Birbirinden Güzel Tasavvuf Konuları

Elifgül

Uzman Kardeşimiz
Üyemiz
Katılım
25 Temmuz 2011
Mesajlar
7,320
Tepkime puanı
117
İmam Gazali'nin Dil Belâsı isimli kitabından alıntıdır.

Efendimiz sav. buyurmuş ki:
Susan (tehlikeden) kurtulmuştur.
Susmak hükümdür (hikmettir), ancak yapan pek azdır.

Abdullah b. Süfyan ra., babasının şöyle dediğini nakletmiştir:
Rasulallah Efendimize sav.,
‘’Ey Allah’ın Rasulu, Bana İslam’dan öyle bir işten haber ver ki, onu yapınca bana yetsin, artık sizden sonra kimseye bir şey sorma gereği duymayayım’’ dedim.
Rasullah Efendimiz sav. şöyle buyurdu:
Allah’a iman ettim de, sonra (her işinde) dosdoğru ol.

Abdullah’ın babası Süfyan es-Sekafi demiştir ki:
Ey Allah’ın Rasulu, en fazla hangi şeyden sakınayım?
Efendimiz sav. eliyle dilini işaret etti.

Ukbe b. Amir ra.anlatır:
Ey Allah’ın Rasulu! Kurtuluş nedir? diye sordum. Şöyle buyurdu:
Dilini muhafaza et, evin sana geniş olsun, hacet dışında evinden çıkma ve hatalarına ağla.

Sehl b. Sa’d es-Saidi ra. Rasullah Efendimizin sav. şöyle buyurduğunu riayet etmiştir:
İki çenesi arasındaki dili ve iki bacağı arasındaki tenasul uzvunu haramdan koruyacağına söz verenin cennete gireceğine kefil olurum.

Hz. Peygamber sav. şöyle buyurmuştur:
Midesinin, tenasul uzvunun ve dilinin şerrinden korunan kişi bütün kötülüklerden korunmuş olur.

Efendimiz'e sav.,
Ey Allah’ın Rasulu insanları en fazla cennete koyan amel nedir? diye soruldu.
Allah’tan korkmak ve güzel ahlaktır, buyurmuştur.

İnsanları en fazla cehenneme koyan amel nedir? diye soruldu
İçi boş olan iki şey; yani ağız ve tenasul uzvudur, buyurmuştur.
(Ağızdan maksat ya dil ya da karındır.Çünkü ağız dilin bulunduğu yerdir. Ayrıca ağız, karnın beslendiği yerdir.)

Muaz b. Cebel ra. Rasullah Efendimize sav.;
Ey Allah’ın Rasulu, söylediklerimizden sorumlu tutulacak mıyız?, diye sorduğunda Efendimiz sav. şöyle buyurdu:
Allah iyiliğini versin ey İbn. Cebel! İnsanları yüzleri üstü cehenneme sürükleyen, ancak dillerinin kazandığı günahtan başka ne olabilir?

Abdullah es-Sekafi ra. anlatıyor:
‘’Ey Allah’ın Rasulu bana öyle bir şey söyle ki onu yaptığımda bana yetsin’’ dedim, Rasullah sav. şöyle buyurdu:
‘’Rabbim Allah’tır de , sonra dosdoğru ol.’’ Ben yine:
‘’Benim için en çok korktuğun şey nedir?’’ dedim.
Efendimiz sav. mübarek dilini tutarak: ‘’Budur’’ dedi.

Enes b. Malik ra.’dan rivayetle Efendimiz sav. şöyle buyurmuştur:
‘’Kulun kalbi doğru olmadıça imanı da düzgün olmaz.Dili doğru olmadıkça da kalbi doğru olmaz.Komşusu kötülüklerinden emin olmayan kimse cennete giremez.’’

Rasullah sav. buyurmuş ki:
Selamet içinde kalmak isteyen, sukuttan ayrılmasın.

Diğer bir Hadis-i Şerif’te de şöyle buyrulmuştur:
‘’Ademoğlu sabaha ulaşınca, bütün azaları dile şöyle derler:
Bizim hakkımızda Allah’tan kork.Gerçekten sen doğru olursan bizde doğru oluruz.Eğer sen doğruluktan saparsan bizde saparız.’’

İbn Ömer anlatır, Rasullah’ın sav. şöyle buyurdu:
‘’Dilini kötülüklerden alıkoyanın, Allah cc ayıbını örter. Öfkesine sahip olanı, Allah cc azabından korur. Allah’a yalvarıp da özrünü beyan edenin, Allah cc özrünü kabul eder.’’

Safvan b. Süleym’in ra. rivayet ettine göre Efendimiz sav. şöyle buyurmuştur:
‘’İbadetin en kolayını ve bedene en hafif gelenini size haber vereyim mi? O susmak ve güzel ahlaktır.’’

Ebu Hureyre’den ra. rivayetle Efendimiz sav. şöyle buyurmuştur:
Allah’a ve ahiter gününe iman eden ya hayır söylesin ya da sussun.

Hasan-ı Basri ra. der ki: ‘’Bize Rasullah’ın şöyle buyurduğu nakledildi:
‘’Konuştuğu zaman kâra geçen , sustuğu zaman da selamette olan kişiye, Allah cc bolca rahmet etsin.’’

Efendimiz şöyle buyurmuştur:
‘’Bir Mümini, çoğunlukla sükût eder ve vakarlı olarak görürseniz, ona yaklaşın; çünkü ona hikmet verilmiştir.’’

İbn Mesud’dan ra rivayetle Efendimiz sav. şöyle buyurmuştur:
İnsanlar üç sınıftır. Kârlı olanlar, selamette olanlar, günahkarlar.
Kârlı olanlar, Allah’ı cc zikreden kimsedir.
Selamette olanlar, sükût edenlerdir.
Günahkar da bâtıl ve boş işlere dalanlardır.

Efendimiz buyurmuş ki:
Mümin’in dili kallbinin arkasındadır. Bir şey konuştuğu zaman önce onu kalbiyle düşünür. Sonra da onu diline döker.
Münafığın dili ise kalbinin önündedir. Bir şey kastettiğinde onu diline döker, kalbiyle düşünmez.

Yine buyurulmuş ki:
Çok konuşanın hatası çok olur. Hatası çok olanın günahları çok olur. Günahları çok olana da cehennem layık olur.
Alıntı..
 
Üst Alt