Ana sayfa
Forumlar
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Neler yeni
Yeni mesajlar
Son aktiviteler
Giriş yap
Kayıt ol
Neler yeni
Ara
Ara
Sadece başlıkları ara
Kullanıcı:
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Menü
Giriş yap
Kayıt ol
Install the app
Yükle
Ana sayfa
Forumlar
İSLAMİ PAYLAŞIMLAR
Peygamberler Tarihi
Hz.Eyyub (a.s)'ın Örnek Sabrı...
JavaScript devre dışı. Daha iyi bir deneyim için, önce lütfen tarayıcınızda JavaScript'i etkinleştirin.
Çok eski bir web tarayıcısı kullanıyorsunuz. Bu veya diğer siteleri görüntülemekte sorunlar yaşayabilirsiniz..
Tarayıcınızı güncellemeli veya
alternatif bir tarayıcı
kullanmalısınız.
Konuya cevap cer
Mesaj
<blockquote data-quote="süreyya58" data-source="post: 37003" data-attributes="member: 1065"><p style="margin-left: 20px"><span style="font-size: 15px"><span style="color: SeaGreen"><span style="font-family: 'Comic Sans MS'">Geçmiş zamanların birinde bağlarıyla ünlü Suriye topraklarında Eyüp adında zengin ve iyi ahlaklı biri yaşardı. ‘Para insanı saptırır’ derler ya onunkisi öyle değildi; malı gün geçtikçe çoğalıyor o da gün geçtikçe daha çok hayırsever biri oluyordu. Malın mülkün Allah vergisi olduğunu onların bir gün hesabını vereceğini aklından çıkarmaz dilinden şükrünü malından sadakasını eksik etmezdi.</span></span></span></p> <p style="margin-left: 20px"></p> <p style="margin-left: 20px"><span style="font-size: 15px"><span style="color: SeaGreen"><span style="font-family: 'Comic Sans MS'"> Bir insan hem varlıklı hem ahlaklı olunca onu çekemeyenler de elbette olacak… Bazıları şöyle diyordu:</span></span></span></p> <p style="margin-left: 20px"><span style="font-size: 15px"><span style="color: SeaGreen"><span style="font-family: 'Comic Sans MS'"> “–İnsan bu kadar varlıklı olduktan sonra elbette herkese dağıtır… Malı nasıl olsa çok..! Dağıt dağıt bitmez ki…! Bu kadar refah içinde olan biri tabi ki iyi ahlaklı olur; ona sataşan yok çatışan yok… Herkes ona nasıl olsa saygılı davranıyor…”</span></span></span></p> <p style="margin-left: 20px"><span style="font-size: 15px"><span style="color: SeaGreen"><span style="font-family: 'Comic Sans MS'"> Oysa Allah kulu Eyüp’ün samimiyetini ve Hakk’a bağlılığını biliyordu. Bunu diğer insanlara da göstermek istedi. Hem böylece Eyüp gelmiş geçmiş herkese sabrın simgesi olacaktı.</span></span></span></p> <p style="margin-left: 20px"></p> <p style="margin-left: 20px"><span style="font-size: 15px"><span style="color: SeaGreen"><span style="font-family: 'Comic Sans MS'"> Hz. Eyüp’ün tıkır tıkır giden işleri ilk kez hayvanlarının peş peşe hastalanmaya başlamasıyla bozuldu. Kısa süre içinde koca sürüden bir tek sıska inek bir tek kara keçi kalmadı; hepsi telef oldu. İnsanlar Eyüp’ün bu duruma ne diyeceğini merak ediyor; ağzını yoklayarak:</span></span></span></p> <p style="margin-left: 20px"><span style="font-size: 15px"><span style="color: SeaGreen"><span style="font-family: 'Comic Sans MS'"> “–Nedir bu başına gelenler…!” diyor ah vah ediyorlardı. Eyüp peygamber yüksek ahlakından ödün vermeksizin:</span></span></span></p> <p style="margin-left: 20px"><span style="font-size: 15px"><span style="color: SeaGreen"><span style="font-family: 'Comic Sans MS'"> “-Allah verdi; Allah aldı; her şey O’nun değil mi?” diyordu.