Garibin sahibi Allahtır

Turab

Teknik Ekip
Yönetici
Admin
Katılım
22 Şubat 2011
Mesajlar
7,015
Tepkime puanı
423
e69218ff9ed0024175cf6167.jpg

Bismillahirrahmanirrahim

Efendimiz (sallallâhu aleyhi ve sellem), bir hadislerinde şöyle buyuruyorlar: "Bu din garip olarak başladı, tekrar bir garipliğe dönecektir. Gariplere ne mutlu! O garipler ki, bazı insanların fesat çıkarmalarına karşılık onlar sürekli ıslahta bulunurlar."
Bu din, bidayet itibarıyla, dinin ve dindarın kadir ve kıymetini bilmeyen insanlar içinde zuhur etmişti. Daha sonra bir inkişaf ve inbisat dönemi yaşanmış, fevç fevç ona dehaletler olmuş ve dindarane tavırlarla dinin ruhu büyük çoğunluğun vicdanına hükmetmeye başlamış ve bir ölçüde gurbet de zail olup gitmişti. Ancak, hadis-i şerifte de ifade edildiği gibi o gurbet yeniden avdet edecek ve dinde yeni garipleşme yaşanacaktı; dinî telâkki, dinî mantık ve dinî felsefe bir vadide, insanlar ise ayrı bir vadide gurbet yaşayacaklardı. Evet bir insan, ferdî hayatında kendini, dinî duygu ve düşüncelerini ifade edecek bir ortam bulamıyorsa ve aynı zamanda ümitlerini inkişaf ve inbisat ettirme ufkunu da yakalayamıyorsa o insan garip yaşıyor, din de bir gurbet içinde demektir.

Hadisin devamında "O garipler ki, bazı insanların fesat çıkarmalarına karşılık sürekli ıslahta bulunurlar." buyrularak gariplere ait takdir ve tebcil edici bir vasıftan söz edilmektedir. Evet, onlar, inançsızlık rüzgârlarıyla tahribata uğramış gönülleri tamir eder ve insanları Allah'a (celle celâluhu) yönlendirirler. Şüphesiz ki, tahrip kolay, tamir ise zordur. İşte o gurbet döneminde gurbet erleri, bu zor vazifeye talip olacak, tahrip değil, tamir vazifesini üzerlerine alarak insanları ıslah edeceklerdir.

Ayrıca bu hadisten, böyle ulvî bir misyonu taşıyanların, içinde bulundukları toplumun hâlâ ıslah edilebilecek hususiyette olduğunu da anlamak mümkündür. Bir bünye hastalandığı zaman hararetin yükselmesi, bu bünyenin hastalığa karşı koyması mânâsına geldiği gibi, ıslah eden insanların ümidi, aşkı ve iştiyakı da üstlendikleri o tamir vazifesini yapacakları mânâsına gelmektedir. Onun için Kur'ân-ı Kerim, içinde ıslah edicilerin bulunduğu bir toplumu, istihkakları olsa bile Allah'ın helâk etmeyeceğini bildirmektedir.[1]

Çünkü orada hâlâ bir ümit var demektir. Bu itibarla da içinde bu ümidi canlandıracak olan gariplerin bulunduğu bir toplumu Allah helâk etmeyecektir diyebiliriz. Evet, gariplerin arkasında Allah vardır ve insan garipse sahibi Allah'tır.
 

parsan07

Başarılı Kardeşimiz
Moderatör
Katılım
7 Mart 2011
Mesajlar
125
Tepkime puanı
8
Allah razı olsun kardeşim
Efendimiz (sallallâhu aleyhi ve sellem), bir hadislerinde şöyle buyuruyorlar: "Bu din garip olarak başladı, tekrar bir garipliğe dönecektir. Gariplere ne mutlu!
 
Üst Alt