> </p><p></p><p></p><p>Karaborsacılık yapan hakkında nice hadîs-i şerif varid olmuştur ki:</p><p></p><p></p><p><span style="font-family: 'Times New Roman'"><span style="font-size: 22px"><strong><p style="text-align: center">اَلْجَالِبُ مَرْزُوقٌ وَالْمُحْتَكِرُ مَلْعُونٌ</p><p></strong></span></span><strong><p style="text-align: center"><span style="font-size: 12px">Pazara (satmak üzere) mal getiren (kâr etmiş, helâlinden) rızıklanmıştır. İhtikâr yapan (karaborsacı), lânetlenmiştir. </span></p><p></strong></p><p>Bir rivayette:</p><p><strong><p style="text-align: center"><span style="font-family: 'Times New Roman'"><span style="font-size: 22px">فَهُوَ خَاطِئٌ</span></span></p><p></strong><strong><p style="text-align: center"><span style="font-size: 12px">O (karaborsacı) hatadadır (günahkârdır).</span></p><p></strong></p><p>Bu hadiste, melun lafzı, iyi insanların derecesinden kovulmuş demektir. Hakikatte lanet murad edilmemiştir, belki bu işin hassasiyetini beyandır. </p><p></p><p></p><p></p><p>Ve bir rivayette:</p><p></p><p><strong><p style="text-align: center"><span style="font-family: 'Times New Roman'"><span style="font-size: 22px">مَنْ اِحْتَكَرَ الطَّعَامَ اَرْبَعِينَ يَوْمًا لِطَلَبِ الْقَحْطِ فَعَلَيْهِ لَعْنَةُ اللّٰهِ وَالْمَلَائِكَةِ وَالنَّاسِ اَجْمَعِينَ وَلَا يَقْبَلُ اللّٰهُ مِنْهُ صَرْفًا وَلَا عَدْلًا</span></span></p><p></strong><strong><p style="text-align: center"><span style="font-size: 12px">Her kim bir yiyeceği pahalanır gayesiyle kırk gün saklarsa, Allahın, meleklerin, insanların laneti onun üzerine olur. Allah-u Teâlâ ondan farz ve nafile (hiçbir ibadet) kabul etmez</span></p><p></strong><p style="text-align: center"> vâkî olmuştur.</p><p></p><p></p><p><strong><p style="text-align: center"><span style="font-family: 'Times New Roman'"><span style="font-size: 22px">مَنْ تَمَنّٰى الْغَلَاءَ عَلٰى اُمَّتِى لَيْلَةً وَاحِدَةً اَحْبَطَ اللّٰهُ عَمَلَهُ اَرْبَعِينَ سَنَةً</span></span></p><p></strong><strong><p style="text-align: center"><span style="font-size: 12px">Ümmetimin üzerine bir gece pahalılık temenni edenin, Allah kırk senelik amelini iptal eder. </span></p><p></strong></p><p>Başka bir hadis-i şerîfte:</p><p><strong><p style="text-align: center"><span style="font-family: 'Times New Roman'"><span style="font-size: 22px">اِنَّ الْمُحْتَكِرَ يُحْشَرُ مَعَ قَتَلَةِ الْاَنْبِيَاءِ</span></span></p><p></strong><strong><p style="text-align: center"><span style="font-size: 12px">Muhtekir (karaborsacı), peygamber katilleriyle haşrolunur.</span></p><p></strong></p><p></p><p>Zira karaborsacılık yapılan eşyada, umumun hakkı vardır. Çünkü satıştan men etmek, onların hakkını iptal etmektir. Ve halka zorluktur. Eğer şehir olup, ihtikâr şehrin ahalisine zarar vermezse, kendi malını hapsetmiş olur.