</span></span></span></p> <p style="margin-left: 20px"><span style="font-size: 15px"><span style="color: SeaGreen"><span style="font-family: 'Comic Sans MS'"> Eyüp Peygamber hayvanlarını kaybetti ama sabrını kaybetmedi.</span></span></span></p> <p style="margin-left: 20px"></p> <p style="margin-left: 20px"><span style="font-size: 15px"><span style="color: SeaGreen"><span style="font-family: 'Comic Sans MS'"> Belalar geldiğinde aile ve akrabalarıyla gelirmiş…! Eyüp Peygamber bir gün dışarıda işleriyle meşgul iken acı bir haber aldı. Ani bir sarsıntıyla evleri yıkılmış tüm çocukları göçük altında kalmıştı. Yıkıntıdan sağ kurtulan yalnızca karısıydı. Hz. Eyüp’ün gözleri evlat acısından kanlı yaşlarla doldu; ama ‘sabır’ dedi.</span></span></span></p> <p style="margin-left: 20px"><span style="font-size: 15px"><span style="color: SeaGreen"><span style="font-family: 'Comic Sans MS'"> Eyüp Peygamber çocuklarını kaybetti ama sabrını kaybetmedi.</span></span></span></p> <p style="margin-left: 20px"></p> <p style="margin-left: 20px"><span style="font-size: 15px"><span style="color: SeaGreen"><span style="font-family: 'Comic Sans MS'"> Belalar henüz bitmemişti. Hz. Eyüp’ün vücudunda yaralar çıkmaya başladı. Küçük küçük çıbanlar gün geçtikçe büyüdü; bütün vücuduna yayıldı. Eyüp Peygamber hekimlere gitti ilaçlar kullandı ama nafile… Yaralar iyileşeceğine azıyordu. Eyüp Peygamber’in hastalığı arttı. Artık çalışamadığı için elde avuçta ne varsa hepsini tüketti. Karısı ona bakıyor evi geçindirmeye çalışıyordu.</span></span></span></p> <p style="margin-left: 20px"></p> <p style="margin-left: 20px"><span style="font-size: 15px"><span style="color: SeaGreen"><span style="font-family: 'Comic Sans MS'"> Eyüp Peygamber’in yaraları çok fenalaştı. Hastalığının bulaşıcı olması ihtimaline karşı kimse onun yanına yaklaşmak istemiyordu. Eyüp Peygamber yapayalnız kalmıştı. Acı ve ıstıraplar içindeydi… Allah’a dua etmeye ve O’ndan sabır istemeye devam etti. Ama artık bırakın vücudunu hareket ettirmeyi dudaklarını kıpırdatacak takati kalmamıştı. Bir insanın başına gelebilecek her türlü felaket ve müsibet onun başına gelmişti ve o tıpkı sağlıklı ve varlıklı günlerinde olduğu gibi Allah’tan uzaklaşmamış O’na olan bağlılığını ve güvenini kaybetmemişti. Hz. Eyüp imtihanını başarıyla geçmiş ve insanlara örnek bir kul olmuştu.</span></span></span></p> <p style="margin-left: 20px"></p> <p style="margin-left: 20px"><span style="font-size: 15px"><span style="color: SeaGreen"><span style="font-family: 'Comic Sans MS'"> Eyüp Peygamber sağlığını kaybetti ama sabrını ve aaaanetini kaybetmedi.</span></span></span></p> <p style="margin-left: 20px"><span style="font-size: 15px"><span style="color: SeaGreen"><span style="font-family: 'Comic Sans MS'"> Hastalığının şiddetlendiği bir anda:</span></span></span></p> <p style="margin-left: 20px"><span style="font-size: 15px"><span style="color: SeaGreen"><span style="font-family: 'Comic Sans MS'"> “Ey Rabbim!” diye dua etti. Halim sana malumdur. Adını anamayacak kadar hastayım! Ey Şifa Veren! Şifana muhtacım…”</span></span></span></p> <p style="margin-left: 20px"><span style="font-size: 15px"><span