Ana sayfa
Forumlar
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Neler yeni
Yeni mesajlar
Son aktiviteler
Giriş yap
Kayıt ol
Neler yeni
Ara
Ara
Sadece başlıkları ara
Kullanıcı:
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Menü
Giriş yap
Kayıt ol
Install the app
Yükle
Ana sayfa
Forumlar
BÖLGELERİMİZ VE ŞEHİRLERİMİZ
Bölgeler ve Şehirler
Marmara Bölgesi
Bursa
Bursada bir peygamber torunu:seyyid emir sultan hazretleri
JavaScript devre dışı. Daha iyi bir deneyim için, önce lütfen tarayıcınızda JavaScript'i etkinleştirin.
Çok eski bir web tarayıcısı kullanıyorsunuz. Bu veya diğer siteleri görüntülemekte sorunlar yaşayabilirsiniz..
Tarayıcınızı güncellemeli veya
alternatif bir tarayıcı
kullanmalısınız.
Konuya cevap cer
Mesaj
<blockquote data-quote="Ekrem" data-source="post: 40041" data-attributes="member: 3"><p><strong>Yıldırım’ın tepkisi</strong></p><p></p><p style="margin-left: 20px"></p><p style="text-align: center"><span style="font-size: 12px"> <img src="https://www.yumaksepeti.com/wp-content/uploads/2010/09/images.jpg" alt="" class="fr-fic fr-dii fr-draggable " style="" /></span></p> <p style="text-align: center"></p> <p style="text-align: center"><span style="font-size: 12px"> YILDIRIM’IN TEPKİSİ</span></p> <p style="text-align: center"></p></p> <p style="margin-left: 20px"></p> <p style="margin-left: 20px"><span style="font-size: 12px"> Nikah haberi Edirne’ye ulaştığında Yıldırım çok bozulur. “Benim kızım, benden habersiz nasıl evlenir?” der ve kızını cezalandırmak üzere Süleyman Paşa’yı Bursa’ya yollar. Valide Sultan kızına ve damadına siper olur. Dahası büyük âlim Molla Fenari araya girer, askeri ikna eder. Hatta sarılır kaleme, padişaha bir mektup yazar. Yıldırım Bayezid’in Molla Fenari hazretlerine olan hürmetini bilen Süleyman paşa boyun büker, döner geri.</span></p> <p style="margin-left: 20px"><span style="font-size: 12px"> Aradan aylar geçer. Bayezid Bursa’ya avdet eder. Halk yollara çıkar, sultanı karşılar. Yıldırım bir an kalabalığın içinde esrarengiz hekimi görür. Derhal atından iner. Ellerinden tutup sorar: “Söyle yiğidim o maharet neydi öyle?” Emir Sultan hazretleri Feth suresinden bir ayet okur. “Allah’ın kuvvet ve yardımı, biat edenlerin vefa ve sadakatlerinin üstündedir” Bayezid tekrar sorar: “Ya mendilin öbür yarısı?” Emir Sultan cebinden çıkarıp uzatır. Sultan meraklıdır: -Adını bağışlar mısınız?</span></p> <p style="margin-left: 20px"><span style="font-size: 12px"> -Muhammed!</span></p> <p style="margin-left: 20px"><span style="font-size: 12px"> -Yanında Buharisi’de var mı?</span></p> <p style="margin-left: 20px"><span style="font-size: 12px"> -Var!</span></p> <p style="margin-left: 20px"><span style="font-size: 12px"> -Yoksa?</span></p> <p style="margin-left: 20px"><span style="font-size: 12px"> -Elinizi öpebilir miyim baba.</span></p> <p style="margin-left: 20px"><span style="font-size: 12px"> -Hayır. Öpülecek el seninki.</span></p> <p style="margin-left: 20px"><span style="font-size: 12px"> Ve kucaklaşırlar.