Allah!ın rızasına meraklı olalım

Turab

Teknik Ekip
Yönetici
Admin
Katılım
22 Şubat 2011
Mesajlar
7,015
Tepkime puanı
423
Allah u Zülcelal’in kitabını ve Hz. Peygamber sallallahu aleyhi vesellemin hadisi şeriflerini bilmek lazımdır. Bunlar insan için ilaçtır, tedavidir. Nasıl ki eczaneden aldığımız ilaçlar, vücudumuzdaki hastalığı tedavi ediyorsa Hz. Peygamber sallallahu aleyhi vesellemin hadisi şerifleri de aynen bir hap, şurup, iğne gibi bizi tedavi etmektedir. Yalnız, bunları iyi anlamamız ve sonra hayatımıza tatbik etmemiz lazımdır.

İnsan, nasıl dünyevi gayelerinin sıkıntısını çekiyor, herhangi bir şeyi yapamadığı vakit mahzun oluyor ise ahireti mevzusunda da meraklı olması ve günah işlediği zaman öyle mahzun olması lazımdır.

Peki, ahirete meraklı olmanın manası nedir? İnsanın Allahu Zülcelal’in rızasına meraklı olması, salih ameller yapmak için gayret göstermesi ve Allah’ın rızasını kazanmak için bir an dahi vaktini boşa harcamamasıdır.

Böyle olduğu zaman, Allahu Zülcelâl, kulunun kalbine bakarak: “Benim kulum, rızam için, benim isteğim için meraklıdır. Bunu yerine getiremediği zaman, mahzun oluyor” diyecektir ki, bu hal, Allahu Zülcelal’in çok hoşuna gitmektedir.

İnsan, daima Allahu Zülcelal’in rızası için gayretli olmalıdır. O’nun rızasının bulunmadığı bir işi yaptığı zaman, mahzun olmalı, üzülmelidir. Allahu Zülcelal’in istediği şeyleri, insanın kalbi de istemelidir. Aynı şekilde istemediği şeyleri de istememeli ve sakınmaya gayret etmelidir.

O zaman “La ilahe illallah” dediği zaman, bu kelime-i tevhid, sahibini Allahu Zülcelal’in azabından muhafaza edeceği gibi rızasına da vesile olacaktır. Bunun aksine davranmak, “benim dünyam iyidir, ahiret ne olursa olsun” deyip Allah’ın rızasını önemsememek, insan için çok zararlıdır.
 
Üst Alt