style="color: SeaGreen"><span style="font-family: 'Comic Sans MS'"> Yüce Allah kulundan hoşnuttu. Eyüp Peygamberin makamını katında daha da yüceltti. Ona:</span></span></span></p> <p style="margin-left: 20px"><span style="font-size: 15px"><span style="color: SeaGreen"><span style="font-family: 'Comic Sans MS'"> “–Ayağını yere vur” diye vahyetti. Eyüp Peygamber güçlükle ayağını kaldırıp indirdi. Ayağını indirdiği yerden berrak bir su kaynamaya başladı. Eyüp Peygamber o suyla yaralarını temizledi. Yaraları kısa sürede kuruyup kayboldu; sudan doyasıya içti içindeki dertler şifa buldu. Eyüp aleyhisselam hastalanmadan önceki sağlığına kısa zamanda kavuştu. Sağlığını kazanan Hz. Eyüp servetini de yeniden kazandı.</span></span></span></p> <p style="margin-left: 20px"></p> <p style="margin-left: 20px"><span style="font-size: 15px"><span style="color: SeaGreen"><span style="font-family: 'Comic Sans MS'"> Böylece o refah ve sağlık içindeyken Allah’ı unutmadığı gibi yoksul ve hastalıktayken de O’na küsmedi isyan etmedi. Böylece Eyüp aleyhisselam Allah’ın sadık ve sabırlı bir kulu olarak tarihe geçti.</span></span></span></p></blockquote><p></p>
[QUOTE="süreyya58, post: 37003, member: 1065"] [INDENT][SIZE=4][COLOR=SeaGreen][FONT=Comic Sans MS]Geçmiş zamanların birinde bağlarıyla ünlü Suriye topraklarında Eyüp adında zengin ve iyi ahlaklı biri yaşardı. ‘Para insanı saptırır’ derler ya onunkisi öyle değildi; malı gün geçtikçe çoğalıyor o da gün geçtikçe daha çok hayırsever biri oluyordu. Malın mülkün Allah vergisi olduğunu onların bir gün hesabını vereceğini aklından çıkarmaz dilinden şükrünü malından sadakasını eksik etmezdi.[/FONT][/COLOR][/SIZE] [SIZE=4][COLOR=SeaGreen][FONT=Comic Sans MS] Bir insan hem varlıklı hem ahlaklı olunca onu çekemeyenler de elbette olacak… Bazıları şöyle diyordu:[/FONT][/COLOR][/SIZE] [SIZE=4][COLOR=SeaGreen][FONT=Comic Sans MS] “–İnsan bu kadar varlıklı olduktan sonra elbette herkese dağıtır… Malı nasıl olsa çok..! Dağıt dağıt bitmez ki…! Bu kadar refah içinde olan biri tabi ki iyi ahlaklı olur; ona sataşan yok çatışan yok… Herkes ona nasıl olsa saygılı davranıyor…”[/FONT][/COLOR][/SIZE] [SIZE=4][COLOR=SeaGreen][FONT=Comic Sans MS] Oysa Allah kulu Eyüp’ün samimiyetini ve Hakk’a bağlılığını biliyordu. Bunu diğer insanlara da göstermek istedi. Hem böylece Eyüp gelmiş geçmiş herkese sabrın simgesi olacaktı.[/FONT][/COLOR][/SIZE] [SIZE=4][COLOR=SeaGreen][FONT=Comic Sans MS] [/FONT][/COLOR][/SIZE] [SIZE=4][COLOR=SeaGreen][FONT=Comic Sans MS] Hz. Eyüp’ün tıkır tıkır giden işleri ilk kez hayvanlarının peş peşe hastalanmaya başlamasıyla bozuldu. Kısa süre içinde koca sürüden bir tek sıska inek bir tek kara keçi kalmadı; hepsi telef oldu. İnsanlar Eyüp’ün bu duruma ne diyeceğini merak ediyor; ağzını yoklayarak:[/FONT][/COLOR][/SIZE] [SIZE=4][COLOR=SeaGreen][FONT=Comic Sans MS] “–Nedir bu başına gelenler…!” diyor ah vah ediyorlardı. Eyüp peygamber yüksek ahlakından ödün vermeksizin:[/FONT][/COLOR][/SIZE] [SIZE=4][COLOR=SeaGreen][FONT=Comic Sans MS] “-Allah verdi; Allah aldı; her şey O’nun değil mi?” diyordu.[/FONT][/COLOR][/SIZE] [SIZE=4][COLOR=SeaGreen][FONT=Comic Sans MS] Eyüp Peygamber hayvanlarını kaybetti ama sabrını kaybetmedi.