</p><p></p><p>İhtikârın yiyeceğe has kılınması, İmam-ı Âzam ve İmam-ı Muhammede göredir. Ebu Yusuf katında yiyeceğe mahsus değildir. Umuma zararı olanın hepsinde ihtikâr mekruhtur. </p><p></p><p>Denildi ki; ihtikâr hapsetmektir. Kırk gün hapsedip, satmamaktır. Zira Nebi (Aleyhisselam):</p><p></p><p><strong><p style="text-align: center"><span style="font-family: 'Times New Roman'"><span style="font-size: 22px">مَنْ اِحْتَكَرَ طَعَامًا اَرْبَعِينَ لَيْلَةً فَقَدْ بَرِئَ مِنَ اللّٰهِ وَبَرِئَ اللّٰهُ مِنْهُ</span></span></p><p></strong><strong><p style="text-align: center"><span style="font-size: 12px">Her kim bir yiyecekte kırk gece ihtikâr ederse, Allahtan uzaktır ve Allah da ondan uzaktır</span></p><p></strong><p style="text-align: center"> buyurmuştur. </p><p></p><p>Kısacası, yiyecekten hapsetmekle yapılan ticaret, her halde şeriatın güzel gördüğü bir şey değildir. Bulunulan hâl, hâkime bildirilse, hâkim muhtekire (karaborsacıya) kendi giderinden fazla olanı satmasını emreyler. Muhtekir satmaktan kaçınırsa, hâkim satar. </p><p></p><p>Kendi çiftliğinin mahsülünü hapsedip muhafaza eylemek ihtikâr değildir. Başka şehirden alıp getirdiği şeyi muhafaza edip satmaması ihtikâr değildir. </p><p></p><p>Ebu Hanifeye göre ihtikâr, halkın hakkı taalluk eden, şehirde olan şeyi toplayıp hıfz eylemektir. Yahut şehre yakın gelen şeyi karşılayıp almaktır. İmam-ı Muhammed katında mekruhtur. (Haram olduğuna dair rivayetler de vardır.) </p><p></p><p>Bulunan o beldeden şehre getirmek âdet olsa mekruh olur. Zira halkın hakkı taalluk eder. Kefen satmak da böyledir. </p><p></p><p><strong><p style="text-align: center"><span style="font-size: 12px">Beyit:</span></p></strong></p><p style="text-align: center"><strong><span style="font-size: 12px">İşini verme götürü ve tâat-i İlahi yapma götürü,</span></p></strong></p><p style="text-align: center"><strong><span style="font-size: 12px">Mahlûkuna merhamet et, Hakkdan ötürü.</span></p></strong></p><p style="text-align: center"><strong><span style="font-size: 12px"></span></p><p></strong></p><p>Hemcinsine merhamet ve şefkat etmeyen, Allah (Celle Celâluhu) tarafından merhamete mazhar olmaz. Her ne kadar dünyayı elde edeceğim diye insanlara zulüm ve hâinlik etse, yanına kalmaz. Dünya ve ahiret cezasını görür. Nitekim çok zalimlerin gördüğü gibi.</p><p></p><p style="text-align: right">[<strong>Ömer Işıktekin</strong>, Dini Muhafaza Etmede Fıkhın Önemi - Muhibbu-l'Fıkh: s.4]</p></blockquote><p></p>
[QUOTE="nasuhl, post: 98305, member: 9875"] İnsan ve hayvan yiyeceklerinde ihtikâr (karaborsacılık) mekruh olur. Şehirdeki ihtikâr, şehir ahalisine zarar verir. İhtikâr, kıtlık için yiyeceği hapsetmektir. İhtikâr, on şeyde olur: [B]Buğday, arpa, hurma, üzüm, darı (mısır), yağ, zeytinyağı, peynir, ceviz.[/B] Karaborsacılık yapan hakkında nice hadîs-i şerif varid olmuştur ki: [FONT="Times New Roman"][SIZE="6"][B][CENTER]اَلْجَالِبُ مَرْزُوقٌ وَالْمُحْتَكِرُ مَلْعُونٌ[/CENTER][/B][/SIZE][/FONT] [B][CENTER][SIZE="3"]Pazara (satmak üzere) mal getiren (kâr etmiş, helâlinden) rızıklanmıştır. İhtikâr yapan (karaborsacı), lânetlenmiştir. [/SIZE][/CENTER][/B] Bir rivayette: [B][CENTER][FONT="Times New Roman"][SIZE="6"]فَهُوَ خَاطِئٌ[/SIZE][/FONT][/CENTER][/B] [B][CENTER][SIZE="3"]O (karaborsacı) hatadadır (günahkârdır).