</span></p> <p style="margin-left: 20px"></p><p style="text-align: center"><span style="font-size: 12px"> <img src="https://www.yumaksepeti.com/wp-content/uploads/2010/09/bursa-ulu-camii.jpg" alt="" class="fr-fic fr-dii fr-draggable " style="" /></span></p> <p style="text-align: center"></p> <p style="text-align: center"><span style="font-size: 12px"> BURSA ULU CAMİİ</span></p> <p style="text-align: center"></p></p> <p style="margin-left: 20px"></p> <p style="margin-left: 20px"><span style="font-size: 12px"> Yıldırım Bayezıd Niğbolu zaferinde kazanılan gânimetlerle muhteşem bir mescid yaptırmak ister. Mimarlar bugün Ulucami’nin bulunduğu mevkide karar kılarlar. Söz konusu arsa üzerinde evi, bahçesi olanlara başka yerden muadil yer verilir. Hatta ceplerine birkaç kese altın sıkıştırılır gönülleri hoş edilir. Ancak yaşlı bir kadıncağız bir “Evim de evim” feryadı tutturur ki sormayın. Değerinin fevkinde ücretlere omuz silker, bütün tekliflere “olmaz” der. Önce vezirler, sonra bizzat Sultan, kadının ayağına gider, iknaya çalışırlar. Ama o direnir.</span></p> <p style="margin-left: 20px"><span style="font-size: 12px"> Sultan Bayezid caminin yerini sevmiştir. Hiç hesapta olmayan pürüz canını sıkar. Hatta divanı toplar, çözüm yolu arar. Kadılar “mal onun değil mi” derler, “satarsa satar, satmazsa satmaz!” Meclis çaresizlik içinde dağılırken Bayezid’in aklına damadı gelir. Emir Sultan’ı bulur meseleyi anlatır. Mübarek sadece tebessüm eder. “Acele etme!” der, “Bir gecede neler değişmez?”</span></p> <p style="margin-left: 20px"><span style="font-size: 12px"> İhtiyar kadın o gece rüyasında mahşer meydanını görür. Annenin çocuğundan kaçtığı bir dehşet anıdır. Kalabalıkta korkunç bir azab endişesi vardır. O arada bir dalgalanma olur. İnsanlar âlemlere rahmet olarak yaratılan Efendimiz’in yanına koşarlar. Şefaate kavuşan kavuşana. Kadıncağız da niyetlenir, ama bırakın yürümeye, kıpırdamaya mecâli yoktur. Ayakları vücudunu taşıyamaz, ıstırapla yerleri tırmalar. Elinden kaçan büyük fırsat ciğerini dağlar. Feryad figan ağlamaya başlar. İşte tam o sırada Emir Sultan’ı görür, “Herkes cennete gitti” der, “Ben bir başıma kaldım burada!” Mübarek o gönül ferahlatan tatlı sesiyle sorar, “Kurtulmak istiyor musun?” Kadın nefes nefese cevap verir:</span></p> <p style="margin-left: 20px"><span style="font-size: 12px"> -Hiç istemez miyim?</span></p> <p style="margin-left: 20px"><span style="font-size: 12px"> -Öyleyse Sultanımızı üzme!</span></p> <p style="margin-left: 20px"><span style="font-size: 12px"> Ertesi gün kadın ayağı ile gelir, evini verir. Üstelik önüne konulan ücreti bağışlar camiye.</span></p><p style="text-align: center"><span style="font-size: 12px"><strong><span style="font-size: 15px"><span style="color: Red">**********<img src="https://i.imgur.com/YYHPZ.gif" alt="" class="fr-fic fr-dii fr-draggable " style="" />**********</span></span></strong></span></p> <p style="text-align: center"></p> </p></blockquote><p></p>
[QUOTE="Ekrem, post: 40041, member: 3"] [b]Yıldırım’ın tepkisi[/b] [INDENT] [CENTER][SIZE=3] [IMG]https://www.yumaksepeti.com/wp-content/uploads/2010/09/images.jpg[/IMG][/SIZE] [SIZE=3] YILDIRIM’IN TEPKİSİ[/SIZE] [/CENTER] [SIZE=3] [/SIZE] [SIZE=3] Nikah haberi Edirne’ye ulaştığında Yıldırım çok bozulur. “Benim kızım, benden habersiz nasıl evlenir?” der ve kızını cezalandırmak üzere Süleyman Paşa’yı Bursa’ya yollar. Valide Sultan kızına ve damadına siper olur. Dahası büyük âlim Molla Fenari araya girer, askeri ikna eder. Hatta sarılır kaleme, padişaha bir mektup yazar. Yıldırım Bayezid’in Molla Fenari hazretlerine olan hürmetini bilen Süleyman paşa boyun büker, döner geri.