[/FONT][/COLOR][/SIZE] [SIZE=4][COLOR=SeaGreen][FONT=Comic Sans MS] Belalar geldiğinde aile ve akrabalarıyla gelirmiş…! Eyüp Peygamber bir gün dışarıda işleriyle meşgul iken acı bir haber aldı. Ani bir sarsıntıyla evleri yıkılmış tüm çocukları göçük altında kalmıştı. Yıkıntıdan sağ kurtulan yalnızca karısıydı. Hz. Eyüp’ün gözleri evlat acısından kanlı yaşlarla doldu; ama ‘sabır’ dedi.[/FONT][/COLOR][/SIZE] [SIZE=4][COLOR=SeaGreen][FONT=Comic Sans MS] Eyüp Peygamber çocuklarını kaybetti ama sabrını kaybetmedi.[/FONT][/COLOR][/SIZE] [SIZE=4][COLOR=SeaGreen][FONT=Comic Sans MS] Belalar henüz bitmemişti. Hz. Eyüp’ün vücudunda yaralar çıkmaya başladı. Küçük küçük çıbanlar gün geçtikçe büyüdü; bütün vücuduna yayıldı. Eyüp Peygamber hekimlere gitti ilaçlar kullandı ama nafile… Yaralar iyileşeceğine azıyordu. Eyüp Peygamber’in hastalığı arttı. Artık çalışamadığı için elde avuçta ne varsa hepsini tüketti. Karısı ona bakıyor evi geçindirmeye çalışıyordu.[/FONT][/COLOR][/SIZE] [SIZE=4][COLOR=SeaGreen][FONT=Comic Sans MS] Eyüp Peygamber’in yaraları çok fenalaştı. Hastalığının bulaşıcı olması ihtimaline karşı kimse onun yanına yaklaşmak istemiyordu. Eyüp Peygamber yapayalnız kalmıştı. Acı ve ıstıraplar içindeydi… Allah’a dua etmeye ve O’ndan sabır istemeye devam etti. Ama artık bırakın vücudunu hareket ettirmeyi dudaklarını kıpırdatacak takati kalmamıştı. Bir insanın başına gelebilecek her türlü felaket ve müsibet onun başına gelmişti ve o tıpkı sağlıklı ve varlıklı günlerinde olduğu gibi Allah’tan uzaklaşmamış O’na olan bağlılığını ve güvenini kaybetmemişti. Hz. Eyüp imtihanını başarıyla geçmiş ve insanlara örnek bir kul olmuştu.[/FONT][/COLOR][/SIZE] [SIZE=4][COLOR=SeaGreen][FONT=Comic Sans MS] [/FONT][/COLOR][/SIZE] [SIZE=4][COLOR=SeaGreen][FONT=Comic Sans MS] Eyüp Peygamber sağlığını kaybetti ama sabrını ve aaaanetini kaybetmedi.[/FONT][/COLOR][/SIZE] [SIZE=4][COLOR=SeaGreen][FONT=Comic Sans MS] Hastalığının şiddetlendiği bir anda:[/FONT][/COLOR][/SIZE] [SIZE=4][COLOR=SeaGreen][FONT=Comic Sans MS] “Ey Rabbim!” diye dua etti. Halim sana malumdur. Adını anamayacak kadar hastayım! Ey Şifa Veren! Şifana muhtacım…”[/FONT][/COLOR][/SIZE] [SIZE=4][COLOR=SeaGreen][FONT=Comic Sans MS] Yüce Allah kulundan hoşnuttu. Eyüp Peygamberin makamını katında daha da yüceltti. Ona:[/FONT][/COLOR][/SIZE] [SIZE=4][COLOR=SeaGreen][FONT=Comic Sans MS] “–Ayağını yere vur” diye vahyetti. Eyüp Peygamber güçlükle ayağını kaldırıp indirdi. Ayağını indirdiği yerden berrak bir su kaynamaya başladı. Eyüp Peygamber o suyla yaralarını temizledi. Yaraları kısa sürede kuruyup kayboldu; sudan doyasıya içti içindeki dertler şifa buldu. Eyüp aleyhisselam hastalanmadan önceki sağlığına kısa zamanda kavuştu. Sağlığını kazanan Hz. Eyüp servetini de yeniden kazandı.[/FONT][/COLOR][/SIZE] [SIZE=4][COLOR=SeaGreen][FONT=Comic Sans MS] Böylece o refah ve sağlık içindeyken Allah’ı unutmadığı gibi yoksul ve hastalıktayken de O’na küsmedi isyan etmedi. Böylece Eyüp aleyhisselam Allah’ın sadık ve sabırlı bir kulu olarak tarihe geçti.[/FONT][/COLOR][/SIZE][/INDENT] [/QUOTE]
Adı
İnsan doğrulaması
Günün ilk namazı hangi namazdır
Cevap yaz
Ana sayfa
Forumlar
İSLAMİ PAYLAŞIMLAR
Peygamberler Tarihi
Hz.Eyyub (a.s)'ın Örnek Sabrı...
Üst
Alt