[/SIZE][/CENTER][/B] Bu hadiste, melun lafzı, iyi insanların derecesinden kovulmuş demektir. Hakikatte lanet murad edilmemiştir, belki bu işin hassasiyetini beyandır. Ve bir rivayette: [B][CENTER][FONT="Times New Roman"][SIZE="6"]مَنْ اِحْتَكَرَ الطَّعَامَ اَرْبَعِينَ يَوْمًا لِطَلَبِ الْقَحْطِ فَعَلَيْهِ لَعْنَةُ اللّٰهِ وَالْمَلَائِكَةِ وَالنَّاسِ اَجْمَعِينَ وَلَا يَقْبَلُ اللّٰهُ مِنْهُ صَرْفًا وَلَا عَدْلًا[/SIZE][/FONT][/CENTER][/B] [B][CENTER][SIZE="3"]Her kim bir yiyeceği pahalanır gayesiyle kırk gün saklarsa, Allahın, meleklerin, insanların laneti onun üzerine olur. Allah-u Teâlâ ondan farz ve nafile (hiçbir ibadet) kabul etmez[/SIZE][/CENTER][/B][CENTER] vâkî olmuştur.[/CENTER] [B][CENTER][FONT="Times New Roman"][SIZE="6"]مَنْ تَمَنّٰى الْغَلَاءَ عَلٰى اُمَّتِى لَيْلَةً وَاحِدَةً اَحْبَطَ اللّٰهُ عَمَلَهُ اَرْبَعِينَ سَنَةً[/SIZE][/FONT][/CENTER][/B] [B][CENTER][SIZE="3"]Ümmetimin üzerine bir gece pahalılık temenni edenin, Allah kırk senelik amelini iptal eder. [/SIZE][/CENTER][/B] Başka bir hadis-i şerîfte: [B][CENTER][FONT="Times New Roman"][SIZE="6"]اِنَّ الْمُحْتَكِرَ يُحْشَرُ مَعَ قَتَلَةِ الْاَنْبِيَاءِ[/SIZE][/FONT][/CENTER][/B] [B][CENTER][SIZE="3"]Muhtekir (karaborsacı), peygamber katilleriyle haşrolunur.[/SIZE][/CENTER][/B] Zira karaborsacılık yapılan eşyada, umumun hakkı vardır. Çünkü satıştan men etmek, onların hakkını iptal etmektir. Ve halka zorluktur. Eğer şehir olup, ihtikâr şehrin ahalisine zarar vermezse, kendi malını hapsetmiş olur. İhtikârın yiyeceğe has kılınması, İmam-ı Âzam ve İmam-ı Muhammede göredir. Ebu Yusuf katında yiyeceğe mahsus değildir. Umuma zararı olanın hepsinde ihtikâr mekruhtur. Denildi ki; ihtikâr hapsetmektir. Kırk gün hapsedip, satmamaktır. Zira Nebi (Aleyhisselam): [B][CENTER][FONT="Times New Roman"][SIZE="6"]مَنْ اِحْتَكَرَ طَعَامًا اَرْبَعِينَ لَيْلَةً فَقَدْ بَرِئَ مِنَ اللّٰهِ وَبَرِئَ اللّٰهُ مِنْهُ[/SIZE][/FONT][/CENTER][/B] [B][CENTER][SIZE="3"]Her kim bir yiyecekte kırk gece ihtikâr ederse, Allahtan uzaktır ve Allah da ondan uzaktır[/SIZE][/CENTER][/B][CENTER] buyurmuştur. [/CENTER] Kısacası, yiyecekten hapsetmekle yapılan ticaret, her halde şeriatın güzel gördüğü bir şey değildir. Bulunulan hâl, hâkime bildirilse, hâkim muhtekire (karaborsacıya) kendi giderinden fazla olanı satmasını emreyler. Muhtekir satmaktan kaçınırsa, hâkim satar. Kendi çiftliğinin mahsülünü hapsedip muhafaza eylemek ihtikâr değildir. Başka şehirden alıp getirdiği şeyi muhafaza edip satmaması ihtikâr değildir. Ebu Hanifeye göre ihtikâr, halkın hakkı taalluk eden, şehirde olan şeyi toplayıp hıfz eylemektir. Yahut şehre yakın gelen şeyi karşılayıp almaktır. İmam-ı Muhammed katında mekruhtur. (Haram olduğuna dair rivayetler de vardır.) Bulunan o beldeden şehre getirmek âdet olsa mekruh olur. Zira halkın hakkı taalluk eder. Kefen satmak da böyledir. [B][CENTER][SIZE="3"]Beyit: İşini verme götürü ve tâat-i İlahi yapma götürü, Mahlûkuna merhamet et, Hakkdan ötürü. [/SIZE][/CENTER][/B] Hemcinsine merhamet ve şefkat etmeyen, Allah (Celle Celâluhu) tarafından merhamete mazhar olmaz. Her ne kadar dünyayı elde edeceğim diye insanlara zulüm ve hâinlik etse, yanına kalmaz. Dünya ve ahiret cezasını görür. Nitekim çok zalimlerin gördüğü gibi. [RIGHT][[B]Ömer Işıktekin[/B], Dini Muhafaza Etmede Fıkhın Önemi - Muhibbu-l'Fıkh: s.4][/RIGHT] [/QUOTE]
Adı
İnsan doğrulaması
Günün ilk namazı hangi namazdır
Cevap yaz
Ana sayfa
Forumlar
İSLAMİ PAYLAŞIMLAR
İlmihal/Fıkıh
Ihtikar (Karaborsacılık)
Üst
Alt