[/SIZE] [SIZE=3] Aradan aylar geçer. Bayezid Bursa’ya avdet eder. Halk yollara çıkar, sultanı karşılar. Yıldırım bir an kalabalığın içinde esrarengiz hekimi görür. Derhal atından iner. Ellerinden tutup sorar: “Söyle yiğidim o maharet neydi öyle?” Emir Sultan hazretleri Feth suresinden bir ayet okur. “Allah’ın kuvvet ve yardımı, biat edenlerin vefa ve sadakatlerinin üstündedir” Bayezid tekrar sorar: “Ya mendilin öbür yarısı?” Emir Sultan cebinden çıkarıp uzatır. Sultan meraklıdır: -Adını bağışlar mısınız?[/SIZE] [SIZE=3] -Muhammed![/SIZE] [SIZE=3] -Yanında Buharisi’de var mı?[/SIZE] [SIZE=3] -Var![/SIZE] [SIZE=3] -Yoksa?[/SIZE] [SIZE=3] -Elinizi öpebilir miyim baba.[/SIZE] [SIZE=3] -Hayır. Öpülecek el seninki.[/SIZE] [SIZE=3] Ve kucaklaşırlar.[/SIZE] [SIZE=3] [/SIZE] [SIZE=3] [/SIZE][CENTER][SIZE=3] [IMG]https://www.yumaksepeti.com/wp-content/uploads/2010/09/bursa-ulu-camii.jpg[/IMG][/SIZE] [SIZE=3] BURSA ULU CAMİİ[/SIZE] [/CENTER] [SIZE=3] [/SIZE] [SIZE=3] Yıldırım Bayezıd Niğbolu zaferinde kazanılan gânimetlerle muhteşem bir mescid yaptırmak ister. Mimarlar bugün Ulucami’nin bulunduğu mevkide karar kılarlar. Söz konusu arsa üzerinde evi, bahçesi olanlara başka yerden muadil yer verilir. Hatta ceplerine birkaç kese altın sıkıştırılır gönülleri hoş edilir. Ancak yaşlı bir kadıncağız bir “Evim de evim” feryadı tutturur ki sormayın. Değerinin fevkinde ücretlere omuz silker, bütün tekliflere “olmaz” der. Önce vezirler, sonra bizzat Sultan, kadının ayağına gider, iknaya çalışırlar. Ama o direnir.[/SIZE] [SIZE=3] Sultan Bayezid caminin yerini sevmiştir. Hiç hesapta olmayan pürüz canını sıkar. Hatta divanı toplar, çözüm yolu arar. Kadılar “mal onun değil mi” derler, “satarsa satar, satmazsa satmaz!” Meclis çaresizlik içinde dağılırken Bayezid’in aklına damadı gelir. Emir Sultan’ı bulur meseleyi anlatır. Mübarek sadece tebessüm eder. “Acele etme!” der, “Bir gecede neler değişmez?”[/SIZE] [SIZE=3] İhtiyar kadın o gece rüyasında mahşer meydanını görür. Annenin çocuğundan kaçtığı bir dehşet anıdır. Kalabalıkta korkunç bir azab endişesi vardır. O arada bir dalgalanma olur. İnsanlar âlemlere rahmet olarak yaratılan Efendimiz’in yanına koşarlar. Şefaate kavuşan kavuşana. Kadıncağız da niyetlenir, ama bırakın yürümeye, kıpırdamaya mecâli yoktur. Ayakları vücudunu taşıyamaz, ıstırapla yerleri tırmalar. Elinden kaçan büyük fırsat ciğerini dağlar. Feryad figan ağlamaya başlar. İşte tam o sırada Emir Sultan’ı görür, “Herkes cennete gitti” der, “Ben bir başıma kaldım burada!” Mübarek o gönül ferahlatan tatlı sesiyle sorar, “Kurtulmak istiyor musun?” Kadın nefes nefese cevap verir:[/SIZE] [SIZE=3] -Hiç istemez miyim?[/SIZE] [SIZE=3] -Öyleyse Sultanımızı üzme![/SIZE] [SIZE=3] Ertesi gün kadın ayağı ile gelir, evini verir. Üstelik önüne konulan ücreti bağışlar camiye.[/SIZE] [CENTER][SIZE=3][B][SIZE=4][COLOR=Red]**********[IMG]https://i.imgur.com/YYHPZ.gif[/IMG]**********[/COLOR][/SIZE][/B][/SIZE] [/CENTER] [/INDENT][SIZE=3] [/SIZE] [/QUOTE]
Adı
İnsan doğrulaması
Günün ilk namazı hangi namazdır
Cevap yaz
Ana sayfa
Forumlar
BÖLGELERİMİZ VE ŞEHİRLERİMİZ
Bölgeler ve Şehirler
Marmara Bölgesi
Bursa
Bursada bir peygamber torunu:seyyid emir sultan hazretleri
Üst
Alt